E
Çevrimdışı
Ebu & Dücane
Guest
Amerika’nın emriyle bir kez daha tevhid ehli Müslümanlar el-Kaide’ye üyelik iddiasıyla tutuklandı. Onlar önceden de zindanlara girmişlerdi ve inanın pek de şaşırmadılar. Peki, neden öncekiler gibi hükümetin değil de Amerika tutukladı diyorum? Çünkü AKP’nin müttefiki İHH’nın Kilis Şubesi de operasyon dosyasına eklenerek darbe yedi. Amerika’nın güdümündeki “The Cemaat”in operasyonu yaptığı ortada. İHH, Mavi Marmara olayından beri AKP’nin “Kızılay”ı olarak çalışmakta ve bilinmekte. The Cemaat İHH’yı operasyona ekleyerek İHH üzerinden AKP’yi Suriye’de el-Kaide’ye örtülü destek verdiği iddialarını uluslararası medyada yeniden gündeme getirmek istedi. Diğer amaç da İHH’nın Suriye halkına yaptığı yardımlara darbe vurmaktı. AKP’nin derhal operasyonu yürüten Van ve Kilis Emniyet Terörle Mücadele Müdürünü görevden alması da operasyonun Amerika emriyle The Cemaat tarafından yapıldığını göstermekte.
Madem İHH’ya el-Kaide damgası vurmak için komplo kuracaksın, bu operasyonda İHH ile hem akide hem de metod olarak tamamen farklı olan Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) ve Abdulkadir Şen neden tutuklandı? Asrın Hubel’i Amerika, şeytanın yönettiği bir ülkedir. Plan yaparken çok yönlü yapar.
Amerika tarafından tutuklanan isimlerden en meşhuru elbette Halis Bayancuk yani Ebu Hanzala Hoca. Neden kendisiyle alakasız İHH ile beraber bu dosyada tutuklandı? Ebu Hanzala’nın bazı görüşlerini belki hepimiz tasvip etmiyoruz ama her birimiz şahittir ki Ebu Hanzala bu ülkenin gençlerine Kur’an’daki “tağut” kavramını hatırlattı ve şirkten berî olmayı gündeme taşıdı. Bu da ülkedeki “ılımlı İslam” projesine fikri temelde vurulan büyük bir darbedir. Cemaatlerin birer birer sisteme entegre olduğu, 20 yıldır oy vermeyi doğru bulmayan cemaatlerin bırakın oy vermeyi parti bile kurduğu bir süreçte Ebu Hanzala’nın tevhid dersleri ve cihada teşviki, onun Amerika için hedef olmasına yeter de artar bile! Ebu Hanzala’nın gelecek kuşaklara verdiği bir başka derste; İbrahimî duruş sergileyerek düşmandan korkmanın zillet olduğunu öğretmesidir. Hepimiz internette dinledik önceki tutuklanmasındaki mahkemede tevhidi nasıl da haykırdığını… Ruhsatın olduğu yerde azameti seçmek ancak Allah’ın arslanlarına yakışan bir yiğitliktir.
Abdulkadir Şen de tutuklandı çünkü Türkiye’deki cihadî medyanın bir numaralı sesiydi. Önce Pressmedya’da, daha sonra da İncanews’te hazırladığı dosyalar ile öğrendik dünyanın her yerinde Küresel Cihad’ın Haçlılarla savaşta olduğunu. Abdulkadir Şen İstanbul Üniversitesi’nde araştırma görevlisiydi ve iyi derecede İngilizce ve Arapça biliyordu. Yaptığı çeviriler ve hazırladığı haberlerle dünyanın dört bir yanındaki mücahidlerin selamını getirdi bizlere. Adeta cephelerdeki direnişin sesi, cihad ulemanın sözcüsü oldu. Ebu Yahya Libi’nin, Şeyh Atiyetullah’ın konuşmalarını ondan dinledik. Zevahiri’nin beyanatlarını ondan okuyup öğrendik. Hangimiz bunları internette bulabilir, hangimiz bunları çevirebilirdik? Abdulkadir Şen birkaç arkadaşıyla beraber gece gündüz çalıştı ve bu ülkenin İslamcı gençlerini ümmetten haberdar yaptı.
Ümmetin Haçlılarla ölüm kalım savaşı verdiği bir dönemde koca koca “radikal” cemaatlerin internet sitelerine girin. Girin ve bakın kaç tane cihad cephelerinden haber, kaç tane küresel cihad dosyası var? Koca koca “radikal” cemaatler “haber” diye yaptıkları kermeslerin yedikleri böreklerin resimleri ile gençleri avuturken, Abdulkadir Şen bize Taliban’ın yükselişinden bahsetti. Abdulkadir ve arkadaşlarının hazırladığı dosyalar ile öğrenmedik mi Mali’de Azavad İslam Emirliği’nin kurulduğunu, Yemen’in kurtarılmış bölgelerinde dalgalanan Siyah Sancağı, Arakan’daki Budistlere Küresel Cihad’ın vurduğu darbeleri… (1) Amerikan Harp Okulunda ders kitabı olarak okutulan el-Mukaveme’yi ve yazarı olan Küresel Cihadın Mimarı Ebu Musab es-Suri’yi onunla tanıdık. İran merkezli çakma haber siteleri tüm medyada “11 Eylül’de hiç Yahudi ölmedi!” yalanı ile halkı uyuturken, Abdulkadir Şen belgeleriyle 11 Eylül’de cehenneme gönderilen Yahudilerin listesini yayınladı. (2)
Bugün kelepçe vurularak diz çöktürülmek ve zindana atılarak susturulmak istenen Abdulkadir Şen değil, onun şahsında cihadî medyadır. Cihadın sesi susturulmak istense de İncanews bu yoldan gidecek gençleri “online akademi”siyle çoktan yetiştirmiştir ve cihadın sesi hiçbir zaman susturulamayacaktır.
Amerika bu operasyonla tevhid davetine ve cihadî medyaya darbe vurmak istedi ve bu iki alanda en fedakâr ve azimli olan iki öncüyü tutukladı. Müslüman gençliğe düşen; tevhidi davette ve cihadî medyada daha çok görev alarak oluşacak boşluğu kapatmak ve düşmanın oyununu bozmaktır. Onların bıraktığı yerden bayrağı devralarak daha ileri taşımak her tevhid ehlinin boynunun borcudur.
Mirac Karaaslan
-Dipnotlar-
1) http://www.incanews.com/manset/2115/islamci-savascilar-burmada-intikam-aliyor
2) http://www.pressmedya.com/dosya/10984/11-eylulde-olen-yahudiler.html
Madem İHH’ya el-Kaide damgası vurmak için komplo kuracaksın, bu operasyonda İHH ile hem akide hem de metod olarak tamamen farklı olan Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) ve Abdulkadir Şen neden tutuklandı? Asrın Hubel’i Amerika, şeytanın yönettiği bir ülkedir. Plan yaparken çok yönlü yapar.
Amerika tarafından tutuklanan isimlerden en meşhuru elbette Halis Bayancuk yani Ebu Hanzala Hoca. Neden kendisiyle alakasız İHH ile beraber bu dosyada tutuklandı? Ebu Hanzala’nın bazı görüşlerini belki hepimiz tasvip etmiyoruz ama her birimiz şahittir ki Ebu Hanzala bu ülkenin gençlerine Kur’an’daki “tağut” kavramını hatırlattı ve şirkten berî olmayı gündeme taşıdı. Bu da ülkedeki “ılımlı İslam” projesine fikri temelde vurulan büyük bir darbedir. Cemaatlerin birer birer sisteme entegre olduğu, 20 yıldır oy vermeyi doğru bulmayan cemaatlerin bırakın oy vermeyi parti bile kurduğu bir süreçte Ebu Hanzala’nın tevhid dersleri ve cihada teşviki, onun Amerika için hedef olmasına yeter de artar bile! Ebu Hanzala’nın gelecek kuşaklara verdiği bir başka derste; İbrahimî duruş sergileyerek düşmandan korkmanın zillet olduğunu öğretmesidir. Hepimiz internette dinledik önceki tutuklanmasındaki mahkemede tevhidi nasıl da haykırdığını… Ruhsatın olduğu yerde azameti seçmek ancak Allah’ın arslanlarına yakışan bir yiğitliktir.
Abdulkadir Şen de tutuklandı çünkü Türkiye’deki cihadî medyanın bir numaralı sesiydi. Önce Pressmedya’da, daha sonra da İncanews’te hazırladığı dosyalar ile öğrendik dünyanın her yerinde Küresel Cihad’ın Haçlılarla savaşta olduğunu. Abdulkadir Şen İstanbul Üniversitesi’nde araştırma görevlisiydi ve iyi derecede İngilizce ve Arapça biliyordu. Yaptığı çeviriler ve hazırladığı haberlerle dünyanın dört bir yanındaki mücahidlerin selamını getirdi bizlere. Adeta cephelerdeki direnişin sesi, cihad ulemanın sözcüsü oldu. Ebu Yahya Libi’nin, Şeyh Atiyetullah’ın konuşmalarını ondan dinledik. Zevahiri’nin beyanatlarını ondan okuyup öğrendik. Hangimiz bunları internette bulabilir, hangimiz bunları çevirebilirdik? Abdulkadir Şen birkaç arkadaşıyla beraber gece gündüz çalıştı ve bu ülkenin İslamcı gençlerini ümmetten haberdar yaptı.
Ümmetin Haçlılarla ölüm kalım savaşı verdiği bir dönemde koca koca “radikal” cemaatlerin internet sitelerine girin. Girin ve bakın kaç tane cihad cephelerinden haber, kaç tane küresel cihad dosyası var? Koca koca “radikal” cemaatler “haber” diye yaptıkları kermeslerin yedikleri böreklerin resimleri ile gençleri avuturken, Abdulkadir Şen bize Taliban’ın yükselişinden bahsetti. Abdulkadir ve arkadaşlarının hazırladığı dosyalar ile öğrenmedik mi Mali’de Azavad İslam Emirliği’nin kurulduğunu, Yemen’in kurtarılmış bölgelerinde dalgalanan Siyah Sancağı, Arakan’daki Budistlere Küresel Cihad’ın vurduğu darbeleri… (1) Amerikan Harp Okulunda ders kitabı olarak okutulan el-Mukaveme’yi ve yazarı olan Küresel Cihadın Mimarı Ebu Musab es-Suri’yi onunla tanıdık. İran merkezli çakma haber siteleri tüm medyada “11 Eylül’de hiç Yahudi ölmedi!” yalanı ile halkı uyuturken, Abdulkadir Şen belgeleriyle 11 Eylül’de cehenneme gönderilen Yahudilerin listesini yayınladı. (2)
Bugün kelepçe vurularak diz çöktürülmek ve zindana atılarak susturulmak istenen Abdulkadir Şen değil, onun şahsında cihadî medyadır. Cihadın sesi susturulmak istense de İncanews bu yoldan gidecek gençleri “online akademi”siyle çoktan yetiştirmiştir ve cihadın sesi hiçbir zaman susturulamayacaktır.
Amerika bu operasyonla tevhid davetine ve cihadî medyaya darbe vurmak istedi ve bu iki alanda en fedakâr ve azimli olan iki öncüyü tutukladı. Müslüman gençliğe düşen; tevhidi davette ve cihadî medyada daha çok görev alarak oluşacak boşluğu kapatmak ve düşmanın oyununu bozmaktır. Onların bıraktığı yerden bayrağı devralarak daha ileri taşımak her tevhid ehlinin boynunun borcudur.
Mirac Karaaslan
-Dipnotlar-
1) http://www.incanews.com/manset/2115/islamci-savascilar-burmada-intikam-aliyor
2) http://www.pressmedya.com/dosya/10984/11-eylulde-olen-yahudiler.html