Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Minhe ve Sonrası

E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
MİNHE VE SONRASI



Bid’at sahiplerinin devleti yıkıldı ipleri çürüdü sonra da koptu



Onların topluluğunun dağılması neticesinde



Onları toplayan şeytan tarafları üzüntülerinden bağırmaya başladılar



Söyleyin Ey İnsanlar Onların bid’atlerinde uyulacak bir önderleri veya alimleri varmıdır



İnsanlara takvanın inceliklerini öğreten Sevr’li kardeşim Süfyan gibi



Veya meydana gelen olayın korkunçluğundan ötürü uykuya terk eden Teym’li kardeşim Süleyman gibi



Veya Harameyn fakihi verimli bol deniz gibi olan Malik gibi



Veya genç Müslüman Ahmed (b.Hanbel) gibi



Ki o düşman okçularıyla karşı karşıya savaşsa onları yener



Korktukları zaman onların kırbaçlarından Ve parladığı zaman onların kılınçlarından korkmaz (İbn Cevzi Menakıb 358)



Cafer el-Bağdadi’Ebu Zekeriyya Yahya b Yusuf ez-Zemmi’den rivayet etmektedir Biz Adullah b İdris’in yanında oturuyorken ona bir adam geldi ve şöyle dedi Ey Ebu Muhammed Kur’an’ın mahluk olduğunu iddia eden topluluk hakkında ne diyorsun?


Yusuf ez-Zemmi Onlar Yahudiler mi?


O kişi:Hayır


Yusuf ez-Zemmi:Onlar Hiristiyan mı?


O kişi:Hayır


Yusuf ez-Zemmi:Mecusimi?


O kişi:Hayır


Yusuf ez-Zemmi:O halde onlar kim?


O kişi:Kur’an’ın mahluk olduğunu iddia eden bu kimseler başka din mensubu değil ve tevhid ehlindendir:


Yusuf ez-Zemmi:Hayır bu iddialarda bulunan kişilerin tevhid ehlinden olamazlar onlar ancak zenadıkadandır Kim Kur’an’ın mahluk olduğunu iddia ederse o kişi Allah’ın da mahluk olduğunu iddia etmiş olur Halbuki Allah Rahman ve Rahim olan Allah’ın ismi ile buyuruyor Allah mahluk olmaz Rahman ve Rahim mahluk olamaz Bu iddia ancak zenadıkanın iddiasıdır Her kim bu iddiada bulunursa Allah’ın laneti onun üzerine olsun Bu iddialarda bulunan kişilerle aynı meclislerde bulunmayın onlarla nikahlanmayın (Buhari Halku’l-Ef’alil ibad ve’r-Redd Ale’l-Cehmiyye.8 )


“Akıllarınıza afiyet sizler



Hem makule, hem menkule düşmanlık ettiniz.



Ve olmayacak bir işin peşine düştünüz,



O da hidayeti idrak etmektir, fakat rasûl de aramıyorsunuz.



İddia ettiniz ki akıllar hakkı bilmek için yeterlidir



Peki akıl nerede buna kefil oldu.



Akıl bir hüküm verirken, bir başka akıl onun o hükmünü çürütür



Ve siz her ikisini de makul görürsünüz



Bakarsın ki akıl kesin bir hüküm verir bundan sonra



Aynı şey onun nezdinde batıl ve illetli görülür



Akıl vahiy ile doğru yolu bulmadan



Tek başına ne bir asli ilke koyar ne de fer’i bir hüküm



Tıpkı sabah akşam görmeyince aydınlığı



İdrak edemeyen bir göz gibidir



Eğer nubuvvetin aydınlığı gelmezse sana



Akıl hiçbir zaman doğru yolu gösteremez sana



Güneşin nuru göz için ne ise



Nubuvvet nuru da odur, o halde sen de onu delil al.



Hidayetin yolları sınırlıdır ancak



Bu vahyin ve tenzilin peşinden gidenler müstesna.



Eğer sen kasti olarak bu yoldan sapacak olursan,



Şunu bil ki sen gerçekte ulaşmak istemiyorsun



Ey nakli bırakarak akıl ile hidayeti elde etmek isteyen



Sen buna hiçbir delil bulamazsın.



Senden önce nice hayrete düşmüş kişi



Şaşkın kaldı ve ömür boyunca bilgisizce yaşadı



Hala da şüpheler kalbine baskın yapmakta



Nihayet onlar arasında kanlı bir maktul yattı



Bakarsın ki külli, cüz’i, zati



Ve arazi ile bütün ömrü meşgul olmuştur



Vahiy ona gelirse girmesine izin vermez



Fakat ona düşman olanların önünde saygıyla durur ayakta



Ve der ki bunlar lafzi delillerdir



Delil olmak özelliğinden uzaktır



Eğer bu deliller mutlaka onun yanında konaklamak isterse



Onlara verdiği ziyafet tahrif ve tebdil olur



Bunların gördükleri kötülükler düşman başına



Ve bu delillerin hakkı ta’til edilmek olur



Bunlara örnek olarak karanlıktaki



Kör ve yol bulamayan kimseleri göster



Elleriyle, sopalarıyla çarpışırlar



Vuruşarak birbirleriyle uzun süre devam ederler



Nihayet vuruşmaktan usanınca bakarsın ki



Kiminin başı yanmış, kimisinin birtarafı kırılmış yahut ölmüş



(Diğer) körler de bunu duydular ve nihayet geldiklerinde



Barış için bu sefer feryadlarına feryad kattılar.”



Son duamız alemlerin Rabbi Allah’a hamdolsun demektir.



(İmam İbnu’l-Kayyim es-Savaiku’l-Mürsele” (III, 978-981)
 
laylay Çevrimdışı

laylay

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
allah razı olsun...faydalı bir çalışma...emeğine sağlık
 
Üst Ana Sayfa Alt