Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

"El Cami’ fi Talebil İlmi eş-Şerif" Kitabı Şeyh MAKTİSİ'nin kitap üzerine NOTLARIYLA birlikte TEK Cİ

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
A Çevrimdışı

Ahmet.Kaymar

Üye
İslam-TR Üyesi
Bu kitap 1995 yılında bazı kardeşlerimiz tarafından basılmıştı. Daha sonra ise Şeyh'in özellikle kitabının kısım kısım basılmamasını istemesi üzerine yeni baskılar yapılmadı. Şeyh "Benim kitabımı kısım kısım basmaya izin vermiyorum. Zira bir çok yanlış anlamaya sebep olur. Bunu yapanlara hakkımı helal etmiyorum" der.
Şeyh Abdulkadir b. Abdulaziz "el-Cami fi Talebi'l İlmi'ş Şerif" kitabnının birinci baskıya mukaddimesinin soınunda şöyle der: "Bu yüzden herkese kitaplarımın -ya da içlerinden bölümlerin basılması- Arapçadan başka dillere işinin ehli kişilerce çevrilmesi -sözüme bir şey eklenmemesi ya da çıkarılmaması şartıyla- konusunda izin veriyorum. Ancak kitaplarımın özetlenmesi için izin vermiyorum. Çünkü içinden herhangi bir sütunun ya da bir kırıntının dahi çıkarılmasını istemiyorum." (Abdulkadir b. Abdulaziz, el-Cami fi Talebi'l İlmİ'ş Şerif, İkinci baskı, 1/7)

Kitabının "İkinci Baskıya Mukaddime"sinde ise şöyle der: "Bu önsözü yazmaya neden olan unsur, birinci baskının maruz kaldığı bozulmaya ve hafife alınmaya karşı uyarmak ihtiyacıdır. Mısır Cihad Cemaati kitabımı ismini değiştirip, bazı eklemeler ve çıkarmalar yaptıktan sonra basmıştır." (age, 1/8)

istizkar_42 kardeşim! Şeyh Abdulkadir kitabının kısım kısım basılmasına değil, kitabının tahrif edilmesini istemediğini belirtmiştir. Ayrıca burada bahsedilen Mısır el-Cihad cemaatinin lemiri ise o günlerde Eymen ez-Zevahiri'dir. Eymen ez-Zevahiri ise Şeyh Abdulkadir'in öğrencisidir. Arkadaşı Usame de (Allah şehadetini kabul buyursun) onun talebesidir. Bunu herkes bilmektedir. Kişinin hocasıyla laf dalaşına girişmesi hoş bir şey değildir. Şeyh'in Vesika isimli risalesini okuyan kardeşler rahatlıkla anlayacaklardır ki Şeyh cihad fikrinden caymış değildir. Sadece el-Kaide'nin stratejilerini ve eymlerinin bir kısmını kabul etmemektedir.

Küresel kitap isimli kardeşimiz ise bu kitabın zararlı olduğunu söylüyor. Halbuki araplar Şeyh Abdulkadir'e asrın İbn-i Teymiyye'si ismini vermişlerdir. Birçok arap şeyhten kulaklarımla dinledim bunu.

Şeyh'in bu eseri ben de mevcut ve okumaya doyamıyorum. Enfes bir kitaptır. Kişi, bilmediğinin düşmanıdır. Kardeşlerimiz arapça aslının 1100 sayfalık bu eserin sadece Türkçe'ye çevrilip basılan "İman ve Küfür Hükümleri" ile "Ülkelerin Hükümleri" adlı eserinden bu kitabın kıymetini anlamaya çalışıyoruz ki bence kitabın en güzel bölümleri bunlardır.

Allah'a hamd olsun ki Şeyh'in bu kitabının ilk altyı bölümünün çevirisini tamamladık. 7. bölümden de 300 sayfalık bir kısım kaldı. Allah'ın fazlıyla o da tamamlanınca 3 ya da 4 cilt olarak satışa sunulacaktır. Baskı, yayım ve çeviri masrafları dışında kar konulmayacaktır.

Son sözümüz ise İstikameyt Yayınlarınadır. Değerli kardeşim! Bastığınız kitap "el-Cami fi Talebiş'l İlmi'ş Şerif" değil, sadece onun yedinci bölümünün 250 sayfalık bir kısmının çevirisidir. Üstelik hem bu kısım hem de Nuketu'l Levamia daha öncesinde çevrilmişti. Bunu yeni çeviriymiş gibi sunmanız hiç hoş değil.
 
K Çevrimdışı

Küresel Kitap

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Şeyh Abdulkadir b. Abdulaziz "el-Cami fi Talebi'l İlmi'ş Şerif" kitabnının birinci baskıya mukaddimesinin soınunda şöyle der: "Bu yüzden herkese kitaplarımın -ya da içlerinden bölümlerin basılması- Arapçadan başka dillere işinin ehli kişilerce çevrilmesi -sözüme bir şey eklenmemesi ya da çıkarılmaması şartıyla- konusunda izin veriyorum. Ancak kitaplarımın özetlenmesi için izin vermiyorum. Çünkü içinden herhangi bir sütunun ya da bir kırıntının dahi çıkarılmasını istemiyorum." (Abdulkadir b. Abdulaziz, el-Cami fi Talebi'l İlmİ'ş Şerif, İkinci baskı, 1/7)

Kitabının "İkinci Baskıya Mukaddime"sinde ise şöyle der: "Bu önsözü yazmaya neden olan unsur, birinci baskının maruz kaldığı bozulmaya ve hafife alınmaya karşı uyarmak ihtiyacıdır. Mısır Cihad Cemaati kitabımı ismini değiştirip, bazı eklemeler ve çıkarmalar yaptıktan sonra basmıştır." (age, 1/8)

istizkar_42 kardeşim! Şeyh Abdulkadir kitabının kısım kısım basılmasına değil, kitabının tahrif edilmesini istemediğini belirtmiştir. Ayrıca burada bahsedilen Mısır el-Cihad cemaatinin lemiri ise o günlerde Eymen ez-Zevahiri'dir. Eymen ez-Zevahiri ise Şeyh Abdulkadir'in öğrencisidir. Arkadaşı Usame de (Allah şehadetini kabul buyursun) onun talebesidir. Bunu herkes bilmektedir. Kişinin hocasıyla laf dalaşına girişmesi hoş bir şey değildir. Şeyh'in Vesika isimli risalesini okuyan kardeşler rahatlıkla anlayacaklardır ki Şeyh cihad fikrinden caymış değildir. Sadece el-Kaide'nin stratejilerini ve eymlerinin bir kısmını kabul etmemektedir.

Küresel kitap isimli kardeşimiz ise bu kitabın zararlı olduğunu söylüyor. Halbuki araplar Şeyh Abdulkadir'e asrın İbn-i Teymiyye'si ismini vermişlerdir. Birçok arap şeyhten kulaklarımla dinledim bunu.

Şeyh'in bu eseri ben de mevcut ve okumaya doyamıyorum. Enfes bir kitaptır. Kişi, bilmediğinin düşmanıdır. Kardeşlerimiz arapça aslının 1100 sayfalık bu eserin sadece Türkçe'ye çevrilip basılan "İman ve Küfür Hükümleri" ile "Ülkelerin Hükümleri" adlı eserinden bu kitabın kıymetini anlamaya çalışıyoruz ki bence kitabın en güzel bölümleri bunlardır.

Allah'a hamd olsun ki Şeyh'in bu kitabının ilk altyı bölümünün çevirisini tamamladık. 7. bölümden de 300 sayfalık bir kısım kaldı. Allah'ın fazlıyla o da tamamlanınca 3 ya da 4 cilt olarak satışa sunulacaktır. Baskı, yayım ve çeviri masrafları dışında kar konulmayacaktır.

Son sözümüz ise İstikameyt Yayınlarınadır. Değerli kardeşim! Bastığınız kitap "el-Cami fi Talebiş'l İlmi'ş Şerif" değil, sadece onun yedinci bölümünün 250 sayfalık bir kısmının çevirisidir. Üstelik hem bu kısım hem de Nuketu'l Levamia daha öncesinde çevrilmişti. Bunu yeni çeviriymiş gibi sunmanız hiç hoş değil.

Kıymetli kardeşim,
Yazdıgım mesajlara dikkat ederseniz ben el-Cami kitabının tamamı için zararlı bir kitaptır demedim. Sadece İstikamet yayınlarının bastıgı nüshayı kastettim. Çünkü bu kitap halka sunulmaması gereken, sadece ilim talebelerinin okuması gereken bir kitaptır. Halkta meydaha gelecek tahribatın izalesi için bir o kadar daha ugrasmak gerkir ki buna gerek yoktur. Bahsettiğiniz gibi el-Cami'nin Arapçası bende de var, büyük bir kısmını okudum. El-Cami'nin en büyük faydası tam anlamıyla sistematik olması ve okuyucunun kafasında sistematik bir bilgi düzeni sağlamasıdır. Ancak Abdulkadir b. Abdulaziz'in gerek Vesika'sı olsun gerekse Vesika'dan sonra yazdıgı kitap olsun çok ciddi anlamda problemleri barındıran kitaplardır. Kalkıp da Abdulkadir b. Abdulaziz'in Şeyh Üsame'ye hain, Şeyh Zevahiri'ye fasık vs. demesini izah edemeyiz.
 
A Çevrimdışı

Abu Jafar

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Ahmet.Kaymar Allah razi olsun. Cikdiginda in shaa Allah hemen alacam. Allah, azza wa jalla, islerinizde ikhlas ve kalite versin, amin. Devam edin böyle ve simdiye kadar güzel kitablar tercüme ediginiz gibi devam bukadar güzel kitablar tervüme edin.
 
I Çevrimdışı

imtihandünyası

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
ALLAHU TEALA TÜM İSLAM -TR ÜYELERİNİ İSLAH ETSİN...GÖRÜLÜYORKİ DAHA KİTABI ALIP OKUMADAN , İNCELEMEDEN HEMEN AHKAM KESEN İNSANLAR GİBİ SÖYLENTİLERİ TEMSİL EDEN YAZILAR YAZIYORLAR...BAKIN KARDEŞİM ...BİRİNCİSİ KİTABIN KAPAĞINDA EL-cami ilmi talebil şerif'kitabının akide bölümünden (yani iman ve küfür meselelerini barındıran bölümlerden ) derleme diye bir yazı koyulmuştur...
ikincisi kitabın orjinal tam metin olmadığını istikamet yayınları temsilcisi muhammed selim kardeş yazısında net belirrtmiş ve arapçadan tek tek karşılaştırtığında farklı konu başlıklarından derleme yapıldığını ifade etmiştir.üçüncüsü kitabın orjinal tercümesine kesinlikle mudahalede bulunmamıştır sadece kitabın girişinde siyasetle ilgili bölümde iki tane açıklayıcı dipnot koyarak o bölümün daha iyi anlaşılması için şeyh maktisinin otuz risalesine ve notlarına yönlendirerek konuları bir bütün içerisinde okuduktan sonra ilmi anlayışlara bürünmemizi nasihat etmiştir...ayrıca siyaset bölümünün daha iyi anlaşılması için kitabın sonuna da şeyh ebu yahya libi'nin demokrasi putu risalesinin tam metnini koymuştur ki okuyucular konuları daha iyi fıkıh ede bilsinler....bu kadar nasihat etmesine ve sitenizde yazı yazmasına rağmen hala adaletsiz bir anlayışla konuşmalarda bulunmaktan dolayı allahu teala'dan korkmanızı tavsiye ediyorum din kardeşlerime...ayrıca kitabı alıp okuduktan sonra yazılarla düşüncelerinizi yazıp email yoluyla muhammed selim 'kardeşe de nasihat edebileceğinizi ..daha kitabın taktim bölümünde hemen anlamanız siz kardeşlerimize nasihat olarak yetecektir.
 
F Çevrimdışı

furkan

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
selamualeykum bu yazı şeyh eymen zavarihinin 100 soruya cevap riseleinden alindir isteyen olursa tümü eklerim şimdilik
El Cami’ fi Talebil İlmi eş-Şerif" alakli şeyh soruya karşilik cevabi
soruyu soran Muhammed Samir
soru:Neden Şeyh Doktor Fazl [Seyid İmam el Şerif]’in kitabını değiştirdiniz ve bunun sizin şuranız tarafından yazıldığını iddia ettiniz? Yazarının kendisine ilişmenizi istemediği bir kitabın taklidini yapmakta meşru hakkınız nedir? Ve size yöneltilen suçlamalara, özellikle Doktor Fazl’ın sizin Sudan istihbaratının ajanları olduğunuzu ve 100.000 dolar mükâfat karşılığında Mısır’da operasyonlar yaptığınızı söylemesine karşı cevabınız nedir?



Muhammed Samir’e cevabım şudur:

1-El-Cami [fi talibul ilmuşşerif] kitabıyla ilgili ilk soru itibariyle; bu eski bir ders, biz el-Cihad cemaatindekiler Mücahid İslami Cemaatlerdeki kardeşlerimize onu kısa notlarla açıklamakla yetinip bölüştürdük, bu sebeple acısını çektiğimiz tahkirden ve haksızlıktan dolayı da Allah’tan mükâfat umduk. Ve bu konuyu burada şu iki şey haricinde işlemezdim: birincisi bana gönderilen sorulara cevap vereceğimi vaat ettim, ikincisi de Muhammed Samir kardeşin sorusunun cevaplanmayacağını düşünmesi. Allah’tan niyazım bu konuyu son kez işleyişim olmasıdır.

Derim ki, yardım Allah’tandır: el Cami kitabı hakkındaki tartışma iki problemden kaynaklanıyor: bunlardan birisi önemsiz, onunla ilgilenmiyoruz, tartışmayla ilgili de değil, diğeri ise daha büyük ve onurlu her Müslüman’ın dinini savunmak için ona karşı koyması üzerine bir vazifedir.

İlgilenmediğimiz küçük probleme gelince, bu, el Cami kitabını yayımlama hakkı olanları, tetkik edip satışa çıkaranları ilgilendiriyor. Özetle bu kitap el Cihad cemaatinin ortak gayretiyle yazılmıştır. Cemaat onun giderlerini Cihad birikimlerinden karşıladı ve yazarına, bununla Cihadı destekleyen bir kitap yazsın, üzerindeki yanlış anlamaları dağıtsın diye bir ofis, bir kütüphane, bir yazıcı, araç gereç ve fon sağladı. Tetkik ve onayı da el Cihad cemaatinin ortak gayretiyle oldu. Bunlar, cemaatin lideriyken yazarın uyguladığı kurallardı, biz de bu kuralları kendisine uygulayarak özen gösterdik.

Fakat cemaat, kitapta, kendilerinden söz edeceğim bir takım hataların bulunduğunu biliyordu, onun için bir tek kuruş dahi harcanmadı, ne de zamanından bir tek dakika dahi fedakârlık edilmedi. Bunun kanıtı biz Peşaver’de kaldığımız süreç boyunca –tevafuken ve yazarın isteği dışında- keşfettiğimiz; onun, Müslüman Kardeşler Cemaati’nin onun ilk taslağını kabul etmediğini bildirmesidir, biz kendisine şiddetle itiraz ettik ve kendisine bunun kabul edilemez bir şey olduğunu söyledik. Çünkü bu meşru olarak disipline edilmemiş bir görüştür, sıkıntılara ilaveten faaliyete konuldu.

Bu bizi üzmeyen ve “hidayet belgeleri”nin yazarının da kitaptaki büyük hataları önemsemeyerek gözlerini kapatıp, abartarak büyük bir trajedi saydığı küçük problemdir. Ve Allah’tan, onun için sarf ettiğimiz para ve çabadan ve de onun yüzünden maruz kaldığımız küfür ve tahkir için mükâfat umduk. Ve kitabı kendisine istediği gibi yazması ve ondan elde ettiği karı istediğine vermesi için bıraktık.

Kendisiyle aldatıldığımız ve ancak yazarı yazmayı bitirip, son halini üstlenerek Sudan’a gittikten sonra fark edebildiğimiz kitapla ilgili büyük probleme gelince, kitap son derece tehlikeli hatalar içeriyor, onlardan bazıları örneğin:

—Diyor ki, “Eğer bir kişi davet etmeden ve destekleyenlerin oluşumundan önce mürtet hükümete karşı savaşırken öldürülür veya hapsedilirse bu kişi ne hakka tabi olmuş olur ne de dindar olur…” Böylece biz kendi ismimize, Mücahid kardeşlerimize, esirlerimize ve şehadet âşıklarına küfrettiğimiz bir kitap telif etmeliyiz.

—Diyor ki, “Bazı İslami Cemaat liderlerine karşı Cihad, yöneticilerine karşı Cihaddan daha uygundur” ve kendisiyle Şeyh Abdullah Azzam (rahimehullah) arasında geçen bir olaydan söz ediyor, onu aşırı çirkin bir şekilde tanımlıyor. Ve daha kötüsü, bu konuşmayı daha da kötü tanımlamalarla “hidayet belgeler”inde tekrarlamış olmasıdır. Ben buna “Temize Çıkarmak” kitabının ilk bölümünün on yedinci notunda ve ikinci bölümün on yedinci kısmında değindim.

—Diyor ki, Tağutlara yardım edenleri tekfir etmeyenlerin kendileri tek tek küfre düşerler, velev ki bu kişiler bu Tağutlara karşı savaşan Mücahidlerden olsa dahi.

—Yazar, Mısır İslam Cemaati’ni aşırı Mürcie olarak nitelendiriyor ve Dr. Ömer Abdurrahman’ı (Allah onu esaretten kurtarsın) yakışıksız ifadelerle tanımlıyor.

—Yazar, seçimlere iştirak eden herkesi kafir olarak görüyor ve yanlış yapılan yorumu mazeret olarak görmüyor.

Böylece biz “hidayet belgeleri”nin yazarının bizi nasıl bir hileye aldattığını anlamış olduk, böylece el Cami kitabını kendisine bıraktık ve el-Cami kitabının bu hatalarını temizleyen yeni bir kitap yayınladık. Tetkik ettikten sonra ona el-Cihad Cemaati ismini koymayı uygun bulduk. Ve Tehzib (Düzeltme) kitabları ilim tarihinde meşhurdur, Tehzib’ul-Kemal, Tehzib’ul-Tehzib ve Menhecul Kasidiin kitapları gibi…

Ve üzerine Abdulkadir bin Abdulaziz ismini yazdık, bu, el Cihad cemaatine ait sembolik bir isimdir ve “hidayet belgeleri”nin yazarının ve birçok kardeşin benim sembolik ismim zannettiği gibi gerçek bir isim değil!

Bu sonuç itibariyle Muhammed Samir kardeşime derim ki: biz ne bir şeyin taklidini yaptık, ne de bir şeye iliştik, bunun yerine biz el Cihad grubunun üzerine tesis edildiği, kendisinin de başkalarına uyguladığı kuralları “hidayet belgeleri” kitabının yazarına uyguladık. Biz yeni, gözden geçirilip tetkik edilmiş bir kitap yayınladık ve kendi asıl kitabını da kendisine bıraktık.

Böylece Muhammed Samir’in ve Cihada ve Mücahidlere muhabbet besleyen herkesin, kitabı gözden geçirmek, yayımlamak kendisine yarar sağlayacaklara problemin kendisini kuşatmasından kaçınmak ve [bunun yerine] zikrettiğim hatalara karşı koymak boynunun borcudur.

“Hidayet Belgeleri” nin yazarının, eleştiriden kaçtığı için üzerine ismini yazmadığı, yazdığı yaklaşım biçimine benim itirazıma rağmen Butlan Vilayet el Dariir [Kör Adamın Kurallarının Hükümsüzlüğü] mektubundaki metodunun aynısını bize uygulamaya kalkıştı. Ve ben el Cihad cemaatinin emiri olur olmaz, mektubun yayım ve dağıtımını durdurdum. Ve İslami Cemaat’teki kardeşlerime Sayın Şeyh Rıfa’i Taha (Allah onu esaretten kurtarsın) yoluyla özrümü ilettim. Onlarda –şükranlarımızla- bu duruşu kabul ettiler. [Ve bütün bunlar] benim Mücahidleri birleştirme ve onlardan zulmü kaldırma kaygımdandı ki yazar aynı şekilde, İslam Cemaati’nin maruz kaldığı bu zor sınavlar, tutuklamalar, işkenceler Şeriat ahkâmından sapmaları yüzündendir diye iddia etti.

“Hidayet Belgeleri” yazarının benim ajan olduğuma dair iddiasına gelince, bu bir yalan ve yanlıştır ve ona cevabım; eğer o beni ajan olmakla suçluyorsa, o zaman kendi kendini de suçluyordur, o benim emirim ve dava arkadaşımdı. -Sudandan ayrılana kadar- yıllarca el Cihadın, ihanet ve tetikçilik de dahil çeşitli yollardan toplandığını iddia ettiği parasından yiyordu, o zaman neden bu paradan yerken sessiz kalarak dolap çeviriyordu? Neden bunca uzun yıllar boyunca konuşmadı? Neden vicdanı sadece Devlet Güvenlik Araştırma Dairesi’nde uyandı?


 
I Çevrimdışı

imtihandünyası

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Allahu teala yapılan tüm çalışmaları hayırla mukafatlandırsın kardeşlerim....öncelikle temennimiz kitabın tecrübe ehli olan cihad öncülerinin istediği şeklinde bir bütün halinde çıkmasıdır...ikincisi haricilik ve mürciecilik anlayışından uzak vasat ümmeti temsil eden ehli sünneti temsil etmesidir...
ÜÇÜNCÜSÜ de elcami kitabının bölümlerine reddiye ve düzeltilmesi gereken yerlerle ilgili şeyh libi , şeyh maktisi ve şeyh zevahari gibi ve benzeri öncü alimlerin risalelerini de tercüme edip kitabın sonuna konulması gerekirki , kitap daha düzenli bir şekilde anlaşılabilsin...inşallah bu kurallar önemli konulardır...yoksa yanlış ellerde ve yanlış yerde kullanılması çok kötü görüntülerle karşı karşıya getirir..asla şu mısrayı unutmayın....
Yolcu benim kervan benim yol benim değil,
Çalışan ben ,yorulan ben kar benim değil,
Ölen ben , öldüren ben el benim değil.
Diğer önemli bir mevzuda yazılanların ve konuşulanların sorumluluk taşıdığını asla unutmayın..ve yalan haber ve söylemlerle hareket etmeyin...yoksa gün gelir utanmak zorunda kalırsınız...


 
!sLaM4eVeR Çevrimdışı

!sLaM4eVeR

لا اله الا الله
Admin
Canlarını ortaya koyup bombaların altında her türlü tehlike ile karşı karşıya kalıp, Allah'ın kelimesini kendine dert edinmiş insanlar hakkında -velev ki hata yapsalar bile- Şeyh Abdulkadir'in gerek Terşid kitabında gerekse Muzekkiratu't-Ta'riyye Li Kitabu't-Tebriye isimli eserinde mücahidlere akıl almaz laflar söylemesi ne aklen, ne de şer'an kabul edilebilir birşey değildir. İslam'dan biraz nasibi olan birisinin bu Şeyh Abdulkadir'in takındığı tavrı haklı görmesi mümkün değildir diye düşünüyorum.

Şeyh Ebu Yahya el-Libi'nin Şeyh Abdulkadir'in Et-Terşid isimli eserine reddiye olarak yazdığı "Et-Tebdid Li Ebatilu Vesikatu't-Terşid" ve Şeyh Eymen'in "Et-Tebria" isimli kitabı yeterli bir cevap olmuş kanaatindeyim. Allahu teala bizlere hakkı hak olarak, batılı batıl olarak göstersin ve sadıklar ile birlikte olabilmemizi nasib etsin.

Konuyu açacağımı demiştim, ancak bu yorum ile sonlandırmaya karar verdim.

Konu süresiz kilit.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst Ana Sayfa Alt