Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Kaddafi’nin Cesedi! |FOTO|

MuhacirSelman Çevrimdışı

MuhacirSelman

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
kaddafi.jpg
Yaralı olarak yakalandığı iddia edilen Kaddafi’nin öldürüldüğü bildirildi. Libya Ulusal Geçiş Konseyi, Kaddafi’nin öldürüldüğünü doğruladı.
ÜLKEDEKİ OLAYLARIN GELİŞİMİ
Ulusal Geçiş Konseyi’nin bir yetkilisi, Muammer Kaddafi’nin yaralı vaziyette Sirte’de ele geçirildiğini söyledi.
Libya’da Muammer Kaddafi karşıtı gösterilerin başladığı şubat ayından bu yana olayların gelişimi şöyle oldu:
15/16 Şubat: İnsan hakları savunucusu Fethi Tarbel’in tutuklanması Bingazi’de olayların çıkmasına neden oldu.
24 Şubat: Hükümet karşıtı güçler, Kaddafi’nin askerlerini yendi ve kıyı kenti Misrata’nın kontrolünü ele geçirdi.
26 Şubat: BM Güvenlik Konseyi, Kaddafi ve ailesine yaptırım uygulanacağını açıkladı.
28 Şubat: AB ülkeleri Kaddafi’ye karşı yaptırım kararı aldı.
5 Mart: Bingazi’de kurulan Ulusal Geçiş Konseyi (UGK), kendini Libya’nın tek temsilcisi olarak ilan etti.
17 Mart: BM Güvenlik Konseyi’nde yapılan oylama sonucunda, Libya hava sahasında uçuşa yasak bölge ilan edildi ve sivillerin Kaddafi’nin ordusundan korunması amacıyla askeri harekat kararı alındı.
19 Mart: Kaddafi güçlerine yönelik düzenlenen ilk hava saldırısıyla Kaddafi’ye bağlı askerlerin Bingazi’ye doğru ilerleyişi durduruldu ve Libya’nın hava savunma sistemleri hedef alındı.
30 Nisan: NATO’nun Trablus’taki bir eve düzenlediği hava saldırısında Kaddafi’nin en küçük oğlu ve üç torunu öldü.
27 Haziran: Uluslararası Ceza Mahkemesi, Kaddafi, oğlu Seyfülislam ve istihbarat şefi Abdullah El Senusse için insanlığa karşı suç işledikleri gerekçesiyle yakalama emri çıkardı.
21 Ağustos: Muhalif güçler başkent Trablus’a girdi.
23 Ağustos: Muhalifler, Kaddafi’nin Trablus’taki Babül Aziziye karargahını ele geçirdi ve Kaddafi yönetiminin sembollerini yok etti.
29 Ağustos: Kaddafi’nin karısı, kızı Ayşe ve oğullarından ikisi Cezayir’e gitti. Ayşe Kaddafi sınırı geçtikten birkaç saat sonra burada bir çocuk dünyaya getirdi.
1 Eylül: Libya’daki geçiş yönetimi, Paris’te ülkenin geleceğinin konuşulduğu bir konferansta dünya liderleriyle buluştu. İktidara gelişinin 42. yıl dönümünde Kaddafi, kendisini destekleyenlerden mücadeleye devam etmelerini istedi.
8 Eylül: Geçiş yönetiminin Yürütme Kurulu Başkanı Mahmud Cibril, kendilerine bağlı güçler tarafından ele geçirlmesinin ardından ilk kez başkent Trablus’a gitti.
11 Eylül: Libya, yeniden petrol üretmeye başladı. Nijerli yetkililer, Kaddafi’nin oğlu Sadi’nin ülkelerine geldiğini açıkladı.
13 Eylül: Geçiş yönetiminin başında bulunan Mustafa Abdülcelil, başkent Trablus’ta yaklaşık 10 bin kişilik bir kalabalığa ilk kez hitap etti.
15 Eylül: Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve İngiltere Başbakanı David Cameron Libya’yı ziyaret etti.
16 Eylül: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Libya’da Trablus ve Bingazi’yi zeyaret ederek, Libya’nın yeni yönetiminin temsilcileriyle görüştü. BM Güvenlik Konseyi, Libya’ya yönelik yaptırımları yumuşattı. BM Genel Kurulu, geçiş yönetiminin temsilcilerini, Libya’nın tek temsilcileri olarak gören bir karar aldı.
20 Eylül: ABD Başkanı Barack Obama, ABD’nin Libya Büyükelçisinin Libya’ya döneceğini açıkladı.
21 Eylül: Muhalifler, Kaddafi’ye bağlı güçlerin direniş gösterdiği 3 büyük kent olan Sabha’nın ele geçirildiğini duyurdu. Sirte ve Beni Velid’deki direniş devam etti.
25 Eylül: Libya, aylar sonra ilk kez petrol sevkıyatına başladı.
27 Eylül: NATO, UGK’nın ülkenin kimyasal silahlarının ve nükleer malzemelerinin tamamının kontrolünü sağladığını bildirdi.
12 Ekim: Kaddafi’nin oğlu Mutasım, Sirte’den kaçmaya çalışırken yakalandı.
13 Ekim: UGK güçleri, Sirte’nin “iki numara” denilen mahalle hariç neredeyse tamamen ele geçirildiğini duyurdu.
14 Ekim: Kaddafi yanlıları ile UGK güçleri arasında başkent Trablus’ta çatışma çıktı. Yeni yönetim, Trablus’un alınmasından sonra başkentte ilk kez silahlı direnişle karşılaştı.
17 Ekim: Kaddafi’nin son kalelerinden biri olan Beni Velid’in de düştüğü ilan edildi. Suriye’deki bir televizyon kanalı, Kaddafi’nin oğlu Hamis’in 29 Ağustos’ta yaşanan çatışmalarda öldüğünü doğruladı.
18 Ekim: ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Libya’ya sürpriz bir ziyaret düzenledi ve Kaddafi karşıtı güçlere birleşme çağrısı yaptı.
20 Ekim: UGK güçleri, Kaddafi’nin memleketi ve son kalesi olan Sirte’ye iki aylık kuşatmanın ardından ele geçirdi.

610x.jpg

610x.jpg

610x.jpg

610x.jpg


Kaynak ittihadiislam
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
RABBİM,Ömer Muhtar (r.a) gibi emirler nasip etsin Libya halkına

amin
 
E Çevrimdışı

ENSARİ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Elhamdülillah Dünya saltanatı zulmü sona erdi artık onun için şimdi Hesap zamanı..........
"Şüphesiz ki onların hepsine vaad edilen yer cehennemdir." (HİCR/43)
-
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
kaddafi_yahudi.jpg


El-Mustakbel el-Arabi'nin haberine göre İsrail Kanal-2 televizyonuna konuk olan ve kendilerini Libya Lideri Muammer Kaddafi'nin teyzesi ve teyzesinin oğlu olarak tanıtan Raşel Saade ve Cuvetya Brown Kaddafi'nin Yahudi olduğunu öne sürdü.

İsrailli program sunucusunun “Şimdi şu soruyu soralım acaba Kaddafi Yahudi kökenli mi? Siz ne zamandır Kaddafi'nin annesinin ve babasının Yahudi kökenli olduğunu biliyorsunuz?” sorusuna Kaddafi'nin teyzesi olduğunu söyleyen Raşel şu cevabı verdi: “İsrail'de babam ve büyük babam bize Kaddafi ailesiyle ile güçlü ilişkileri olduğunu söyledi. Kaddafi'nin annesi benim büyük annemin kız kardeşidir. Kaddafi'nin annesi asla Müslüman olmadı; Müslüman bir Arap şeyhe kaçtı. O, Yahudi olarak kaldı ve birinci kocasından bir Müslüman şeyhe kaçtı” diye cevap verdi.

Kaddafi'nin teyzesinin oğlu olduğunu söyleyen Cuveyta Brown ise, “Büyük annemin kız kardeşinin birinci kocasından çocukları vardı. Kaddafi'nin babası bir yahudiydi. Kaddafi'nin annesi olan Yahudi bir kadınla evlenmişti. Onların da Muammer Kaddafi adlı bir Yahudi çocukları dünyaya geldi” dedi.

Kaddafi'nin annesinin ilk kocasının (Kadadfi'nin asıl babası) eşine iyi davranmadığını bu yüzden de kadının oğlu Kaddafi ile Muhammed Bumniyar el-Kaddafi adlı bir Müslüman Arap şeyhine kaçtığını belirten Brown, Muhammed Bumniyar'ın Kaddafi'nin babası değil, vasisi olduğunu söyledi ve “Yahudi dinine göre Kaddafi tam anlamıyla bir yahudidir” dedi.

Kaddafi'nin annesinin bir Yahudi olduğu konusunda hiçbir kuşkunun bulunmadığını, ihtilafın Kaddafi'nin babasının Yahudiliği konusunda yaşandığını belirten uzmanlar ise Muammer Kaddafi'nin 1915-1943 yılları arasında Fransız ordusunda hizmet veren ve Libya'ya giden Albert Berizusi adlı Fransız vatandaşı bir pilotun oğlu olduğu yönünde iddialar bulunduğunu ifade ediyorlar.

Papers Mossad adlı kitabın yazarı Jack Taylor'un Libya Lideri Muammer Kaddafi'nin annesinden dolayı Yahudi kökenli olduğunu yazarken, Kaddafi rejimi muhalifleri ise Jakob Nimrudi adlı bir Yahudi işadamıyla yakın ilişkisi olan Kaddafi'nin Talmud'daki bir bayram münasebetiyle her yıl 7 Nisan'da bir siyasi tutukluyu seçerek idam ettirdiğini söylüyorlar.
Tevhidhaber / abna.ir


kaddafi_libya_677349602.jpg



kaddafi_manset.jpg
p0101.jpg


Bazı köşe yazarları, Muammer Kaddafi'nin 27 Mayıs darbesi yıllarında Türkiye'de kara harp okulunda okuduğunu yazması tartışmaya yol açtı.

soL'un haberi...

24 Ağustos Çarşamba günü Aziz Üstel, "Ankara'ya bulaşan illa darbe mi yapacak?" başlıklı yazısında Libya lideri Muammer Kaddafi'nin, Türkiye'de kara harp okulunda okuduğunu iddia etti.

Üstel'in yazısındaki ilgili paragraf, vahim anlatım bozuklukları ve 27 Mayıs darbesini 1964'te yapılmış sanması gibi bilgi yanlışlarıyla da dikkat çekiyordu:

"Buyrun size bir örnek: Muammer Kadafi! Ankara’da, Kara Harp Okulu’nda okumuş, sonra Libya’ya dönmüş. Harp Okulundan dostu Callud’la birlikte üç beş yıl sonra, darbe yapıp başa geçmiş. Ömrünün son yıllarını bedevi kılığında, ayağında şip şip denen terlikleriyle, yarı deli gibi dolaşan bu adam acaba 27 Mayıs darbesinden etkilenmiş miydi, diye sorası geliyor insanın. Çünkü 27 Mayıs’tan iki yıl önce, 1962’de Harp Okuluna girmişti."

Üstel'in yazısı üzerine köşe yazarlarının hatalarını yakalamasıyla bilinen Muhtesip isimli blog sitesi, Kaddafi'nin Türkiye'de okuduğuna dair hiçbir kaynakta bilgiye rastlamadıklarını, biyografilerin Kaddafi'nin Bingazi ve İngiltere'de eğitim aldığını yazdığını, Üstel'in yazısındaki iddianın ise büyük ihtimalle Nuh Gönültaş'ın 1996 yılında Zaman gazetesinde çıkan bir yazısından kaynaklandığını belirtti.

26 Ağustos Cuma günü, Kaddafi'nin Türkiye'de okuduğu iddiasını bu defa Ahmet Hakan dile getirdi. Muhtesip, bir kez daha bu bilginin doğru olmadığını belirtti.

Son olarak Nuh Gönültaş, Twitter'dan yazdığı mesajla 1996 yılındaki iddiasını yineledi. Gönültaş iddiasına Harp Okulunda Kaddafi ile beraber okuyan (ve kendisinin tarih hocası olduğunu söylemesine rağmen ismini vermediği) bir subayı ve 1993-1995 yılları arasında Libya büyükelçiliği görevinde bulunan Uluç Özülker'i kaynak olarak gösterdi.

Muhtesip, Gönültaş'ın Twitter'da yazdıklarına da yanıt verdi ve Gönültaş'ın Twitter'da Uluç Özülker'e atfen aktardığı "Kaddafi Türkiye'de okudu. Deniz Harp Okulunda kısa bir eğitimi var" ifadesiyle, 1996 yılındaki yazısında yer verdiği "Kaddafi Ankara'daki Kara Harp Okulu'nun 1962 mezunudur" ifadesi arasındaki çelişkiye dikkat çekti.

Nuh Gönültaş'ın, Kaddafi'nin Türkiye'de okuyup okumadığı gibi önemli bir konuda iddiasını savunurken, eski yazısına dahi göz atmamış olması da bu yazara dair vahim bir ayrıntı olarak dikkat çekti. Eğer Gönültaş yazısını okuduysa ve bu bariz çelişkiye rağmen kendini böyle savunduysa, durumun daha da vahim olduğu söylenebilir.

******

Not :

Orta okul sıralarında ingilizce öğretmeni yokluğunda, Müdürun hocası olan 55 yaşlarında biri, sadece 1 dönemliğine ingilizce öğretmenliği yapmıştı. Bu kişi aynı zamanda bize Kaddafi'nin Türkiyede kendisinin okul arkadaşı olduğunu söylemişti.
Bununla birlikte Pakistan diktatörü Pervez Şerefsizin de Türkiye'de okuyup yetiştirildiği, daha sonra ülkesinin başına geçirildiğini biliyoruz..
Buradan bir kere daha görüyoruz ki; İsrail'in kontrol ettiği işgal edilmiş kiracı musluman ulkelerde, Halkından muslumanlarında olduğu ülkelerin başına geçecek seçilmiş uşakların yetiştirilip eğitilmesi için Türkiye üst düzeyde musait durumda olduğudur.

Kaddafinin Ölümü ve Kaddafi'nin Oğlunun Ölümü
 
Ebu Yusuf Çevrimdışı

Ebu Yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Kaddafiyi harcadılar. Bir insanın Dikta ve kafir olması Başka bir şey Müslümanların olaylara Bakış acısının sağlam olması başka bir şey.
Ben kaddafinin diğer diktalar gibi zorba ve haydut bir insan olmadıgını biliyorum halkına karşı.
Bu pislik nurcuların Ayna programında Libya belgeselini izlerseniz. Türkiyenin iki yüzlülüğü ortaya cıkacaktır.
Libya halkı ferah ve ülke olarakda gelişmiş ve gelişmekte olan bir ülke idi. Biraz araştırmanızı tavsiye ederim.

Not: Kaddafiyi savunduğumu zannedip konuyu baltalamaya kalkmayın.:)
 
yusuf Çevrimdışı

yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Kaddafiyi harcadılar. Bir insanın Dikta ve kafir olması Başka bir şey Müslümanların olaylara Bakış acısının sağlam olması başka bir şey.
Ben kaddafinin diğer diktalar gibi zorba ve haydut bir insan olmadıgını biliyorum halkına karşı.
Bu pislik nurcuların Ayna programında Libya belgeselini izlerseniz. Türkiyenin iki yüzlülüğü ortaya cıkacaktır.
Libya halkı ferah ve ülke olarakda gelişmiş ve gelişmekte olan bir ülke idi. Biraz araştırmanızı tavsiye ederim.

Not: Kaddafiyi savunduğumu zannedip konuyu baltalamaya kalkmayın.:)


guzel arkadasim kadafi elinde imkan varken islam seriati ile yonetmeyip yesil yasami yesil kanunmu dedigi kendi kafasindan olusturdugu bir sitemle ulkesini idare etmistir, ayrica serefsizdir, halkina fare diyen bu adamin fare gibi oldurulmesi diger kafirlere ornek olmustur ins .. rabbim azabini artirsin halklin gelirinin cougu kendisinindi simdi sormak isterim kefenin cebi varmiydi? halki aclik sefalet icinde iken ulkenin butun ciddi kurumlari kendine ve ailesine aiitti ..


kisaca bu konuda size katilmiyorum ...
 
Ebu Yusuf Çevrimdışı

Ebu Yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ben Kaddafiyi övmedim.(Bundan Allah'a Sığınırım) Amerika ve Fransa ile aynı düdüğü çalmayalım dedim. sadece:)
 
Ebu Yusuf Çevrimdışı

Ebu Yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Türk devletine ve milletine şer ittifakıyla aynı resim yakışmadı!
Gazete Habertürk yazarı Yiğit Bulut yazdı...

TARİHİN sayfalarında “utanacağımız” bir resimde yer aldık! “Artıkçı” Sarkozy ve “Seks manyağı” Berlusconi’nin “Libya’ya sözde demokrasi getirme” oyununa tarihsel bilincimize yakışır bir tepki veremedik!

Bir Türk vatandaşı olarak “bu resimde istemeden yer almaktan” utanıyorum ve hep utanacağım! Sevgili dostlar, size de soruyorum; yakıştı mı bize? Sarkozy ve Berlusconi gibi “insanimanevi” değerleri “sıfırın altında” seyreden adamların tertipledikleri, tek amaçları Libya’nın “kaynaklarını ele geçirmek” olan bu resme seyirci kalmak, hatta zaman zaman “destek vermek” yakıştı mı?

Soruyorum; YAKIŞTI MI? Kim bu Sarkozy, Berlusconi ve yakın dostları David Cameron! Kim oldukları çok açık; “medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavarın” ahlak yoksunu son temsilcileri! Amaçları ne? Libya halkına özgürlük mü?

Gülerim buna inananlara, bunu düşünenlere ve yaşananları böyle algılayanlara... Resme bakın; Kaddafi, “isyancı kılığındaki lejyonerlerin elinde”, yukarıda Mirage ve Tornado uçakları, para için Kaddafi’yi linç edenler hep bir ağızdan bağırıyorlar: Allahu Ekber! Bu şerefsizlere mi kalmış ALLAH’ın ADINI ANMAK!

Çok mu inançlılar, çok mu büyük hedeflere, yüce amaca hizmet için oradalar! Tek düşündükleri Fransızlardan, İtalyanlardan, İngilizlerden alacakları paralar. Parayı verenin de tek bir hırsı var: Libya halkının doğal kaynaklarını ele geçirmek... Sevgili dostlar, Kaddafi “diktatör” olabilir, halkı ondan bıkmış olabilir, hataları olabilir.

Hepsi olabilir ama Kaddafi hiçbir alanda, hiçbir konuda “Sarkozy-BerlusconiCameron” üçlüsünden daha aşağıda olamaz! Onlar kadar asla “ruhunu şeytana satamaz”, onlar kadar asla “sömürgeci” olamaz! Kaddafi “o bölgenin toplumlarında” kabul görecek derecede “diktatördür” ve Libya halkının doğal kaynaklarını asla Batılı emperyalistlere sömürtmemiş ve petrolü onların şirketlerine “peşkeş çekmemiştir”...

Daha açık yazayım; Kaddafi yukarıdaki “şeytanın üçlüsü” ile karşılaştırılamayacak kadar “halkı için çalışan” bir liderdir. Soruyorum size; Kaddafi, Suudi Arabistan Kralı gibi Batılı güçlerin maşası olsaydı, petrolü istedikleri gibi peşkeş çekseydi bugün nerede olurdu? Sonuç: Türk devletine, Türk halkına, bana, size, hepimize...

Yukarıdaki “şeref düşkünü mahlukat ve şerefsiz oyunlarında” sessiz kalarak, zaman zaman destek vererek yer almak asla ama asla yakışmadı. Bugün Kaddafi ve yanındakileri linç edenler, tam 100 yıl önce yine çıkarları için aynı topraklarda Osmanlı paşalarını ve askerlerini “linç etmediler mi”! Anadolu çocuklarını Trablus’ta ölümle buluşturan “İngiltere-İtalya-Fransa” değil miydi! Ne çabuk unuttuk, Anadolu topraklarını işgal edip çocuklarımızı öldürenlerin, kadınlarımıza tecavüz edenlerin yine bunlar olduklarını!

Şimdi aynı oyunu Kaddafi için sahneye koydular. Sözde tek bir amaçları var: Libya halkına özgürlük getirmek! Buna inanan varsa, gülerim o zavallının haline. Anadolu’yu-İstanbul’u da “özgürlük getirmek” için işgal ettiler DEĞİL Mİ!

Son söz: Bir Türk vatandaşı, Türk-İslam ortak tarih bilincinin bir ferdi olarak Türk devletinin ve milletinin konuya yaklaşımından, kendimden, sizden, hepimizden UTANIYORUM! Sömürgeciliği dünya tarihine geçmiş Fransız’la, İngiliz’le, İtalyan’la aynı resimde yer alacaksam, bu dünyada hiçbir resimde olmasam daha şerefli bir halde olurum. Yazıklar olsun hepimize! Dedelerimizin kemikleri sızlıyor!

Not: Gidin Libya’ya binalara, caddelere, şehirlere bakın. Türkiye’den daha iyi planlanmış. Petrol parası ile halkına bedava konutlar dağıtan, Türklere yurtdışındaki müteahhitlik hizmeti ile Kıbrıs savaşında bize sonsuz destek veren, “Batılıların LİNÇ ETTİRDİKLERİ” o adamdı!
 
Ebu Yusuf Çevrimdışı

Ebu Yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ayrıca Şunu Belirtmek istiyorum. Kimse Suudi Arabistan Kralı kadar Şerefsiz olamaz. Kaddafinin ölümüne salyaları akarak sevinen sözde şeytanın davetcileri Suud kralına emirel Mumin diyorsa bu işte bir b.....kluk var demektir.!
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Ebu yusuf kardeşim ; sen Kaddafiyi, Libyayı bazı kişilere bakarak değerlendirdiğin sürece hata içerisinde kalırsın. Mumin gözüyle bakarsak , kaddafi komunist, sosyalist bir Arap ırkçısı kafirdir. Bu kadar. isterse, İsviçre gibi ülkeyi Refah ve ekonomik seviyeye yükseltsin. Fakat siz Türkiye, suud Kralı, ülkedeki ekonomi açısından bakarsanız Ulusal Tv kanalının söylemleriyle Kaddafinin ölümüne yas tutarsınız! Kaddafi yıllarca, Castro (cuba) gibi Amerika düşmanlığı söylemleriyle halkı arkasına alarak Rusyanın komunist rejimine sığınıp ülkesine örnek model olarak sunmuştur. İslam ile olan ilişkisi zaten kufur yönetimi, Yeşil kitap ile kendi kitabını kendi indiren çağdaj Firavun, aile, gelin , çocuklarıyla küfür üzerine bir yaşantı içerisindedir.

Sarkozy , Berlusconiyi misal göstererek kafir Kaddafiyi masum mu göreceğiz! Libya zindanlarındaki muslumanların , mazlumların ahını almayı bırakın!
Bunların neyini savunuyorsunuz? Kufur tek millet midir?
 
Ebu Yusuf Çevrimdışı

Ebu Yusuf

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Kaddafiyi savunmuyoruz Bundan Allaha Sıgınırız. Emin olabilirsin ki Biz her Tagutun ortadan kalkmasına seviniriz. Sadece Bu işin cambazları ile aynı karede olup onların ekmeklerine bal surmek siyasi bir yanılgıdır. Ben buna dikkat cekiyorum yoksa Kaddafi öldüğü için ailecek üzülmüş felanda değiliz.!
 
Muzzammil Çevrimdışı

Muzzammil

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Sadece Bu işin cambazları ile aynı karede olup onların ekmeklerine bal surmek siyasi bir yanılgıdır.

Tamam iste, bu siyasi yanilginin zaten bizimle alakasi olamaz ki akhi :) Cunku bu diyaloglar buranin tâgutu ve oraninkiler arasinda gerceklesiyor.
Buradakilerin her zaman yaptigi sey zaten, agababalari tasmalarini gevsettikce onlarda alkisci izleyicileri mest edebilmek icin hunerlerini sergiliyorlar, vakit geliyor tasma ile birlikte bunlarda koselerine geri cekiliyor.
 
Üst Ana Sayfa Alt