Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Müslümanlara Alay, Hakaret, Yalanlama Kafirlerin Karakterleridir

C Çevrimdışı

cevan_pedayi2

Üye
İslam-TR Üyesi
ALLAH Teâlâ'nın Rasulünü Kureyş'ten koruduğu, Beni Haşim ve Beni Muttalib'den olan amca ve akrabalarının ona yardım edip Kureyşlilerin onu yakalamalarına engel oldukları bu nazik dönemde Kureyş Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem'e iftira etmeye, onunla alay ve mücadele etmeye başladı.

Müşriklerin yaptıkları bu utanç verici düşmanlık ve davranışlar hakkında ayetler iniyor, onların azgınları açıklanıyordu.

Bunları tek tek örneklerle anlatalım:
Ebu Cehil ve Cehennem Melekleri

Ebu Cehl, bir gün Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem ve getirdiği hak din ile alay ederek şöyle dedi:

- "Ey Kureyş topluluğu!

Muhammed cehennemde size azab edecek ve sizi oraya hapsedecek ALLAH 'ın askerlerinin ondokuz tane olduğunu iddia ediyor. Halbuki siz insanların en çok olanısınız. Sizden her yüz adam onların bir adamını yener."

Bunun üzerine ALLAH -u Teâlâ şu ayetini indirdi:

"Biz cehennem ashabını yalnız melekler kıldık ve onların sayılarını da küfreden kimseler için bir fitne (imtihan) yaptık." (Müddessir: 31) (Siyeri İbn-i Hişam)Ebu Cehil'in ALLAH 'a Sövme Tehdidi

Bir gün Ebu Cehil Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem ile karşılaştı ve ona şöyle dedi:

- "VALLAH i ey Muhammed!

Ya bizim ilahlarımızı kötülemekten kesinlikle vazgeçersin ya da biz de senin kulluk ettiğin ilahına söveriz."

ALLAH -u Teâlâ bunun üzerine şu ayeti indirdi:

"ALLAH 'dan başkasını ilah edinerek onları çağıranların ilahlarına sövmeyin. Sonra onlar da düşmanlıkla cahili bir şekilde ALLAH 'a söverler." (En'am: 108)

Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem bunun üzerine onların ilahlarına sövmeyi yasakladı ve onları İslâm'a davet etti. (Siyeri İbn-i Hişam)
Ebu Cehil ve Zakkum

ALLAH Teâlâ kâfirleri korkutmak için indirdiği ayeti celilesinde Zakkum ağacını zikrettiğinde Ebu Cehl b. Hişam şöyle dedi:

- "Ey Kureyş halkı! Onunla, Muhammed'in sizi korkuttuğu Zakkum ağacı nedir biliyor musunuz?"

Dediler ki:

- "Hayır bilmiyoruz."

Dedi ki:

- "O Medine'nin kaymaklı hurmasıdır. VALLAH i şayet imkân bulursak o hurmadan tezakkum ederiz (yutarız)."

Bunun üzerine ALLAH -u Teâlâ onun hakkında şu ayeti indirdi:

"Şüphesiz o zakkum ağacı, harama düşkün olanın yemeğidir. O sıcak suyun kaynadığı gibi karınlar içinde kaynayacak erimiş madenler gibidir. (Zebanilere) onu tutunda sürükleyerek cehennemin ta ortasına götürün, (denilir)" (Duhan: 43 - 45)

Yani Zakkum ağacı onun zannettiği gibi değildir. (Siyer İbn-i Hişam


Ebu Cehil ve İraşi

Bir gün İraş'dan bir adam devesiyle Mekke'ye geldi. Ebu Cehil o adamın devesini satın aldı ve devenin bedelini geciktirdi. Bunun üzerine İraşi Kureyş topluluklarından birinin yanında durdu. Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem de mescidin kenarında oturmakta idi.

İraşi şöyle dedi:

- "Ey Kureyş topluluğu!

Hangi adam benim hakkımı Ebu'l-Hakem b. Hişam'dan alacak? Ben garip bir adamım, yolcuyum. Benim hakkımı zorla benden gasb ediyor."

Kureyş topluluğu ona şöyle dediler:

- "Oturan o adamı görüyor musun?

"Ona git! O, hakkını almak üzere sana yardım eder. (!)"

(bunu Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem için söylediler ve onlar onunla alay ediyorlardı. Çünkü onunla Ebu Cehl'in arasındaki düşmanlığı biliyorlardı.)

İraşi de gitti. Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem'in yanında durdu.

Ona şöyle dedi:

- "Ey ALLAH 'ın kulu! Ebu'l Hakem b. Hişam kendisindeki hakkımı vermemekle bana zulüm ediyor. Ben garip bir adamım ve yolcuyum. Şu topluluğa benim hakkımı ondan almak için bana yardım edecek bir adam sordum onlar da bana seni işaret ettiler, benim hakkımı ondan al! ALLAH sana rahmet etsin."

Adam Ebu Cehl'e Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem ile birlikte gitti. Kureyş bunu gördükleri zaman yanlarında bulunan bir adama dediler ki:

"Peşlerinden git de bak ne yapacaklar."

Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem Ebu Cehl'in evine geldi ve kapısını çaldı. Ebu Cehil:

- "Kim o?" dedi.

Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem:

- "Muhammed'im, dışarı çık" dedi. O da onun yanına çıktı. Ebu Cehil'in yüzünde can kalmamıştı, rengi değişmişti.

Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem :

- "Bu adamın hakkını ver" dedi. O da kabul etti ve şöyle dedi:

- "O kendi hakkını benden alıncaya kadar gitme."

Ebu Cehl girdi. Adamın hakkını getirip yanına çıktı

ve onu ona verdi.

Sonra Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem gitti ve İraşi'ye dedi ki:

- "Haydi hakkınla başbaşa kal."

Bunun üzerine İraşi o meclisin yanına gidip:

- "ALLAH ona çok hayırlar ihsan etsin. VALLAH i hakkımı aldı." dedi.

Rasûlullah SallALLAH u Aleyhi ve Sellem'in peşine gönderdikleri adam geri döndüğünde dediler ki:

- "Yazık sana ne gördün?"

Adam dedi ki:

- "Çok tuhaf bir durum. VALLAH i O, Ebu Cehl'in kapısını çaldı. O da kendisinde can kalmamış bir vaziyette dışarı, onun yanına çıktı. Muhammed ona:

"Bunun hakkını ver" dedi.

O da: "Evet vereceğim, ona hakkını verinceye kadar buradan ayrılma" dedi ve eve girdi.

Onun hakkını onun yanında çıkartıp verdi. Aradan çok geçmeden Ebu Cehil geldi. Ona dediler ki:

- "Yazıklar olsun sana, sana ne oldu? VALLAH i şimdiye kadar böyle yaptığını hiç görmedik." Dedi ki:

- "Yazık size. VALLAH i o kapımı çaldı, onun sesini işittim ve korku ile doldum. Sonra onun yanına çıktım ki başının üstünde bir erkek deve var. Başı ve boynu böyle büyük olan ve de o dişler gibi dişe sahip hiçbir erkek deveye şimdiye kadar rastlamadım. VALLAH i şayet vermemezlik etseydim elbette beni yerdi." (Siyeri İbn-i Hişam)
 
Üst Ana Sayfa Alt