Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Soru "Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir" Demenin Hükmü Nedir?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Abdullah el Hanbeli Çevrimdışı

Abdullah el Hanbeli

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ebu Zerka hocanın yeni velâ ve berâ ders serisi var, onları dinliyorum bu aralar.

Sizce Ebu Zerka hoca bu konuda haklı olabilir mi?:

 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Demogoji yapıyor
Küfür seçimlerinde kendi oy kullanıb, Teşvik eden sapık!

 
Abdullah el Hanbeli Çevrimdışı

Abdullah el Hanbeli

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Demogoji yapmış sapık!
Küfür seçimlerinde kendi oy kullanıb, Teşvik eden sapık!


Hocam size bu oy meselesiyle alakalı bir soru-cevap bölümüne soru sormuştum, maalesef cevaplanmadığı gibi sorum silinmiş, bunun küfür olduğu konusunda şüphelerim var. O soruyu buraya tekrar yazıyorum:

Es selamu aleykum Abdulmuizz Fida hocam, cehalet ve te'vilin mazeret olduğu noktasında şüphem yok ama bu düzende bir şahsın itikadını koruyarak oy kullanması kesin olarak küfür bir amel midir, benim bunda şüphelerim var, başta şeksiz şüphesiz küfür kabul ediyordum ama geçen Şeyh Süleyman Ulvan'ın bir yazısını okudum, ingilizceye tercüme edilmiş, yazısında diyorki, iki küfür ordusu savaştığında bir müslüman maslahat ve mefsedeti gözeterek bir orduya katılması bazı alimlere göre caiz, bazıları mekruh kabul ediyor, bazı alimlere göre haram zaruret olursa caizdir diyor ve alimlerden fetvaları da yazmış. Ben bunu okuduğumda oy meselesindeki küfür hükmü hakkında da şüphelerim arttı, belki kıyasta hata ediyorumdur deyip Şeyh Ulvanın oy meselesi hakkında fetvasını aradım ama bulamadım acaba kıyasta bir hatam mı var. Küfrün bayrağı altında başka bir küfür ordusuna karşı savaşmak daha tehlikeli bir amel değil mi? Buna rağmen alimler bunu fıkhî bir mesele olarak değerlendirmişler. Nakilkürsüsü sitesi de buna yakın birşeyler yazmış. Şeyh Ulvan oy meselesi hakkında ne düşünüyor?

https://www.google.de/amp/s/almuwah...e-ruling-on-fighting-under-a-kufr-banner/amp/

http://nakilkursusu.com/tr/sorucevap/606-ka-firle-beraber-ka-fire-kars-i-savas-mak
 
::IM4M`UL-HAREMEYN:: Çevrimdışı

::IM4M`UL-HAREMEYN::

Tevhid ve Cihad
İslam-TR Üyesi
Ebu Zerka'yı dinlemekten uzak durun. Zira kalbiniz şüphelerle kaplı bir mayın tarlasına dönebilir.. (Allah muhafaza)
 
remziocaktan Çevrimdışı

remziocaktan

Namahrem ile yazisma yok
İslam-TR Üyesi
butun ıtıkadı meselerde.. asıl sudurkı .. kudretı Allahın dısında bırıne verırsen o vesıle ıle bırlıkte o zman kufrı aslı yada şirki aslı olmus olur.. ama kudretı Allaha bırakıp sözle telafuz edıyorsa..o mecazı mana yada tevıl gecerlıdır.. usulu ve kaıdeyı bılmeyen cahıl meal uzere gıder arap dılbılgısı gramer ve serıı usukller usulu fıkıh ve usukluhadıs vs dıgerlerını bılmeden kafanıza göre bence kestırıpatmayın.. bilmiyıorsaız bıle sorun
 
ebuu.ali Çevrimdışı

ebuu.ali

Elhamdulillah
İslam-TR Üyesi
butun ıtıkadı meselerde.. asıl sudurkı .. kudretı Allahın dısında bırıne verırsen o vesıle ıle bırlıkte o zman kufrı aslı yada şirki aslı olmus olur.. ama kudretı Allaha bırakıp sözle telafuz edıyorsa..o mecazı mana yada tevıl gecerlıdır.. usulu ve kaıdeyı bılmeyen cahıl meal uzere gıder arap dılbılgısı gramer ve serıı usukller usulu fıkıh ve usukluhadıs vs dıgerlerını bılmeden kafanıza göre bence kestırıpatmayın.. bilmiyıorsaız bıle sorun


Mecazın az çok ne olduğunu herkes bilir.Bunun için alim olmaya gerek yok.Bunun için arapça grameride bilmeye gerek yok.Tüm dil gruplarında mecazi kavram vardır.Gel gelelim bu cümlenin gramerine.Bu cümlede mecaz var mıdır vardır.Ama kendi başınalığında,yani itikati meselelerde vardır.Bütün olarak düşünüldüğünde malesef mecaz olmaktan çıkar.Tafsilatta yoktur.Çünkü şunu bilmek gerek ilk önce.Bu cümle laik düzenin sloganıdır ve o güruh tarafından içinde hiç bir mecaz barındırmamaktadır.;Direkt olarak cümle okunduğu ve anlatılmak istendiği gibi lanse edilmiştir.Ardından bunu sahiplenen ve aynı güruhu devam ettiren bir zihniyet,her ne kadar ben onlar gibi değilim desede onların cümleleriyle ve onların düzenleriyle devam etmekte ise eğer, ve bu kişide velev ki haddi zatında böyle bir şey içinde barındırmasa bile,ister buna siyaset diyelim isterseniz başka bir şey diyin ama bu kişinin küfre delalet ettiği gerçeğini değiştirmez.Yukarıdaki video bir alimin konuya ilmi açıdan bakış açısı ile ilişkilendirilemez.Çünkü videodaki şahsiyet ilmi konuşmuyor.Sadece yaptığı şey bir savunma.Ve savunduğu kişide onunla aynı zihniyeti taşıyan gürühta açık ve nettir.Her ne kadar kendisi bunun ilmi bir yaklaşım olduğunu ve konunun tamamen bu cümle üzerine tafsilatlandırıldığını söylesede malesef görünen köy klavuz istemiyor.Madem öyle ise savunduğu kişi Haşa 'Bizim rahmetimiz gazabımızı aşacaktır' diyor.Bunda da mecaz vardır öyle diyelim.Hayat bir mecaz zaten.
 
remziocaktan Çevrimdışı

remziocaktan

Namahrem ile yazisma yok
İslam-TR Üyesi
Mecazın az çok ne olduğunu herkes bilir.Bunun için alim olmaya gerek yok.Bunun için arapça grameride bilmeye gerek yok.Tüm dil gruplarında mecazi kavram vardır.Gel gelelim bu cümlenin gramerine.Bu cümlede mecaz var mıdır vardır.Ama kendi başınalığında,yani itikati meselelerde vardır.Bütün olarak düşünüldüğünde malesef mecaz olmaktan çıkar.Tafsilatta yoktur.Çünkü şunu bilmek gerek ilk önce.Bu cümle laik düzenin sloganıdır ve o güruh tarafından içinde hiç bir mecaz barındırmamaktadır.;Direkt olarak cümle okunduğu ve anlatılmak istendiği gibi lanse edilmiştir.Ardından bunu sahiplenen ve aynı güruhu devam ettiren bir zihniyet,her ne kadar ben onlar gibi değilim desede onların cümleleriyle ve onların düzenleriyle devam etmekte ise eğer, ve bu kişide velev ki haddi zatında böyle bir şey içinde barındırmasa bile,ister buna siyaset diyelim isterseniz başka bir şey diyin ama bu kişinin küfre delalet ettiği gerçeğini değiştirmez.Yukarıdaki video bir alimin konuya ilmi açıdan bakış açısı ile ilişkilendirilemez.Çünkü videodaki şahsiyet ilmi konuşmuyor.Sadece yaptığı şey bir savunma.Ve savunduğu kişide onunla aynı zihniyeti taşıyan gürühta açık ve nettir.Her ne kadar kendisi bunun ilmi bir yaklaşım olduğunu ve konunun tamamen bu cümle üzerine tafsilatlandırıldığını söylesede malesef görünen köy klavuz istemiyor.Madem öyle ise savunduğu kişi Haşa 'Bizim rahmetimiz gazabımızı aşacaktır' diyor.Bunda da mecaz vardır öyle diyelim.Hayat bir mecaz zaten.
ben adamın vıdesunu tam ızlamedım.. bu bır bır dıgerı ıse ben adamın yazdıklarına degıl ıtıkadı meselelerın genelıne yazdım.. eger mecaz dıye adlandırılan seyın lafzın yada hukmun sen buna ne dıyıyorsan... şerii ve ferii delillerden zanni delille desteklenıyorsa... o iş ne ifred ne de tefrıddır.. ıkısının arasıdır.. yanı mesela aslı bir konu dusun.. itikad hakkında.. birde ferii bir konukı zannı delılee tabı bır konu dusun.. bu ıkısının hukmu bır degıl.. aslı konudan cıkan hukum aksı olmayan bır hukumdur.. aksı dıyelım kufur olsun aksı kufur olan bır hukumdur ..yok eger bu aslı konu dıye adlandırdıgın hukum şerıı daynak.. başka bır şerii dayanak ıle ama ferrı bır zannı hukumle getıştırılıyorsa..buda var bunu ne yapacaz denılıyorsa.. demekkı ıstısnaı durum var demektır... iste buyazaım sana agır geldı ıse.. ferrı .ferrıatı ve fucuru ..kaıdeyı ve usulu ogrenmen sana farz olurkı bunu bu sekılde ınkar edersen boyle bır konuyu sahıh sunnetı ınkar etmıs olursunkı o ferrı zannı hukumler sahıh sunneten bazende kıtaptan cıkar.. benı daha ıyı anlaya bılmen ıcın bool bool usuklu fıkıh vs kıtabı okuman ve bu ılmı ıyı anlayan bır alımden ders alman lazım.. aksı durumda sen ayete zahırı manayı verırısın ve bu zahırı mana Allah ve resulunun kast ettıgı mana degılse sen nefsıne gore hukum veren bır zalım olşmus olursun. oyuzden alımlerın buyuk onemı var alımsız ılslam dusunulemez... harıcılerın usulu her elıne kuran alanın alım kesılmesıdır 1400 kusur senedır ummetın boyle bır sorunu var.. birde yazı uzerınden anlatmak ıstedıklerımı sen anlamamıs olabılırsın malum bazen yazı kast edılenı akrtaramıyor yetersız kalıyor bıre bır ıletısım gereklı oluyor
 
remziocaktan Çevrimdışı

remziocaktan

Namahrem ile yazisma yok
İslam-TR Üyesi
Hâlid bin Zeyd Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri’nin seksen küsur yaşına rağmen, iki sefer İstanbul surları önüne kadar gelmesi ve orada rûhunu teslîm etmesi, kâ‘bına varılmaz bir fedakârlık misâlidir. Şüphesiz ki onun bu yüksek azim ve gayreti de, ebedî kurtuluşa ererek âhirette Allah Rasûlüʼyle beraber olabilme iştiyâkının bir tezâhürüydü.

Cenâb-ı Hak:

“…(Kendi ellerinizle) kendinizi tehlikeye atmayın!..” (el-Bakara, 195) buyuruyor. Yani “Allâhʼın rızâsını tahsil etme imkânları önünüzde dururken, fânî dünyanın câzibesine, seraplarına, süsüne, gösterişine, rahatına aldanıp da gaflete düşmeyin! Yoksa âhiretiniz tehlikeye girer!”îkâzında bulunuyor.

ÂYET-İ KERÎMENİN SEBEB-İ NÜZÛLÜ

Nitekim bu âyet-i kerîmenin nüzûl sebebini de beyân eden şu rivâyet, ne kadar ibretlidir:

Emevîler devrinde, Allah Rasûlü’nün fetih müjdesine nâil olmak isteyen İslâm ordusu, İstanbul önlerine gelmişti. Ordunun içinde Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri de bulunmaktaydı. Rumlar, arkalarını şehrin surlarına vermiş savaşırlarken, Ensâr’dan bir zât, atını Bizanslıların ortasına kadar sürdü. Bunu gören bir İslâm askeri; “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız!” âyet-i kerîmesinden hareketle ve hayretler içinde:

“–Lâ ilâhe illâllâh! Şuna bakın! Kendini göz göre göre tehlikeye atıyor!” dedi.

Bunun üzerine Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri şöyle dedi:

“–Ey mü’minler! (Yanlış anlaşılmasın!) Bu âyet, biz Ensâr hakkında nâzil oldu. Allah, Peygamberʼine yardım edip dînini gâlip kıldığında biz; «Artık mallarımızın başında durup onların ıslâhı ve nemalanmasıyla meşgul olalım.» demiştik. Bunun üzerine;

«Allah yolunda infâk ediniz de, kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın! Bir de ihsanda bulunun! Zira Allah, (yaptığını en güzel şekilde yapan ve ihsan şuuru ile yaşayan) muhsinleri sever.» (el-Bakara, 195) âyeti nâzil oldu.

DÜNYALIKLARLA UĞRAŞIP KENDİNİZİ TEHLİKEYE ATMAYIN

Âyet-i kerîmede buyrulan «kendi eliyle kendini tehlikeye atmak»tan maksat; bağ ve bahçe gibi dünyâlıklarla uğraşmaya dalıp, Hak yolundaki gayretleri terk ve ihmâl etmemizdir.”

İşte bu ilâhî îkâza gönülden riâyet eden Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri, Hakkʼa kulluğun, Hazret-i Peygamberʼe ümmet olmanın, îman nîmetiyle şereflenmenin şükür borcunu ödeyebilme endişesi içerisinde, son nefesine kadar hiçbir gayretten geri durmamıştır. Seksen küsur yaşlarında iken katıldığı bu sefer esnâsında vefât ederek, şehîdlik mertebesine nâil olmuştur. (Bkz. Ebû Dâvûd, Cihâd, 22/2512; Tirmizî, Tefsîr, 2/2972)
Mecazın az çok ne olduğunu herkes bilir.Bunun için alim olmaya gerek yok.Bunun için arapça grameride bilmeye gerek yok.Tüm dil gruplarında mecazi kavram vardır.Gel gelelim bu cümlenin gramerine.Bu cümlede mecaz var mıdır vardır.Ama kendi başınalığında,yani itikati meselelerde vardır.Bütün olarak düşünüldüğünde malesef mecaz olmaktan çıkar.Tafsilatta yoktur.Çünkü şunu bilmek gerek ilk önce.Bu cümle laik düzenin sloganıdır ve o güruh tarafından içinde hiç bir mecaz barındırmamaktadır.;Direkt olarak cümle okunduğu ve anlatılmak istendiği gibi lanse edilmiştir.Ardından bunu sahiplenen ve aynı güruhu devam ettiren bir zihniyet,her ne kadar ben onlar gibi değilim desede onların cümleleriyle ve onların düzenleriyle devam etmekte ise eğer, ve bu kişide velev ki haddi zatında böyle bir şey içinde barındırmasa bile,ister buna siyaset diyelim isterseniz başka bir şey diyin ama bu kişinin küfre delalet ettiği gerçeğini değiştirmez.Yukarıdaki video bir alimin konuya ilmi açıdan bakış açısı ile ilişkilendirilemez.Çünkü videodaki şahsiyet ilmi konuşmuyor.Sadece yaptığı şey bir savunma.Ve savunduğu kişide onunla aynı zihniyeti taşıyan gürühta açık ve nettir.Her ne kadar kendisi bunun ilmi bir yaklaşım olduğunu ve konunun tamamen bu cümle üzerine tafsilatlandırıldığını söylesede malesef görünen köy klavuz istemiyor.Madem öyle ise savunduğu kişi Haşa 'Bizim rahmetimiz gazabımızı aşacaktır' diyor.Bunda da mecaz vardır öyle diyelim.Hayat bir mecaz zaten.

ayetlerı bızım anladıgımız gıbı degıl Allah ve resulunun anlattıgı gıbı anlamamız lazım.... yoksa onune gelen kuranı anladıgı gıbı yorumlar
 
ebuu.ali Çevrimdışı

ebuu.ali

Elhamdulillah
İslam-TR Üyesi
ben adamın vıdesunu tam ızlamedım.. bu bır bır dıgerı ıse ben adamın yazdıklarına degıl ıtıkadı meselelerın genelıne yazdım.. eger mecaz dıye adlandırılan seyın lafzın yada hukmun sen buna ne dıyıyorsan... şerii ve ferii delillerden zanni delille desteklenıyorsa... o iş ne ifred ne de tefrıddır.. ıkısının arasıdır.. yanı mesela aslı bir konu dusun.. itikad hakkında.. birde ferii bir konukı zannı delılee tabı bır konu dusun.. bu ıkısının hukmu bır degıl.. aslı konudan cıkan hukum aksı olmayan bır hukumdur.. aksı dıyelım kufur olsun aksı kufur olan bır hukumdur ..yok eger bu aslı konu dıye adlandırdıgın hukum şerıı daynak.. başka bır şerii dayanak ıle ama ferrı bır zannı hukumle getıştırılıyorsa..buda var bunu ne yapacaz denılıyorsa.. demekkı ıstısnaı durum var demektır... iste buyazaım sana agır geldı ıse.. ferrı .ferrıatı ve fucuru ..kaıdeyı ve usulu ogrenmen sana farz olurkı bunu bu sekılde ınkar edersen boyle bır konuyu sahıh sunnetı ınkar etmıs olursunkı o ferrı zannı hukumler sahıh sunneten bazende kıtaptan cıkar.. benı daha ıyı anlaya bılmen ıcın bool bool usuklu fıkıh vs kıtabı okuman ve bu ılmı ıyı anlayan bır alımden ders alman lazım.. aksı durumda sen ayete zahırı manayı verırısın ve bu zahırı mana Allah ve resulunun kast ettıgı mana degılse sen nefsıne gore hukum veren bır zalım olşmus olursun. oyuzden alımlerın buyuk onemı var alımsız ılslam dusunulemez... harıcılerın usulu her elıne kuran alanın alım kesılmesıdır 1400 kusur senedır ummetın boyle bır sorunu var.. birde yazı uzerınden anlatmak ıstedıklerımı sen anlamamıs olabılırsın malum bazen yazı kast edılenı akrtaramıyor yetersız kalıyor bıre bır ıletısım gereklı oluyor



Esselamu aleykum öncelikle.

Birincisi videoyu tam izlemene gerek yok.Burada konu ayetler veya hadisler değil.Konu 'hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' cümlesi.Bu cümlenin delille alakası ne.Kaldıki sen bu yazının bana ağır geleceğini düşünüyorsan ki yazmandan düşündüğün aşikar,o zaman adam akıllı anlaşılır bir şekilde yazdıklarımı ve videodaki anlayışı kavrayıp öyle yaz.Bu videoda bahsedilen şey ilmi bir şey değil.Bu tamamen siyasi bir yaklaşımdır.çünkü burda bir cümlenin ilmi mesele diye meşrulaştırılma durumu var.Cümlenin ilk kim tarafından söylenildiği ve devamında gelen güruhun bunu nasıl genel devlet sloganı yaptığı ve şimdi mevcut güruhunda bunu sahiplenip kendisine nasıl mal ettiği üzerinde durulması gerek.İster mecaz olsun içinde isterse başka birşey olsun.Bugüne kadar hiç bir ilim ehli bu cümle üzerinde durmamış ve açık bir şekilde kullanıldığı yer itibari ile ve kişiler itibari ile küfre delalet edildiğini bilmiştir.Çünkü bu içinde yaşadığımız toplum bu cümle ile şekillenmiş DEMOKRASİ kisvesi altında kuşatılmıştır.Bu cümle demokrasinin sloganıdır.Herşey bitti ilim ehlinin meselesi demokrasinin inceliklerine eğilmek oldu.Mesele bu cümlenin itikadi tarafı yada tafsilatlı olarak ilim usulüyle ele alınıp bu cümleyi ders konusu yapmakta.Cümlenin doğruluğundan yada yanlışlığından bahsetmiyorum.Adamın sözde ilim usulüyle cümleyi savunması işin acayip tarafı.olabilir ki sen meseleye genel itikadi tarafıyla bakabilirsin.ben seni eleştirmiyorum.yada bu konuda ilim ehli olmadığım için yorum yapmıyorum.ben senin durumu analiz edip konuyu onun yorumlaması üzerine devam ettirmeni eleştiriyorum.göz var nizam var.ve videodaki şahsiyetin ilmi konularda tutarsızlığı var.

Not:Eğer ilim ehliysen,bana ilim öğretirmisin?



Ebu Zerka hocanın yeni velâ ve berâ ders serisi var, onları dinliyorum bu aralar.

Sizce Ebu Zerka hoca bu konuda haklı olabilir mi?:



Bu cümle kişisel bir cümle değil.toplumsal bir cümledir.çıkış amacı budur.ve her seferinde amacına ulaşmıştır.Bizim meselemiz 'müslümanlar' olarak her türlü fitneye karşı akıllı olmak ve ona karşı tutumumuzu sergilemektir.Aksi taktirde Aklın çelinmesi çok kolay.
BİR ALİM BİN ALEME BEDELDİR ,alim şaşırsa alem ne olur sen onu düşün.
 
ebuu.ali Çevrimdışı

ebuu.ali

Elhamdulillah
İslam-TR Üyesi
butun ıtıkadı meselerde.. asıl sudurkı .. kudretı Allahın dısında bırıne verırsen o vesıle ıle bırlıkte o zman kufrı aslı yada şirki aslı olmus olur.. ama kudretı Allaha bırakıp sözle telafuz edıyorsa..o mecazı mana yada tevıl gecerlıdır.. usulu ve kaıdeyı bılmeyen cahıl meal uzere gıder arap dılbılgısı gramer ve serıı usukller usulu fıkıh ve usukluhadıs vs dıgerlerını bılmeden kafanıza göre bence kestırıpatmayın.. bilmiyıorsaız bıle sorun



"Allah, O'ndan başka ilâh olmayan..."

Bu cümle, kesin sözlü bir tek Allah inancını yansıtır. Burada eski dinlerin başına gelen sapmalara ve karışıklıklara yer yoktur. Tıpkı Hz. İsa'dan sonra kilise çevreleri tarafından uydurulan Teslis (üçlü ilâh) inancında görüldüğü gibi. Yine bu cümlede aslında tek ilâh ilkesine yakın olmakla birlikte içine hurafeler karıştırılmış, birtakım putperest inançları barındıran bulanıklığın herhangi bir türüne de yer yoktur. Tıpkı eski Mısırlıların savunduğu tek ilâh ilkesine dayalı, fakat sonra inanılan ilâhın güneş yuvarlığında ve ona bağımlı küçük ilâhların varlığında somutlaşıp putlaştırılan inanç sistemleri gibi.

Bu kesin sözlü ve katıksız tek Allah inancı, İslâm düşüncesinin dayandığı ve hayatın tümüne ilişkin, İslâm'ın kaynağını oluşturan temel esastır. Kulluğu ve ibadet eylemlerini sırf Allah'a yöneltme ilkesi bu düşünceden doğar. Buna göre hiçbir insan Allah'tan başka bir kimseye kul olamaz, Allah'tan başka hiçbir mercie ibadete yöneltmez, kendisini Allah'tan ve Allah'ın uygun görüp emre bağladığı mercilerden başka hiç kimseye itaat etmekle yükümlü sayamaz.

Bu düşünceden şu ilke doğar: Egemenlik yetkisi sırf Allah'a özgüdür. Bu ilkeye göre kullar için tek yasa koyucu merci Allah'tır. Kulların koyacakları yasalar, Allah'ın şeriatına dayanmak zorundadır. Yine bu düşünceden bütün değer yargılarının Allah'a dayandırılması ilkesi doğar. Bu ilkeye göre Allah'ın terazisinde ağırlığı olmayan herhangi bir sosyal değer yargısının hiçbir önemi yoktur, Allah'ın sistemine ters düşen hiçbir gelenek, hiçbir uygulama, hiçbir yasal düzenleme meşru değildir. Allah'ın birliği ilkesinden, bunlara benzer daha birçok vicdani duygu sosyal hayat kuralı kaynaklanır:

Seyyid Kutup - Fizilal'il Kur'an ( Bakara - 255)
 
Abdullah el Hanbeli Çevrimdışı

Abdullah el Hanbeli

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Ben bu mesele hakkında şunu düşünüyorum, hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir diyen bir müslüman niyetine göre hüküm alır, eğer bu cümleyi, örneğin Allah'ın nassla farz kıldığı bir şeyde muhayyer olduğuna, bu farzın uygulanıp uygulanmamasın kayıtsız şartsız milletin kararına bağlı olduğuna inanarak söylüyorsa bunun mutlak hükmü bellidir ama eğer Allah'ın mübah kıldığı veya insanlara serbest bıraktığı bir meselede kararın kayıtsız şartsız milletin elinde olduğuna inanarak söylüyorsa bu küfür değildir. Doğru olan bu sözü terk etmek, ihtimallere yer bırakmamaktır özellikle günümüzde bu sözle batıl murad edildiği için. Eğer sırf zahiri anlamı üzere insanları tekfir edersek kendimizi de sorgulamalıyız, günümüzde bunun gibi kullandığımız birçok cümleler var. Örneğin iyi bir işçiye '' Herşeyi biliyor ve elinden her iş geliyor, kusursuz çalışıyorsun'' dediğimizde bunu söyleyen de tekfir edilir, akli mecaz kaidesini bilmesek.
 
remziocaktan Çevrimdışı

remziocaktan

Namahrem ile yazisma yok
İslam-TR Üyesi
ben hakımıyet sozu ıle ılgılı yazmadım bunu bunu bıl...
Ben bu mesele hakkında şunu düşünüyorum, hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir diyen bir müslüman niyetine göre hüküm alır, eğer bu cümleyi, örneğin Allah'ın nassla farz kıldığı bir şeyde muhayyer olduğuna, bu farzın uygulanıp uygulanmamasın kayıtsız şartsız milletin kararına bağlı olduğuna inanarak söylüyorsa bunun mutlak hükmü bellidir ama eğer Allah'ın mübah kıldığı veya insanlara serbest bıraktığı bir meselede kararın kayıtsız şartsız milletin elinde olduğuna inanarak söylüyorsa bu küfür değildir. Doğru olan bu sözü terk etmek, ihtimallere yer bırakmamaktır özellikle günümüzde bu sözle batıl murad edildiği için. Eğer sırf zahiri anlamı üzere insanları tekfir edersek kendimizi de sorgulamalıyız, günümüzde bunun gibi kullandığımız birçok cümleler var. Örneğin iyi bir işçiye '' Herşeyi biliyor ve elinden her iş geliyor, kusursuz çalışıyorsun'' dediğimizde bunu söyleyen de tekfir edilir, akli mecaz kaidesini bilmesek.
yanlıs sunuda bıl... seyıd kutup samımı bır muslumandır ..sadece alım degıldır .. fızılalda Allahı ve resulullahı bıle elestırdıgı hatta yargıladıgı batıl goruslerı var hatta bazı yerlerde kurana mahluk dıyen bır sahsıyet su varkı hakkında husnu zan edıyorus samımıyetınden dolayı.. kendısı bır ıslamı dusunur davetcı mucadele adamı mutefekkırdır .. ama asla bır alım degıldır. tefsır yazmak onun haddıne degıl.. islamı ondan ogrenecek degılız.. sende alım degıldın oda dın hakkında ehlı olanlarıon konusmaları gerekır... ehlı olmak sadece musluman olmak ıle olmuyor.. sadece tıb okuyan tıbbın butun alanlarını bılemez ama tıp ehlı denlınlır.. ha keza dıne gırene musluman denılır ama her seyı bılıyor ıslam namına denılmez.c tıp ılmınde tahsılını bıtırmıse.. doktor denılır ısın ehlıdır.. ıslam dınınınde tahsını bıtıorıne alım denılır buda ısın ehlıdır.. tıp ılmının nasıl alan ve bransları ve o brans ve alanlşara gore doktorları varsa.. ve herkez her alandan anlamıyorsa... ha keza ıslam dınının ılmı mevzuları konuları alan ve branslara ayrılmıstır... her alanın bır alımı ehlı vardır.. bana soylermısın seyyıd kutup hangı bransatn...alşım ıcazetlı...sen yarım doktora gıtmezsın senı candan eder dıye .. yarım alıme hatta alımbıle olmayan bır davatcıden alacagın seyde senı dınden edebılır.. dıkatlı ol kardesım.. ıslamı dava adamların asaygım sonusz seyıd kutup gıbı ama herkez yerını edebını bılsın.. ehlı oldugu konuda konussun.. Allah alımlerı ovmus ve bıze tavsıye etmıstır ve alımlerımız mevcut olmustur tarıh boyunca... alim ne dır bılırmısın :)
 
remziocaktan Çevrimdışı

remziocaktan

Namahrem ile yazisma yok
İslam-TR Üyesi
Ben bu mesele hakkında şunu düşünüyorum, hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir diyen bir müslüman niyetine göre hüküm alır, eğer bu cümleyi, örneğin Allah'ın nassla farz kıldığı bir şeyde muhayyer olduğuna, bu farzın uygulanıp uygulanmamasın kayıtsız şartsız milletin kararına bağlı olduğuna inanarak söylüyorsa bunun mutlak hükmü bellidir ama eğer Allah'ın mübah kıldığı veya insanlara serbest bıraktığı bir meselede kararın kayıtsız şartsız milletin elinde olduğuna inanarak söylüyorsa bu küfür değildir. Doğru olan bu sözü terk etmek, ihtimallere yer bırakmamaktır özellikle günümüzde bu sözle batıl murad edildiği için. Eğer sırf zahiri anlamı üzere insanları tekfir edersek kendimizi de sorgulamalıyız, günümüzde bunun gibi kullandığımız birçok cümleler var. Örneğin iyi bir işçiye '' Herşeyi biliyor ve elinden her iş geliyor, kusursuz çalışıyorsun'' dediğimizde bunu söyleyen de tekfir edilir, akli mecaz kaidesini bilmesek.
ha kardesım madem zerkaya karsı reddıye yapacak kadar ılmın var ve mevcut cık vıdelar cek ve onu alt et.. dusuncelerının batıl oldugunu kanıtla.. ha ben zerkacı degılım.. ben murcıye ve onun ıtıkadından berıyıyım.. ve bu tarz ıtıkatlardanda.. ırcatya kaymıs bır muslumanda degılım.. elhamdulıllah. ama aynı zmanda ben haruıcılık ve harıcılıgı savunun taıfeden de degılım.. ehlı sunnet harıcıye ve murcıe nın arasıdır ortasıdır.
 
!sLaM4eVeR Çevrimdışı

!sLaM4eVeR

لا اله الا الله
Admin
sene 2018 hala su dalkavugun videosunumu konusuyorsunuz. Bu adam acikdan tevbe etmedigi müddetce adam yerine katilip konusunun acilmasina izin verilmeyecektir ki zaten kendisi islami camiyalar tarafindan da ne mal oldugu ortaya cikmis olup hic bir yerde tutunamadi.

Konu kilitlenmistir.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Ana Sayfa Alt