Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

"tenviru'l-mikbas Min Tefsiri Ibn-i Abbas" Kitabi Ibn-i Abbâs'a Ait Degildir

A Çevrimdışı

aliii

Üyeliği İptal Edildi
Banned
"Tenviru'l-mikbâs min tefsiri ibni Abbâs" kitabı Abdullâh ibnu Abbâs'a ait değildir


Bazı insanlar "Tenviru'l-mikbâs min tefsiri ibni Abbâs" kitabının Abdullâh ibnu Abbâs'a ait olduğunu zannederler, bazıları da ait olup olmadığından şüphe ederler. Oysaki bu kitabın ona ait olmadığı ortadadır.
Bu kitapta silsile-i kezib (yalan içerikli rivayet zinciri) vardır. Silsile-i kezib; es-Suddî'nin el-Kelibî'den, el-Kelibî'nin de Ebu Sâlih'ten rivayet edişidir. Dolayısıyla Allâh'ın arşa istivasını haşa arşa kurulmakla tefsir etmiş diye Abdullâh ibnu Abbâs'a isnad edilen rivayet bir yalandır. İmam Beyhakî "El-Esmâu ve's-sıfât" isimli kitabının 413. sayfasında, bahiskonusu olan rivayetin münker (karşı çıkılacak kötü) bir rivayet olduğunu söyler.
Dolayısıyla "Tenviru'l-mikbâs min tefsiri ibni Abbâs" isimli kitaba karşı uyarmak farzdır, çünkü bu kitabın İbni Abbâs'a ait olduğu, onun hakkında bir yalandır.
Kaynak:
Şam diyarının muhaddisi allame Abdullâh el-Harari Hocaefendiye ait "Makalâtu's-sunniyyetu fi keşfi dalalat Ahmed ibni Teymiye" (Ahmed ibni Teymiyenin dalaletlerini keşfetme hususunda sünni makaleler) kitabı, Daru'l-Meşârî', 5.baskı, s. 180
 
E Çevrimdışı

elcevzi

Üye
İslam-TR Üyesi
İMAM İBN-İ TEYMİYYE'NİN AKİDESİ


İmam İbn-i Teymiyye'nin Akidesi

İmam İbn-i Teymiyye, akidesinin ne olduğu hakkında bizzat kendisinin yazmış olduğu kaside ile bize şu şekilde cevab vermektedir:

"Ey mezhebimi ve akidemi soran kişi! Doğru yolu bulmak için soru sorana, doğru yolda gitmek ihsan edilsin.

Sözünü tahkik ederek söyleyen, bundan yan çizmeyen ve değiştirmeyenin sözüne kulak ver.

Bütün ashabı sevmek benim yolumdur, bu sevgiyle onlara yakın olmayı, Allah’a yakın olmaya bir vesile (yol) sayarım.

Herbirisinin pek açık-seçik kadri ve fazileti vardır, fakat aralarından es-Sıddiyk daha da faziletlidir.

Kur’an hakkında, âyetlerinde geçenleri söylerim, o kadimdir, Allah tarafından indirilmiştir.

İlahi sıfata dair bütün âyetleri ilk tarzda nakledildiği şekilde hak olarak kabul ederim.

Bunun mesuliyetini de bu nakli yapanlara havale ederim ve bu hususta her türlü tahayyüle karşı onu korurum.

Kur’ân’ı bir kenara itip de söylediği söze: "el-Ahtal dedi ki..." diye delil getiren kişi ne çirkin iş yapmış olur!

Mü’minler, Rablerini hak olarak göreceklerdir. Ve keyfiyetsiz olarak (hadiste belirtildiği üzere) semaya iner.

Mizanı ve kendisinden içip, susuzluğumu gidereceğimi ümit ettiğim Havz'ı ikrar ve kabul ederim.

Aynı şekilde cehennemin üstünde uzatılacak sıratı da. Muvahhid olanları kurtulacak, diğerleri ise terkedileceklerdir .

Cehennem ateşine bedbaht olan bir kimse ilahi hikmet gereği girecektir, takva sahibi olan kişi de aynı şekilde cennete girecektir.

Canlı ve aklı başında herkesin kabrinde ameli kendisiyle birlikte olacak ve ona kabirde soru sorulacaktır.

İşte Şafîi’nin de, Malik’in de, Ebu Hanife’nin de sonra da Ahmed’in de nakledilegelen akidesi budur.

Eğer onların izledikleri yola uyarsan, ilahi tevfike mazhar olursun. Eğer bid’at bir yol ortaya koyarsan, kimse senin bu yolunu dayanak kabul etmez."

(Bknz. Cilâu'l-Ayneyn fi Muhakemeti'l-Ahmedeyn, s. 58)
 
Üst Ana Sayfa Alt