Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Hadislerin Yazılmasının Yasaklanması ve Serbest Bırakılması?

B Çevrimdışı

Bilal.T

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum.

sorum tamamiyle ogrenmek maksadiyladir. kendisini pek tasvip etmedigim halde bir cemaat lideri sunlari soylemektedir.- Peygamber efendimiz s.a.v hadis yazmayi herkese yasaklamistir sadece hz. Ali ye izin vermistir bununla birlikte geldigi nokta muslim, buhari gibi hadis kaynalarinin temel insanlari peygamber efendimiz s.a.v vefatindan 200 yil kadar sonra hadisleri toplayabilmislerdir o zaman dogduklari icin yani dolayisiyla hz. Ali kendi yazdigi hadisleri bir sandiga koyup oguldan ogula nesilden nesile degisime ugramadan gelmistir yani asil unutturulan bu sandiktir bize diyor. benim sorum hal boyleyse kesinlikle hz. Ali efendimizin kaynaklari daha sahihtir neden bu hadisleri daha fazla goremiyoruz yada bir degisim mi oldu bu anlamda bilen bi abimizden bilgi rica ediyorum.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Hadisin Yazılmasını Yasaklayan Rivâyetler:

Hadîs yazılmalı mı yazılmamalı mı? şeklinde bir munâkaşa hem Sahâbe hem de Tâbiîn arasında görülmüştür. Bazıları yazılmasını mudâfaa ederken bazıları da aksini söylemişlerdir. Bu sebeble konuya temas eden kitablarda umumiyetle bu munâkaşaya yer verilir.
Hemen belirtelim ki söz konusu munâkaşa, kaynağını, Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'e nisbet edilen rivâyetlerden alır. Zira bizzat hadîslerde lehte ve aleyhte deliller mevcuttur:
Ebu Sa'îdu'l-Hudrî, Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in şöyle söylediğini rivâyet etmiştir:
"Benden (Kur'ân dışında) bir şey yazmayın. Kim benden, Kur'ân'dan başka bir şey yazdı ise onu imha etsin. Benden (şifâhî) rivâyette bulunun, bunda bir mahzur yok. Ancak, kim bilerek bana yalan nisbet eder (ve söylemediğim şeyi söyletirse) ateşteki yerini hazırlasın".


Zeyd İbnu Sâbit de: "Kur'ân ve teşehhudden başka bir şey yazmadık" demiştir.
Yasaklama üzerine Ömer, Muaz İbn Cebel, İbnu Abbâs, Abdullah İbnu Ömer, Ebû Mûsa, Ebu Hurayra gibi başka sahâbelerden de (radıyallahu anhum ecmain) rivâyetler gelmiştir.
(İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 1/ 26-27.)


4- "Rasulullah Hadis Yazmayı Yasaklamıştır" Diyenler:

"Rasulullah hadislerin yazılmasını yasaklamış ve:
"Benden birşey yazmayın kim benden Kur'andan başka bir şey yazdıysa onu imha etsin" buyurmuştur.
(Muslim, Kit. Zuhd bab: 72, Hadis no: 3004; Ebû Dâvûd Kit. İlim bab: 31, Hadis no: 3647, 3648, Dârimî Kit. Mukaddime bab: 47; Musned, İmam Ahıned, c. III, sf: 12, 31)


Bu da hadislerin önemli olmadıklarını ve dini hükümler olamayacaklarını gösterir" demektedirler.
Hadise soğuk bakan bu gibi kimselerin ileri sürdükleri bu hadis de kendileri için delil değildir. Çünkü hadislerin yazılmasını yasaklayan bu hadis-i şerif, İslâm'ın ilk dönemlerinde Kur'anla hadisleri aynı malzemeler üzerinde yazarak onları birbirine karıştırabilen vahiy kâtibleri hakkında varid olmuştur. Böyle olmayan insanlar için hadislerin yazılmasının yasaklandığı vaki değildir. Aksine yazmalarına ruhsat verilmiş, hatta emredildiği de olmuştur.
Bunlara örnek olarak daha önce zikredilen Abdullah bin Amr'a; "Yaz. Canım elinde olan Allah'a yemin olsun ki, buradan haktan başka birşey çıkmaz."
(Ebû Dâvûd, Kit. İlim, bab: 3 Hadis no: 3646; Darimi, Kit. Mukaddime bab: 13; Musned, İmam Ahmed, c. II sf: 162, 192)


Ebu Hurayra'nin: "Rasulullah'ın sahabilerinden hiç bir kimse benden daha fazla hadis rivayet etmiş değildir. Abdullah b. Amr hariç. Çünkü o yazıyordu ben yazmıyordum"
(Buhârî, Kit. İlim, bab: 39; Tirmizî Kit. İlim bab, 12 hadis no: 2668; Musned, İmam Ahmed, c. II, 249) ifadesi; Mekke fethi gününde Peygamberin okuduğu hutbenin kendisine yazılı olarak verilmesini isteyen Ebu Şah'ın olayı (Tirmizî, Kit. İlim, bab: 12. hn. 2666 (Not: Bu hadisin ravilerinden biri olan Halid b. Murra eleştirilen bir ravidir.) ve "Ensar'dan bir zata Rasululah'ın eliyle yazıyı göstererek sağınla (sağ elinle) yardımlaş” buyurması zikredilebilir.

Görüldüğü gibi hadislerin yazılmasının yasaklanması belirli kişiler için söz konusu olmuştur.
Genel bir yasaklama olmadığı gibi yer yer teşvik de edilmiştir. Diğer yandan hadisleri reddedenlerin hadislere dayanarak düşüncelerini isbatlamaya hakları yoktur. Hadisleri delil gösterme, onları kabullenenlerin işidir. Hesabınıza gelince hadisleri almanız, gelmeyince almamanız çelişki içinde olduğunuzu ve görüşlerinizin tutarsızlığını göstermektedir.


Hadîslerin Yazılmasına İzin Veren Rivayetler:

Hadîslerin yazılmasına ruhsat veren, yazıldığını gösteren rivâyetlere gelince, bunlar da çoktur. Bunlardan biri, yazdığı hadîsler, kitab halinde sonraki nesillere intikal eden Abdullah İbnu Amr (radıyallahu anh)'a aittir.
Der ki:

"Ben Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'den işittiğim şeyleri ezberlemek arzusuyla yazıyordum.
Kurayş beni menederek: "Sen Rasûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'tan her duyduğunu yazıyorsun, halbuki Rasûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) bir insandır, öfke ve rıda, her iki hâlde de konuşur" dediler.

Bunun üzerine yazmaktan vazgeçtim.
Ancak durumu da Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'e arzettim. Rasûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) parmağıyla mubârak ağızlarına işâret buyurarak:
"Yaz, dedi. Nefsimi elinde tutan Allah'a kasem ederim, buradan haktan başka bir şey çıkmaz".

Abdullah İbnu Amr, (radıyallahu anh)'ın sistemli şekilde hadîs yazdığını te'yid eden bir rivâyet Ebu Hurayra (radıyallahu anh)'ye aittir ve üstelik Buhâri'de kaydedilmiş bulunmaktadır. Ebu Hurayra (radıyallahu anh) şöyle buyurur:
"Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'den çok hadîs (bilmede) Abdullah İbnu Amr hâriç, bana yetişen yoktur. O, beni geçer, zira o yazardı, ben ise yazmazdım".


Hadîslerin yazılması hususunda ruhsat ifade eden rivâyetler bundan ibâret değildir.
Hâfızasından şikâyet edenlere Rasûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın: "Sağ elinizi yardıma çağırın", "İlmi yazı ile bağlayın" gibi tavsiyeleri, bazı konuşmaların yazılı metnini isteyenlere yazılı verilmesi, hepsi de hadîsten ibâret olan -uzunluğu birkaç satırdan bir kaç sayfaya ulaşan- ve sayısı 300'ü bulan pek çok "mektub (yani yazılı vesika)"ların varlığı Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in, hadîslerin yazılması hususundaki ruhsatına yeterli delillerdir. Sadece mektublar değerlendirilse bile Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm)'in Kur'ân'dan başka bir şeyin yazılmasına sistematik, ısrarlı bir muhalefette bulunmadığı, tam tersine, medenî hayatta yazının geniş çapta kullanılmasına büyük ehemmiyet verdiği anlaşılır.

(İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 1/27-28.)



 
B Çevrimdışı

Bilal.T

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
abi Allah c.c razı olsun yorulmadan sorulara yetişiyorsun hakkını helal et ama kafamı karıştıran Hz. Ali r.a efendimzin böyle bir sandık hikayesi varmı yada o hadis rivayet etmemişmi yada çokmu az rivayet etti yada birşeymi oldu da günümüzde müslim i daha çok duymaktayız asıl kaynak Peygamber efendimiz s.a.v efendimiz ve onun ailesinden gelmiş olması lazım değilmi yani ehli beyt ten?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Ali'nin (r.anh)'ın sandığı diye bir şey duymadım, okumadım. Şia inancında olması muhtemel.
Muslim, hadis alimidir, hadisin ravisi değildir.
Rasulullahın (s.a.v.) ehlinden hanımı Aişe (r.anha) pek çok hadis rivayet etmiştir. Bildiğim Ali (r.anh) hadis rivayet (Bir karıştan yüksek kabirlerin yıkılması hakkındaki) etmiştir.
Pek çok sahabeden hadis aktarmışlardır.


Ebu’l-Heyyac el-Esedi (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:
“Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) bana dedi ki:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in beni gönderdiği işe seni göndereyim mi? Nerde bir heykel, suret görürsen mutlaka onu dümdüz edeceksin ve ne kadar yerden yüksek bir kabir görürsen, mutlaka onu da dümdüz edeceksin.”
(Muslim, Ebu Davud, Nesei, Tirmizi, Hâkim, Beyhaki, Tayalisi, Ahmed)
 
Üst Ana Sayfa Alt