Çözüldü Sıla-i Rahim Hangi Şartlarda Terk Edilebilir?

Esselamu aleykum kardeşler benim bir ablam var ve kendisini devamlı ziyaret edip islamı anlatıyordum ama bunun bir faydasını göremediğim taktirde kendisi ile ilişkilerimi kesmemin islamdaki hükmü nedir ? bu konuda beni bilgilendirirseniz sevinirim inşAllah...

cendeller;316654' Alıntı:

Esselamu aleykum kardeşler
benim bir ablam var ve kendisini devamlı ziyaret edip islamı anlatıyordum ama bunun bir faydasını göremediğim taktirde kendisi ile ilişkilerimi kesmemin islamdaki hükmü nedir ?
bu konuda beni bilgilendirirseniz sevinirim inşAllah...

Genişletmek için tıkla ...

Âleykum selam we rahmetullah;

Sıla-i rahim (akraba ziyareti) önemli ve elzem emirlerdendir.
Halid b. Zeyd (Ebu Eyyub el-Ensarî) (r.anh)'ı rivayet edildiğine göre; bir adâm Peygamber'e gelerek: "-Yâ Rasûlallah; beni Cennete sokacak bir ibadet söyler misiniz?" dedi.
Rasûlullah (s.a.v.): "Allah'a ibadet eder ve O'na hiç bir şeyi ortak koşmazsın, namaz kılar, zekât verir ve sıla-i rahm edersin"
(Buharî, Zekât, 1).

Peygamber efendimizin bu kadar önemle üzerinde durduğu ve yapıldığı zaman müslümanların Cennete girmelerine sebeb olacağını haber verdiği sıla-i rahim; her türlü hayır işlerinde akraba ve yakınların görülüp gözetilmesidir. Âlimler sıla-i rahimde bulunmanın vacib olduğu görüşündedirler. Bunun, terk edilmesi, yani akraba ve yakınlarla olan ilgisinin kesilmesi, büyük günâh sayılmıştır. Cenab-ı Hakk şöyle buyuruyor:
"Allah'tan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının" (Nisâ, 1);
Rasulullah (s.a.v.), akraba iyaretleri hakkında şöyle buyurmuştur
"Allah'a ve ahiret gününe iman eden kimse akrabasını görüp gözetsin"
(Buharî, İlim, 37; Muslim, İmam, 74-77).

"Her kim rızkının bol olmasını ve ecelinin gecikmesini istiyorsa akrabasını görüp gözetsin"
(Buhari, Edeb, 12);

Sıla-i rahim yapılacak Akraba kâfir dâhi olsa terk edilmez. Tâki İslam düşmanlığı aşikar olur ve dine karşı küfrü aleni ise terk edilir.
Bizlere, vahy gelmediğinden, son ana kadar davetle mukellefiz. Nuh (a.s.) ancak vahyin bildirmesi sonucunda kavminden artık iman edeceklerin olmadığını anlamış ve gemi yapımıyla görevlendirilerek oradan uzaklaşmıştı.

"Ayrıca Nuh'a şöyle vahyettik: "Bil ki kavminden şimdiye kadar iman etmiş olanlardan başka artık kimse iman etmeyecektir. Onun için yaptıkları şeylerden dolayı kederlenme." "Bizim gözetimimiz altında ve vahyimize göre gemiyi yap. Zulüm yapanlar hakkında da bana bir şey söyleme. Çünkü onlar kesinlikle suda boğulacaklardır." (Hud 36 - 37)


Kul, Allah'tan hiç bir zaman umudunu - ümidini kesemez.

Yusuf suresinde Yakub (a.s.) , oğullarına Yusuf'u arayın sorun diye istekte bulunduğunda , çocukları "Yusuf'un kemikleri bile kalmadı sen hala Yusuf diye sayıklıyorsun , hala boşuna umut ediyorsun" dediklerinde şöyle demişti :

Yusuf 87. "Ey oğullarım, gidin, Yusuf'u ve kardeşini araştırın. Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin; zira kâfir kavimden başkası Allah'ın rahmetinden ümit kesmez.

HİCR 55 -56- Melekler: "Seni gerçekle müjdeliyoruz. Sakın Allah'ın rahmetinden ümidini kesenlerden olma!" dediler. - İbrahim dedi ki: "Rabbimin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?"

Peki bunu bir tavır babından yapabilirmiyiz belki bu ona olan yumuşak nasihatimizden daha tesirli olur, ibn teymiyyenin hani kardeşin kardeşe olan sert nasihatini bir rahmet olarak görmesi gibi...

cendeller;316899' Alıntı:

Peki bunu bir tavır babından yapabilirmiyiz belki bu ona olan yumuşak nasihatimizden daha tesirli olur, ibn teymiyyenin hani kardeşin kardeşe olan sert nasihatini bir rahmet olarak görmesi gibi...

Genişletmek için tıkla ...

Olabilir, tebliğde tedib ve tesir amaçlı çeşitli taktikler denenebilir fakat bu uzun süreye yayılmamalıdır.

"Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Ben kavmimi gece gündüz davet ettim."
"Fakat benim çağırmam, onların sadece kaçmalarını artırdı."
"Ben onları senin bağışlaman için her davet ettiğimde, onlar parmaklarını kulaklarına tıkadılar, elbiselerine büründüler, ısrar ettiler, kibirlendikçe kibirlendiler. "
"Sonra ben onları açık açık çağırdım."
"Sonra hem ilan ederek söyledim onlara, hem gizli gizli. " (Nuh 5 - 9)