Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu Şia (Rafizi) İtikadinden Örnekler

ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
ŞİA ; CENNETLE MÜJDELENMİŞ ÖMER'İ (r.anh) ŞEHİD EDEN MECUSİ EBU LU'LUE'NİN LEŞİNİ TÜRBE YAPTILAR !!

18b431c103714f800065bb3475c007b9.jpg


Ömer'in (r.anh) katilinin türbesini yıkın
İslam tarihinin adeletiyle ünlü halifesi Ömer'in şehadet yıldönümü yaklaşırken, Ömer'in katili Ebu Lü'lüe El-Mecusi adına İran'ın Keşan kentinde inşa edilen türbenin yıkılması yönünde yapılan çağrılar çoğalıyor.


Ömer, daima Medine'de ölmek için dua ederdi. Duasında "Allah'ım! Beni senin yolunda şehid eyle ve benim ölümümü Rasulünün şehrinde kıl" derdi.

Allah Teâlâ onun bu duasını kabul etti ve Peygamber Efendimiz'in Mescidi'nde mihrabda sabah namazı kılarken Mecusi Ebu Lü'lüe'nin hançer darbeleri ile şehid oldu.

Olay Hicri 23. senenin Zilhicce ayının 23. günü meydana geldi. İki tarafı keskin ve zehirli bir hancerle darbelenen Ömer olduğu yere yıkıldı. Ve vücudundan kanlar akarak evine götürüldü. Zaman zaman ayılıyor daha sonra bayılıyordu.

Namaz vakti geldi denince ayılıyor ve Müslümanların durumunu soruyordu. Namazlarını vaktinde kılıyordu. Kendisini hançerleyenin Mecusi Ebu Lülüe olduğunu öğrenince "Elhamdulillah, ölümüme bir Müslüman sebep olmamış" diye Allah'a şükrediyordu.

Ömer, Ebu Lü'lüe El-Mecusi tarafından hançerlendikten sonra üç gün daha yaşadı ve Zilhicce ayının bitimine 4 gün kala Çarşamba günü ruhunu teslim etti.


Ebu Lü'lüe Türbesi

Hz. Ömer'i hançerledikten sonra kaçarken öldürülen veya bir rivayete göre yakalanacağını anlayınca intihar eden ve Medine'ye gömülen Ebu Lü'lüe Feyruz El-Mecusi adına İran'ın Keşan kentinde büyük bir türbe inşa edilir.

Şiilerin bir kısmı "Baba Şucaeddin" dedikleri Ebu Lü'lüe'nin Medine'den kaçarak kurtulduğuna ve Keşan'da öldüğüne, adına inşa edilen simgesel mezarda gerçekten gömülü olduğuna inanmaktadır.

Mecusi olarak ölmesine rağmen Şiiler tarafından Müslüman olduğu öne sürülen Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin Keşan'daki türbesi yerli ve yabancı Şiilerin akınına uğramaktadır.

Allah'ın veli kulu olduğuna inandıkları Ebu Lü'lüe için Allah'tan rahmet dileyen Şii ziyaretçilerin, ahirette Ömer' (r.anh)'in katiliyle birlikte haşrolmak için dua ettikleri görülmektedir.


Mueyyid: Ebu Lü'lüe Türbesi yıkılmalı

Ömer'i şehid eden Mecusi Ebu Lü'lüe'nin İran'daki görkemli türbesinin yıkılması talebi sadece Sünniler tarafından dile getirilmiyor. Şiilerden bazıları da bu konuda Sünnilerin görüşüne katılıyor.

Ocak 2007'de Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen İslami Mezhepler Diyalog Konferansı'nın kapanış oturumunda konuşan Iraklı Şii din adamı Hüseyin El-Müeyyid, Sünni-Şii yakınlaşmasının sağlanabilmesi için somut adımlar atılması gerektiğini ve bunlardan birinin de Ömer'in katili adına Keşan'da inşa edilen türbenin yıkılması olduğunu dile getirdi.


Müeyyid, "Bu kafirin kabrini korumak, Sünni-Şii yakınlaşmasını engelleyen kışkırtıcı davranışlardan biridir" şeklinde konuştu.


Iraklı Şii din adamı, Doha'da düzenlenen konferans sonrası El-Cezire sitesine verdiği röportajda da aynı talebini yineledi.


İran: "Türbeyi kapattık"

Ocak 2007'de Katar'ın başkenti Doha'da konunun gündeme getirilmesiyle yoğunlaşan baskıların ardından İran, Temmuz 2007'de Ebu Lü'lüe El-Mecusi Türbesi'nin kapatıldığını açıkladı.

Kapatılma haberi hakkında İran basınında hiçbir haber yer almaması da Tahran yönetimi tarafından, "Aşırı Şiilerin tepkilerinden çekinildiği için haber İran içine duyurulmadı" şeklinde açıklandı.

İran'ın bu kararı doğru yönde atılmış olumlu bir adım olarak değerlendirilmesine rağmen Müslüman kamuoyu tarafından yeterli bulunmadı.

İslami kamuoyunda Ömer'in katili adına Keşan'da yaptırılan türbenin geçici olarak ziyarete kapatılmasının soruna çözüm olmadığı dile getirilirken, imar planında üzerinden yol geçmesini bahane ederek Sünni camilerini yıkmaktan çekinmeyen Tahran yönetiminin aşırı Şiilere karşı da aynı cesareti göstermesi talep ediliyor.


Mecusi'yi ziyaret duası

Rebiulevvel ayının 9. gününü "Beklenen Mehdi"nin taç giydiği gün olarak "Ferhatuz-Zehra" (Fâtıma'nın Sevinci) adıyla kutlayan Şiilerden bazıları Ömer'in bu günde öldürüldüğüne inanmakta ve Fâtıma'nın intikamının alındığını öne sürmektedir.

Şiilerin en önemli forumlarından sayılan

"Yâ Hüseyin" sitesinde
Ali'nin sahabisi olarak nitelendirdikleri Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin Keşan'daki türbesini ziyaret teşvik edilmekte ve "Yüce Sahabi (!) Ebu Lü'lüe"ye şöyle selam verilmesi tavsiye edilmektedir:

"Ey salih kul! Allah'ın rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun. Ey lanetlenmiş o kişiye rağmen cennetle müjdelenen! Sana selam olsun! Ey dünya kadınlarının intikamını alan! Sana selam olsun! Ey Mü'minlerin kalbine sevinç girdiren! Sana selam olsun! Ey munafıkların gücünü kıran! Sana selam olsun! Ey putlara tapanı
(Ömer'i kastediyor) öldüren! Sana selam olsun! Ey mucizeyle Keşan'a taşınan! Sana selam olsun!

Seni ziyarete geldim. Yaptığına şükretmeye geldim. Allah senin elinle düşmanını ve Rasulü'nün düşmanını helak etti. Fâtımatu'l-Betül'ün duasını kabul etti, Peygamber'in ve ailesinin gözünü aydın eyledi. Şirkin ve sapıklığın binasını yıktı. Böylece Şiilerin övünç kaynağı ve beraatin şahidi oldun. Allah mü'minler adına seni ihsan sahiblerinin mukafaatıyla mukafaatlandırsın.

Ey Ebu Lü'lüe! Şehadet ederim ki sen Nasıbilerin
(Şiilerin Ehli Sünnet'e verdiği isim) ve münafıkların kalbini kederle doldurdun. Hayatlarını zehir ettin. Seni asılsız ihtamlarla ve sözlerle suçladılar. (Onlar tuzak kurarken Allah da tuzak kuruyordu. Hiç kuşkusuz Allah en etkili tuzak kurucudur.) (Enfâl Suresi; Ayet:30)

Allah'ın laneti dört putun
(Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Muaviye'yi -r.anhum- kastediyor) ve dört kadının (Aişe, Hafsa, Muaviye'nin kardeşi Ummu'l-Hakem, Muaviye'nin annesi Hind'i kastediyor - r.anha), onlara uyanların ve onların tarafını tutanların, onların yaptıklarına radı olanların üzerine olsun. Umeyye oğullarının hepsine Allah lanet etsin. Allah'ın laneti Muhammed'in ve Muhammed ailesinin hakkını vermeyen ilk kişiye (Ebu Bekir'i kastediyor) ve ona tâbi olana (Ömer'i kastediyor) olsun.

Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun ey Ebu Lü'lüe!
Allah'ım! Gurbetinde ona rahmet et, onun yalnızlığını gider ve ona ünsiyet ver. Onu korkudan emin kıl. Ona rahmetinden öyle bir rahmet ver ki, senin rahmetinden başkasına ihtiyacı olmasın. Onu dost edinenleri de ona kavuştur."
Sitede verilen bilgide bu selamlamadan ve duadan sonra yedi kere Kadir Suresi'nin okunarak Ebu Lü'lüe El-Mecusi'nin ruhuna hediye edilmesi gerektiği bildiriliyor.

Söz konusu sitede Şii din adamlarından Ayetullah El-Vahid El-Horasani'nin "Masum imamlardan sonra bu şahıstan
(Mecusi Ebu Lü'lüe'den) daha çok saygıya layık kim olabilir?" dediği nakledilmektedir.



Sapık Şia; Ömer'i (r.anh) şehid eden Mecusi Ebu Lu'lue'nin leşine Türbe yaptı

Ebu Lü'lüe El-Mecusi ziyaretgahı


HABERLER : http://www.nebeonline.com/haber/sahabeye-hakaret-krizi-buyuyor-656.htm


-------------------------------------------------------------------



Şiiler, Cennetle müjdelenmiş ŞEHİD Ömer (r.anh) ile İblis'i aynı kefeye koyarak küfürlerini kustular!



Resme dikkatle bakarsanız Muaviye ve Ömer (r.anhuma), iblisin grubunda diğer tarafta ise peygamberimiz Muhammed (s.a.v.) Fatima (r.anha) Ali ve Huseyin (r.anhuma) mehdi (a.s.) var

Londra'daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği önünde gösteri yapan Şiiler, Ömer ile İblis'i aynı kefeye koydu.

Kuveyt'li Şii Yasir El-Habib öncülüğünde İngiliz başkentinde gösteri yapan bir grup Şii, Mekke ve Medine'nin Birleşmiş Milletler gözetimine terk edilmesini istedi.

Suudi Arabistan aleyhine sloganlar atan grup, Ömer'i, Şeytan, Firavun ve Nemrud ile aynı kefeye koyan pankartlar açtı.

Pankartta sağ tarafa "Adem, İbrahim, Musa, Muhamed, Fatıma, Ali, Hüseyin, Kazım ve Mehdi" yazan Şii göstericiler, bu isimlerin karşılarına da sırasıyla "İblis, Nemrud, Firavun, Ebu Sufyan, Muaviye, Yezid, Harun ve El-Suud" yazdılar.

Bir başka pankartta ise "Allah katiline lanet etsin ey Fatıma" yazdığı görüldü. Şiiler, Ömer'in Fatıma'yı karnındaki cenini düşürene kadar dövdüğünü ve Fatıma'nın bu nedenle hayatını kaybettiğini öne sürüyor. Iraklı Şii düşünür Ahmed El-Katib gibi bazı Şiiler ise bu tür rivayetlerin asılsız ve hurafe olduğunu söylüyor.
---------------------------------------


Şia ve Mehdi Ordusu'nun Gerçek Yüzü?

İran Gerçeği

Şia'nın Ömer Yarası! Ömer'den Nefret Sebebi ve Mecusi Şiiliğin Doğuşu

Ya Ali ! demeden Ya Allah! Dersen Muşrik Olursun!

Şiilerden, Ömer'e Lanet Bayramı

Şii namazda Dahi, Ömer'e ve sahabelere lanet Eder!

Şii Ayetullah Murtaza El Kezvini: Kur'anı Kerim Sahabeler tarafından değiştirildi!

Mustafa İ. oğlu'nun, Şia Sevgisi Eskiye Dayanır

Sapık Şii Hasan Şehhate Sahabeye Hakaret Etmesi
(Lanetullahi Aleyh)




 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
Şia'da Sapıklığın Zirvesi

Lu'lue Evliya, Ömeri Öldürmeyen kafirdir! (Haşa)

Aişe (r.anha) Zina İftirası ile Mehdi'nin Mu'ta Nikahına Şia Tepkisi (!)


Şia'da Ali'nin İzin Vermediği Cennete Giremez sapıklığı


Şii'lerin itibar ettiği Sapık Ticani hocaları ve sapık inançları-1

Ayetullah Şirazi: Sünnileri Öldürmek Farzdır

Şia Gerçeği Belgeseli


Şii Ayetullah Murtaza El Kezvini: Kur'anı Kerim Sahabeler tarafından değiştirildi!

İran'lı Şii Mollalardan Ehl-i Sünnet Düşmanlığı


 
Moderatör tarafında düzenlendi:
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
حسين اكبر من الله اكبر والصلاه شرك شيعي رافضي (1

2)

3) Huseyin mi büyüktür, Allah mı?
Kur'an bile Huseyn'den istifade etmiş!?

4) Kurayş'in İki Putu (HAŞA) duası (küfrü)

5) EHL-İ SÜNNETE LANET ETMEK VACİBDİR; DİNİN ASLIDIR (Müslümanlara lanetle dolu bir konuşma)

İdam edilen Şii liderin Sahabeye ağır hakaretleri - 1


51.jpg


 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
AŞURA MAZOŞİZM'İNDEN ŞİA GÖRÜNTÜLERİ

cc01a.jpg
cc03a.jpg


cc05a.jpg


cc06a.jpg



cc08.jpg




insane_shiite_4.jpg



insane_shiite_9.jpg




insane_shiite_8.jpg



insane_shiite_7.jpg



Ve Hırıstiyanlar ...


dsc_6204ccc.jpg



gasan_flagellant_14.jpg


Şiilerin en kutsal mekanı: Kerbela'daki Hz. Huseyin Türbesi

Akıllara ziyan, İslam’da zerre kadar yeri olmayan, sonradan uydurma bir anlayışın günlük hayata yansıması…

-----------------------------------------------------

GEBEREN Amerikan Askerine, Rafizi Subaydan Dua

48870339[1].jpg

IRAK YÖNETİCİSİ Şİİ MALİKİ VE EFENDİSİ PUSH

BANDROLLU KAFİR TALABANİ VE EFENDİSİ PUSH

BushImage6.jpg


 
Moderatör tarafında düzenlendi:
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin

Şii Fırkası Neden Yahudilerden ve Farslardan Çıktı?


Kameralara oynayan Sahtekar Şia

Ey Ashaba Dil Uzatan

 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
`Hz. Ali, Atatürk olarak döndü`

Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Balkız`dan çarpıcı bir iddia geldi. Alevilerin reenkarnasyona inandığını öne süren Balkız, `Hazreti Ali, Atatürk olarak zuhur etti, geldi diye inanırlar` dedi.

Taraf gazetesinden Neşe Düzel`e konuşan Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Ali Balkız`dan çok tartışılacak bir açıklama geldi. Alevilerde reenkarnasyon inancı olduğunu öne süren Balkız, `Aleviler Mustafa Kemal Atatürk`ü büyük kurtarıcı olarak görürler. Alevilik inancında reenkarnasyon vardır. İnsan ölmez, başka bir canlının görünümünde yeninden dünyaya gelir. Aleviler, `Hazreti Ali, Mustafa Kemal Atatürk olarak zuhur etti, geldi` diye inanırlar. `Bizi ancak böyle bir ibu zulümden kurtarabilir` derler. Aleviler Atatürk`ü mitleştirmişlerdir.` dedi.


Deniz Baykal kafiri : "
deniz_baykal.jpg

"Aleviler Bizim Başka Kapıya..."
Hazreti Muhammedi Hazreti Ali'den ayırmak mümkün değildir. Atatürk'ü de Hazreti Ali'den koparmak mümkün değildir. Hazreti Muhammet'den Hazreti Ali'ye ve Atatürk... Bunlar Türkiye'nin temelidir. 24 Kasım 2009





Sapık Şia'nın sevilen(!) imamlarından Ticani'nin ve Türkiye'deki bazı Alevilerin İnancı :
"Hz. Ali (r.a) ile selanikli mason kemal olarak geri geldiğine inanıyor"




Tıkla : tumgazeteler

[GULYARASI]184[/GULYARASI]
 
A Çevrimdışı

acancan

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Nasılki ehli sünnet inancında sizin yaptığız gibi şiayı tekfir edenler olduğu gibi , şianın içindede ehli sünneti tekfir eden kesimler vardır. Sapık şianın bazı görüşlerini tüm şianın görüşleri gibi yansıtmak sizin tarfsızlığınızı ve olaya objektif bakmanızı engellemiştir. Hiç bir ehli kıble tümden tekfir edilmez. Tüm mezheplerin içinde aşırı görüşlü olanlar vardır biz sünnilerde de sizin gibi şiadada vardır. İran islam devriminden sonra mezheplerrin yakınlaştırılaması diye birkuruluş kuruşumuştur. bu müslümanlar arasındaki ihtilafları gidermek için kurulmuştur. Mukteda sadır hakkında bazı viedolar yüklemişsiniz. peki ıraktaki şii camilerinde 5000 ne yakın insan öldü bu katliyamarı kim yaptı sizin gibi ehlisünnet taasubu bulunan cemaatler. herkes hesabı allaha verecek. ortada amerika israil gibi düşmanlar varken siz muaviye tarafını tutmuşsuzun. peki şianin hiç haklı bir görüşü yokmu. buna hiç değinmemişsiniz.. bu da sizin ojjektifliğinize gölge düşürüyor.. hz. ömerin hz. fatimanın kemiklerini kırmasını niye gündeme getirmemişsizin ki hz. fatima ondan sonra vefat ediyor. hz. muhammedin hz. fatimaya verdiği fedek arazilerini hz. ömer geri alıyor. bunu niye söylemediniz. emeviler abbasiler hilafeti kaldırıp saltanatı getirdiler şia ise buna tarih boyunca karşı çıkmıştır bunu göndeme getirmemişsizin. tarih boyunca ehlibeyt katledildi bunu gündeme getirmemişsiinz. neyse mezlhep taasubu bizde oldukça allah hepimizi islah etsin biraz tarih okumak lazim. alllah sizi ehlibeyt ile temizlemek ister. ayet.... size iki şey bırakıyorum allahın kitabı ve ehlibeytim. buda hadis bizim kaynaklarda var.. neyse selamlar yazcak çok şey var ama
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
Nasılki ehli sünnet inancında sizin yaptığız gibi şiayı tekfir edenler olduğu gibi, şianın içindede ehli sünneti tekfir eden kesimler vardır. Sapık şianın bazı görüşlerini tüm şianın görüşleri gibi yansıtmak sizin tarfsızlığınızı ve olaya objektif bakmanızı engellemiştir. Hiç bir ehli kıble tümden tekfir edilmez. Tüm mezheplerin içinde aşırı görüşlü olanlar vardır biz sünnilerde de sizin gibi şiadada vardır. İran islam devriminden sonra mezheplerrin yakınlaştırılaması diye birkuruluş kuruşumuştur. bu müslümanlar arasındaki ihtilafları gidermek için kurulmuştur. Mukteda sadır hakkında bazı viedolar yüklemişsiniz. peki ıraktaki şii camilerinde 5000 ne yakın insan öldü bu katliyamarı kim yaptı sizin gibi ehlisünnet taasubu bulunan cemaatler. herkes hesabı allaha verecek. ortada amerika israil gibi düşmanlar varken siz muaviye tarafını tutmuşsuzun. peki şianin hiç haklı bir görüşü yokmu. buna hiç değinmemişsiniz.. bu da sizin ojjektifliğinize gölge düşürüyor.. hz. ömerin hz. fatimanın kemiklerini kırmasını niye gündeme getirmemişsizin ki hz. fatima ondan sonra vefat ediyor. hz. muhammedin hz. fatimaya verdiği fedek arazilerini hz. ömer geri alıyor. bunu niye söylemediniz. emeviler abbasiler hilafeti kaldırıp saltanatı getirdiler şia ise buna tarih boyunca karşı çıkmıştır bunu göndeme getirmemişsizin. tarih boyunca ehlibeyt katledildi bunu gündeme getirmemişsiinz. neyse mezlhep taasubu bizde oldukça allah hepimizi islah etsin biraz tarih okumak lazim. alllah sizi ehlibeyt ile temizlemek ister. ayet.... size iki şey bırakıyorum allahın kitabı ve ehlibeytim. buda hadis bizim kaynaklarda var.. neyse selamlar yazcak çok şey var ama

Şiayı tümden tekfir etmediğimiz gibi bizim bu başlık altındaki demek istediklerimiz şia içindeki küfür, şirk, bidat olan inanç ve amellerine reddiyedir.
Şia ehli sünnet alimlerinin büyük çoğunluğunca dalalet, sapık fırka demekle birlikte tekfir etmemişlerdir. Tekfir eden azınlıkta olan alimler de vardır.
Dikkat edin şia diyorum ehli beyt demiyorum. Ehli beyt ehli sünnet itikadıdır. Ehli beyt ehli sünnet değilse; ehli bidat, ehli sapıktır.


Ali ve . Muaviyye (r.anhuma)'nin aralarındaki savaş etmeleri diğerinin kafir olmasını gerektirmez. Bugün yaşayan ehli sünnetin hemen hemen tamamı o dönemde yaşamış olsak Ali' (r.anh)'in yanında olurduk der. Muaviyye'nin hatalı olması onun dinden çıkması yada İslamı iki fırkaya (şia sunni) bölmesi gerektirmez. Ama biz Aliciyiz anlamında şiayız derseniz kamplaşma olur, zamanla da bu kin ile, kendinizi hem inanc hemde ameli olarak farklı farklı yaşamak zorunda hissedersiniz .

Şimdi konuya sakin olarak dön ve burada yayınlanan resim ve videoların savundukların var ise Kuran ve sünnet ile delilini getir. Yok ise biz burada sadece Şiayı değil, kendini ehli sünnete nisbet edenlerin içindeki küfür, şirk , hurafe ve bidatleri ortaya koyuyor bunları reddediyoruz.
Şahıslara ve cemaatlerin tekfirine yaklaşmamaya çalışıyoruz. Mutlak tekfir ile muayyen tekfir ayr ayrı değerlendirilir.
 
laylay Çevrimdışı

laylay

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
abdulhak ahi sana bişey sorucam ..adam yorumunda hz ömer hz. fatımanın kemiklerini kırdı daha sonra öldü...diyor bu doğrumu???
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
abdulhak ahi sana bişey sorucam ..adam yorumunda hz ömer hz. fatımanın kemiklerini kırdı daha sonra öldü...diyor bu doğrumu???
Şia sapkınlığı.
Aişe (r.anha= annemize zina ettin diyen (şia) , Cennetle müjdelenen sahabelere zalim demesi normaldir




Hamaney'in Humeyni'ye Secdesi

 
A Çevrimdışı

acancan

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
erkek erkeğe jpg ler fotomontajdir.. Birakın bir alimi sokaktaki adam bile böyle hareketler yapmaz. Bizdede tüürbeleri kutsayanlar çaput bağlayanlar demirini taşını öpenler var.. İnsanlar birini sevdilermi aşarı muhabbet gösterebilirler. Şimdi tüm sünniler böylemidir diyeceğiz. bu yanlış düşünce olur
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
erkek erkeğe jpg ler fotomontajdir.. Birakın bir alimi sokaktaki adam bile böyle hareketler yapmaz. Bizdede tüürbeleri kutsayanlar çaput bağlayanlar demirini taşını öpenler var.. İnsanlar birini sevdilermi aşarı muhabbet gösterebilirler. Şimdi tüm sünniler böylemidir diyeceğiz. bu yanlış düşünce olur

Fotomontaj olduğunu hangi teknikle bildin ? İspatlayamazsan müfterisin !

Ayrıca şianın kabir ziyaretiyle ilgili akidesinin yukarıdakilerden farklı olduğunu, ister video ister kitaptan delil olarak buraya sun.


177



RAFİZİ ŞEYHİNİN KÜFRÜ


182
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
mukteda-el-sadr.jpg
mukteda-sadr2.jpg

45727.jpg




İLK DEFA TÜRKÇE YAYIMLANMAKTA olan bu belge Şii zihniyetin tecessüm ettiği Mehdi Ordusu’nun Irak’ta Sünni kesime yönelik sistematik bir şekilde etnik temizlik yaptığına dair çok önemli bilgiler içermektedir.

10/2006 tarihli, Mehdi Ordusu Güçleri komutanı imzalı, “Şia ala humul galibun” sloganı başlıklı bu belgede Diyala bölgesine girilerek (özellikle denilip yer isimleri de veriliyor) buradaki “Navasıb ve Sünni Teröristlerin” temizlenmesi emri veriliyor.

Mulahaza kısmında ise Şii Irak Hükümeti ile bu milis güçler arasındaki bağı açıkça ortaya koyan bilgiler yer alıyor. Şöyleki; Irak ordusundan Hammerler kısmından, ordu elbiselerinden, monikat tipi araçlardan, ambulanslardan, polis araçları ve elbiselerinden ve olağanüstü hal birimi elbiselerinden oluşan desteklerin Mehdi Ordusuna iletileceği ifade ediliyor!

Bu resmi araç ve elbiselerle de Şii örgüt istediği tutuklama, cinayet ve saldırıları rahatlıkla yapabilecektir!

KORKUNÇ BİLGİ :

Belgede Mukteda Sadr’ın Sünni Navasıbları gördüğünüz yerde öldürünsözü gereği mezkur bölgelerdeki Sünnilerin tutuklanması, evlerinin yıkılması, kadınlarının… gibi eylemlerin yapılması salık veriliyor?


Son Not:
Bu belgeyi halen ısrarla fanatik Şii Mukteda Sadr’a ve mezhepçi Mehdi Ordusuna selam gönderen, onları Sünni-Şii vahdetini sağlayan, daha ileri giderek Sünni camilerini koruyan bir örgüt gibi lanse edenlerin suratına çarpıyoruz!



İşte Sünnilerin katledilme fermanı ve belgesi..
İran Analiz Sitesi
fn1769.jpg
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
Mukteda es Sadr ve Ceyşu'l Mehdi Gerçeği
Şia'nın Ehl-i Sunnet Düşmanlığı



 
Q Çevrimdışı

q.met

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
( bu maddeler şia alimlerin yazdığı kitablardan alıntılar yapmak suretiyle Şiilerin batıl akidelerini de şifre etmek için yazılmış olan üç eserden derlenmiştir.maddeleri sıralarken sadece o maddenin hangi risalede geçtiğine işaret edilmiştir..ismi verilen risale okunduğu zaman şii alimlerin kendi eserlerinden iktibaslar yapıldığını ve buna mukabil olaraktan Şiiler hakkında ortaya atılan iddiaların onların kendi kaynaklarından yapılan iktibaslarla isbatlandığı gerçeğine şahit olunacaktır.söz konusu üç eser sırasıyla ibn teymiyyenin minhacüs-sünne sinin muhtasarı olan ‘’el munteka’’…Abdullah bin Muhammed es-sadık adlı kişinin yazdığı ‘’şianın inaç esasları’’ adlı küçük risale ve muhibbuddin hatib adlı kişinin yazdığı
‘’’el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye adlı eserdir.bilindiği üzere Şiilerde birçok fırkaya ayrılmıştır..kendi içlerinde görüş ayrılıkları vardır..bütün Şii fırkalarının bu sayılan maddelerin tümüne itikad ettiğini söylemek zor olsada bir çok maddede aynı düşündükleri gerçektir.)


40 madde’de ŞİA AKİDESİ

1. Şiiler kuranı kerimin tahrif olduğuna inanırlar..ve kuranı doğru olarak bilenlerin sadece 12 imam olduğunu iddia ederler (şianın inanç esasları)

2. Şiiler imamlarının masum olduğuna inanırlar. (el munteka)

3. Şiiler ruyeti inkar ederler.(el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

4. kendileri senedi ve isbatı olmayan onbinlerce şii kaynaklı hadisle amel etmekle iken...sünni kaynaklarda geçen ve senedleri olan hadislerin dörtte üçünden fazlasını reddederler. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

5. Şiiler kerbelayı beytullahtan daha faziletli sayarlar.. (şianın inanç esasları)

6. Şiiler hz aliden önceki halifelerin zalim yada kafir olduğunu iddia ederler.. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

7. Şiiler hz ebu Bekir ve hz ömere lanet okurlar. (şianın inanç esasları)

8. peygamberlerin getirdiği şeriatın sadece avama hitab eden bir ilim olduğunu gerçek ilmi(ilm-i hakikat) ise 12 imamdan başka hiç kimsenin bilmediğini iddia ederler.. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

9. hz ali (ra) nin ve onun zürriyetinden gelenlerin fikirlerine muhalefet eden herkesin ya zalim ya kafir,yada fasık olduğuna inanırlar.. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

10. takiyye adı altında münafıklığı akide edinirler.. (şianın inanç esasları)

11. 12 imamın yaptığı her ameli Allahın emrettiği bir dini kural olarak telakki ederler. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

12. Allahın sıfatlarını inkar ederek cehmiyyenin yolunu takip ederler.. (şianın inanç esasları)

13. Şiiler imamiye mezhebine uyulması vacib olan tek mezheb olduğuna inanırlar.(el-munteka)

14. Şiiler hz ali hakkında aşırı giderler,bazıları onun vasi,bazıları peygamber,bazılarıda ilah olduğunu iddia ederler:.( el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

15. Şiiler hz ebubekir ve hz ömer hakkında cibt ve tağut yakıştırmasını yaparlar.. (şianın inanç esasları)

16. Şiiler bazı ölülerin yeniden dirilip ahir zamanda dünyaya döneceğine(ricat) inanırlar..bu inanışa göre 12. imam ahir zamanda gelecek hz ebubekr ve hz omer’i çarmıha gerecektir.. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

17. yine aynı inanışa göre 12.imamın ahirzamanda gelip müminlerin annesi hz aişeyi diriltip ona had cezası uygulayacağına inanırlar.. (şianın inanç esasları)

18. hz ömerin öldürüldüğü günü en büyük bayram,şeref,müjde,büyük temizlik,bereket ve teselli günü olarak kabul ederler. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

19. Şiiler kendi çocukları haricinde doğan bütün çocukları fahişe çocuğu sayarlar.. (şianın inanç esasları)

20. Şiiler bir kimseyle ancak nıfak üzere muamele ederler..( minhacüs-sünne)

21. Şiiler 12 imamın gaybı bildiğini iddia ederler..( (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

22. Şiiler hz aişe ve hz ömerin kızı hz hafsaya lanet okurlar.. (şianın inanç esasları)

23. Şiiler Allahtan başkasına kurban keserler ve adak adarlar. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

24. Şiiler şer’i yaratanın Allah olmadığını iddia ederler.. (el munteka)

25. 12 imamın hatadan masum olduğuna inanırlar. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

26. 12 imam vasıta edilmeksizin Allahın rızasının kazanılamayacağını iddia ederler.. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

27. Allaha kulluk etmenin imamlara itaatle mümkün olacağını ve imamlardan başkasına itaat etmenin Allaha şirk koşmak olduğunu iddia ederler.. (şianın inanç esasları)

28. hz ömeri şehid eden Mecusi ebu lülüe’yi bir din kahramanı olarak kabul ederler. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

29. şiiler hz alinin bütün sahabelerden üstün olduğunu ve hilafetin ilk olarak onun hakkı olduğunu iddia ederler.. (el munteka)

30. Şiiler resulullahın ölümünden sonra az sayıdaki bir topluluk dışında bütün sahabelerin mürted olduğuna inanırlar.(şianın inanç esasları)

31. Şiiler Allahtan başkalarına,kullara dua ederler,onlardan isterler.. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

32. ‘’12 imamlar olmuş ve olacak her şeyin ilmini bilirler.hiçbir şey onlara gizli değildir’’..diye itikad ederler. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

33. Şiiler ehli sünnetin kanlarını ve mallarını mübah sayar.. (şianın inanç esasları)

34. Şiiler hz hüseyinin kerbelada ki kabrini ziyaret etmeyi beytullahı hac etmekten daha faziletli sayarlar.. (şianın inanç esasları)

35. Şiiler enes,Cabir,ve ebu hureyre (ra) gibi meşhur sahabelere hakaret eder ve onlarıda tekfir ederler. (şianın inanç esasları)

36. 12 imam ne zaman öleceğini bilir.ve kendileride ölmeyi istemedikçe ölmezler. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

37. tarih boyunca bir çok kez Müslümanlarla kafirlerin savaşlarında Yahudileri,haçlı hırıstiyanlarını,tatarları,desteklemişler ve Müslümanlara karşı onlara dostluk göstermişlerdir.. (şianın inanç esasları)

38. Şiiler zındıklıkla ,ilhadla ,kasıtlı ve bolca yalan söylemekle tanınırlar.. (şianın inanç esasları)

39. ‘’’imamların dereceleri peygamberlerin derecesinden yüksektir.’’’diye inanırlar. (el hutut-ul arıza li’ş şiati-l-isney aşeriyye)

40. muta nikahını mübah kabul ederler ve hatta muta çocuğunun daimi nikah çocuğundan daha faziletli olduğuna inanırlar.. (şianın inanç esasları)
 
Q Çevrimdışı

q.met

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
EHL-İ SÜNNET NE DEMEKTİR? KISACA TARİFİ;

Ehlisünnet demek; Kur’anı Kerim’i olduğu gibi itirazsız kabul etmek, demektir.
Ehlisünnet demek; Tüm sahih hadisleri itirazsız kabul etmek, demektir.
Ehlisünnet demek; Tüm sahabeleri itirazsız kabul etmek, demektir.
Ehlisünnet demek; Kur’an’ı, Resulullah’ı, Sahabeleri, Ehlibeyt’i itirazsız kabul etmek, demektir.
Ehlisünnet demek; Günümüzde bunların yolunda giden dört hak mezhebi takip eden, demektir.
Ehlisünnet demek; İslâm’ın can damarı, dosdoğru yolu ve özü demektir.

ŞİA (Şİİ) NE DEMEKTİR? KISACA TARİFİ;

Şia demek; Kur’an-ı Kerim’in tam olmadığını, değiştirildiğini iddia etmek, demektir.
Şia demek; Hadislerin bir bölümünü kabul edip diğerlerini red etmek, demektir.
Şia demek; Ehlibeyt kabul edip bunların harici diğer sahabelere hakaret ve iftira atmak, demektir.
Şia demek; Kur’an’a muhalif, hadislere muhalif, sahabelere muhalif, Sünnet’e muhalif olmak, demektir.
Şia demek; Ehlibeyt’e olmayan bu bid’at maddeleri iddia edip günümüze de yaşayan Şia’lar demektir.
Şia demek; Bid’at fırkanın fikir babası olan İbn-i Sebe demektir.

Evet, Müslüman kardeşlerim, Ehlisünnet ile Şia arasındaki farka kısaca özetledim. Yorumu sizlere bırakıyorum.
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Kur'an'a Dil Uzatanları Şia Alimlerini Tanıyalım

1-Şeyhu-l-Mufid :

Kur,an,ın değiştirildiğine bazı zalimlerin Kur,an,da eksiltme ve çıkarma yaptıklarına dair rivayetler Muhammed (s.a.v) ailesinden olan hidayet imamları yoluyla müstefiz olarak gelmiştir (Evailu,l-Makalat s.91)

2-Ebu-l-Hasen el-Amili :

Aşağıda gelen ve diğer mütevatir rivayetlere göre göz ardı edilemez bir hakikat olarak elimizde var olan Kur,an,da Rasülullah (s.a.v),den sonra bir takım değişiklikler vuku bulmuştur.Kur,an-ı cem edenler birçok kelime ve ayeti çıkarmışlardır (el-Mir,atu-l-Envar ve Mişkatu-l-Esrar eserin ikinci mukaddimesi s.36 Aynı mukaddime Bahrani,nin Tefsiru-l-Burhan adlı eserinin Daru,t-Tevsir Kum baskısında ve el-A,lemi baskısı s.62,de mukaddime olarak da basılmıştır)

3-Nimetullah el-Cezairi :

İlahi vahiyden mütevatir olduğunun teslim edilmesi ve tümünün Ruhu-l-Emin tarafından indirilmiş olduğunun kabul edilmesi Kur,an,da kelam madde ve irab bakımından tahrif bulunduğuna açıkça dalalet eden müstefiz ve hatta mütevatir rivayetlerin bir kenara bırakılmasına götürür.Halbuki bu rivayetler ashabımız tarafından sıhhati üzerinde görüş birliğine varılmış ve tasdik edilmiş rivayetlerdir (el-Envaru-n-Nu,maniye c.2.s.358)

4-Muhammed Bakır el-Meclisi :

Hişam b.Salim,in Ebu Abdilah aleyhisselam,dan rivayet ettiği Cebrail (a.s) ın Muhammed (s.a.v) e getirdiği Kur,an on yedi bin harftir hadisini şerh ederken şöyle demektedir :

Muvassaktır.Bazı nüshalarda Harun b.Salim yerine Hişam b.Salim şeklinde geçmektedir.Rivayet sahih tir.Bu ve benzeri bir çok sahih rivayet Kur,an,nın eksik değiştirilmiş olduğunu açıkça ifade etmektedir.Benim görüşüme göre bu konuya ilişkin rivayetler manen mütevatirdir.Bu rivayetlerin tümden bir kenara atılması daha işin başında bütün rivayetlere güveni ortadan kaldırır.Hatta o kanıdayım ki : bu konuya ilişkin olan rivayetler imamet hakkındaki rivayetlerden daha aşağı değildir.İmameti rivayetle nasıl ispat edebilirler. (Meclisi Mir,atu-l-Ukul c.12.s.525)

(*)-Yani tahrif konusundaki rivayetleri bir kenara atılırsa imamet mevzusunu rivayet yoluyla nasıl ispatlayabilirler ?

5-Sultan Muhammed el-Cenebazi :

Kur,an,da şüphe götürmeyecek biçimde arttırma eksiltme tahrif ve değiştirmenin vaki olduğuna dair rivayetler temiz ve pak imamlardan müstefiz olarak gelmiştir (Beyanu,s-Sa,ade fi Makamati,l-İbade Muessesetu-l-A-lemi s.19)

6-Allame Seyyid Adnan el-Bahrani :

(Tahrifle ilgili) haberler sayılmayacak kadar çoktur.Tevatür sınırını da aşmışlardır (Meşarıku,ş-Şümusi,d-Durriyye s.126 el-Mektebetu-l-Adnaniyye,Bahreyn)

7-Alleme Abdullah Şebber :

Aralarında ihtilaf bulunan iki hadisi şerhederken şu satırlara yer vermektedir :

Birinciye nispetle aradaki çelişkinin şu şekilde kaldırılması mümkündür.Hz Peygamber (s.a.v) e indirilmiş olan Kur,an bügün bizim elimizde bulunandan daha fazladır.Mütevatir derecesine yaklaşmış olan birçok rivayet de dalalet ettiği üzere Kur,an-dan birçok bölüm çıkarılmıştır (Mesabihu-l-Envar fi Halli Muşkilati,l-Ahbar c.2.s.295 H.no :153,Muessesetu,l-Alemi,Beyrut)

Önde Gelen Şia Alimleri Kur,an,da Tahrif ve Eksiklik Bulunduğu Görüşünün Şia Mezhebinin Temel Meselelerinden Olduğunu Söylerler :

1-Ebu,l-Hasen el-Amili :

Fikrime göre rivayet ve eserlerin incelenmesiyle bu görüşün (Kur,an,ın tahrif ve değişime maruz bırakıldığı) Şia mezhebinin temel meselelerinden ve hilafet gasbının en öne çıkan hedeflerinden biri olduğu hükmüne götüren doğru bir görüş olduğu açıkça görülmektedir (Mir,atu-l-Envar ve Mişkatu-l-Mu-cizat tefsirinde 2.mukaddime 4,fasıl Aynı mukaddime Bahrani,ye ait el-Burhan adlı tefsire de mukaddime olarak basılmıştır.A-lemi baskısı Beyrut.s.84 : Daru-t-Tefsir baskısı Kum .s.49)

2-Alleme Adnan el-Bahrani :

El-Bahrani de tahrif görüşünün kendi mezheplerinin zarürat-ı diniyesinden olduğunu ifade etmektedir (Meşariku,ş-Şumusi,d-Durriyye s.126,el-Mektebetu-l-Adnaniyye,Bahreyn)

Önde Gelen Şia Alimleri Şia,nın Kur,an,ın Tahrif ve Eksiltmeye Maruz Bırakıldığı Konusunda Görüş Birliği Ettiklerini söylemektedirler :

1-Allame Adnan el-Bahrani :

Kendi nazarında tahrif ifade eden rivayetleri zikrettikten sonra şöyle der :

Tevatür sınırını aşmış sayılamayacak kadar çok rivayet bulunmaktadır.Kur,an,ın tahrifi ve değiştirilmiş olduğu görüşü : iki fırka arasında yaygınlık kazanmış olması ashab ve tabiin nazarında kabul gören hususlardan olması hak ehli fırka(?) içinde icma konusu olması ve mezheblerinde bilinmesi gereken zaruri meselelerden sayılması nedeniyle bu tür rivayetlerin nakledilmesinde çok fazla fayda bulunmamaktadır (Meşariku,ş-Şumusu,d-Durriyye s.126 el-Mektebetu-l-Adnaniyye,Bahreyn)

(?)-Bahrani Şia,nın kendi nazarında hak ehli fırka olduğunu ve Kur,an,ın tahrif edilmişliği konusunda icma ettiklerini ifade etmektedir.
2-Şeyh Muhammed b.Nu,man (el-Müfid)

İmamiyye birçok ölünün kıyamet gününden önce tekrar dünyaya dönmesi gerektiği üzerind ittifak etmiştir.Allah azze ve celaluhu,nun sıfatı olarak beda ifadesinin kullanılabileceği üzerinde de ittifak etmişlerdir.Ayrıca dalalet önderlerinin Kur,an,ın telifiyle alakalı birçok hususta muhalefet ettikleri vahyin gereğinden ve Rasül (s.a.v) in sünnetinden saptırmış oldukları konusunda da müttefiktirler (Evailu,l-Makalat s.48,49iDaru,l-Kitrabi-l-İslami,Beyrut)

Sahih olan asıl Kur,an,ın Mehdi Muhtazar (Beklenen Mehdi) yanında bulunduğunu yani şu an var olan Kur,an,ın sahih olmadığını iddia etmketedirler.Mehdi ile birlikte bulunan Kur,an şu an var olan Kur,an ile aynı ise Şia,nın Mehdi,nin yanında Kur,an bulunduğu iddiasının ne anlamı vardır.

El-Kafi,de yer alan rivayette Muhammed (s.a.v) e indirilen Kur,an,ın on yedi bin harften müteşekkil olduğu ifade edilmektedir.Oysa ki şu anda var olan Kur,an yaklaşık olarak 6200 ayetten oluşmaktadır.Bu hadisi şerheden Şii alimler de Kur,an,ın eksik olduğunu iddia etmektedirler.Alleme el-Meclisi Mir,atu-l-Ukuf,da(1) Alleme Muhammed Salih Mazindrani Şerhu Usuli-Kafi,de(2) ve Muhakkık Mirza Habibullah el-Hui bu iddiayı dile getiren Şii alimlerdendir(3)

Şia alimlerinin Velayet Süresi Nüreyn Süresi gibi bazı sürelerin tamamen çıkarıldığı yönünde iddialar ileri sürmeleri? Allame el-Meclisi Tezkiratu-l-Eimme adlı eserinde(4) Allame Habibullah el-Haşimi Minhacu,l-Bera,a fi Şerhi Nehci-l-Belağa(5) adlı kitabında Nuri et-Tebersi Faslu-l-Hitab,da(6) ve daha başka Şii alimler böyle bir iddiada bulunmaktadırlar.

El-Meclisi(7) ve Habibullah Haşimi el-Hui(8) gibi Şia,nın önde gelen alimleri Kur,an-daki tahrifin yalnızca tefsirinde değil lafızlarında da vuku bulduğunu benimsediklerini itiraf etmektedirler.

(1)-Mir,atu-l-Ukul fi şerhi Ahbari Ali,r-Rasül c.12.s.525 Daru,l-Kütübi,l-İslamiyye.Tahran.

(2)-Şerhu Usüli-l-Kafi Kitabu Fadli,l-Kur,an c.11.s87-88,İhyau,t-Turas baskısı Beyrut.

(3)-Minhacu-l-Bera,a fi Şerhi Nehci,l-Belağa c.2.s170.İhyau-t-Turas baskısı Beyrut.

(4)-Tezkiratu-l-Eimme s.18-19-Mevlana yayınları arasında Farsça olarak yayınlanmıştır.

(5)-Minhacu-l-Bera,a fi şerhi Nehci,l-Belağa c.12.s.216-217 Muesseset-l-Vefa Beyrut İhyau-t-Turas baskısı c.2s.172.

(6)-Faslu-l-Hitab fi İsbati Tahrifi Kitabi Rabbi-l-Erbab s.110.

(7)-Mir,atu-l-Ukul fi Şerhi Ahbari Ali,r-Rasül c.12.s.525.Daru-l-Kütübi,l-İslamiyye,Tahran.
(8)-Minhacu-l-Bera,a fi şerhi Nehci-l-Belağa c.12.s.216-217,Muessesetu,l-Vefa Beyrut İhyau,t-Turas baskısı.c.2.s.173.

EHL-İ SÜNNET VE KUR,AN-I KERİM

Ehl-i Sünnet ve tüm Müslümanlar Kitabullah,ın tahriften ekleme ve eksiltmeden korunmuş olduğu konusunda icma etmiştir.Kur,an Allah Celle Celaluhu,nun koruması altındadır : ۞ Kur,an,ı Kesinlikle biz indirdik; Elbette onu koruyacak olan da biziz (Hicr, 15/9)۞ Ehl-i-Sünnet tarafından itimad edilen eserlerde buna muhalif tek bir sahih rivayet yer almamaktadır. Ehl-i sünnetten olan müfessirler; Kur,an,ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu koruyacak olan da biziz (Nicr 15/9) ayet-i kerimesinin tefsirinde Kur,an,ın değişime dönüşüme ve tahrife tabi tutulmaktan korunduğunu zikrederler.Misal olarak şu tefsirlere bakılabilir; Cami,u Ahkami,l-Kur,an Tefsiru İbn Kesir; Beydavi Envaru-t-Tenzil; Alusi Rühu,l-Me,ani; Şankiti advau,l-Beyan vs….

Önde gelen Sünni alimler Kur,an da ekleme ya da eksiltme olduğuna inananın dinden çıktığını açıkça ifade etmektedirler.Ehl-i-sünnet bu inancı delile dahi ihtiyaç göstermeyecek derecede meşhur ve mütevatir bir inançtır.Dahası bu inanç Müslümanlar nezdinde mütevatir olarak kabul edilen esaslardan biridir.

۞Kadı İyaz rahımullah şöyle der: Tüm yeryüzünde Müslümanlarca okunan Müslümanların eliyle Mushaflarda yazılmış olan ilki Fatiha Süresi sonuncusu da Nas Süresi olan süreleri iki kapak arasında bir araya toplayan Kur,an,ın peygamberi Muhammed (s.a.v) e Allah,u Teala tarafından inzal edilmiş kelamı ve vahyi olduğu üzerinde Müslümanlar icma etmiştir.Bununla birlikte içindeki her şeyin hak olduğu konusunda ve kasıtlı olarak Kur,an,dan herhangi bir şeyi çıkaranın tek bir harfi yerine icma edilmiş olan mushafta bulunmayan ve Kur,an,dan olmadığında görüş birliğine varılmış olan bir başka harfi kasıtlı olarak koyanın ya da herhangi bir harf eklemede bulunanın kafir olduğu konusunda da icma etmişlerdir (eş-Şifa .s.1102-1103)

Kadı İyad Ebu Osman el-Haddad,ın şöyle dediğini nakleder : Tevhidi din olarak benimsemiş olan herkes Kur,an,dan bir tek harfin inkarının küfür olduğu hususunda hemfikirdir.

۞İbn Kudame rahımullah de şunları kaydeder : Kur,an,dan tek bir süreyi kelimeyi ya da üzerinde ittifak sağlanmış bir tek harfi inkar edenin kafir olduğu konusunda Msülümanlar arasında ihtilaf bulunmamaktadır (İbn Kudame Lum,atu-l-İ-tikad.s.19)

۞Kadı Ebu Yala Rahımullah şöyle demektedir : Kur,an değişme dönüşüme eksiltme ya da artırıma tabi tutulmamıştır.Rafiziler (Şialar) ise bunun aksine görüş beyan ederek Kur,an,ın değiştirildiğini,dönüştürüldüğünü nazım ve tertibinde farklılıklar meydana getirildiğini ileri sürmektedirler.Ebu Yala daha sonra sözlerini şöyle sürdürür- Kur,an bir gurup sahabinin huzurunda bir araya cem edilmiş derlenmiştir.Ashab Kur,an üzerinde icma etmiş ve hiçbirisi inkar red ya da yıkıcı bir eleştiride bulunmamıştır.Kur,an-ı değişime ya da dönüşüme tabi tutan biri var olsaydı mutlaka ashabdan biri tarafından nakledilirdi.Çünkü böyle bir durum normal şartlarda sükut ederek geçilmesi mümkün görülmeyen konulardandır.Kur,an üzerinde değişiklik yapan biri var olsaydı eğer Hz.Ali radıyallahu anh,ın bunu açıklaması düzeltmesi ve değişiklik yapılan noktaların düzeltildiğini insanlara genel olarak açıklaması gerekirdi.Böyle yapmadığına göre ve hatta var olan Kur,an,ı okuyup ona göre muamele ettiğine göre; bu da göstermektedir ki, Kur,an değişime ve dönüşüme tabi tutulmamıştır(el-Mu-temed li Usüli,d-Din .s.258)

۞İbn Hazm rahımullah şunları kaydeder : İki kılıf arasında bulunan mushafta değiştirme yapıldığını söylemek apaçık küfürdür; Rasülullah (s.a.v) i yalanlamaktır (e-Fasl fi,l-Milel ve,n-Nihal.s.40)

۞Şeyhulislam İbn Teymiyye rahımullah şunları kaydeder : Kur,an dan bazı ayetlerin çıkarıldığı ya da ketmedildiği yolunda iddialar ileri sürenler veya meşru amelleri rafa kaldıracak tarzda batini bir takım yorumları bulunduğunu iddia edenler aynı hüküm (tekfir hükmü) altına dahildirler.Böyleleri Karmati,Batıni,Tenasuhçu (Reenkarnasyoncu) gibi adlarla anılırlar.Bunları küfre girdikleri konusunda ihtilaf bulunmamaktadır (es-Sarimul-Meslul s.586 Daru-l-Kutubi,l-İlmiyye,Beyrut)


اِنَّا نَحْنُ نَزَّلْنَا الذِّكْرَ وَاِنَّا لَهُ لَحَافِظُونَ

Kur'an'ı Kesinlikle biz indirdik; Elbette onu koruyacak olan da biziz (Hicr, 15/9)
 
E Çevrimdışı

Ehli_Hadis

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
ŞİA,NIN KUR'AN'IN EKSİK OLDUĞU İDDASI

Muhakkık allame Hacı Mirza Habıbullah el-Haşimi el-Hui,Minhacu,l-Beraa fi şerhi Nehci-l-Belağa (Muessesetu-l-Vefa Beyrut) 2/214-220 Muhtar 1,de Kur,an,ın eksik olduğuna dalalet eden delilleri zikretmiştir.Biz de burada bu şii alimin saydığı gibi delillerin bazısını zikrediyoruz.

1) Velayet Süresi,nin eksik olması,
2) Nureyn Süresi,nin eksik olması,
3) Ayetlerdeki bazı kelimelerin eksik olması.

İDDİA ETTİKLERİ VELAYET SÜRESİ


يأيها الذين آمنوا آمنوا بالنورين أنزلناهما يتلوان عليكم آياتي ويحذرانكم عذاب يوم عظيم. نوران بعضهما من بعض وأنا السميع العليم. إن الذبن يوفون ورسوله في آيات لهم جنات النعيم (كذا) والذين كفروا من بعد ما آمنوا بنقضهم ميثاقهم وما عاهدهم الرسول عليه يقذفون في الجحيم. ظلموا أنفسهم وعصوا الوصي الرسول أولئك يسقون من حميم. إن الله الذي نور السموات الأرض بما شاء واصطفى من الملائكة وجعل من المؤمنين أولئك في خلقه يفعل الله ما يشاء لا إله إلا هو الرحمن الرحيم. قد مكر الذين من قبلهم برسلهم فأخذهم بمكرهم إن أخذي شديد أليم. إن الله قد أهلك عاداً وثموداً بما كسبوا وجعلهم لكم تذكرة فلا تتقون. وفرعون بما طغى على موسى وأخيه هارون أغرقته ومن تبعه أجمعين. ليكون لكم آية وإن أكثركم فاسقون. إن الله يجمعهم في يوم الحشر فلا يستطيعون الجواب حين يسألون. إن الجحيم مأواهم وأن الله عليم حكيم. يأيها الذين كانوا عن آياتي وحكمي معرضون. مثل الذين يوفون بعهدك أني جزيتهم جنات النعيم. إن الله لذو مغفرة وأجر عظيم. وإن علياً من المتقين. وإنا لنوفينه حقه يوم الدين. ما نحن عن ظلمه بغافلين. وكرمناه على أهلك أجمعين. فإنه وذريته لصابرون. وإن عدوهم إمام المجرمين قل للذين كفروا بعدما آمنوا طلبتم زينة الحياة الدنيا واستعجلتم بها ونسيتم ما وعدكم الله ورسوله ونقضتم العهود من بعد توكيدها وقد ضربنا لكم الأمثال لعلكم تهتدون. يأيها الرسول قد أنزلنا إليك آيات بينات فيها من يتوفاه مؤمناً ومن يتوليه من بعد يظهرون. فأعرض عنهم إنهم معرضون. إنا لهم محضرون. في يوم لا يغني عنهم شيء ولا هم يرحمون. إن لهم جهنم مقاماً عنه لا يعدلون. فسبح باسم ربك وكن من الساجدين. ولقد أرسلنا موسى وهارون بما استخلف فبغوا هارون. فصبر جميل فجعلنا منهم القردة والخنازير ولعناهم إلى يوم يبعثون. فاصبر فسوف يبصرون. ولقد آتيناك بك الحكم كالذين من قبلك من المرسلين. وجعلنا لك منهم وصياً لعلهم يرجعون. ومن يتولى عن أمري فإني مرجعه فليتمتعوا بكفرهم قليلاً فلا تسأل عن الناكثين. يأيها الرسول قد جعلنا لك في أعناق الذين آمنوا عهدا فخذه وكن من الشاكرين. إن علياً قانتاً بالليل ساجداً يحذر الآخرة ويرجوا ثواب ربه قل هل يستوي الذين ظلموا وهم بعذابي يعلمون. سنجعل الأغلال في أعناقهم وهم على أعمالهم يندمون. إنا بشرناك بذريته الصالحين. وإنهم لأمرنا لا يخلفون. فعليهم مني صلوات ورحمة أحياء وأمواتا يوم يبعثون على الذين يبغون عليهم من بعدك غضبي إنهم قوم سوء خاسرين. وعلى الذين سلكوا مسلكهم مني رحمة وهم في الغرفات آمنون. والحمد لله رب العالمين

Faslul Hitab adlı kitaptan:

“Ey iman edenler! İndirdiğimiz iki nura iman edin. Ki o ikisi size ayetlerimi okurlar ve sizi büyük günün azabından sakındırırlar. O iki nur birbirindendir. Ben hakkıyla işiten ve hakkıyla bilenim. Onlar ve Rasulü onlar için ayetler ve nimet cennetleri vardır. (Yine) iman ettikten sonra küfrederek rasule ahdettikleri misakı bozanlar cahim’e (cehenneme) atılırlar. Rasulün vasisine isyan ederek nefislerine zulmedenler, işte onlara kaynar sular içirilir. Şüphesiz gökleri ve yeri nurlandıran Allah meleklerinden dilediğini seçer ve müminlerden kılar. Onlar onun yarattıklarıdır, Allah dilediğini yapar. Ondan başka ilah yoktur, o rahman ve rahimdir. Onlardan öncekiler de rasullerine tuzak kurmuşlardı ve bunun üzerine tuzaklarıyla onları yakaladım. Şüphesiz benim yakalamam şiddetli, can yakıcıdır. Şüphesiz Allah Ad’ı ve Semud’u işlemiş oldukları şeyler sebebiyle helak etti ve onları sizin için bir hatırlatma kıldı. Sakınmıyorsunuz. Musa’ya ve kardeşi Harun’a karşı azgınlık eden Firavunu ve ona tabi olanların hepsini suya batırarak boğdum. Sizin için bir ayet olsun diye. Şüphesiz çoğunuz fasıklarsınız. Şüphesiz Allah haşir gününde hepsini toplar, sorulduklarında cevap vermeye güçleri yetmez. Muhakkak ki varacakları yer cehennemdir ve Allah bilendir, hikmet sahibidir. Ey rasul! Sakındırmamı tebliğ et, sonra bilecekler. Hüsrana uğramış olanlar; ayetlerimden ve hükümlerimden yüz çevirenlerdir. Sana verdikleri ahde riayet edenlerin misali nimet cennetleriyle ödüllendirdiklerim gibidir. Muhakkak ki Allah bağışlayıcı ve bol karşılık vericidir. Şüphesiz Ali sakınanlardandır. Biz din gününde onun hakkını alacağız. Ona zulmedenlerden gafil değiliz. Onu bütün ailene keremli kıldık. Şüphesiz o ve zürriyeti elbette sabredicilerdir. Şüphesiz onların düşmanları mücrimlerin önderidir. İman ettikten sonra küfredenlere de ki: dünya hayatının süsünü talep ettiniz, bunda acele ettiniz ve Allah ile rasulünün size vaadini unutarak akdettikten sonra ahitleri bozdunuz. Sizin için misaller verdik ki hidayet bulasınız. Ey rasul! Sana apaçık ayetler indirdik, onda mümin olarak vefa gösterenler ve senden sonra yüz çevirerek ortaya çıkanlar vardır. Onlardan yüz çevir, zira onlar yüz çevirenlerdir. Biz onlar için hazırladık, kimsenin kimseden bir şey savamadığı günde onlar merhamet olunmayacak, onlar için adalet gösterilmeyen yer olan cehennem vardır. Rabbinin ismini tesbih et ve secde edenlerden ol. Musa’yı ve Harun’un yerine geçmek üzere gönderdik fakat Harun’a azgınlık ettiler. Güzelce sabret. Onları maymunlara ve domuzlara çevirdik ve diriliş gününe kadar onları lanetledik. Sabret sonra görürler. Sana senden önce gönderilenlerinki gibi hükmü verdik. Senin için onların arasından belki dönerler diye vasi kıldık. Kim emrimden yüz çevirirse şüphesiz onu döndürürüz, küfürleriyle biraz oyalanırlar. Sen bozgunculardan sorulmayacaksın. Ey Rasul! Senin için iman edenlerin boyunlarına ahid kıldık, onu al ve şükredenlerden ol. Muhakkak ki Ali boyun eğip geceleri secde eden, ahiretten sakınan ve Rabbinin sevabını ümit eden bir kimsedir. De ki azabımı bildikleri halde zulmedenlerle eşit midir? Onların boyunlarına zincirler vuracağız, onlar yaptıklarına pişman olacaklar. Seni onun salihlerden olan zürriyeti ile müjdeledik. Şüphesiz onlar emirlerimize muhalefet etmezler. Benden onların ölüleri ve dirileri üzerine salâvat ve rahmet vardır. Diriliş gününde, senden sonra onlara taşkınlık edenlere gazap ederim. Muhakkak ki onlar hüsrana uğrayan kötü bir topluluktur. Onların yolunu tutanlara ise benden rahmet vardır ve onlar güvenli odalardadırlar. Hamd âlemlerin rabbi olan Allah içindir.”( İddia ettikleri bu velayet suresi, Kitabını tahrif ve değişiklikten korumayı ahdeden Allah’ın kitabının tahrif edildiğini ispatlamak üzere yazdıkları Faslu’l Hitab adlı kitaptan, Allah’a ettikleri iftirayı okuyucuların görmesi için nakledilmiştir.)

İDDİA ETTİKLERİ FATIMA LEVHASI


هذا كتاب من الله العزيز الحكيم لمحمد نبيه ونوره وسفيره وحجابه ودليله نزل بهالروح الأمين من عند رب العالمين، عظم يا محمد أسمائي واشكر نعمائي ولا تجحد آلائي،إني أنا الله لا إله الا أنا قاصم الجبارين ومديل المظلومين، وديان الدين، إني أناالله لا إله إلا أنا، فمن رجا غير فضلي أو خاف غير عدلي عذبته عذاباً لا أعذبه أحدمن العالمين، فإياي فاعبد وعلي فتوكل، إني لم ابعث نبياً فأكملت أيامه وانقضت مدتهإلا جعلت له وصيا، وأني فضلتك على الانبياء وفضلت وصيك على الاوصياء، واكرمت بشبليكوسبطيك حسن وحسين، فجعلت حسنا معدن علمي بعد انقضاء مدة ابيه، وجعلت حسينا خازن وحيواكرمته بالشهادة وختمت له بالسعادة، فهو أفضل من استشهد وأرفع الشهداء درجة، جعلتكلمتي التامة معه وحجتي البالغة عنده، بعترته اثيب واعاقب، اولهم علي سيد العابدينوزين اوليائي الماضيين وابنه شب جده المحمود محمد الباقر علمي والمعدن لحكمتي،سيهلك المرتابون في جعفر، الراد عليه كالراد علي، حق القول مني لأكرمن مثوى جعفرولأسرنه في أشياعه وأنصاره وأوليائه، اتيحت بعده موسىفتنة عمياء حندس لأن خيط فرضيلاينقطع وحجتي لا تخفى وأن أوليائي يسقون بالكأس الأوفى، من جحد واحدا منهم فقد جحدنعمتي ومن غير آية من كتابي فقد افترى علي، ويل للمفترين الجاحدين عند انقضاء مدةموسى عبدي وحبيبي وخيرتي في علي ولي وناصري ومن (...)النبوة وامتحنه بالاضطلاعبها يقتله عفريت مستكبر يدفن بالمدينة التي بناها العبد الصالح إلىجنب شر خلقي، حقالقول مني لآمرنه بمحمد ابنه وخليفته من بعده ووارث علمه، فهو معدن علمي وموضع سريوحجتي على خلقي لا يؤمن عبد به إلا جعلت الجنة مثواه وشفعته في سبعين من أهل بيتهكلهم قد استوجبوا النار واختم بالسعادة لابنه علي وليي وناصري، والشاهد في خلقيوأميني على وحيي، أخرج منه الداعي إلى سبيلي والخازن لعلمي الحسن وأكلم ذلك بأبنه (...)رحمة للعالمين عليه كمال موسى وبهاء عيسى وصبر أيوب، فيذل أوليائي فيزمانه وتتهادى رؤوسهم كما تتهادى رؤوس الترك والديلم فيقتلون ويحرقون ويكونونخائفين مرعوبين، وجلين تصبغ الأرض بدمائهم ويفشوا الويل والرنة في نسائهم أولئكأوليائي حقاً، بهم أدفع فتنة عمياء حندس وبهم أكشف الزلازل وأدفع الآصار والأغلالأولئك عليهم صلوات من ربهم ورحمة وأولئك هم المهتدون. قال عبدالرحمن بن سالم : قالأبو بصير : لو لم تسمع في دهرك إلا هذا الحديث لكفاك، فصنه إلا عن أهله

Bu kitap, Aziz ve Hakim olan Allah’tan peygamberi, nuru, elçisi, hicabı ve delili olan Muhammed’e ruhul emin ile alemlerin rabbinden indirilmiştir. Ey Muhammed! İsimlerimi yücelt, nimetlerime şükret, inkâr etme. Şüphesiz ben kendisinden başka ilah olmayan Allah’ım. Ben zorbaları kıran, mazlumların hakkını alanım. Dinin deyyanıyım. Ben kendisinden başka ilah olmayan Allah’ım. Kim benden başkasından üstünlük umarsa ve kim benden başkasından korkarsa âlemlerde kimseye yapmadığım şekilde şiddetli azap ederim. Yalnız bana kulluk et ve bana tevekkül et. Ben hiçbir peygamber göndermedim ki, günlerini tamamlamış, müddetini eksiltmiş olayım da ona bir vasi kılmamış olayım. Seni peygamberler üzerine üstün kıldığım gibi vasini de vasiler üzerine üstün kıldım. Çocuğun ve iki torunun hasen ile huseyni sana ikram ettik. Hasen’i, babasının müddetinin bitmesinden sonra ilmimin madeni kıldım. Huseyn’i vahyimin hazinedarı kıldım ve ona şehadet ikram ederek ona mutlu son kıldım. O şehitlerin en faziletlisi ve derecesi en yüksek olanıdır. Tam kelimemi ve ulaşan hüccetimi onun yanında kıldım. Onun ailesi ile soyunu devam ettirdim. Onların ilki abidlerin efendisi, geçmiş velilerimin süsüdür. Oğlu, dedesi el-Mahmud’a benzeyen Muhammed el-Bakır, sancağım ve hikmetimin madenidir. Cafer hakkında şüphe edenler helak olacaktır. Ona karşı çıkan bana karşı çıkan gibidir. Benden söz hak olmuştur ki; Cafer’e meskenini ikram edeceğim, şialarını, yardımcılarını ve dostlarını sevindireceğim. Ondan sonra Musa’yı bağışladım. Karanlık gecede kör bir fitne! Muhakkak ki farzlarım kopmaz iptir, hüccetim gizlenemez, dostlarım vefa kâselerimle sulanacaktır. Kim onlardan birini inkâr ederse nimetlerimi inkar etmiştir. Kitabımdan bir ayet değiştiren bana iftira etmiştir. İftira edenlere ve kulum, habibim ve seçkinim Musa’nın müddetinin bittiği zaman dostum ve yardımcım (…)inkar edenlere veyl olsun. Nübüvvet ve imtihanı üstlendiğinde onu büyüklenen bir ifrit öldürür, salih kulun kurduğu şehirde yarattıklarımın şerlisi tarafına defnedilir. Benden söz hak olmuştur. Ona oğlu ve kendisinden sonraki halifesi, ilminin varisi olan Muhammed’i emredeceğiz. O ilmimin madeni, sırrımın makamı ve mahlûkatım üzerinde hüccetimdir. Ona iman eden bir kula ancak cenneti mesken kılarım. Cehennemi hak etmiş yetmiş aile halkına şefaat ettiririm. Oğlu Ali ki o benim dostum ve yardımcımdır, ona da mutlu son veririm. O mahlûkatım üzerinde şahidimdir. Vahyimin eminidir. Ondan yoluma çağıran ve ilmimin haznedarı olan el-Hasen çıkar. Böylece oğluyla (…)Kemale erdiririm. Âlemlere rahmettir, onda Musa’nın kemali, İsa’nın letafeti ve Eyyub’un sabrı vardır. Dostlarım zamanlarında küçümsenir, reisleri, Türklerin ve Deylem’lilerin reislerinin rehberlik ettikleri gibi rehberlik eder, öldürülür, yakılır, korkutulurlar. Yeryüzü onların kanlarıyla boyanır. Veyl ve kadınların çığlığı yayılır. İşte onlar hakkıyla velilerimdir. Onlar vesilesiyle karanlık gecenin kör fitnesini savarım. Onların vesilesiyle depremleri kaldırır, zincirleri çözerim. Onlara Rablerinden salâvat ve rahmet vardır ve işte onlar hidayet bulanlardır. Abdurrahman b. Salim dedi ki: Ebu Basir şöyle dedi: “Ömrün boyunca bu hadisten başkasını işitmesen bile bu sana elbette yeterdi. Bunu ancak ailesiyle korudu.”( El-Kuleynî el-Kafi (1/527) Feyz el-Kaşani el-Vafi birinci cild (2/72) İbn Babuya el-Kummi; İkmalud Din (s.301-304) Ebu Ali et-Tabersî İ’lamul Vera (s.152)

Rafıziler (Şiaların) Levh-u Fatıma’nın Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in vefatından sonra Cibril aleyhisselam vasıtasıyla Fatıma radıyallahu anha’ya indirildiğini iddia ederler. Nitekim el-Kuleynî el-Kafi’de (1/240-241) bunu zikretmiştir. Bu büyük bir iftira ve yalandır. Şüphesiz Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in vefatından sonra vahiy kesilmiştir. Bununla beraber bu uydurma levha, onların katında Ehli Sünnet’e göre Kuran’ın mesabesindedir.

Daha sonra şöyle demiştir:

İmam Ali,takiyye nedeniyle ve kıyamet gününde tahrifçiler ve değiştirenler aleyhine bir hüccet olsun diye kendi halifeliği döneminde Kur,an,ı tashih edememiştir.

Ayrıca bu şii alim şunları da ifade etmiştir:

İmamlar,insanlar arasında ihtilaf olur ve tekrar ve tekrar asli küfürlerine dönerler endişeşi ile sahih olan Kur,an,ı ortaya çıkaramamışlardır….?

Kur,an,ın tahrif edilmiş ve eksik olduğu yönünde Şia alimlerinin bazı açıklamaları bu şekildedir.Tahrif görüşü,Şiilik mezhebinin zaruriyatındandır.Eski ve yeni alimleri bu pis inanca mahsus özel kitaplar telif etmişlerdir.Bu konuda eser kaleme alanların en sonuncusu da hocaları,allameleri ve ilim deryaları Mirza Hüseyin b.Mirza Muhammed Taki b.Mirza Ali b.Muhammed en-Nuri et-Tebersi,dir,(Faslu,l-Hitap fi İsbati Tahrifi Kitabi Rabbi-l-Erbab adından bir kitap telif etmiştir.Bu Kitapta kendi iddiasınca iki bin rivayete dayanarak Kur,an,ın tahrif edildiğini ileri sürmüştür.

Kitabının mukaddemesinde şöyle demiştir:

Bu Kitap,Kur,an-ın tahrif edildiğini,zulüm ve düşmanlık ehli kimselerin skandallarını isbat etmek için kaleme aldığım hoş bir kitap şerefli bir eserdir.Bu Kitaba Faslu,l-Hitap fi İsbati Tahrifi Kitabi Rabbi-l-Erbab adını verdim….

Sonuç olarak Şia Kur,an,da tahrif bulunduğuna inanmaktadır.Ravilerinden ve muhaddislerinden Kur,an,a dil uzatanlara rahmet okumaktadırlar.Ehl-i sünnet karşısında tahrifi inkar ediyormuş görüntüsü sergilemeleri,hile yaparak kaçamak sözler söylemeti,yalan söylemeyi ve kelime oyunu yapmayı mübah kılan aldatma ve takiyyeden başka bir şey değildir.Yoksa en-Nuri et-Tebersi,ye olsun Kummi ve Küleyni gibi Kur,an,da tahrif bulunduğuna inanan diğerlerine olsun niçin rahmet okusunlar ki?

ŞİA,NIN ON İKİ İMAMININ PEYGAMBERLERDEN ALEYHIMUSSELAM ÜSTÜN GÖRMELERİ

Hocalarından biri Seyyid Emir Muhammed el-Kazımi el-Kazvini eş-Şia fi Akaidihim ve Ahkamihim s(73) de (II Baskı) şöyle demektedir.

Ehl,i beytten olan imamlar peygamberlerden daha faziletlidirler?

Humeyni,nin yardımcılarından biri olan Ayetullah Seyyid Abdülhüseyin Destgayb el Yakin,s.(46) da (Daru,t-Tearuf Beyrut/Lübnan 1989) şöyle demektedir:

Bizim on iki imamımız Peygamber s a v haricindeki bütün peygamberlerden daha üstündür.Muhtemelen bunun sebebi yakinin onlardan daha fazla olmasıdır…..

Humeyni de El-Hukümetu,l-İslamiyye adlı kitabında s.(52) de şöyle demektedir………….

İmam övülen bir makama,yüce bir dereceye sahiptir.Bu evrenin tüm zerreciklerinin velayet ve otoritesine boyun eğdikleri tekvini bir hilafete sahip bulunmaktadır.İmamlarımızın hiçbir mukarrab meleğin ve hiçbir peygamberin ulaşamayaçağı bir makama sahip olmaları mezhebimizin zaruriyatındandır….

Şia,ya göre müctehidlerin sonuncusu olan Muhammed Bakır el-Meclisi,Mir,atu,l-Ukul,2/290 da Rasül.Nebi ve Muhaddes Arasında ki Fark babında şöyle demektedir.

Onlar (yani imamlar) bizim peygamberimiz s a v dışındaki tüm peygamberlerden daha faziletli ve daha şereflidirler.

ŞİA,NIN MÜSLÜMANLAR HAKKINDA AŞAĞILIK İFADELERDE BULUNMASI

Şia,nın İslam ümmetine aşağılık sözler sarfetmesine dair misallerden birini el-Meclisi Biharu,l-Envar,(24/311 de el-Küleyni,er-Ravda.(431 de rivayette İmam Bakır,dan şöyle rivayet etmiştir.

Vallahi ey Ebu Hamza? Bizim şiamız haricinden tüm insanlar fahişelerin evlatlarıdır,,….?

El-Ayyaşi,tevsirinde ,2/234 de (el-A-lemi Beyrut) ve el-Bahrani Tevsiru-l-Burhan ,2/300 de (Daru,t-Tevsir ,Kum/İran) Cafer b.Muhammed es-Sadık,ım şöyle dediğini rivayet etmiştir….

Her bir yeni doğanın huzurunda mutlaka iblislerden bir iblis vardır.O doğan bebeğin bizim şiamızdan olduğunu bilinirse.bu şeytandan korunur.Bizim şiamızdan değilse şeytan işaret parmağını onun dübürüne sokar ve o çoçuk homoseksüel olur.Doğan eğer kızsa.parmağını fecrine sokar ve çoçuk fahişe olur?

MÜMİNLERİN EMİRİ ÖMER B HATTAB R A HAKKINDA SARF ETTİKLERİ AŞAĞILIK ÇİRKİN SÖZLERİ

Şia alame Zeynuddin en-Nebati es –Sıratu,l-Mustakim 3/30 da Ömer,in Hasisliği ve Pis Bir Yaşantıya Sahip Olduğunu Hakkında Söylenen Sözler başlığı altında Ömer b.Hattab,ın Pis bir soya sahip olduğunu ….nenesinin zinakar olduğunu zikretmiştir.

MÜMİNLERİN EMİRİ OSMAN B.AFFAN R A HAKKINDA SARF ETTİKLERİ AŞAĞILIK SÖZLERİ

Şia alimi Zeynuddin en-Nebati es-Sıratu-l-Mustakim,3/30 da Osman,ın had uygulanması için bir kadını getirttiğini,onunla yakınlaştığını (ilişkiye girdiğini)sonra da recmedilmesini emrettiğini söylemiştir.Aynı kaynakta ayrıca Osman r a ,ın kendisi ile oynaşıp ağlenilen kimselerden ve muhannes olduğunu ifade etmiştir.Bu seviyesiz sözleri ayrıca Nimetullah el-Cezairi,el-Envaru,n-Numaniy,ye 1/65 te (Dağımı el-A-lemi.Beyrut) zikretmiştir.

ŞİA,NIN ASHAB RADIYALLAHU ANHUM,A SÖVMELERİ VE TEKFİR ETMELERİ

Şia kafirler ve münafıklar hakkında varid olan ayetleri Rasulullah s a v in seçkin ashabı olarak tevil etmektedirler.Takiyye yaparak üç halife,yani Hz.Ebu Bekir,Hz Ömer ve Hz Osman r a hakkında bazı sembol ifadeler kullanmaktadırlar.(Hz Ebu Bekir r a için Fusayl)(Hz.Ömer r a için Rama)(Hz Osman r a için Nesel gibi (Falan falan ve falan gibi) daha başka remizler de kullanmaktadırlar.Bu İfadeler de yine Ebu Bekir,Ömer ve Osmanı kasdetmektedirler.Bir diğer senbol ifadeleri de (Birinci,ikinci,ve üçüncü)dür.Bir başkası (Habter ve Dallam) dır.Yani Ebu Bekir ve Ömer ya da Ömer ve Ebu Bekir,i kasdetmektedirler.Kullandıkları diğer remizler:Kureyş,in iki putu yani Ebu Bekir ve Ömer,Haman ve Firavun ,Ümmetin buzağısı ve Samiri.yani Ebu Bekir ve Ömer.

Tevillerden Bazıları:

El-Küleyni el-Kafi 8 cilt,523 rivayette Ebu Abdillah,tan?Rabbimiz?Cinlerden ve insanlardan bizleri saptıranları bize göster de o ikisini en aşağılıklardan olmaları için ayaklarımızın altına alalım (Fussilet,41/29) ayeti hakkında : (O ikisidir dedi ve sonra da Falan şeytan idi dedi)

El-Meclisi,Miratu,l-Ukul, 26/488 de el-Kafi,nin şerhinde el-Kafi müellifinin (o ikisidir sözünün açıklaması sededinde şöyle demiştir.

O ikisi yani Ebu Bekir ve Ömer Falan diye belirtilenden murad da Ömer dir.Yani ayette zikredilen cin Ömer dir.Bu şekilde isimlendirilmiş olmasının tek nedeni onun şeytan olmasıdır.Ya veled,i zina olmak bakımından şeytanın kendisi üzerinde bir ortaklığı vardır ya da aldatıp kandırmak vasfı bakımından şeytan gibidir.Sonuncuya göre tersi yani falan ile kastedilenin Ebu Bekir olması da muhtemeldir.

Tevsiru-l-Ayyaşi 1/121: el-Burhan,2/208 ve es-Safi 1/242 de Ebu Abdillah,tan Şeytanın adımlarına uymayın (Bakara 2/168) ayeti hakkında şöyle dediğini rivayet etmişlerdir.

Şeytanın adımları Allah,a yemin olsun ki falan ve falana dost (veli) olmaktır.Yani Ebu Bekir ve Ömer,e….?

Küfür önderleri ile savaşın? (Tevbe 9/12) ayetinin tefsiri sırasında Tevsiru-l-Ayyaşi,2/83.el-Burhan,2/107 ve es-Safi,2/324,de Hannan b.Sedir,Ebu Abdillah tarikinden şöyle rivayet etmişlerdir.

Onu şöyle derken işitmiştim:Basra,dan yanıma bazı insanlar geldiler ve Talha ile Zübeyr hakkında soru sordular:Onlara,Bu ikisi küfür önderlerindendir dedim…?

Kendilerine kitaptan bir pay verilenleri görmedin mi ki cipte ve tağuta inanıyorlar..(Nisa 4/51) ayetindeki cibt ve tagutu Rasulullah s a v sahabileri.vezirleri,dünürleri ve halifeleri olan Ebu Bekir ve Ömer r a olarak tevsir etmişlerdir.(Tefsiru,l-Ayyaşi, 1/273 es-Safi,1/459 ve el-Burhan,1/377 ye bakınız…..)

Şii alleme Nimetullah el-Cezairi, el-Enveru,n-Numaniyye,1/53,te şöyle demiştir……….....

Ebu Bekr,boynunda put asılı olduğu ve secdelerini onun üzerine yaptığı halde Rasulullah s a v in arkasında namaz kılardı..?

Allame Zeynudin en-Nebati,es-Sıratu,l-Mustakim,3/129 da :Ömer b. el-Hattab,İslam,ı izhar edip küfrü gizleyen bir kafir idi demiştir.

Allemeleri ve Şia,ya göre son müctehidleri Muhammed Bakır el-Meclisi bir bab açmış ve şu ismi vermiştir.Üç kişinin Kafir ve Münafık Olduğunu Yaptıklarının Foyasının ve Çirkinliğinin Meydana Çıkması Onlardan Beri Kalarak Lanet okumanın Fazileti Babı.Biharu,l-Envar.3/79 (Zevi,l-Kübra baskısı)
Üç kişiden maksat Ebu Bekir,Ömer ve Osman r a dur.

ŞİA,NIN EHL,İ SÜNNETİN DÖRT İMAMINA DİL UZATMASI

Sikatulislamları el-Küleyni,el-Kafi,1/58 de (Tahran baskısı) Semaa b.Mehran yedinci masum imamları Ebu,l-Hasen Musa dan tarikinden gelen bir hadiste şöyle demiştir.

…..Bildiğiniz şeyler size gelirse,onu söyleyin.Bilmedikleriniz gelirse dedi ve eliyle ağzına işaret etti ve sonra Allah dedi Ali r a dedi ben dedim ve sahabe dedi diyen Ebu Hanife,ye lanet etsin ?

Bu rivayet ayrıca Muhaddisleri el-Hurr el-Amili Vesailu,ş-Şia 18/23 de (Beyrut) zikretmiştir.

Muhammed er-Radi er-Radavi,Kezebu ale,ş-Şia s.(279) da şunları söylemiştir…………..

Şayet İslam ve sünnet bağlılığı iddiasında bulunanlar ehl-i beyt aleyhimusselam,ı seviyorlarsa,onlara ittiba ederler.Ve dinlerini Ebu Hanife,Şafi,Malik ve İbn Hanbel gibi tahrifçilerden almazlar?


 
KavlulFasl Çevrimdışı

KavlulFasl

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Cezekahumullahu Hayr....

Kardeşim Çok Güzel Bir Konuya değindiğiniz...Allah Razı olsun...

Nechu'l Belağa adlı Kitaplarında Geçen Onlarca Rivayeti İmam Cafer-i Sadık Rahimehullah'a Atfeden ve O'nun adına Fatura aeden İmamiyye Şia'sı Bunu yapmakla Vahyin dışında Kitaplarında olduğunu İddaa etmekte...Kur'an-ın Tahrif edildiğini İmam Cafer'e dayandırdıkları Rivayetler ile Sahihleştirmeye götüren bu ''Yahudi Zihniyeti'' nasıl bunu kabul edebiliyorlar...

El-Küleyni el-Kafi ; ''Küleyni'' Şia'nın kabul gören Hadis/Rivayet Alimidir...Küleyni Kur'anın Tahrifine dair Ortaya attıkları Rivayetleri toplayan Kişidir...El-Kafi ise Usul kitabıdır...Bunda Kur'anın Tahrif edildiğine dair bir çok Rivayet söz konusudur...

Ancak Şii'ler içinde bu ''Tahrif iddaalı Rivayetleri kabul etmeyen bir çok Fırka vardır.'' bu Müslümanlar ne tahrif iddaasını nede Sahabeye Hicv/Sövmeyi Kabul etmeyenlerdir...

Sunnilik: Sünnete bağlılık gösterdiğini söyleyen,Hiziplere ve Ferdlerine verilen Kavramın adıdır...Bu yönde Şii'lerde ''Sunni'' lerdir..Bunu Kabul etmektedirler...Kendileri Sünnet ve Hadis Ehli olarak tanıtmaktadırlar...

Bu Yüzden Şii'leri Toptan olarak Hatalarını/Şirk veyahut Hurafelerini hedef almadan önce diğer Ehli Sünnet (Şii) Müslümanları yazmalı bunuda belirtmeliyiz...Ki bunu yapmamız daha hayırlı ve Marufa en yakın olan davranış Biçimi olacaktır..

Toptancı Redcilik değil...Seçici Akıl ile hareket etmeliyiz...


Bizler bu Topluluğu (İmamiyye Şia'sını) Vahye aykırı Sözlerinden ve Fiillerinden vazgeçmeyi düşünmeye ve Öğüt almaya Davet ediyoruz...

 
Üst Ana Sayfa Alt