Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Makale DÎNİ TAHRİP YOLUNDA DİN DÜŞMANLARI (Çok önemli, mutlaka okunmasını tavsiye ediyorum)

Necati Koçkesen Çevrimdışı

Necati Koçkesen

İyi Bilinen Üye
İslam-tr Yazar
DÎNİ TAHRİP YOLUNDA DİN DÜŞMANLARI (Çok önemli, mutlaka okunmasını tavsiye ediyorum)
30289

Türkiye'de sözüm ona ilâhiyatçılar tarafından dine saldırılar o kadar arttı ki, müslümanlar bundan önce böyle çok ve planlı bir saldırıyı daha önceleri görmemişlerdi. Evet, islam topraklarını işgal eden kâfirler müslümanlara olmadık işkenceler yaptılar ama onlar kâfir idiler ve müslümanlar onların açık kâfir olduklarını biliyorlardı. Dolayısı ile onlar müslümanları şüpheye düşüremezler tam aksine dinlerine daha fazla sarılmalarına sebep olurlardı.

Cumhûriyetin îlanından sonra da müslümanların kendi içlerinden müslümanların başına getirilen adamlar tarafından müslümanlara olmadık zulümler yapıldı ama müslümanların çoğu onların da din düşmanı olduklarını biliyorlar ve onlara karşı kinlerini, hınçlarını içlerinde saklıyorlardı.

Fakat günümüzde dîne saldırı, adları hoca, profesör, öğretim görevlisi, ilâhiyatçı denilen kişiler tarafından yapılmaktadır. Bunun ilk önünü açanlardan birisi de Hayrettin Karaman olmuştu. O, 1974'lü yıllarda bankaların verdiği fâizlerin fâiz olmadığını, enflasyonun karşılığı olduğunu söylüyordu. Daha sonra resmî nikahın aynı zamanda dîni nikah yerine de geçeceğini söyleyerek müslümanları yavaş yavaş sisteme adapte etmeye çalışıyor ve müslümanları sisteme itaat eden, sisteme karşı gelmeyen birer fert haline getirmek istiyordu. Onun üniversitede öğrencisi olan bir çok kişi onun yüklendiği bu görevi adım adım ileri taşıyorlar, âdetâ "boynuz kulağı geçer" sözünde olduğu gibi müsülümanların kafalarını karıştırmaya devam ediyorlardı. Bu, 28 Şubat dönemine kadar böyle, yavaş yavaş, üstü örtülü bir şekilde devam etti.

28 Şubat döneminde ise 28 şubatçılar tarafından her gün ekranlara çıkarılan Yaşar Nuri Öztürk ve Zekeriya Beyaz tarafından dine saldırılar açıktan açığa yapılmaya başlandı. Önce bid'atlarla başladılar. Sonra yavaş yavaş mezhebleri dillerine doladılar. Daha sonra da sünnete saldırmaya başladılar ve şu islamda yoktur, bu islamda yoktur, şu bid'attır, bu bid'attır diyerek sahih sünnetleri hatta mütevâtir sünnetleri bile inkar ettiler. "Kur'an Dîni" diye bir din uydurdular ve Kur'an'da yok diye her şeyi inkar etmeye başladılar. Kur'an'ı da kendi bozuk akıllarına ve görüşlerine göre yorumlamaya başladılar. Sistemin kurumu olan Diyânet de bunlara hiç ses çıkarmıyordu. Çünkü sistem onlara susun demişti. Hatta ekrana çıkardığımız kişilere destek olun demiş olmalılar ki zaman zaman diyânetten de onları destekleyici açıklamalar gelmeye başladı.

Bu arada CİA'nın ve Papalık'ın yetiştirmesi Fethullah Gülen de Dinlerarası Diyalog çalışmalarına hız veriyor ve islamı, yahudiliği ve hristiyanlığı meczederek yeni bir din oluşturma gayretini gösteriyordu. Üç dinin de hak din olduğunu, hristiyanlarla yahudîlerin de cennete gideceklerini söylüyordu. "Kelime-i tevhidin ikinci kısmını söylemeyenlerin de" yani "muhammedurrasûlullah" demeyenlerin de müslüman olacağını iddia ederek onlarla müslümanlar arasında kardeşlik tesis etmek istiyordu. Sistem de bunu alabildiğine destekliyordu. Hatta o aralar Diyanet'de Dinlerarası Diyalog Komisyonu bile kurulmuştu. O zamanlar Dinlerarası Diyalog toplantılarının müdâvimlerinden olan şu andaki Diyânet İşleri başkanı da yazdığı "Hristiyanlıkta İbâdet" isimli kitabında; “Kur’an geldikten sonra Musevi ve Hristiyan olarak kalmaya devam edenlerin cehennemlik olduklarına dair bir iddia yoktur. Bu mezhebcilerin uydurmasıdır.” diyordu. Yâni dine saldırılar hem ekranlara çıkarılan ilâhiyatçılar tarafından hem de onlara bazen açıkça bazen de örtülü bir şekilde destek veren Diyânet tarafından yapılıyordu. Ki yukardaki sözlerin sahibi Ali Erbaş'ın neden Diyânet İşleri Başkanı yapıldığı da bu konuya ışık tutmaktadır.

Bugün ise hem saldırılar hem de saldırganlar aşırı derecede artmış durumdadır. 28 Şubat döneminde bile ekrana çıkıp dini tahrif etmek isteyen ilâhiyatçıların sayısı ikiyi, üçü geçmezken bugün onlarca ilâhiyatçı dine savaş açmış durumdadırlar. Üstelik de bu, cumhûriyet kurulalı beri en müslüman olduğu söylenen bir hükümet ve islamdan bihaber müslümanların halîfe gibi gördükleri bir zâtın idâresi altınta yapılıyordu.

Bugün İlhâmi Güler, Mustafa Öztürk, Abdulaziz Bayındır, Bayraktar Bayraklı, Emre Dorman, İhsan Eliaçık, Mustafa İslamoğlu, Caner Taslaman gibi zındıklar dine savaş açıp sünneti inkar ederlerken sözde müslümanların kurduğu söylenen AKP hükümetinden hiç bir ses çıkmamakta, bunlara karşı hiç bir önlem alıcı çalışma yapılmamaktadır. Yine islamdan bihaber müslümanların halife gibi gördükleri liderleri de bu islam düşmanlarına karşı hiç bir açıklama yapmıyor, bunlardan öğretim görevlisi olanları üniversitelerden uzaklaştırmıyor, kendisini destekleyen basın yayın kuruluşlarına "bunları ekrana çıkarmayın" demiyordu. Neden desin ki? Zâten "İslam güncellenmelidir, 1400 sene önceki islamı bugün uygulayamazsınız" diyen kendisi değil miydi? Bu da şunu gösteriyor ki, AKP, dini bu zındık ilahiyatçılar ile güncellemeye çalışmaktadır. İslamî bazı hükümleri söyledi diye bir çok âlim hakkında soruşturma açtıranların din tahripçilerine hiç ses çıkarmamaları bunu isbat etmiyor mu? Bunlar hakkında hiç bir kınamada bulundukları ve soruşturma açtıkları görülmüş mü, duyulmuş mu?

Hristiyan ve yahudî müsteşrikler, müslümanları hristiyan ve yahudî misyonerler tarafından bozamıyacaklarını, onları dinlerinden döndüremeyeceklerini anladılar. Bundan dolayı bu görevi müslümanlar içinden yetiştirdikleri veya satın aldıkları ilâhiyatçılar, sözümona din adamlarına yaptırma kararı aldılar ve bütün çalışmalarını bu yönde yaptılar. Ve bunda da çok başarılı oldukları görülüyor. Zâten doğru dürüs islamı öğrenmemiş, öğretilmemiş müslümanların kafalarını karıştırmayı ve onları dinden soğutarak hristiyan veya yahudî değil ama ateist ve deist yapmayı başardılar.

Ben burada, "ben müslümanım" diyen herkese sesleniyorum. İslâmı iyi öğrenin. İslam akâidini ve islam fıkhını ehli sünnete bağlı ilim ehlinden ve böyle ilim ehlinin yazdıkları kitaplardan öğrenin. İnternetlerden din öğrenmeye kalkmayın. İnternetlerde bulduğunuz, gördüğünüz herkesin vidolarını izlemeyin. Çocuklarınızın islâmî eğitimine çok önem verin. Onları adı müslüman ama kendisi ateist veya deist birer doktor, mühendis, mimar olarak yetiştirmeyin. Ateist bir doktor, deist bir mimar ve mühendis olacaklarına müslüman bir çoban, müslüman bir ziraatçı, müslüman bir esnaf olsunlar daha iyi. Unutmayın, islamı yarınki nesillere bizim bugün islamı doğru bir şekilde öğrettiğimiz ve yaşattığımız nesiller taşıyacaklardır. Bu bizim bugün en önemli misyonumuz olmalıdır. Bütün müslümanları bu görevin bilincinde olmaya ve bu görevi üstlenmeye çağırıyorum. Allah yâr ve yardımcımız olsun. Selam ve duâ ile.
 
eL_Muhacir Çevrimdışı

eL_Muhacir

İlimsiz Mucâhid, kâtil; Cihâdsız âlim, belâm olur
Frm. Yöneticisi
298_19225863_1202784253178273_6210648623074480665_n.jpg
 
Leprusal Çevrimdışı

Leprusal

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Bence çok ön yargılı ve İslam düşmanlarının ekmeğine yağ sürecek bir yazı olmuş. Ben katılmadım kesinlikle bu yazıya. Tarikatçılara gizli bir destek var bu yazıda.

Maalesef tarikatlara gelince bu denli net karşı çıkış gösteremiyorsunuz.
Mesela Fetullah, Cübbeli ya da İhsan Şemocak için hiç böyle yazı yazdınız mı @Necati Koçkesen bey yoksa tarikat müritlerinin tepkisinden mi korktunuz?

@Necati Koçkesen
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Kardeşim neden hocanın her yazısından tasavvuf saplantısına batıyorsun?
Hadis inkarcılarını deşifre ediyor, tasavvufcular hadisleri savunuyor diye tarikatları savunuyor, korkuyor gibi saçma sapan düşüncelere kapılıyor bir de yazıyıorsun.

Kardeşim tasavvufçuları da sen yaz ummet görsün.
 
Y Çevrimdışı

Yusuf Bin İhsan

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Tasavvufun kelime anlamı bile yaratanla yaratılanın bir oluşu iken halen nasıl olur da böylesi sapık düşünceyi destekleyebilirsiniz? Yoksa siz kendinizce tasavvuf kelimesini tevil edip kendi manalarınızı mı veriyorsunuz? Veriyorsanız da bari yazında bilelim..
 
Vҽϲízҽ Çevrimdışı

Vҽϲízҽ

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Bence çok ön yargılı ve İslam düşmanlarının ekmeğine yağ sürecek bir yazı olmuş. Ben katılmadım kesinlikle bu yazıya. Tarikatçılara gizli bir destek var bu yazıda.

Maalesef tarikatlara gelince bu denli net karşı çıkış gösteremiyorsunuz.
Mesela Fetullah, Cübbeli ya da İhsan Şemocak için hiç böyle yazı yazdınız mı @Necati Koçkesen bey yoksa tarikat müritlerinin tepkisinden mi korktunuz?

@Necati Koçkesen

Sen fitne misin?!
 
Repentant Çevrimdışı

Repentant

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi

Yazının bir kısmında 10 tane adamın örneği tek seferde verilirken yazının komple Fetullah'a ayrılmış bir bölümü var,nasıl görmedin ?
Yazıyı okuduktan sonra yazıya cevap vermek daha mantıklı olur diye düşünüyorum nacizane fikrim. Allaha emanet ol kardeşim.
 
Üst Ana Sayfa Alt