Mü'min Nasıl Kafir Olur
Müslüman olan kişi ya inancında sebat eder ve müslüman olarak ölür yada inancında sebat etmeyerek, bir takım söz, fiil veya inançlardan dolayı dinden çıkar, kafir olarak ölür.
Hayatlarının sonuna kadar müslüman olarak kalan kimselerin çeşitli mertebeleri vardır; ihsan edenler, kendi nefislerine zulmederek haram işleyenler, hesapsız cennete girerler, az hesapla cennete girenle ve cehenneme girdikten sonra girerler.
Ehli sünnet alimleri ittifak etmişlerdir ki Muhammed (s.a.s)'in Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet getirdiği şeylere iman ve tasdik ettiği müddetçe kıblemize yönelen kimselere müslüman der ve onları mü'min olarak isimlendiririz. Herhangi bir günahtan dolayı işlediği günahı helal saymadığı müddetçe kıblemize yönelenlere tekfir etmeyiz.
Bu kaidenin genel açıklaması şöyledir:
Allah (c.c) insanların imana girebilmesi için şehadeti bir giriş kapısı kalmıştır. Bu giriş kapısı daha önce açıkladığımız gibi şehadeti bilerek tasdik, ikrar ve bunu bozmayacak amellerdir. Kim bu kapıdan girerse daha önce kabul ettiği şeyleri bozacak bir söz, fiil veya inanç ortaya koymadan İslam'dan çıkmaz.
Lailahe illallah'ı bozacak inanç, söz ve amellerin dışındaki diğer günahları işleyen kişi, bu amellerin haramlılığını kabul ediyor, meşrulaştırma durumuna gitmiyor ve bu günahları işlediğinde pişmanlık duyuyorsa islediği günahlarından dolayı kafir olmaz. Tevbe etmeden ölürse bu kişinin durumu Allah'a kalmıştır. Dilerse onu affeder, dilerse ona azab eder.
Allah (c.c) söyle buyuruyor:
"Allah kendisine ortak kosulmasını asla bağıslamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse derin bir sapıklığa sapmış olur." (Nisa:116)
"Onlar fena birşey yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlamasını dilerler. Günahları Allah'tan başka bağışlayan kim vardır? Onlar, yapıklarında bile bile ısrar etmezler."
(Ali İmran:135)
Müslüman olan kişi ya inancında sebat eder ve müslüman olarak ölür yada inancında sebat etmeyerek, bir takım söz, fiil veya inançlardan dolayı dinden çıkar, kafir olarak ölür.
Hayatlarının sonuna kadar müslüman olarak kalan kimselerin çeşitli mertebeleri vardır; ihsan edenler, kendi nefislerine zulmederek haram işleyenler, hesapsız cennete girerler, az hesapla cennete girenle ve cehenneme girdikten sonra girerler.
Ehli sünnet alimleri ittifak etmişlerdir ki Muhammed (s.a.s)'in Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet getirdiği şeylere iman ve tasdik ettiği müddetçe kıblemize yönelen kimselere müslüman der ve onları mü'min olarak isimlendiririz. Herhangi bir günahtan dolayı işlediği günahı helal saymadığı müddetçe kıblemize yönelenlere tekfir etmeyiz.
Bu kaidenin genel açıklaması şöyledir:
Allah (c.c) insanların imana girebilmesi için şehadeti bir giriş kapısı kalmıştır. Bu giriş kapısı daha önce açıkladığımız gibi şehadeti bilerek tasdik, ikrar ve bunu bozmayacak amellerdir. Kim bu kapıdan girerse daha önce kabul ettiği şeyleri bozacak bir söz, fiil veya inanç ortaya koymadan İslam'dan çıkmaz.
Lailahe illallah'ı bozacak inanç, söz ve amellerin dışındaki diğer günahları işleyen kişi, bu amellerin haramlılığını kabul ediyor, meşrulaştırma durumuna gitmiyor ve bu günahları işlediğinde pişmanlık duyuyorsa islediği günahlarından dolayı kafir olmaz. Tevbe etmeden ölürse bu kişinin durumu Allah'a kalmıştır. Dilerse onu affeder, dilerse ona azab eder.
Allah (c.c) söyle buyuruyor:
"Allah kendisine ortak kosulmasını asla bağıslamaz, bundan başkasını dilediğine bağışlar. Allah'a ortak koşan kimse derin bir sapıklığa sapmış olur." (Nisa:116)
"Onlar fena birşey yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlamasını dilerler. Günahları Allah'tan başka bağışlayan kim vardır? Onlar, yapıklarında bile bile ısrar etmezler."
(Ali İmran:135)