Imam Safi ra Soyle der;
el-Beyhakî'nin Ebu Muhammed ez-Zubeyri'den yaptığı rivayette şöyle deniyor: "Adamın
birisi Şafiî'ye:
Bana Kur'andan haber verir misin? O yaratıcı mıdır? diye sordu. Şafiî: Hayır, diye cevap
verdi. Adam: Peki, o yaratılmış mıdır? dedi. Şafiî yine: Hayır, dedi. Bunun üzerine adam: O
yaratılmamıştır değil mi? deyince Şafiî: Evet, dedi. Adam: Öyleyse mahluk olmadığına delil
nedir? Şafiî başını kaldırıp şöyle dedi: Kur'an'ın Allah kelamı olduğunu ikrar eder misin?
Adam: Evet, dedi. Şafiî sonra şöyle devam etti: Şu ayeti kerime, Allah'ın dediği gibi, tüm
sözleri geçmiştir: "Müşriklerden biri sana sığınırsa, onu emniyet altına al ki, Allah'ın sözünü
dinlesin...". Daha sonra onu güven içinde olacağı yere ulaştır. (et-Tevbe: 6)
"Allah, Musa ile de bizzat konuştu" (en-Nisa: 164)
Daha sonra Şafiî adama: Sen Allah'ın varlığına ve O'nün kelamının olduğuna mı inanıyorsun
yoksa Allah'ın varolup kelamının olmadığına mı inanıyorsun? diye sordu. Adam: Allah
vardır, kelamı da vardır, dedi. Bunun üzerine Şafiî tebessüm ederek: Ey Kufeliler! Siz
Allah'ın her şeyden önce olduğunu ve O'nun kelamı olduğunu ikrar ettiğiniz halde 'kelam' ile
cedel etmeniz ne kadar büyük bir hatadır. Kelam Allah'tır veya kelam Allah'ın gayrisi mı
yoksa O'ndan başkası mı? Nedir bu? deyince adam sustu, bir daha konuşmadı ve dışarı
çıktı."(103)
Menakıbu'ş-Şafiî c:1 sh 407-408.