Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Şirk Taşı Ve Düşündürdükleri

  • Konbuyu başlatan Ebu & Dücane
  • Başlangıç tarihi
E Çevrimdışı

Ebu & Dücane

Guest
Önce şunu belirteyim: ‘‘ Bana kızarlar ’’ zihniyeti ile gerçeği anlatmayarak topluma hoş görünmeye çalışan, uydurma hikayelerle '' Ne Hoca be!, Hoca dediğin böyle olur! '' diye söyletmek için Müslümanları kandıran bir takım cahil hocalar çok daha tehlikelidir.


Sonradan öğrendiğime göre bu kadın ve çocukları o Şirk Taşı'na gönderen de cahiller tarafından kabul görmüş, el, etek öptüren bir hocacık imiş!

Dindar olmayan,dinini iyi bilmeyen nesiller yetiştirilirse, hurafeler dinin yerini alırsa, taşa, ağaca...tapınılır.

Resimlere iyi bakınız. Bu kadınlar ve çocuklar geldiler, taşın çevresinde yedi kere dua ederek döndüler. Sonra taşın çevresine oturup duaya devam ettiler.

Bu bir taştır. Taşı da, insanı da yaratan Allah'tır. Hepsi O'na muhtaçtır.
Dinini iyi bilmeyen gençlik yatiştirilirse, böyle şirkler devam edecek, Allah unutulacaktır. O'na iman zayıflacaktır. Şifayı Allah'ın verdiği bilinmeyecektir.

Ben resimdekileri yarım saat izledim ve uzaktan çektim.

Resimdekilerin tanınmaması için sansürledim.

Bu taştan şifa bekleyen çok kişiler gördüm. Kim olduğumu söylemeyerek yaptıklarının yanlış olduklarını söyledim.Taşı yaratan Allah'tan şifa istemelerini söylediğimde: ''Senin aklın ermez!'' dediler. Yaşlısı da, genci de hep böyle dediler. Doğru diyorlardı; benim aklım böyle şeytanlıklara ermez!

Allah'ı bırakıpta taşa, ağaca, ...tapanların olduğu yerde gerçekleri kabul etmek ve ettirmek çok zordur.

Ayrıca, şunu da belirtmeliyim ki, yaptığım araştırmalara göre; bid’at ve hurafeler saptırlımış tarikat denilen, menfaat peşinde koşan, kasalarını haram para ve eşya ile doldurmaya gayret eden sapık akımlarla dinimize sokulmuştur.

Böyle sapık akımların, bid’at ve hurâfelerin yayılmasına sebep olan durum ise; Osmanlı Medreseleri’nde kendini gizleyerek okuyan ve çevresinde gizli ajanlar edinen Yahudi ve Hristiyan kökenli alimlerin İslam Dînî’ni içten yıkmak için Osmanlı’nın son dönemlerinde bilinçli olarak tarikat şeyhi olmalarıdır.

Gerçek hocaların ve Din Görevlileri hakkında uydurulan edepsiz hikaye ve fıkralar da bu dönemlerde olmuştur. Bundaki amaç ise, gerçek, samimi, ihlaslı hocaları Müslümanların gözünden düşürmek içindi.

Bütün ağızlar bir olduktan sonra Müslümanların gözünden düşürülen gerçek hocaya kim inanır? Bu sahtekarlar bunda başarılı da oldular.

Bu gizli ajan müridlerin şeyhlerini havada uçurması, denizlerde yürütmesi, bir aylık yolu bir saniyede gitmeleri… gibi yalanları yaymaları etkili olmuştur.

Cahiller bu yalanlara kanmış, mürîd kabul edilmiş, bunların doğru olmadığını söyleyenler hain, dinsiz ilan edilerek toplum içinde dışlanmaya çalışılmıştır.

Peygamberimiz unutturulmuş, onun yerine ne idiği belirsiz kişiler baş tacı yapılmıştır.

Kendisinin öldükten sonra nereye gideceği belli olmayan, imanlı mı öldü, imansız mı öldüğü bilinmeyen bu şeyhlere müritlerini cehenneme giderken elinden tutup cennete yerleştirme üstünlüğü verilmiştir.

Bunu da en çok dînî bilgisi yetersiz cahil kişiler kabullenmiştir.

Son zamanlardaki tarikatların hemen hemen hepsinin temelinde haksız kazanç ve menfaat vardır.

Bunları eleştirenler bunlar tarafından dinsiz, imansız kabul edilir. Bunlara aldananlar ise, gerçek müslüman sayılır.

Allah, samimi bütün müslümanları bunların şerrinden korusun!
alıntı
1004621_159763114206956_2026308171_n.jpg
 
Üst Ana Sayfa Alt