Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Makale OLAYLAR VE MÜSLÜMANLAR

W Çevrimdışı

_WEFADARİ_

Üye
İslam-TR Üyesi
Garip olaylara tanık oluyoruz. Savaş ağaları ve kan üzerine bina edilmiş iktidarın aktörleri, insanımızın geleceğini ateşe verirken, koltuklarında dehşetengiz olayları seyredip iktidarlarının zevkini çıkarıyorlar. Bu coğrafyada yüzlerce yıl İslam’ın bayraktarlığını yapan insanımızı birbirine kırdırmanın provasını keyifle izliyorlar. Bir taraftan İmralı sakini ateşi körüklerken, diğerleri televizyon ekranlarından ve gazetelerden aynı boruyu öttürüyorlar.

Laik Kemalist rejim ve PKK, kendilerine ait olmayan Müslüman halkı öldürücü alevlere teslim ettiler. Irkçı düşüncelerle böldükleri Müslüman halkın çocuklarını birbirine kırdırmakla çürümüş iktidarlarına birkaç gün daha nefes aldırmaya çalışmaktadırlar.
Başkalarının hazırladığı çirkin oyunda ellerine tutuşturulan taşlarla ve molotoflarla Müslüman halkın çocuklarının gelecekleri öldürülmekte. Bütün bunlar kimin ve neyin uğruna? Savaş ağalarının koltuklarını sağlamlaştırma ve iktidarlarını güçlendirmeden başka hangi geçerli nedenleri var? Kürd çocukları kurşunlara mı hedef olmuş, zindanlarda mı çürümüş, asker mi öldürülmüş kimin umurunda.

Bütün bunlar olurken İslam’ın tarafı olan Müslümanlar nelerle meşgul? Olaylarla ne derece ilgililer? Olayların hangi tarafında yer almaktalar? Müslüman halkın geleceğini tutuşturan, sokaklarda birbirinin canına girmesi için prova üstüne prova yaptıran, sıkıyönetimlerin karanlık günlerinin geri gelmesine davetiye çıkaran aktörlerin çırpınışlarına hangi eylemlerle karşı koymaktalar?

Ne yazık ki kirli oyunlar, İslami kesimin önemli kısmını ölümcül koridorlarında çerçevelemeyi başarmış durumda. Türk’lerin İslami kesimi, büyük çoğunlukla sokaklardaki eylemlere bakarak Kemalist rejimin çizgisinin fazla da uzak olmayan bir yerinde “ehven” bir yer edinmekle meşgul. Çok az kısmı ise, olayların tamamen uzağında, hiç kimsenin tarafında olmamaya ve her şeye ilgisiz kalmaya çalışmakta.
Kürdlerin İslami kesiminin bir kısmı PKK ve laik Kemalist rejimi, halka dayanmayan, zorba ve işgalci olarak nitelendirip bunların karşısında onurlu bir duruş sergilemekte. Diğer bir kesim dağınık olmakla birlikte kafası iyice karışık durumda! Olayları körükleyen PKK ve Kemalist rejim arasında sıkışmış durumdalar. Olaylara müdahale etme, ciddi tavır sergileme, laik güçlere karşı alternatif olarak ortaya çıkma gibi tutumları söz konusu olmadığı gibi, laik güçlere karşı mücadele eden Müslümanlardan iyice uzaklaşmaya çalışmaktalar. Çok az kısmı ise PKK’ye yakın limanlarda “ehven” bir yer aramakla meşgul.

Genel olarak ülkedeki İslami kesimin durumu vahim ve içler acısı. Parçalanmış, güçlü bir irade ortaya koyamayan, İslam düşmanı güçlere karşı varlık gösteremeyen aciz bir görüntü hâkim! Olumsuzlukları fırsat bilen laik güçler, kitlesel İslami uyanışın önüne geçmek için ellerindeki inisiyatifi sonuna kadar kullanmakta, sarsıntı geçiren iktidarlarının devamı için Müslümanlara ait halkı, kamplara bölüp birbirlerinin canına düşürmeye çalışmakta…

Laik güçler, ister CHP ister MHP ister TSK ve ister PKK olsun rengi ve ismi farklı da olsa, zihniyetleri aynı türden. Halkın sırtından geçinmenin, gütmenin ve sömürmenin ayrı versiyonlarıdırlar. Temelleri İslam karşıtlığı üzerine bina edilmiş. Varlıklarını tehdit eden en büyük gücün İslam olduğunu bildiklerinden, en büyük hedefleri İslam’a karşı savaşımdır. Bütün programlarını İslami uyanışın gerçekleşmemesi ve halkın İslam’dan uzak bir yaşam sürdürmesine üzerine bina etmişler. Felsefe olarak farklı görünseler de temel özellikleri ve en büyük benzerlikleri İslam’a düşman çizgide buluşmalarıdır.
Müslümanlara ait coğrafyada yaşıyoruz! Bu coğrafyanın sakinleri İslami bir geçmişten gelen ve geleneksel de olsa tercihlerini İslam’a yönlendiren insanlardır. Kısaca bu toprakların hammaddesi İslam’a ait! Bugün tamamıyla kendilerinin dışında ve kendilerine düşman güçler tarafından işlenen İslam’ın hammaddesi bozgunculuk ve ifsat için kullanılmakta.

İslam’ın ruhuna yönelip ebediyen yok etmeye çalışan İslam dışı güçler miatlarını çoktan doldurdu. İki asırlık gafletin kanatları altında onursuzca bir yaşama tutunmaya çalışan Müslümanların değişime direnen varlığı, ölüm sıtmaları tutan rejime nefes aldırmakta. Ancak gafletten sıyrılıp onurluca bir mücadele veren, İslam düşmanı güçlere karşı izzetli bir duruş sergileyen Müslümanların varlığı, bu coğrafyanın Müslüman halkı için büyük fırsatlar doğurmakta. Oysa yıllarca beklenti içinde olup onurlu bir mücadele arzusu taşıyan İslami kesim, önüne çıkan bu kandilin nurunun aydınlığında yürüme yerine, boş bahaneler ve anlamsız uğraşılarla gafletin öldürücü avuçlarına teslim olmayı sürdürmekte, diğer taraftan Müslüman bir coğrafyada varlığı ve uzunca ömrü tabii kanunlara aykırı olan rejimin ayakta kalmasını sağlamakta. En kötüsü de İslam’ın onurlu ve izzetli mücadele çağrısına sırt çevirmekte.

Çevredeki gelişmelere karşı duyarlı olması istenen, Müslüman coğrafyada zalimlerin ve müfsitlerin varlığına ve hele hele iktidarlarına kesinlikle rıza göstermemesi gereken Müslümanların ne pahasına olursa olsun bu çirkin perdeyi yırtıp onurlu duruş sergilemeleri gerekir. Böyle bir duruş için şartlar tamamen olgunlaşmıştır. Müslüman halkın İslam’a yönelmesi ve yıllardır beklenen İslami uyanışın gerçekleşmesi uğruna sorumluların ellerini taşın altına koyması gerekir. Bugün laf değil eylem günüdür. Duyarlı Müslümanlar, sorumluluklarının bilincinde olan Müslümanlar ve Allah’tan korkan Müslümanlar bir adım ileri atıp fedakâr bir ruh ve onurluca bir duruş sergileyerek yeni bir başlangıçla işe başlamalıdırlar. Aksi taktirde her zaman olduğu gibi son pişmanlıklar fayda vermeyebilir…

Selam ve dua ile…

Nevvab YILDIZ / HÜRSEDA HABER
 
W Çevrimdışı

_WEFADARİ_

Üye
İslam-TR Üyesi
Çevredeki gelişmelere karşı duyarlı olması istenen, Müslüman coğrafyada zalimlerin ve müfsitlerin varlığına ve hele hele iktidarlarına kesinlikle rıza göstermemesi gereken Müslümanların ne pahasına olursa olsun bu çirkin perdeyi yırtıp onurlu duruş sergilemeleri gerekir. Böyle bir duruş için şartlar tamamen olgunlaşmıştır. Müslüman halkın İslam’a yönelmesi ve yıllardır beklenen İslami uyanışın gerçekleşmesi uğruna sorumluların ellerini taşın altına koyması gerekir. Bugün laf değil eylem günüdür. Duyarlı Müslümanlar, sorumluluklarının bilincinde olan Müslümanlar ve Allah’tan korkan Müslümanlar bir adım ileri atıp fedakâr bir ruh ve onurluca bir duruş sergileyerek yeni bir başlangıçla işe başlamalıdırlar. Aksi taktirde her zaman olduğu gibi son pişmanlıklar fayda vermeyebilir…
 
Üst Ana Sayfa Alt