Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Haber Türkiye Ve Abd Nusra'ya Karşı Beraber Mücadele Edecek

Hilafet Sancağı Çevrimdışı

Hilafet Sancağı

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Esad toplantısından Nusra ile mücadele kararı çıktı

Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Esad rejimini bitirmek amacıyla Obama ile yaptığı görüşmede Esad hakkında herhangi bir somut karar çıkmazken Esad'a karşı en etkin direnişi sürdüren Nusret Cephesi'ni bitirmek için ortak mücadele kararı çıktığı öğrenildi.





Abdulkadir ŞEN

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın uzun zamandır merakla berlenen ABD ziyareti dün başladı. Erdoğan ile OBAMA, Beyaz Saray'ın Gül Bahçesi'nde yaptıkları ortak basın toplantısında dünyaya "terörizm" konusunda anlaştıklarını duyurdular. İkili arasında yapılan görüşmelerde Suriye'deki en büyük üçüncü grup olan El Nusra'nın da terör listesine alınmasının kararlaştırıldığı belirtiliyor.Toplantıdan çıkan diğer önemli sonuç ise Suriye'de Beşar Esadsız yeni bir yönetimdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ABB Başkanı Barack OBAMA arasında dün Beyaz Saray'da ikil görüşme yapıldı. Beyaz Saray'da baş başa ve heyetler arası görüşmelerde bir araya gelen Başbakan Erdoğan ve ABD Başkanı Barack OBAMA, daha sonra Rose Garden'de ortak basın toplantısı düzenledi.

Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Washington'da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, "Türkiye'nin yakın müttefiki, ABD Başkanı değerli dostum Barack OBAMA ile görüşmek üzere bir kez daha Washington'da bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Gösterilen ev sahipliğine özellikle şahsım, heyetim adına şükranlarımı ifade etmek istiyorum" diye konuştu.

Tüm ABD halkına Boston'daki saldırılar nedeniyle bir kez daha başsağlığı dileyen Başbakan Erdoğan, "Uzun yıllardır terörle mücadele eden ve terör nedeniyle ağır kayıplar vermiş bir ülke olarak ABD'nin ve halkının hissiyatını çok yakından anladığımızı ifade etmek isterim" ifadesini kullandı.

''TERÖRLE ORTAK MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRME KONUSUNDA SON DERECE KARARLIYIZ''

Başbakan Erdoğan, "Türkiye ve ABD olarak terörle ortak mücadelemizi sürdürme konusunda son derece kararlıyız. Türkiye ve ABD Ortadoğu'dan Balkanlara, Doğu Akdeniz'den Kafkaslara, terörle mücadeleden enerji arz güvenliğine kadar çok geniş bir alanda güç birliği sergiliyorlar, güçlü bir işbirliği sergiliyorlar" değerlendirmesinde bulundu. OBAMA ile yaptığı görüşmede Türkiye-ABD ilişkilerinin yanı sıra iki ülkenin ortak gündeminde yer alan güncel meseleleri ele aldıklarını, bölgesel ve küresel konulara dair görüş alışverişinde bulunduklarını bildiren Başbakan Erdoğan, görüş alışverişinin gün içerisindeki temaslarda devam edeceğine vurguladı.
Başbakan Erdoğan, beraberinde 100'e yakın iş adamı bulunduğunu hatırlatarak, iş adamlarının da ABD'de karşıtlarıyla sektörel bazda görüşmelerini devam ettireceklerini söyledi.

Türkiye ve ABD'nin, ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri bir düzeye yükseltme hedefini koyduklarına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu: "10 yıl önce 8 milyar dolar gibi bir seviyedeydik. Şu anda 20 milyar dolar gibi bir seviyeye ulaştık fakat bu yeterli değil. Bunu çok daha ileri taşımamız gerekiyor. Türkiye ve ABD, ikili ekonomik ve ticari ilişkilerini daha ileri düzeye taşırken burada yeni anlaşmalarla serbest ticaret anlaşmasıyla bunu güçlendirmemiz gerekiyor. Bu hususta ortak siyasi iradeye sahip olduğumuzu bir kez daha teyit etme imkanını bulduk."

''SURİYE KONUSUNDA DÜŞÜNCELERİMİZİN ÖRTÜŞTÜĞÜNÜ HEP BİRLİKTE DİNLEDİK''

Başbakan Erdoğan, görüşmelerin bölgesel meselelerle ilgili kısmında Suriye'nin bir numaralı konuları olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Şu ana kadar geldiğimiz süreci, bundan sonra yapılabilecek olanları görüştük. Burada düşüncelerimizin örtüştüğünü, az önce Sayın Başkan'ın ifadeleriyle hep birlikte dinledik. Bu konuyu akşam yapacağımız görüşmede daha detaylı olarak ele alacağız. Suriye'de kanlı sürecin sonlandırılması, halkın meşru taleplerini karşılayan yeni bir yönetimin inşası konusunda, ABD ile tam bir mutabakat içerisindeyiz. Bu noktada muhalefetin desteklenmesi ve Esad'ın gitmesi, Suriye'nin terör örgütlerinin faaliyet sahası olmasının engellenmesi, kimyasal silahların kullanılmasının engellenmesi, bütün azınlıkların güvenliklerinin temin edilmesi öncelikli olarak önem arz etmektedir. Bu öncelikli konularda yapılması gerekenleri Sayın Başkan ile ele aldık ve akşamki görüşmemizde de bunları detaylandıracağız."

Ortadoğu'daki barış sürecini de değerlendirdiklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisine yönelik saldırıda hayatını kaybeden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve bir ABD vatandaşı için tazminat ödenmesi konusunda, bildiğiniz gibi İsrail Hükümetiyle çalışmalar devam ediyor. Gazze'ye yapacağım ziyaretin gerek İsrail-Filistin barışına gerek Filistin'in ittifakına önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum."

Başbakan Erdoğan, Kıbrıs konusunda da "KKTC, Kıbrıs'ta da kapsamlı bir çözüme gidilmesine, geçmişe nazaran her zamankinden daha elverişi bir zemin oluştuğuna inanıyor ve bu imkanın heba edilmemesini şu anda diliyoruz" diye konuştu.
Erdoğan, OBAMA ile Azerbaycan, Ermenistan, İran, Afganistan, Afrika ve Myanmar konularını değerlendirme imkanı bulduklarını ifade etti.

Türkiye ve ABD'nin ''terörizm''le ortak mücadelesinin devam edeceğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, "Savunma sanayine ilişkin konuları da ele aldık. Açıkçası Türkiye-ABD ilişkileri açısından tarihi bir gün, tarihi bir dönüm noktası yaşadığımıza inanıyorum. Bölgesel ve küresel meselelerde Türkiye-ABD ortaklığı barışa, huzura, güvenlik ve istikrara daha yoğun şekilde hizmet edecektir" görüşünü belirtti.
Konuşmasını kısa tuttuğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, "Yağmurdan kaçtığım için değil, yağmuru bir bereket olarak görüyorum, kaçmak asla söz konusu değildir" esprisini yaparak, görüşmelerin hayırlara vesile olmasını diledi.

OBAMA: ESAD'IN GİTMESİ KONUSUNDA MUTABIKIZ

ABD Başkanı Barack OBAMA ise Beşşar Esad olmaksızın demokratik Suriye'ye dönüşümü desteklemeye yönelik uluslararası çabalar noktasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ön saflarda yer aldığını, Türkiye'nin önümüzdeki günlerdeki görüşmelerde Suriye'de tarafların bir araya gelmesinde önemli rol oynayacağını söyledi.
ABD Başkanı OBAMA, basın toplantısında yaptığı açıklamada, görüşmede Suriye konusuna önemli zaman ayırdıklarını ifade etti. "Başbakan Erdoğan'ın liderliği altında Türk halkı ülkelerine sığınan Suriyelilere olağanüstü cömertlik gösterdi" diyen OBAMA, bunun ağır bir yük olduğunu bildiğini belirtti.
Suriye halkına insani yardım gönderen bir ülke olarak, bu yükü hafifletmek için Türkiye dahil bölgedeki ülkelere yardım etmeye devam edeceklerini vurgulayan OBAMA, "Hayatların kurtarılmasına yardım edecek gıda, çadır ve ilaç ulaştırılması noktasında Türk ortaklarımızla çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Esad rejimi üzerindeki baskıya devam edeceklerini ve muhaliflerle birlikte çalışacaklarını belirten OBAMA, "Beşşar Esad olmaksızın bir demokratik Suriye'ye dönüşümü desteklemeye yönelik uluslararası çabalarda Başbakan Erdoğan ön saflarda yer alıyor. Rejim ve muhalefet temsilcileri önümüzdeki haftalarda (Cenevre'de) bir araya gelirken Türkiye önemli bir rol oynayacak" dedi.

''SURİYE İÇİN SİHİRLİ BİR FORMÜL YOK''

Başbakan Erdoğan ve kendisinin Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın iktidardan gitmesi gerektiği konusunda aynı fikirde olduğunu belirten OBAMA, "Bu (Esad'ın iktidardan gitmesi), krizi çözmenin tek yolu" ifadesini kullandı.
"Esad'ın gitmesi ne kadar kısa sürede olursa o kadar iyi" diyen OBAMA, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Asıl soru bunun ne şekilde olacağı. Zaten bunları konuştuk. Suriye'deki şiddet ve sıra dışı durum için sihirli bir formül yok. Olsaydı, Sayın Başbakan (Erdoğan) ve ben bununla ilgili harekete geçerdik ve çoktan bitirmiş olurduk. Bunun yerine yaptığımız şey, uluslararası baskıyı artırmak, muhalefeti güçlendirmek. Cenevre'deki görüşmelerin, Rusya'nın ve Suriye'de her kesimi içerecek siyasi geçişin temsilcilerinin de katılımıyla, sonuç verebileceğini düşünüyorum. Ancak bu sırada, muhalefete yardım ve insani durumla ilgilenmeye devam edeceğiz. Türkiye ile de yakın istişare içinde olmayı sürdüreceğiz çünkü Türkiye'nin de bu durumdan derinden etkilendiğini biliyoruz."

''SURİYE ABD'NİN TEK BAŞINA HALLEDEBİLECEĞİ BİR SORUN DEĞİL''

ABD Başkanı Barack OBAMA, Suriye konusunda "Bu, uluslararası bir sorun. ABD'nin tek başına yapacağı bir şey değil ve Başbakan Erdoğan dahil bölgede kimsenin, ABD'nin tek taraflı eyleminin Suriye'de daha iyi sonuç getireceğini düşündüğünü sanmıyorum" dedi.
OBAMA, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Beyaz Saray'da düzenlediği ortak basın toplantısında, "Esad tiranlığından, özgür, tüm etnik ve dini grupları içeren ve tek parça halinde, aşırılık değil istikrar kaynağı bir Suriye için" çalışmaya devam edeceklerini, bunun tüm ülkelerin, özellikle de Türkiye'nin çıkarına olduğunu söyledi.
ABD Başkanı OBAMA, bir soru üzerine, askeri, istihbarat ve diplomatik alanlarda Türk ve Amerikalı yetkililerin düzenli olarak bilgi paylaşımında bulunduğunu ifade etti.

Suriye'de kimyasal silah kullanılmasına yönelik kanıtlar olduğunu gördüklerini daha önce söylediklerini dile getiren OBAMA, "ancak orada tam olarak ne olduğuna yönelik daha spesifik bilgilere sahip olduklarından emin olabilmenin kendileri için önemli olduğunu" belirtti.
OBAMA, Suriye konusunda "kırmızı çizgi"siyle ilgili olarak da "Daha fazla kanıt toplarken ve bu konuda birlikte çalışırken, Esad rejimine ellerinden gelen tüm baskının ortaya konması ve siyasi değişimi hayata geçirmek için muhalefetle birlikte çalışılması noktasında uluslararası topluma ek bir neden, ek bir mekanizma olarak bildiğimiz her şeyi sunabildiğimizden emin olmak istiyoruz" diye konuştu.

ABD'nin zaten şu anda ilgilendiği birçok seçenek bulunduğunu ve Suriye içindeki kimyasal silahların uzun vadede hem müttefik, dost ve bölge komşularının hem de ABD'nin güvenliğini tehdit etmesi nedeniyle diplomatik ve askeri anlamda ek adımlar atılması seçeneğini muhafaza ettiğini vurgulayan OBAMA, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama bu aynı zamanda uluslararası bir sorun ve benim umudum, Suriye'de barış, kimyasal silahlar ve bölge konusuna istikrar getirecek bir çözüm için Türkiye dahil bu konuya müdahil tüm taraflarla çalışmayı sürdüreceğimize yönelik. Ama bu, ABD'nin tek başına yapacağı bir şey değil ve Başbakan Erdoğan dahil bölgede kimsenin, ABD'nin tek taraflı eyleminin Suriye'de daha iyi sonuç getireceğini düşündüğünü sanmıyorum."

SURİYE'DE MUHALEFETİN GÜÇLENDİRİLMESİ KONUŞULDU

OBAMA, Suriye'de kimyasal silahlardan ayrı olarak, ağır silahlarla on binlerce kişinin öldürülüyor olması ve insani kriz ve katliamların sürmesinin, kendi başına, güçlü bir uluslararası eyleme geçilmesi için yeterli olduğunu belirtti.
Başkan OBAMA, bu nedenle Başbakan Erdoğan'la görüşmelerinde, Suriye'deki insani çabalar, muhalefetin siyasi olarak güçlendirilmesi ve Esad rejiminden kendilerini korumak için sahada savaşan muhalefetin kapasitesini güçlendirmeye devam etmek için atmakta oldukları adımlar hakkında etraflıca konuştuklarını belirtti.
OBAMA, tüm uluslararası toplumu Esad rejimine giderek artan baskı uygulanması için harekete geçirilmesi ve böylece Esad'ın artık meşruiyetinin kalmadığını ve gitmesi gerektiğini farkına varmasını sağlamaya yönelik çabalara devam edilmesi ve Suriye'ye barış ve demokrasi getirecek temsiliyetçi, etnik ve din çeşitliliği yansıtan gövdeye sahip, Suriye içerisindeki kurumların hala işlediği bir siyasi değişimin olabilmesi konularını ele aldıklarını kaydetti.

ERDOĞAN: HAZİRAN AYI İÇERİSİNDE GAZZE VE BATI ŞERİA ZİYARETİMİZ SÖZ KONUSU

Başbakan Erdoğan ve ABD Başkanı Barack OBAMA, daha sonra Rose Garden'da düzenledikleri ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, Gazze'ye planladığı ziyaretiyle ilgili soru üzerine, "Benim şu andaki planımda büyük ihtimalle haziran ayı içerisinde bir Gazze ziyaretimiz söz konusu. Ziyaret, sadece Gazze'ye olmayacak, aynı zamanda Batı Şeria'ya da bir ziyaret gerçekleşecek. Ortadoğu'nun barışında bu ziyaretimizi çok önemsiyorum. Özellikle burada bir grubun sahiplenilmesi gibi bir şey olamaz. Bunun Filistin uzlaşı sürecine de katkı getirmesini, katkı vermesini özellikle çok çok benimsiyorum ve temennim odur ki bu ziyaretle bu sürece katkıda bulunmuş olalım" diye konuştu.

Bir gazetecinin, Suriye'nin sahip olduğu kimyasal silahlarla ilgili Türkiye'nin elinde kanıtlar olduğunun bilindiğini belirterek, söz konusu kanıtlara ilişkin OBAMA'ya sunum yapılıp yapılmadığını ve Türkiye'nin bundan sonraki süreçte ABD'den ne beklediğini sorması üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
"Öncelikle gerek kimyasal silahlar konusu gerek atılan, kullanılan füzeler konusu bütün bunlarla ilgili belge, bilgi bunları ilgili birimlerimiz birbirleriyle paylaşıyorlar. Burada sadece Amerika ve Türkiye değil, aynı şekilde İngiltere, onlar da yine bu tür bilgilere, belgelere sahipler. Bu konuları aramızda tabii aramızda paylaşıyoruz ve zaten ilgili birimlere de başta BM Güvenlik Konseyi olmak üzere bunları vakti saati geldiğinde aktarmak suretiyle de bu kamuoyunun bilgilendirilmesini de sağlamış olacağız. Süreci bu şekilde ilgili birimlerimizle sürdüreceğiz."

''ULUSLARARASI CAMİANIN SURİYE KONUSUNDAKİ HASSASİYETİNİ GÖRMEK İSTİYORUZ''

Erdoğan, ABD'nin Suriye'deki çabaları güçlendirmemesi durumunda sürecin ne şekilde etkileneceği yönündeki soruya ise, "Tabii şu anda siz bardağın boş tarafını gösteriyorsunuz. Ben bardağın dolu tarafından olaylara bakmak istiyorum ve şu anda bizler uluslararası camianın Suriye konusundaki hassasiyetini görmek istiyoruz" yanıtını verdi.

"Şu anda uluslararası camianın hassasiyetini göstermesi için Türkiye olarak biz çaba göstereceğiz" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"İnanıyorum ki ABD aynı şekilde bu çabayı gösteriyor ve diğer ülkeler gerek BM Güvenlik Konseyi gerek Arap Ligi gerekse tüm bunların dışında olduğu halde buna hassasiyet gösteren ülkeler var ve bizler bu süreci daha da hızlandırabilmenin şu anda gayreti içerisindeyiz. Nitekim bu seyahatten sonra çok daha farklı ülkeleri ben de Dışişleri Bakanım da dolaşmak, ziyaret etmek suretiyle bu süreci daha nasıl hızlandıracağız, nasıl daha az insan ölsün ve bir demokratik rejim Suriye'ye süratle nasıl gelsin- Bizim derdimiz, otokratik bir rejimden, bir diktatörlükten Suriye'yi kurtarmaktır. Bu da öyle zannediyorum ki demokrasiye inanmış tüm ülkelerin ortak sorunudur. Bunu başarmak için bu yoldaki gayretimizi sürdüreceğiz."
Erdoğan, Suriye'yle ilgili bir başka soru üzerine, "Tabii burada Rusya Federasyonu'nun bu işin içinde olması, Çin'in bu işin içinde olması çok çok önemli. BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri açısından önemsiyoruz ve onların da bu sürece katılımı bu işi çok daha hızlandıracaktır ama uluslararası camianın baskısı burada önem ifade ediyor" değerlendirmesinde bulundu.

''AMERİKA İLE SÜRECİ KARARLI ŞEKİLDE SÜRDÜRECEĞİZ''

Türkiye'nin, şimdiye kadar Suriye halkına yaptığı insani yardımların değerinin 1,5 milyar dolara ulaştığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bunu bir de biz şu anda açık kapı politikasıyla hala devam ettiriyoruz ve devam ettireceğiz. Çünkü 910 kilometre bir sınırımızın olduğu ülke Suriye. Akrabalık ilişkilerinin olduğu bir ülke Suriye ve bunu bölge barışı için çok çok önemsiyoruz. Çünkü bölgede zaten bir İsrail-Filistin normalleşme süreci için atılan adımlar var, gayretler var. Yeni yeni başımıza başka sıkıntılar açmamızın bir anlamı yok. Biz, biliyorsunuz bir ara da Suriye İsrail arasındaki ilişkilerin barışa yönelmesi noktasında adımlar atmıştık ki 5 bölümde bu çalışmalar yürüdü ama 5'inden sonra maalesef kesilmişti. Temenni ederim ki bölge barışı için atacağımız bu adımlar neticeyi verir ve Amerika ile bu süreci de kararlı bir şekilde sürdüreceğiz."

Erdoğan, Suriye'deki olaylarla ilgili başka bir soruya karşılık da "Bu konuda özellikle BM Güvenlik Konseyi'nin atacağı adım veya bu Cenevre süreci önem arz ediyor. Bunları aramızda değerlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
 
M Çevrimdışı

morueqq

لا إله إلا الله
İslam-TR Üyesi
Allah tağutları kahretsin! oyunlarını bozsun
 
sirati mustakim Çevrimdışı

sirati mustakim

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Allah sizi kahretsin ahiretini dunyalik icin deyisen zavalli hayvanlar
bi defa camura giren essek bile ikinci defa hemin camura girmezken bu zavalli hayvanlar defalarca giriyor,
TC ye irak savasinda istediklerini vermeyen ABD simdide suriyede aldatmak niyyetinde TC yi,
 
Kozsoy Çevrimdışı

Kozsoy

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Başbakan Erdoğan, Kıbrıs konusunda da "KKTC, Kıbrıs'ta da kapsamlı bir çözüme gidilmesine, geçmişe nazaran her zamankinden daha elverişi bir zemin oluştuğuna inanıyor ve bu imkanın heba edilmemesini şu anda diliyoruz" diye konuştu.

Aha Kıbrısı yine AB ye vermeye çalışacak ! Kesin bi referandum daha ayarlarlar artık .
 
E Çevrimdışı

Et Tevhid vel Cihad

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Artık Turkiyede ki Müslümanları CEPHETUN NUSRA teroristi diye atarlar hapislere doldururlar yakında emniyet acıktan operasyonlara başlar Allahu alim....
 
G Çevrimdışı

GökhanDökmetaş

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Zaten birkaç hafta önce terör örgütü ilan eder etmez elkaide operasyonu adıyla kaç şehirden müslümanları tutukladılar.
 
H Çevrimdışı

hasan b

Üye
İslam-TR Üyesi
Aslında tc'nin mücahidlere abd ile birlikte olarak tavır alması bir bakıma iyi oldu, insanların tc ve erdoğan dahil tüm tağutların ne mal olduğunu iyice görmeleri açısından. Bu olay vesilesiyle artık Tartusi de ettiği teşekkür üzerine oturup tekrar düşünür inşallah.
 
ruveyda Çevrimdışı

ruveyda

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
arkadaşlar bu haberle ilgili şu ayrıntıyı unutmayalım....amerika esadı devirmeden nusra cephesine geçmez.....bu yüzden esad devrilene kadar dokunmuyacaktır.......eğer amerikanın müslümanlara karşı önceden beri politikasını yakından takip ediyor olsaydık anlardık.....ilk önce amerika çıkarını düşünür.çıkarı için herkesi destekler.....bizlerin hatırlayamadığı zamanlarda afganistanın rusyaya karşı olan cihadını tüm dünya desteklemişti başta amerika olmak üzere..afgan mücahidleri dilden dile söylenir olmuştu.......onlara asla terörist denmemiştir....sonuç zaten amerika sovyetler birliğini rakibi olarak görüyordu........gelelim bu güne amerika politikasını değiştirmiş değilki......
 
Üst Ana Sayfa Alt