D
Çevrimdışı
Selamun Aleykum değerli hocam, aşağıdaki hadisin sıhhati hakkinda bir bilginiz var mıdır, hadisin kaynağını tam olarak bulamadım.
İbn Ömer'den şöyle dediği rivayet edilmiştir: Habeşli bir adam, ey Allah'ın Resulü dedi. Sizler suretlerinizle, renklerinizle ve nübuvvetle bize üstün kılındınız, Eğer ben senin iman ettiğine iman edersem, senin amelin gibi amelde bulunursam, ben de seninle cennette olacak mıyım, diye sordu, Peygamber şöyle buyurdu: "Evet, nefsim elinde olana yemin ederim ki, siyahi bir kimsenin cennetteki beyazlığı ve aydınlığı bin yıllık mesafeden görülür." Sonra Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Kim la İlahe illallah derse, bununla onun Allah nezdinde bir ahdi olur. Kim subhanallahi velhamdulillahi derse bunun karşılığında Allah nezdinde yüzyirınidörtbin hasenesi olur.'' Bunun üzerine adam: Peki bütün bunlar böyleyken buna rağmen nasıl biz helak oluruz? diye sordu, Peygamber şöyle buyurdu: "Kişi kıyamet gününde öyle amellerle gelir ki, eğer onu bir dağın üzerine bırakacak olursa, o dağa bile ağır gelir. Bu sefer Allah'ın nimetlerinden bir nimet gelir, Allah rahmetiyle lütufta bulunması hali müstesna neredeyse o nimetin tamamını tüketecek gibi olur." (İbn Ömer) dedi ki: Daha sonra Yüce Allah'ın: "İnsan üzerinden öyle uzun bir süre geçti ki ... " (1. ayet) buyruğu "Nereye bakarsan orada pek çok nimetler ve büyük bir saltanat görürsün" buyruğuna kadar nazil oldu, Habeşli O şahıs şöyle dedi: Ey Allah'ın Resülü, benim gözlerim senin gözlerinin cennette göreceklerini görecek midir? Peygamber (s.a.v.): "Evet'' diye buyurdu. O Habeşli şahıs ağladı ve sonunda ruhunu teslim etti. İbn Ömer dedi ki: Ben Rasülullah (s.a.v.)'ın "İşte bu gerçekten sizin için bir mükafattır. Yaptıklarınızın karşılığını da fazlasıyla görmüşsünüzdür" buyruğunu okuyarak onu mezarına indirdiğini gördü. Ey Allah'ın Rasülü, bunun mahiyeti nedir'r diye sorduk, şöyle buyurdu: Nefsim dinde olana yemin ederim, Allah onu durdurdu, sonra da: Ey kulum! Andolsun ki senin yüzünü ağartacağım, bembeyaz edeceğim ve andolsun cennette nasıl istersen seni öylece yerleştireceğim. Güzel amelde bulunanların mükafatı ne güzeldir diye buyurdu."
İbn Ömer'den şöyle dediği rivayet edilmiştir: Habeşli bir adam, ey Allah'ın Resulü dedi. Sizler suretlerinizle, renklerinizle ve nübuvvetle bize üstün kılındınız, Eğer ben senin iman ettiğine iman edersem, senin amelin gibi amelde bulunursam, ben de seninle cennette olacak mıyım, diye sordu, Peygamber şöyle buyurdu: "Evet, nefsim elinde olana yemin ederim ki, siyahi bir kimsenin cennetteki beyazlığı ve aydınlığı bin yıllık mesafeden görülür." Sonra Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Kim la İlahe illallah derse, bununla onun Allah nezdinde bir ahdi olur. Kim subhanallahi velhamdulillahi derse bunun karşılığında Allah nezdinde yüzyirınidörtbin hasenesi olur.'' Bunun üzerine adam: Peki bütün bunlar böyleyken buna rağmen nasıl biz helak oluruz? diye sordu, Peygamber şöyle buyurdu: "Kişi kıyamet gününde öyle amellerle gelir ki, eğer onu bir dağın üzerine bırakacak olursa, o dağa bile ağır gelir. Bu sefer Allah'ın nimetlerinden bir nimet gelir, Allah rahmetiyle lütufta bulunması hali müstesna neredeyse o nimetin tamamını tüketecek gibi olur." (İbn Ömer) dedi ki: Daha sonra Yüce Allah'ın: "İnsan üzerinden öyle uzun bir süre geçti ki ... " (1. ayet) buyruğu "Nereye bakarsan orada pek çok nimetler ve büyük bir saltanat görürsün" buyruğuna kadar nazil oldu, Habeşli O şahıs şöyle dedi: Ey Allah'ın Resülü, benim gözlerim senin gözlerinin cennette göreceklerini görecek midir? Peygamber (s.a.v.): "Evet'' diye buyurdu. O Habeşli şahıs ağladı ve sonunda ruhunu teslim etti. İbn Ömer dedi ki: Ben Rasülullah (s.a.v.)'ın "İşte bu gerçekten sizin için bir mükafattır. Yaptıklarınızın karşılığını da fazlasıyla görmüşsünüzdür" buyruğunu okuyarak onu mezarına indirdiğini gördü. Ey Allah'ın Rasülü, bunun mahiyeti nedir'r diye sorduk, şöyle buyurdu: Nefsim dinde olana yemin ederim, Allah onu durdurdu, sonra da: Ey kulum! Andolsun ki senin yüzünü ağartacağım, bembeyaz edeceğim ve andolsun cennette nasıl istersen seni öylece yerleştireceğim. Güzel amelde bulunanların mükafatı ne güzeldir diye buyurdu."