Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Yakaza Rüyet

E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
بســــــــــــــــــــم الله الرحمن الرحيم



Yakaza Rüyet



Şüphesiz Hamd, Allah içindir. O'na hamd eder, O'ndan hidayet ve bağışlanma dileriz. Nefislerimizin şerrinden, kötü amellerimizden Allah Teala'ya sığınırız. Şüphesiz Allah'ın hidayet eylediğini saptıracak, O'nun saptırdığını da hidayete ulaştıracak yoktur. Allah'tan başka İlah olmadığına, O'nun birliğine ve ortağı olmadığına, Muhammed (Sallallahu aleyhi ve alihi ve sellem)'in O'nun kulu ve Rasulü olduğuna şehadet ederim.

Bundan sonra;

Muhakkak ki; sözlerin en doğrusu Allah'ın Kitabı, yolların en hayırlısı Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem'in yoludur. İşlerin şerlisi sonradan ortaya çıkarılanlardır. Her sonradan çıkan şey; bid'at, her bid'at; dalalet (sapıklık) ve her dalalet de ateştedir.

Bazı sufiler Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in kabrinden çıkacağını ve şeyhlerinin uyanık iken onu görebileceğini iddia ederek ileri gitmektedirler. Aralarında bunun keyfiyeti hususunda da ihtilaf etmişlerdir.

Bunu dile getirenler arasında şunlar vardır; İbni Hacer el Heytemî,(1) Suyutî(2)Ebul Mevahib eş Şazelî,(3)Abdulvehhab eş Şa’ranî(4)Ahmed et Ticanî ve halifeleri,(5) Hucelî bin Abdurrahman Bin İbrahim,(6) Muhammed bin Alevî el Malikî,(7)Muhammed Fuad el Ferşutî(8) ve başkaları.

(1)-Fetaval Hadisiye(s.217) (2)- el Havi Lil Fetavi(2/255-Tenvirul Halek adlı risale) (3)- Şa’rani Tabakatul Kübra(2/69) (3)- Şa’ranî Tabakatus Sugra(s.89) (4)- Şa’ranî Tabakatus Sugra(s.89) (5)- Rumahu Hizbir Rahim Ala Nuhuru Hizbur Racim(1/210) (6)- Tabakatu İbni Dıyfullah(s.190) (7)- ez Zehairul Muhammediye(s.259) (8)- el Kurbut Tehani Fi Hadretit Tedani(s.25)

Aşağıda nakledeceğimiz üzere bazı ilim ehli bu iddiaya reddiyeler yazmışlardır. Allah’tan bu çalışmamı Kerim vechi için halis kılmasını ve faydalı kılmasını dilerim.

Şeyh Muhammed Ahmed el Levh, Takdisul Eşhas adlı eserinde özetle der ki; “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’den sonra bu ümmetin en faziletlileri olan sahabelere böyle bir zuhurun olmaması, Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in uyanık iken görülmesine imkan olmadığının delillerindendir.

Şüphesiz Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in vefatından sonra sahabeler arasında halifelik sebebiyle ihtilaflar çıkmıştır. Nasıl oldu da onlara görünerek çekişmeyi gidermedi?

Ebu Bekr radıyallahu anh ile Fatıma radıyallahu anha arasında Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in mirası ihtilaf sebebi olmuş, Fatıma radıyallahu anha; “Onun ölümüyle mirası oğullarına kalmıştır, neden onları babalarının mirasından alıkoyuyorsun?” demiş, O da; “Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem; “Biz peygamberler topluluğu miras bırakmayız, bizden kalan şey sadakadır” buyurdu” demiştir. Takdisul Eşhas Fil Fikris Sufi(2/47-49) Malik(s.993) Buhari(8/4,5) Muslim(s.1379) Ebu Davud(2976) Nesai(7/137)

Talha, Zubeyr ve Aişe radıyallahu anhum tarafı ile Ali bin ebi Talib ve ashabı radıyallahu anhumun tarafı arasında sonu Cemel savaşının çıkıp sahabe ile tabiinden pek çoğunun ölümüne varan şiddetli bir ihtilaf olmuştur. Neden peygamber sallallahu aleyhi ve sellem onlara görünerek bu kadar kan dökülmesine mani olmadı?

Ali bin Ebi Talib radıyallahu anh ile hariciler arasında çıkan ihtilafta pek çok kan döküldü. Şayet peygamber sallallahu aleyhi ve sellem haricilerin reisine görünüp imamına itaat etmesini emretseydi bu kadar kan dökülmezdi.

Ali ile Muaviye radıyallahu anhuma arasında çıkan ihtilaf sebebiyle pek çok kan dökülmüş, aralarında Ammar bin Yasir radıyallahu anh’in de bulunduğu çok kimse ölmüştür. Neden peygamber sallallahu aleyhi ve sellem onlara görünerek Müslümanları tek kelimede toplamadı?

Ömer bin el Hattab radıyallahu anh, kadrinin yüceliğine ve şanının büyüklüğüne rağmen, bazı fıkhî meseleleri bilmediğinden ötürü üzülerek şöyle demiştir; “Şu üç şeyi aramızdan ayrılmadan önce Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’e arz edip, onun da bizden ahid alarak sonuçlandırmasını ne kadar da isterdim; dedenin ve ninenin mirası ve faizin kısımları. Buhari(5/2122) Muslim(4/2322) Ebu Avane(5/100) İbni Hibban(12/182) İbni Hazm Muhalla(9/282) Darekutni(4/252) Mervezi es Sunne(s.58) Bezzar(1/281) Ebu Davud(3669) Beyhaki(6/245)

Şayet peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ölümünden sonra bir kimseye görünseydi, mutlaka Ömer radıyallahu anh’e de görünür ve; “Üzülme! Şunun hükmü şöyle şöyledir..” derdi.

1- Kadı Ebu Bekr İbnul Arabî der ki; “Bazı Salihler, vefatından sonra peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’i baş gözüyle hakikaten gördüklerini iddia ederek sapmışlardır. İbni Hacer el Askalanî Fethul Bari(12/384)

2- İmam Ebul Abbas Ahmed bin Ömer el Kurtubî, “el Mufhim Li Şerhi Sahihi Muslim” adlı kitabında Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in zatının hakikaten görülmesini şiddetle inkar etmiş ve demiştir ki; “Bu görmenin hakikat olduğunu zanneden ve diline dolayanın aklı bozuktur. Eğer görüntü hakiki anlamda olsaydı, herkesin peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’i başka bir surette değil, son nefesindeki suretinde görmesi lazım geldiği gibi, iki kimsenin aynı anda Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’i görememeleri lazım gelirdi. Yine peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in şu an hayatta olup kabrinden çıkması, çarşılarda dolaşması, insanlara hitap etmesi gerekirdi. Bundan dolayı kabrinin boş olması, cesedinin orada bulunmaması gerekirdi. Böylece onu kabri dışında gece gündüz hakikaten görmek mümkün olursa, kabrini ziyaret edip selam veren gaib olana selam vermiş olurdu. Bu ancak akıl sektesinin en düşük seviyesinde olanın iddiasıdır. Münavi Feyzul Kadir(6/129) Şeyh Alauddin Şerhu Fetavayı Nevevi(s.342) Kastalani Mevahibu Leduniye(1/734) bkz. Karafi Furuk(4/244) el Aşkar Efalir Rasul(2/144)

3- Hafız Zehebî, Mizanul İtidal’de, er Rabî bin Mahmud el Mardînî’nin hal tercemesini verirken der ki; “Deccaldir, 599 yılında sahabelik iddia etmiştir.” Zehebî şunu kastediyor; mezkur şahsın Medine’de peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’i uyanık iken gördüğünü iddia ederek; “Dünyam ve ahiretim kurtuldu.” Dediği işitilmiştir. bkz.; İbni Hacer el İsabe(1/513)

4-Hafız İbni Hacer el Askalanî Fethul Barî’de der ki;“İbni Ebi Cemre tasavvufçu bir cemaatten, onların rüyada Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’i gördüklerini, bundan sonra da uyanık iken görerek ondan korktukları bazı şeyler hakkında sorduklarını ve kurtuluş yolunu öğrendiklerini nakletti.” Sonra İbni Hacer bu söze itiraz ederek şöyle der; “İşte bu gerçekten problemli bir meseledir. Şayet zahirine yorumlanacak olursa, bütün bunların sahabe olması gerekir! Bu durumda kıyamet gününe kadar sahabe olma imkanı devam edecek anlamına gelir ki bu çamur atmaktır. Rüyada onu gören herkes sonra onu uyanık iken gördüğünü söylememiştir. Sadık haber ise böyle çelişkili olmaz.” Fethul Bari(12/385)

5- Sehavî, vefatından sonra peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in uyanık iken görülmesi hakkında der ki; “Sahabelerden ve onlardan sonrakilerden bize böyle bir şey ulaşmamıştır. Nitekim Fatıma radıyallahu anha Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in vefatından sonra çok üzülmüş, ondan böyle bir şey nakledilmemiştir. Kastalani Mevahibul Leduniye(1/733)

6-Molla Aliyul Kârî, Cem’ul Vesail Şerhuş Şemail Lit Tirmizî adlı eserinde der ki; “Tasavvufçuların iddia ettiği gibi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’i vefatından sonra uyanık iken görmek hakikat olsaydı, ondan işitilen emir veya yasakla amel etmek gerekirdi. Fakat malumdur ki bu icma ile caiz değildir. Bu tıpkı büyüklerden bir zat görse bile, hükmü rüyada görmenin hükmü gibidir. Nitekim bunu el Mazerî ve başkaları; “Kim O’nun, katli haram olan birini öldürmesini emrettiğini görürse, bu görmek değil, hayaldir. Aliyul Kari Cem’ul Vesail(2/238)

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in vefatından sonra uyanık iken görülebileceğini iddia edenlerin dayandığı tek delil; “Kim beni rüyasında görürse uyanık iken de görecektir” hadisidir. Buhari altı yerde naklettiği hadisi bu lafızla sadece bir yerde rivayet etmiştir. Bunu Ebu Hureyre radıyallahu anh’den beş farklı tabii rivayet ettiyse de, bu lafızla sadece Ebu Seleme rivayet etmiştir. Ebu Hureyre radıyallahu anh’den bunu rivayet eden diğer dört tabii; Muhammed bin Sirin, Ebu Salih Zekvan, Abdurrahman el Cuheni ve Kuleyb; “Kim beni rüyasında görürse gerçekten görmüştür. Zira şeytan benim şeklime giremez” lafzıyla rivayet ettiler.( Muslim(15/24) Buhari(6197) Ahmed(1/400,2/232,342,411,463,472) İbni Mace(3901)

Ebu Seleme’den de iki ravi iki farklı lafızla rivayet etti. Muhammed bin Amr bin Alkame el Leysî’nin Ebu Seleme’den, onun da Ebu Hureyre radıyallahu anh’den yaptığı rivayet, diğer dört tabiinin Ebu Hureyre’den rivayetinin lafzının aynısıdır. Fakat Ebu Seleme’den rivayet eden diğer ravi Zühri, bunu şek ile şu şekilde rivayet etti; “Kim beni rüyasında görürse uyanık iken görecektir, veya uyanık iken görmüş gibidir.” Görüldüğü gibi “Uyanık iken görecektir” lafzı şüphelidir.

Ayrıca bu rivayet, Enes, Cabir, İbni Abbas, İbni Mesud ve Ebu Cuhayfe radıyallahu anhum’den de rivayet edilmiş olup lafzı şöyledir; “Kim rüyasında beni görürse gerçekten beni görmüştür” işte bu mahfuz olan lafzı olup, vefatından sonra Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in uyanık olarak görülebileceğini iddia edenlerin tutundukları lafız şazdır.

Velhamdülillahi Rabbilalemin.
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt