Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

SÜREKLİ HARAM İŞLEMEK KÜFRE GÖTÜRÜR İDDİASINA CEVAP

hakimiyet Çevrimdışı

hakimiyet

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Bismillah, el-Hamdulillah.

İnternet ortamında sık sık şu ibarelerle karşılaşmış bulunduk;
- Büyük Günahlarda Israr Eden, Kafirdir...

Bu ibare normalde Sünnet Ehli'nin kullandığı bir ibare değildir. Yani hiçbir Sünnet İmam'ı, bir kişi günahında ısrar ederse kafir olur, dememiş, dedirtmemişlerdir...

Peki, Hak Yayınları denilen ama aslında Hak ile aralarında siyah ile beyazın evlenip kızıl çocuk dünyaya getirmesi kadar neredeyse imkansız bir fark olan bu cemaat, bu iddiayı neden ortaya atmıştır?

Yoksa kendi cemaatleri içerisindeki, birbirlerinin eşlerine göz dikme veya başka günahların artması sonucu bir önlem almak için mi, yoksa ilim ile uzaktan yakından alakası olmayan ve baş ucuna mermi yağarken diş muayenesinde kitaplar çalıp yayınlayan Hocaları istediği için mi gündem yapmışlardır?

Gaybı Allah bileceği için, en doğrusunu Allah bilir.

Bizler bu cahil güruhtaki elemanlarla konuştuğumuzda, hep Maliki İmam(Hanbeli diyen de var) Kadı Iyaz'ın şu delilini getiriyorlar;
- Her fiil ki, onun ancak bir kâfirden sadır olmasına icma-i ümmet vâki olmuştur.
Meselâ puta, güneşe, aya, haça, ateşe tapmak, onlara secde etmek, Yahudiler, Hıristiyanlar, BAŞLARINI AÇMAK, kuşak sarmak gibi onların kıyafetleriyle onlarla beraber kilise ve havralara gitmek, işlerini yapan kimse, bu işleri yaparken açık açığa Müslüman olduğunu ifade etse bile kendisini tekfir ederiz. Çünkü bu gibi hususların ancak kâfirlerde bulunacağına dair icma-ı ümmet vardır. (Şifa-i Şerif - s: 707, 708)

Bu alıntıda büyük bir hata var ancak bu hatayı açıklamadan önce, bu yazıyı delil alıp, BÜYÜK GÜNAHTA ISRAR EDEN KAFİRDİR, diyen Hak Yayınları yazarlarından bir örnek verelim;
- Bazı günahları devamlı işlemek, kişiyi kafir yapar. Mesela büluğ çağına gelmiş bir kızın başını devamlı açması gibi... Çünkü bu hareketi, bu işi meşrulaştırdığını göstermektedir. (Abdulhak el-Heytemi, Mü'minin Sıfatları)

Görüldüğü gibi, Kadı Iyaz'ın yazdıklarını alıp, başını sürekli açan kız tekfir ediliyor...

En dikkat çekici nokta ise, el-Heytemi künyesi, bu kişinin Mısırlı olmasını gerektirirken, yukarıdaki tercümeyle hareket edip, başı açık olanı tekfir etmesidir...
Yoksa bu Mısırlı da mı Arapça'yı bırakıp Türkçe tercümeden mi hükümler çıkarıyor ?!

Kadı Iyaz'dan yapılan TERCÜME ALINTI, aslında batıldır. Bu alıntıdaki tercüme bariz hatalıdır.
Zaten hiçbir Sünnet Ehli imam, HARAMI MEŞRULAŞTIRMA diye bir kavram da kullanmamıştır.
Bunu Hak Yayınları denilen BATIL cemaat uydurmuştur...
Alimler bu duruma 'İSTİHLAL' yani Haram'ı-Helal Sayma, olarak açıklamışlardır ki bu da 'DİLİYLE BİR HARAM'A HELAL, HELAL'E DE HARAM DERSE KAFİR OLUR' demektir. Ama anlaşılan Hak Yayınları cemaati, birilerini kafir yapmak için, baya emek sarf ediyorlar...

Gelelim Kadı Iyaz'ın alıntısına...
Yazının asli tercümesi şöyledir;

- Keza Müslümanların ancak bir kafirden sadır olur diye icma ettikleri her fiille kişiyi tekfir ederiz.
Velevki faili bu eğri fiiliyle beraber Müslümanlığını açıklasa da.
Mesela put, güneş, ay, haç ve ateşe secde etmesi ve kiliselere koşması, onun ehliyle alışveriş, zünnar bağlamak gibi onların kıyafetlerini giymesi ve BAŞINI ONLAR(HIRİSTİYANLAR) GİBİ EĞMESİ, şüphesiz Müslümanlar, bunların sadece kafirlerden sadır olabileceğinde söz birliği etmiş, bunları yapan kişi, Müslümanlığını ifade etse de, küfür alameti olduklarını belirtmişlerdir...

DİKKAT edildiyse, 2 tercüme çok farklıdır.

Hak Yayınlarının tercümesinde;
- BAŞLARINI AÇMAK, geçerken, asli tercümede;

- BAŞINI ONLAR(HIRİSTİYANLAR) GİBİ EĞMESİ, geçmektedir.

2. tercümeye göre, Hak Yayınlarının aslında batıl bir temele bina yapmaya çalıştıkları görülüyor.
Hıristiyanların dua ederken baş eğmesi ise, paylaşmış olduğum resimde de mevcuttur.
Yani resme bakarak Kadı Iyaz'ın cümlelerini anlayalım;
- Kim dua ederken BAŞINI ONLAR(HIRİSTİYANLAR) GİBİ EĞERSE, bu fiil yalnızca Kafirlerden sadır olacağı için, bu kişiyi tekfir ederiz...

Bu çok doğrudur, Allah İmam'a rahmet etsin, amiin.

Peki bu Batılcılar, neden tekfir gibi hayati meselelerde, bu kitapların orjinaline bakmazlar?
Aldıkları tercüme hem anlamsız hem de tahriflidir.
Bunu delil almadan önce ki bu delille büyük günahtakini tekfir ediyorlar, eserin Arapçasına veya Nureddin el-Kari'nin yaptığı şerhe ulaşamazlar mıydı?
Yoksa cemaatlerinde Arapça bilen yok mu?
Eğer varsa durum daha da vahim bir hal alır ki, bilinmesine rağmen, tercümeyle yetinilmiştir...

Bu yazıda sadece Kadı Iyaz'dan yapılan BATIL ALINTI VE BU BATIL ALINTI İLE KENDİLERİNE YENİ BİR DİN ÜRETMEYE çalışmalarına cevap vermeye çalıştık.

Şüphesiz kendilerince bir çok delil dedikleri batıl alıntıları vardır ancak bizler günahta ısrarın küfür olmadığını ikrar ve tasdik ederek Buhari'deki şu hadiseyi delil sunuyoruz.
Buhari, bu hadiseyi nakletmeden önce, bab başlığı olarak der ki;
- Şarap İçene Lanet Etmenin Mekruh Olması Babı
Bu başlığın altına da şunu açıklamıştır İmam;
- Çünkü o kimse içki içmekle İslam Dini'nden dışarı çıkıcı değildir...

Bu açıklamasından sonra da olayı açıklar. Olay şöyledir;
- Ömer bin Hattab'dan(r.a.) rivayetle;
Rasulullah s.a.v zamanında Abdullah isminde bir adam vardı. İnsanlar tarafından "Hımar(Eşek)" lakabı ile lakablandırıldı.
Bu zat Rasulullah'ı ara sıra güldürürdü.
Rasulullah bu adama, şarap içtiği için deynekleme cezası uygulamıştı.
Bir gün bu Abdullah YİNE huzura getirildi, Rasulullah deyneklenmesini emretti, o da deyneklendi. Topluluktan birisi:

- Ya Allah, şu adama lanet et, içki yüzünden ne kadar da ÇOK huzura getiriliyor! dedi.

Bunun üzerine Rasulullah s.a.v:

- Ona lanet etmeyiniz! Vallahi kesin olarak bilmişimdir ki bu zat muhakkak Allah'ı ve Rasulü'nü sevmektedir, buyurdu...

Şimdi hadistede görüldüğü üzere, birçok kez Şarap'tan had cezası yiyen kişiye LANET bile okunması yanlış görülmüşken, büyük günahta ısrar küfürdür, diyenler, HANGİ İSLAM'A İNANMAKTALAR?!

Evet, bu batılcıların daha önce de bir çok batılını ortaya çıkarmaya çalışmıştım, bunların devam gelecektir inşeAllah.
Sizlere düşen Sünnet Ehli imamların açıklamalarına bakmak ve büyük günahta ısrar eden kafirdir, diyen bir İmam'ın varlığını araştırmaktır...

Hak varken bu Batılcılar kendilerine HAK ismini de alsalar, isimler değişse de hakikat değişmeyeceği için, hep Batıllar, sürekli Batıllar...
Bir kardeş polise soruyor;
- Neden bizi alıyorsunuz da Hakçılara dokunmuyorsunuz?
Polisin cevabı;
- Nereden biliyorsun, belki onlar bizdendir?!...

Bunun doğruluğunu Allah bileceği gibi, Tağut'a KARAKOL yapıp, bunu sorduğumuzda da, YA BİZ BELEDİYE BİNASI YAPTIK, SONRA KARAKOL OLMUŞ, diyecek kadar cahil olduklarını da Allah'ın izni ile bizler fazlası ile biliriz...

Allah'ın dinini, bu dinsizlerden değil, İslam ile ünlenmiş imamlardan öğrenin...

Allah'ın Selamı Müslümanlar'adır...

Davamızın sonu;
- Alemlerin Efendisi Allah'a Hamd Olsun !

Yazan ; Tuğrul Çağrı Bin Öztürk [Allah kardeşimizden razı olsun ve rahmet etsin]
 
Ö Çevrimdışı

önce iman

Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum ,
benim arastirmalarima göre günahta devamli israr etmek ve kalbinden bile bir üzüntü duymamak,kendisine hatirlatildiginde hic umursamassa ve tövbe etmeyi aklindan bile gecirmiyorsa alimler bu kisi artik bu günahi hayatinin parcasi haline getirdigi icin artik günaha riza ve yasam tarzi edinmistir dolayisiyla küfüre gitmistir diyorlar. bu kisi lafiyla ben helal saymiyorum desede cünkü fikihi kaideye göre kisinin sözüyle ameli catisinca kisinin sözü degil ameli esas alinir

selamlarimla
 
H Çevrimdışı

Halid-bin-velid

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Öncelikle bu yazının sahibinin ne kadar cahil ve ne kadarda sapık olduğunu görelim…

Tuğrul Çağrı Bin Öztürk diyorki; "Öncelikle senin, DAVET MASLAHATI adlı Şii Takiyyesini delillendirmen gerekir.

Bu senin Rabbin olan xxx'nın cemaatinin metodudur. Bu metodun delilini yazması gereken sensin, bunu savunan, bunun için tavizler üreten senin xxx. Bu yüzden önce davet masllahatını, hangi delile binaen, hangi alimden aldın, onu delillendir sonra zaten bid'at mi değil mi anlarsın."

bu iftiracı cahilin davet maslahatından kastı gizlilik!! Rasulullah (sav) ın yapmış olduğu gizliliğe bid'at sapıklık ve şii takiyyesi diyerek hem ne kadar cahil olduğunu hemde ne kadar iftiracı bir sapık zındık olduğunu göstermiştir!!! Ve ayrıcada Rasulullahınhadisleri yetmiyormuş gibi birde hangi alim böyle demiş diyecek kadarda Rasulullahı ikinci plana yitip alim sözlerine bakar olmuş!!!

Rasulullahın gizlilik yaptığının delilleri; ve diğer bazı müslümanların gizlilik yaptıklarının delilleri;

Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem Hadice ile namaz kılarken Ali bunları gördü ve yaptıklarının ne olduğunu sordu. Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’de ona:

- "Bu, Allah’ın seçtiği Rasulü ile bildirdiği dinidir. Ben seni ibadette ortağı olmayan Allah’a imana ve O’na ibadete davet ediyorum. Şu Lat ile Uzza’yı da inkara ve reddetmeye çağırıyorum." dedi.

Ali Radıyallahu Anhu hemen kabul etmeyip:

- "Bu daha önce duymadığım bir şey. Babama danışmadan karar vermek istemiyorum." dedi.
Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem ise henüz açıktan davete başlamamış olduğundan bunun açıklanmasını hoş görmedi ve Ali’ye:

"Ey Ali!Ya müslüman ol, ya da İslam’a girmesen bile bu meseleyi gizli tut, kimseye anlatma." dedi.

Ali, o gece düşündü ve kendi kendine şöyle dedi:

"Allah beni yaratırken babama danışmadı. Ben Allah’a ibadet etmek için niçin babama danışacağım ki?"
Allah Sübhanehu ve Teala onun kalbini İslam hidayetine açtı. Sabah olur olmaz Rasûlullah’a gelerek:

- Ey Muhammed! Benden ne yapmamı istemiştin?"dedi.

Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’de şöyle dedi:

- "Allah’tan başka ibadete layık ilah olmadığına, O’nun eşi ve benzeri bulunmadığına şehadet etmeye, Lat’ı ve Uzza’yı inkar edip tanımamaya ve Allah’tan başka ibadet edilenleri reddetmeye çağırıyorum."
Ali’de bunları kabul edip müslüman oldu.
Ali Radıyallahu Anhu Ebu Talib’ten korktuğu için İslam’ı kabul ettiğini bütün insanlardan gizledi ve onu açığa vurmadı. İslam’ı öğrenmek için sürekli olarak gizlice Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’a gidip geliyordu. (Siyeri İbn-i İshak)

İbn-i Abbas (r.a) dedi ki:

“Rasulullah (s.a.s) içinde Mikdad b. Esved’in de bulunduğu bir seriyye gönderdi. Gönderildikleri kişilerin yanlarına vardıklarında onların kaçtıklarını gördüler. Orada sadece malı çok olan bir kişiyi buldular. Adam onları görünce:

“Eşhedu en lailahe illAllah” dedi. Fakat Mikdad onu öldürdü. Müslümanlardan bir kişi Mikdad’a:

“Sen, şehadet getirdiği halde bu kişiyi niçin öldürdün? VAllahi bu durumu Rasulullah’a söyleyeceğim” dedi. Medine’ye döndüklerinde bu kişi:

“Ey Allah’ın Rasulü! Bir adam şehadet getirdikten sonra Mikdad onu öldürdü.

Bunun üzerine Rasulullah (s.a.s):

“Mikdad’ı bana çağırın” dedi. Mikdad Rasulullah’ın huzuruna geldiğinde Rasulullah ona şöyle dedi:

“Sen Lailahe illAllah” dedikten sonra bir adamı mı öldürdün? Kıyamet günü Allah bunun hesabını sorduğu zaman ne diyeceksin?” Bunun üzerine bu ayet indi. Rasulullah (s.a.s) Mikdad’a:

“Bu adam kafirler arasında imanını gizleyen bir kişiydi. Seni görünce imanını açıkladı. Halbuki sen de daha önce Mekke’de imanını gizliyordun.” (İbn-i Hacer el-Heytemi Zevaid’inde, Bezzar’dan nakletti ve bu hadisin senedi sahihtir dedi.)

"Ey Muhammed! Artık sana bildirileni açıkça tebliğ et, müşriklerden yüz çevir." (Hicr: 94)

Allah Teâlâ, Rasûlü (s.a.) ne kendisiyle gönderdiğini tebliğ etmesini, enirini yerine getirmesini, müşriklere karşı aşikâre söylenmesini emrediyor. İbn Abbâs, âyetteki (فَاصْدَعْ) kelimesini; yerine getir, infaz et, şeklinde açıklar. Ondan gelen bir rivayette ise buranın anlamı : Sana emredileni yap, şeklindedir. Mücâhid : O, namazda Kur'an'ı açıktan, okumaktır, der. Ebu Ubeyde'nin Abdullah İbn Mes'ûd'dan rivayetle söylediğine göre; Hz. Peygamber (s.a.), «Sana emrolunduğun şeyi açıktan söyle.)) âyeti nazil oluncaya kadar NAMAZI GİZLİCE KILARDI. BU ÂYET NAZİL OLUNCA, O VE ASHABI MEYDANA ÇIKTILAR VE NAMAZI AŞİKÂRE KILDILAR. Allah Teâlâ buyurur ki: «Müşriklere aldırış etme. O alaycılara karşı muhakkak ki Biz, sana yeteriz.» Rabbindan sana indirileni tebliğ et ve seni Allah'ın âyetlerinden çevirmek isteyen müşriklere iltifat etme. «Onlar; sen yumuşak davranasm da, kendileri de yumuşaklık göstersinler isterler.» (Kalem, 9), Onlardan korkma. Onlara karşı Allah sana yeter ve seni onlardan koruyacaktır. (ibni kesir tefsiri)

ve aynı zamanda ammar bin yasirin Bilal habeşinin ve bunlar gibi köle olan Müslümanlar efendiler!!!inin yanlarında gizlemeselerdi imanlarını nasıl barındırırlardı!!??


bu deliller belkide Tuğrul Çağrı Bin Öztürk isimli sapık zındıka deli bir şairin saçmalaması!!! gibi gelebilir ama Rasulullah (SAV) in hareket metodunun başı gizliliktir!!!

şimdi bunun ne alakası var diyecek olursanız öncelikle bu zındıkın ne kadar cahil islamdan bi haber, bi çare. hava ve hevesten konuşan bir insan olduğunu göstermek içindir!!! aslına bakılacak olursa bu gibi karaktersizleri normalde kaale alıp cevap bile vermemek gerekir ama işte cahil insanlar bu gibi iftiracı insanların sözlerine bakarak dahada sapıtıyorlar!!!



"Büyük Günahlarda Israr Eden, Kafirdir...

Bu ibare normalde Sünnet Ehli'nin kullandığı bir ibare değildir. Yani hiçbir Sünnet İmam'ı, bir kişi günahında ısrar ederse kafir olur, dememiş, dedirtmemişlerdir...

Peki, Hak Yayınları denilen ama aslında Hak ile aralarında siyah ile beyazın evlenip kızıl çocuk dünyaya getirmesi kadar neredeyse imkansız bir fark olan bu cemaat, bu iddiayı neden ortaya atmıştır?"

ey cahil sapık!!! hak yayınlarının basmış olduğu hangi kitapda haramlarda ısrar eden kafirdir diye bir ibare var!!?? ben hak yayınlarının basmış olduğu bir çok kitabı okudum ve hiç birisindede böyle bir ibareye rastlamadım!!!


"BÜYÜK GÜNAHTA ISRAR EDEN KAFİRDİR, diyen Hak Yayınları yazarlarından bir örnek verelim;
- Bazı günahları devamlı işlemek, kişiyi kafir yapar. Mesela büluğ çağına gelmiş bir kızın başını devamlı açması gibi... Çünkü bu hareketi, bu işi meşrulaştırdığını göstermektedir. (Abdulhak el-Heytemi, Mü'minin Sıfatları)"

ey okuduğunu anlayamayacak kadar basireti körelmiş cahil sapık!! ordan burdan alıntı yaptığın ile ancak bu kadar iftira atabilirdin hak yayınlarına!!!

"''Bazı günahları devamlı işlemek, kişiyi kafir yapar. Mesela büluğ çağına gelmiş bir kızın başını devamlı açması gibi... Çünkü bu hareketi, bu işi meşrulaştırdığını göstermektedir. Ama bazen başını açan, bazen kapatan kişi bu hükmü almaz elbette. '' (Kitap; Mu'minin Sıfatları-Mü’min,Başlık- Allah-u Teâlâ ve Rasulune İtaati Her Şeyden Üstün Tutar )"

burada devamlı ısrar eden ile bazen kapatıp bazen açan kızın arasındaki fark birisi sıkıntı duyduğundan dolayı bazen açıp bazen kapatıyor anlamına gelir diğerisi ise hiç bir şekilde sıkıntı duymadığı anlamına gelir ve bu şekilde oluncada ameli sözünü yalanlamış olur! Kalbini bilemeyiz biz!!! Kalbine göre hüküm verelim!!!

ey cahil sapık!!! yoksa sürekli açık saçık çıplak gezen kızlar senin dahamı hoşuna gidiyor!!!

kadı iyazın tercümelerinde yaptığın yoruma gelince!!! sen ne kadar Arabçayı biliyorsunki oradan burdan alıntı yaptığın sözcükler ile karşındaki kişinin arabca bilgisini sorguluyorsun ey iftiracı cahil sapık!!!! daha sen neyin ne olduğunu bilmeden etmeden!!! heva ve hevesine göre konuşup hüküm çıkarıyorken senin elbetteki nefsine neresi hoş geliyorsa oraya gideceğin zaten açık ve net bir şekilde ortada!!! hatta ve hatta istihlalin şerii manasına göre değilde google den bakıp öğrendiğinle bu sözleri sarf edecek kadarda zır cahilsin sen!!!

halbuki istihlal demek haram olan bir ameli meşrulaştırarak helalleştirmek demektir!!


ey zır cahil insan!!! Zina haramdır!! Sokakta aleni zina yapmak nedir? Genel ev açmak nedir? Alkol satışı yapmak nedir? Bar meyhane gibi yerleri açıp işletmek nedir? Para verip üzerinden para kazanmak yani faizi sistemleriyle çalışan birimler nedir? Ve bu amellerde bulunan insanlar bunları haram olduğunu bilerek yapıyorum dese kendisini kurtarmış olurmu? Yoksa haramı meşrulaştırmaktan küfre düşüp kafir hükmümü alır?

Senin dediğine bakılacak olursa bunların hepsi sana göre olabilecek şeyler ve hiç biriside meşrulaştırmak yani haram olan bir şeyi yayarak satışını yaparak kişi helal yapmış olmuyor.

Yoksa ey sapık zır cahil yakınlarının ve yahutta sen, genel evimi işletiyor? Barları pavyonlarımı var? yoksa bankalarınızmı var? ki sen haramı meşrulaştırmanın küfür olmadığı hükmünü çıkartıyorsun!!! Yoksa senin sokakta aleni bir şekilde zina yapmak gibi bir düşüncenmi varki sen haram olan amelleri meşrulaştırınca helalleştirmiş olmuyor diye hüküm bildiriyorsun!!!


“Evet, bu batılcıların daha önce de bir çok batılını ortaya çıkarmaya çalışmıştım, bunların devam gelecektir inşeAllah.” Demişsin

ey zır cahil insan elbetteki sana hak yayınlarının basmış olduğu kitaplar işine gelmez!! Çünkü sen heva ehli şeytan uşağı cahil bir zındık olduğun için hak yayınlarının basmış olduğu kitaplar senin işine gelmez!!!!

“Tağut'a KARAKOL yapıp, bunu sorduğumuzda da, YA BİZ BELEDİYE BİNASI YAPTIK, SONRA KARAKOL OLMUŞ, diyecek kadar cahil olduklarını da Allah'ın izni ile bizler fazlası ile biliriz...”

cehalete bak!!! Ey zır cahil insan bir Müslüman bilirki taguta karakol yapmak ne kadar küfürse belediye yapmakta aynı şekilde küfürdür!!! Ama sen bunu bu şekilde düşünemeyecek kadar zır cahil ve aynı zamandada bu söz ile polisin “Nereden biliyorsun, belki onlar bizdendir” (ki gerçekten böyle bir söz varsa) bu sözünü buraya bağlamaya çalışacak kadarda hayal perest iftiracı bir zındıksın!!!

diyelimki hak yayınlarının basmış olduğu kitaplardan birisini veya hepsini okuyan bir şahıs gidip belediye binası yapsa!! Yahutta karakol yapsa!! Yahutta gidip taguta meclis binası yapsa!! Bunu hak yayınlarına nasıl bir zihniyetle bağlayabilirki bir insan?? İşte senin gibi zır cahil okuduğunu anlamayan basireti körelmiş, kalbi mühürlenmiş insanlar bu tip olayları bir yerlere yama etmeye çalışıp iftira methiyeleri düzersiniz!!!

Ve aynı şekilde benimde yazmış olduğum bu yazı hak yayınlarını bağlamamaktadır!!! Ama şuda unutulmamalıki islamı anlatan hakkı anlatan kim olursa olsun onu savunurum!!! Hiçbir iftiracıya, cahile sapığa ve zındıklara bu şekilde mahal vermem ve verdirtmemde Allahın izniyle!!! İlmim ve bilgim dahilinde!!!
 
H Çevrimdışı

Halid-bin-velid

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Gayrimüslimlerle alışveriş yapmak küfür müdür? Bir de, peygamberimizin tebliğ/davet metodu sizinki gibi miydi yani karşısındakine karşı saldırgan, hakaretamiz bir üslub mu kullanırdı?

RAsulullah gayri müslüme küfür binasımı yapıp vermiş? küfürlerini icra edecekleri binalarmı yapıp vermiş?

bu sözün ile küfür binası yapılacağınımı iddia ediyorsun??

doğrusu eğerki böyle bir söz ile bunu iddia ediyorsan sen Rasulullaha iftira atıyorsun!!!

ve burda bir tebliğ yoktur!!! burda bazı karakterinde sorunlar olan şahsın iftirasına verilen bir cevap vardır!
 
Üst Ana Sayfa Alt