Firavanun Cesedi (firavunun Cesedi Çıktığı Söylenen Cesed Değil) Ve Sünnetullah Ilişkisi..

Firavanun cesedi (firavunun cesedi çıktığı söylenen cesed değil) ve sünnetullah ilişkisi..


Firavanun cesedi (firavunun cesedi çıktığı söylenen cesed değil) ve sünnetullah ilişkisi..


Hamd, Rahmana'dır.. Salat ve selam Rahmet peygamberinin üzerine olsun..

Hepinizin bidliği gibi mısırda 20 yy çıkan, yarı çürük bir cesed firavuna nisbet edilmekte.. ve londrada'ki British müzesinde teşhir edilmektedir.

Ve islam aleminin 4 bin yıllık mucize diyerek gündemine aldığı ve gayriislami alemin ise gündeminde bile olmadığı bu cesed firavunun cesedi değildir..

Biz Elbette ki rabbimizin ''seni insanlar için bir ayet yaptık buyurduğu'' ve üzerine basa basa sadece iman edenlere değil, tüm insanlar için büyük bir ayet olan bu mucizevi durumu; yarı çürük bir cesede nisbet edecek değiliz..

"Bugün senden sonra geleceklere ibret osun diye cansız vücudunu bozulmaktan kurtaracak, onu sahilde bir tümseğe atacağız. Gerçi insanların çoğu bizim ibret verici belgelerimizin farkına varmazlar. " (yunus/92)

Evet şanı yüce rabbimizin buyurmuş olduğu gibi bu bir ayet ise ki, tüm kalbimimizle iman ediyoruz.. bu şekilde yarı çürük cesedler bir ayet olamaz. Rabbimiz bir ayetten bir mucizeden bahsediyor.. oda bu cesed diri iken nasıl ise ölü, ikende aynı şekilde olmasıdır..

Bu şekildeki haberlerle ancak hak gizlenmekte.. ve ne olduğu belli olmayan bir cesedin ayet olduğu söylenimi empoze edilmektedir..

Müslümanlar bunlara karşı uyanık olmalıdırlar..

Ve bir gerçek daha vardır ki; Rabbimizin bu cesedi günümüz çağdaş firavunlara ibret olarak çıkaracaktır..

Eğer günümüzdeki müslümanlar şayet msütekbirleri kendileri ve silahları ile değilde Allah ile tehdit etmiş olsa idiler; Bugün sünnetullah tecelli edecek ve Allah helak öncesi ayetlerini mucizelerini birbir göndericekti.. bunlardan biriside firavunun cesedidir..

fakat bu ayetlere rağmen ve müslümanların allah ile sunnetullah ile tehdit etmelerini alaycı bir uslubla '' bize vaad ettiğiniz azabı getirde görelim'' diyenler çıkacak ve çıkan mucizelere inanmıyacaklar işte o zaman rabbimizin vaad ettiği helak sözü tecelli edecekti..

Fakat üzülürek söylüyoruz ki; günümüzdeki kimselerin bu rabbani metodu, değil uygulamak habersizler bir durumdalar ve bildikleri yöntemlerini yapmaya rabbani gerçekleri isede esniyerek okumaya devam etmekteler..

Fakat rabbimiz kenilerine öğüt verilmemiş ve kendilerine davet gelmemiş bir toplumu helak etmez.. ve bazı kimselerinde haktan hakikatten habersiz insanları gayriresmi yollarla helak etmesine razı olmaz..

“Biz hangi memleketi helak ettikse, muhakkak onların halkını uyaranlar olmuştur. Onlara öğüt verilmiştir. Biz zulmetmiş değiliz.” (26/208.209)

Evet onlara öğüt bile vermeden onları helak etmeye çalışan kimseler!! rabbimiz öğüt vermeden davetçi göndermeden hiç bir toplumu helak etmez.. ve sizin helak etmenizede razı olmaz çünki buda zulümdür..

biz bunları söylerken öyle ama biz öğüt verdik demeyin sakın..

çünki dini duygularla dinsiz partilere oy veren bu zavallı Allahın kullarına..

ve Allahın istediklerinden ziyade tağutların istediklerini anlatan belamların, camilerine Allah için giden kimselere..

Ve tağutu reddetmeden insanlara cennet vaad ederek insanları kandıran belamları görüpte cennet umuduyla gözü yaşlı cennetti bekliyen bu zavallı allahın kullarına; siz hiç ama, hiç birşey anlatmadınız..

Tabi bazılarınız anlattı onların hakkını verelim.. onlarda Resulullah sav'in 4-5 senede anlattığı bu tevhidi gerçekleri 4-5 dakika gibi çook uzun bir sürede (!) anlattı.. sonra ama sonra tekfir ediverdi..