Çevrimdışı
"SİZ ÖYLE BİR ZAMANDASINIZ Kİ, İÇİNİZDEN KİM EMREDİLDİKLERİNİN ONDA BİRİNİ BIRAKIRSA HELAK OLUR; SONRA ÖYLE BİR ZAMAN GELECEK Kİ, O ZAMANDA YAŞAYANLARDAN KİM EMROLUNDUĞUNUN ONDA BİRİNİ YAPARSA KURTULACAKTIR.” HADİSİ SAHİH MİDİR?
( إِنَّكُمْ فِي زَمَانٍ مَنْ تَرَكَ مِنْكُمْ عُشْرَ مَا أُمِرَ بِهِ هَلَكَ ، ثُمَّ يَأْتِي زَمَانٌ مَنْ عَمِلَ مِنْهُمْ بِعُشْرِ مَا أُمِرَ بِهِ نَجَا )
Resulullah (s.a.v) bir hadis-i şerifinde ashabına hitaben: "Siz öyle bir zamandasınız ki, içinizden kim emredildiklerinin onda birini bırakırsa helak olur; sonra öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda yaşayanlardan kim emrolunduğunun onda birini yaparsa kurtulacaktır.” buyurur. (Tirmizi, 2267. Taberani Mu’cem el-Kebirt, 1156. Ebu Nuaym Hilye, 316/7 Nuaym bin Hammad yoluyla rivayet etmiş şöyle demiştir: Süfyan bin Uyeyne, Ebu Zenaddan, A’racdan, Ebu Hureyreden (r.a) şöyle rivayet etmiştir diyerek hadisi nakletmiştir.)
-Tirmizi: hadis gariptir, hadisi bilmiyoruz ancak Nuaym bin Hammad ve Süfyan bin Uyeyne yoluyla biliyoruz.
Hafız ibni Recep El-Hanbeli şöyle demiştir: Nuaym ve teferrüt ettiği hadisler konusunda bir gurup hadis imamları güvenilir demiş olsa da, hadis ehli; bu kişi hakkında sünnete çokça sarıldığı ve heva ehline güzel reddiyeler verdiği için hüsnü zan beslemektedir.
Hadis ehli; bu kişi hakkında hadislerde yanılgıya kapılıyor, bazı hadis rivayetlerinde ise karıştırıyor demişlerdir. Nitekim hataları çoğaldıktan sonrada bu kişinin zayıf olduğuna hükmetmişlerdir.
Salih bin Muhammed El-Hafız rivayet etmiştir ki: İbni Meine bu kişi sorulmuştur. Bunun üzerine şöyle demiştir: “Leyse bi şey” (Genellikle metrûk râviler hakkında kullanılan cerh terimi) ancak sünnet ehlidir.
Salih şöyle demiştir: Ezberinden hadis naklederdi. Bu kişinin çok münker rivayetleri çoktur mutabaa edilmez.
Ebu Zur’a Dimeşki şöyle demiştir: Bu kişi mevkuf hadisleri merfu hadis diye rivayet etmektedir.
Ebu Urube El-Harrani şöyle demiştir: bu kişinin üstünde çok sis perdesi vardır.
Ebu Said bin Yunus şöyle demiştir: Sika kimselerden çok münker hadis rivayet etmiştir.
Başka hadisciler ise bu kişi hakkında: mevzu hadis koyardı demişlerdi.(Cami El-Uluım ve El-Hikem, 2/394)
Bu hadisde Nuyam bin Hammad’ın münker rivayetlerinden sayılmıştır. Ebu Abdurrahman Nesai şöyle demiştir: bu hadis münkerdir. Nuyam bin Hammad rivayet etmiştir. Bu kişi sika değildir.(El-İlel El-Mütenahiye, 2/369)
-İmam Zehebi şöyle demiştir: Nuyam bin Hammad bu münker hadisi rivayet ederek teferrüd etmiştir. Sonra da hadisi zikretmiştir. Nuaym bin Hammad acaba bu hadisi nereden çıkarıp getirmiştir bilmiyorum. Oysa kendisi: Bu hadise, hadisçiler münker demişlerdir. Süfyan ile birlikteydim bir rivayet geçti bu münkerdir dedi demiş sonrada bu hadisi zikretmişti.
Derim ki: Nuaym bin Hammad’ın bu rivayeti Süfyan’dan işitmesi doğrudur. Allah en doğrusunu bilir. Ancak Süfyan bu rivayeti hiçbir isnad olmaksızın kendi yanından rivayet etmiştir. Bir başka hadisi rivayet ederken zikredeceği isnadı, bu hadisi işittiğinde hoşuna gittiği için zikretmiştir. Nitekim rivayeti ve isnadını zikrettikten sonrada söyleyeceğini söylemiştir. Nuaym zikretmiş olduğu isnadın bu hadisi isnadı olduğunu zannetmiştir. Allah en doğrusunu bilendir. (Siyer A’la En-Nübela, 9/23-24. Bkz: El-kâmil İbni Adiy, 18/7. Bu hadis münker rivayetleri arsında zikretmiştir. Et-Tenkil, Muallimi, /2/737)
Hadisin şahidi vardır. İmam Ahmed 21372 şöyle demiştir: Müemmel, Muaz, Haccac El-Esved nakletmiştir. Müemmel demiştir ki: bu kişi Salih bir kimse idi. Sadık El-Bünani bir kişiden nakletmiştir. O da Ebu Zerden naklederek Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “
Siz öyle bir zamandasınız ki, âlimleri çok, hatipleri azdır. Bugün bildiğinin onda birini terk eden helak olur. Bir zaman gelecek ki, bilenler az konuşanlar çok olacaktır. O zamanda, dinin emir ve yasaklarının onda birine uyan kurtulacaktır. Müemmel bin İsmail doğru sözlü ancak ezberi kötüdür. Bkz: Takrib, S. 555)
İmam Buhari Tarihu-l kebir de 2819 İbrahim bin Musa yoluyla rivayet etmiştir: Herevi “Zemmi-l kelam” 97. Ali bin Haşrem yoluyla rivayet etmiştir: her ikisi de İsa bin Yunusdan, Haccac bin Ebi Zİyaddan, Ebi Es-Sıddık’dan Ebi Nadra’dan, Haccac şüphe etmiştir. Ebu Zerden
Bu hadis, Müemmel bin İsmailin hadsinden daha sahihtir.
Müsned tahkikcileri şöyle demiştir: Ebi Nadra ve Ebi Sıddık’ın Ebu Zerden işitmesi konusu üzerinde durulmalıdır.
Özetle: Bu hadis zayıftır. İsnadında zikretmiş olduğu kişiler sebebiyle hadis zayıftır.
Suudi Arabistan Daimi Fetva Komisyonuna bu hadis sorulduğunda: Zikretmiş olduklarımız zikretmiş ve İmam Zehebi’nin ve Nesai’nin münker dediğini nakletmiştir. (Komisyon, 3/255)
Molla Ali El-Kari şerhinde şöyle demiştir:
"Siz öyle bir zamandasınız ki, içinizden kim emredildiklerinin onda birini bırakırsa helak olur; dinimiz yüce bir dindir. Hak ortadadır ve her kes tarafından anlaşılmaktadır. Dinin yardımcıları da çoktur, dini terk edenler ise azdır. Her kim dinini hafife alırsa bu kendisinden bir özür olarak kabul edilmez.
Sonra öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda yaşayanlardan kim emir olunduğunun onda birini yaparsa kurtulacaktır.” buyurur.
Sonra İslam dinin zayıflar. Zulüm çoğalır dolayısıyla dinin yaşanması zor olduğu için müminler azalır. Müminler dinini yaşayamaz hale gelirler ve bu yüzden de sayıları azalır. (Mirkat El Felah, 1/264)
MERAK ETTİKLERİMİZ KONYA NEDA KİTAP...İKTİBASITIR....
( إِنَّكُمْ فِي زَمَانٍ مَنْ تَرَكَ مِنْكُمْ عُشْرَ مَا أُمِرَ بِهِ هَلَكَ ، ثُمَّ يَأْتِي زَمَانٌ مَنْ عَمِلَ مِنْهُمْ بِعُشْرِ مَا أُمِرَ بِهِ نَجَا )
Resulullah (s.a.v) bir hadis-i şerifinde ashabına hitaben: "Siz öyle bir zamandasınız ki, içinizden kim emredildiklerinin onda birini bırakırsa helak olur; sonra öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda yaşayanlardan kim emrolunduğunun onda birini yaparsa kurtulacaktır.” buyurur. (Tirmizi, 2267. Taberani Mu’cem el-Kebirt, 1156. Ebu Nuaym Hilye, 316/7 Nuaym bin Hammad yoluyla rivayet etmiş şöyle demiştir: Süfyan bin Uyeyne, Ebu Zenaddan, A’racdan, Ebu Hureyreden (r.a) şöyle rivayet etmiştir diyerek hadisi nakletmiştir.)
-Tirmizi: hadis gariptir, hadisi bilmiyoruz ancak Nuaym bin Hammad ve Süfyan bin Uyeyne yoluyla biliyoruz.
Hafız ibni Recep El-Hanbeli şöyle demiştir: Nuaym ve teferrüt ettiği hadisler konusunda bir gurup hadis imamları güvenilir demiş olsa da, hadis ehli; bu kişi hakkında sünnete çokça sarıldığı ve heva ehline güzel reddiyeler verdiği için hüsnü zan beslemektedir.
Hadis ehli; bu kişi hakkında hadislerde yanılgıya kapılıyor, bazı hadis rivayetlerinde ise karıştırıyor demişlerdir. Nitekim hataları çoğaldıktan sonrada bu kişinin zayıf olduğuna hükmetmişlerdir.
Salih bin Muhammed El-Hafız rivayet etmiştir ki: İbni Meine bu kişi sorulmuştur. Bunun üzerine şöyle demiştir: “Leyse bi şey” (Genellikle metrûk râviler hakkında kullanılan cerh terimi) ancak sünnet ehlidir.
Salih şöyle demiştir: Ezberinden hadis naklederdi. Bu kişinin çok münker rivayetleri çoktur mutabaa edilmez.
Ebu Zur’a Dimeşki şöyle demiştir: Bu kişi mevkuf hadisleri merfu hadis diye rivayet etmektedir.
Ebu Urube El-Harrani şöyle demiştir: bu kişinin üstünde çok sis perdesi vardır.
Ebu Said bin Yunus şöyle demiştir: Sika kimselerden çok münker hadis rivayet etmiştir.
Başka hadisciler ise bu kişi hakkında: mevzu hadis koyardı demişlerdi.(Cami El-Uluım ve El-Hikem, 2/394)
Bu hadisde Nuyam bin Hammad’ın münker rivayetlerinden sayılmıştır. Ebu Abdurrahman Nesai şöyle demiştir: bu hadis münkerdir. Nuyam bin Hammad rivayet etmiştir. Bu kişi sika değildir.(El-İlel El-Mütenahiye, 2/369)
-İmam Zehebi şöyle demiştir: Nuyam bin Hammad bu münker hadisi rivayet ederek teferrüd etmiştir. Sonra da hadisi zikretmiştir. Nuaym bin Hammad acaba bu hadisi nereden çıkarıp getirmiştir bilmiyorum. Oysa kendisi: Bu hadise, hadisçiler münker demişlerdir. Süfyan ile birlikteydim bir rivayet geçti bu münkerdir dedi demiş sonrada bu hadisi zikretmişti.
Derim ki: Nuaym bin Hammad’ın bu rivayeti Süfyan’dan işitmesi doğrudur. Allah en doğrusunu bilir. Ancak Süfyan bu rivayeti hiçbir isnad olmaksızın kendi yanından rivayet etmiştir. Bir başka hadisi rivayet ederken zikredeceği isnadı, bu hadisi işittiğinde hoşuna gittiği için zikretmiştir. Nitekim rivayeti ve isnadını zikrettikten sonrada söyleyeceğini söylemiştir. Nuaym zikretmiş olduğu isnadın bu hadisi isnadı olduğunu zannetmiştir. Allah en doğrusunu bilendir. (Siyer A’la En-Nübela, 9/23-24. Bkz: El-kâmil İbni Adiy, 18/7. Bu hadis münker rivayetleri arsında zikretmiştir. Et-Tenkil, Muallimi, /2/737)
Hadisin şahidi vardır. İmam Ahmed 21372 şöyle demiştir: Müemmel, Muaz, Haccac El-Esved nakletmiştir. Müemmel demiştir ki: bu kişi Salih bir kimse idi. Sadık El-Bünani bir kişiden nakletmiştir. O da Ebu Zerden naklederek Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “
Siz öyle bir zamandasınız ki, âlimleri çok, hatipleri azdır. Bugün bildiğinin onda birini terk eden helak olur. Bir zaman gelecek ki, bilenler az konuşanlar çok olacaktır. O zamanda, dinin emir ve yasaklarının onda birine uyan kurtulacaktır. Müemmel bin İsmail doğru sözlü ancak ezberi kötüdür. Bkz: Takrib, S. 555)
İmam Buhari Tarihu-l kebir de 2819 İbrahim bin Musa yoluyla rivayet etmiştir: Herevi “Zemmi-l kelam” 97. Ali bin Haşrem yoluyla rivayet etmiştir: her ikisi de İsa bin Yunusdan, Haccac bin Ebi Zİyaddan, Ebi Es-Sıddık’dan Ebi Nadra’dan, Haccac şüphe etmiştir. Ebu Zerden
Bu hadis, Müemmel bin İsmailin hadsinden daha sahihtir.
Müsned tahkikcileri şöyle demiştir: Ebi Nadra ve Ebi Sıddık’ın Ebu Zerden işitmesi konusu üzerinde durulmalıdır.
Özetle: Bu hadis zayıftır. İsnadında zikretmiş olduğu kişiler sebebiyle hadis zayıftır.
Suudi Arabistan Daimi Fetva Komisyonuna bu hadis sorulduğunda: Zikretmiş olduklarımız zikretmiş ve İmam Zehebi’nin ve Nesai’nin münker dediğini nakletmiştir. (Komisyon, 3/255)
Molla Ali El-Kari şerhinde şöyle demiştir:
"Siz öyle bir zamandasınız ki, içinizden kim emredildiklerinin onda birini bırakırsa helak olur; dinimiz yüce bir dindir. Hak ortadadır ve her kes tarafından anlaşılmaktadır. Dinin yardımcıları da çoktur, dini terk edenler ise azdır. Her kim dinini hafife alırsa bu kendisinden bir özür olarak kabul edilmez.
Sonra öyle bir zaman gelecek ki, o zamanda yaşayanlardan kim emir olunduğunun onda birini yaparsa kurtulacaktır.” buyurur.
Sonra İslam dinin zayıflar. Zulüm çoğalır dolayısıyla dinin yaşanması zor olduğu için müminler azalır. Müminler dinini yaşayamaz hale gelirler ve bu yüzden de sayıları azalır. (Mirkat El Felah, 1/264)
MERAK ETTİKLERİMİZ KONYA NEDA KİTAP...İKTİBASITIR....
