Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Onların Adı Sahabeydi Suçu Neydi!....‏

E Çevrimdışı

ebuhasanelmakdisi

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
"Sizden öncekiler âhiret işlerinden arta kalan vakitlerini dünyaya harcarlardı. Sizler
ise dünya işlerinden artan vakitlerinizi âhirete sarf ediyorsunuz."

Dumanlar içinde hasıra sarılmış gencecik bir beden...
Adı; Zübeyr bin Avvam (ra)
Suçu: Müslüman olmak
Yaşı:Henüz onbeş
İşkence yapan: Öz bir amca

Kesik kesik öksürükler içinde zulüm kokan bir ses yayılıyor etrafa.
- Muhammed'in Rabbini inkar et! Seni bu işkenceden kurtarayım.

Cevap bir meydan okumadır sanki:
- Hayır. Vallahi asla küfre dönmem.

Bir şehâdettir bu ölümü hiçe sayan.
Bu şehâdet, dumanla birlikte yükselirken semaya, ateş bir kez daha körüklenir zalimce.
Bir zülümdür bu, amca merhametinin de üstünde olan..

***
İdam sehpasında bir kahraman...
Adı: Hubeyb bin Adiy (ra)
Suçu: Müslüman olmak Allah Resûl'ü Kureyşle ilgili bilgi toplamak istiyor. Âsım bin Sâbit (ra) başkanlığında on kişi toplanıyor. İçlerinde O da var. Hassan bin Sâbit (ra) şiirinde şöyle sesleniyor ona:"Ey ensarın ortasındaki şahin!Yumuşak huylulukta pırıl pırıl olan."Asım bin Sabit ve sekiz arkadaşı yolda yüz okçunun hedefi olup, şehit oluyorlar.Hubeyb bin Adiy ve arkadaşı Mekke de esir pazarında...İntikam ateşleri içinde yanan el Haris oğulları bu isme hiç de yabancı değiller.
Karar: Ateşle işkence El Haris'in kızı telaş içinde Mekke sokaklarında bağırıyor.-Vallahi O'nu elinde büyük bir salkımdan üzüm yerken gördüm. Halbuki o zincirle bağlı hem Mekke'de bir üzüm tanesi bile yok.Her şeye rağmen gözleri önünde i'dam sehpaları hazırlanıyor Hubeyb binAdiyy'in. Mızraklar bilenmiş her şey hazır.Dilinde bir duâ:"Allah'ım, biz peygamberin risaletini tebliğ ettik. Bize yapılanları O'na ulaştır."....Ve mızraklar Hubeyb'in vücudunda..
***

Müslüman olacağını rüyasında gören bir genç...
Adı: Hâlid bin Said (ra)
Suçu: Müslüman olmak

Ay ışığının aydınlattığı karanlık bir oda...
Köşeye sinmiş, aç, susuz ve dövülerek işkence edilmiş bir beden.
İşkenceyi yapan: Bir baba
Üzerine kapatılan kapılar O'nu Rabbiyle baş başa bırakıyor. Şimdi ne odanın karanlığı acıtıyor içini ne de yaralarından akan kanlar. İmanın teselli etmediği yer mi var?!

Fakat bu kadar işkence kafi değil bu baba için. Mekke'nin kızgın kumlarına yatırıyor oğlunu. Yetmiyor ağır taşlar koyduruyor üzerine...
***
Habeşli siyahi bir köle...

Adı: Bilal-i Habeşi (ra)
Suçu: Müslüman olmak.
İşkenceyi yapan: Efendisi Umeyye bin Halef
Kölesinin Müslüman olması çileden çıkartıyor o'nu:


-Andolsun sen ölmedikçe yahut Muhammed'i ve onun dinini inkar etmedikçe bu azabı üstünden eksik etmeyeceğim.

Ücretle tutulmuş müşrik çocukları tarafından boynundaki iple aç, susuz Mekke sokaklarında gezdiriliyor. Önce kızgın kumlara yatırılmış olacak ki, izleri hala sırtında.

Allah ve Rasulünün aşkıyla yanan bir kalbe sahip bedeni kızgın kumlar ne kadar yakabilir ki!?
***

Ve Habbab bin Eret... (ra)İşkencenin beklide en ağırı O'naydı.
Efendisi Ümmü Ammar O'nu ateşe yatırır, vücudu ateşi söndürmeden kaldırmazdı.
***

İşte...
Bir yanda cahiliye bataklığının tam ortasında bir devir ve kalplerindeki yaratanına sığınma arzusunu kendisine bile faydası olmayan taşlarda arayan zavallı bir beşeriyet...
Diğer yanda hidayet güneşinin aydınlığında asr-ı saadet denilen ve içlerinde daha dünyadayken cennetle müjdelenen nice hidayet erlerinin çıktığı bir insanlık.

Peki neydi onları karanlık kuyuların güzel Yusufları yapan?

Yusuf'un güzelliğine bir sebep kuyunun karanlığıydı belki de...

Ya neydi onları secdelerin sultanı yapan?

Sultanlığa sebep secdedeki zillet tacını giymekti belki de...

Atalarının dininden ayrılıp Hak'kı dolayısıyla işkenceyi zulmü kabul ve tasdik edenler.

İşte onlar... işte biz....

Onların çektiklerini çekmeye hangimiz hazırız biz?!

Onlar neler çekti, biz, neler gördük?

Her birimiz cahiliye kuyularında boğulmayan Yusufların aksine ahir zaman kuyularında boğulmaya talip olmuş gibiyiz!

Düşünebildiği kadar insan olan insana Nebiy-yi Zişan'nın bu sözü kafi gelir herhalde:

"Sizden öncekiler âhiret işlerinden arta kalan vakitlerini dünyaya harcarlardı. Sizler
ise dünya işlerinden artan vakitlerinizi âhirete sarf ediyorsunuz."

İşkence edenler ve edilenler..
Dünya lezzetlerini tercih edenler ve âhireti özleyenler..
Büyük bir göç var, herkes gidiyor. Zulmedenler de zulme uğrayanlar da zulme seyirci kalanlar da bu sevkiyata karşı koyamaz. Göç muhakkak.

Bu göçte secdedeki zilleti tercih eden sultanların önderliğiyle ahir zaman kuyularında boğulmayan Yusuf'lar olmak duâsıyla..
 
H Çevrimdışı

hasret_gülleri

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
AMİNNN İNŞALLAH ABI Allah razı olsun Emğine sağlık biz sözde müslümanlar ALLAH İÇİN NE YAPIYORUZ acaba?
 
B Çevrimdışı

bilinmez

Üye
İslam-TR Üyesi
"Sizden öncekiler âhiret işlerinden arta kalan vakitlerini dünyaya harcarlardı. Sizler
ise dünya işlerinden artan vakitlerinizi âhirete sarf ediyorsunuz."

Dumanlar içinde hasıra sarılmış gencecik bir beden...
Adı; Zübeyr bin Avvam (ra)
Suçu: Müslüman olmak
Yaşı:Henüz onbeş
İşkence yapan: Öz bir amca

Kesik kesik öksürükler içinde zulüm kokan bir ses yayılıyor etrafa.
- Muhammed'in Rabbini inkar et! Seni bu işkenceden kurtarayım.

Cevap bir meydan okumadır sanki:
- Hayır. Vallahi asla küfre dönmem.

Bir şehâdettir bu ölümü hiçe sayan.
Bu şehâdet, dumanla birlikte yükselirken semaya, ateş bir kez daha körüklenir zalimce.
Bir zülümdür bu, amca merhametinin de üstünde olan..

***
İdam sehpasında bir kahraman...
Adı: Hubeyb bin Adiy (ra)
Suçu: Müslüman olmak Allah Resûl'ü Kureyşle ilgili bilgi toplamak istiyor. Âsım bin Sâbit (ra) başkanlığında on kişi toplanıyor. İçlerinde O da var. Hassan bin Sâbit (ra) şiirinde şöyle sesleniyor ona:"Ey ensarın ortasındaki şahin!Yumuşak huylulukta pırıl pırıl olan."Asım bin Sabit ve sekiz arkadaşı yolda yüz okçunun hedefi olup, şehit oluyorlar.Hubeyb bin Adiy ve arkadaşı Mekke de esir pazarında...İntikam ateşleri içinde yanan el Haris oğulları bu isme hiç de yabancı değiller.
Karar: Ateşle işkence El Haris'in kızı telaş içinde Mekke sokaklarında bağırıyor.-Vallahi O'nu elinde büyük bir salkımdan üzüm yerken gördüm. Halbuki o zincirle bağlı hem Mekke'de bir üzüm tanesi bile yok.Her şeye rağmen gözleri önünde i'dam sehpaları hazırlanıyor Hubeyb binAdiyy'in. Mızraklar bilenmiş her şey hazır.Dilinde bir duâ:"Allah'ım, biz peygamberin risaletini tebliğ ettik. Bize yapılanları O'na ulaştır."....Ve mızraklar Hubeyb'in vücudunda..
***

Müslüman olacağını rüyasında gören bir genç...
Adı: Hâlid bin Said (ra)
Suçu: Müslüman olmak

Ay ışığının aydınlattığı karanlık bir oda...
Köşeye sinmiş, aç, susuz ve dövülerek işkence edilmiş bir beden.
İşkenceyi yapan: Bir baba
Üzerine kapatılan kapılar O'nu Rabbiyle baş başa bırakıyor. Şimdi ne odanın karanlığı acıtıyor içini ne de yaralarından akan kanlar. İmanın teselli etmediği yer mi var?!

Fakat bu kadar işkence kafi değil bu baba için. Mekke'nin kızgın kumlarına yatırıyor oğlunu. Yetmiyor ağır taşlar koyduruyor üzerine...
***
Habeşli siyahi bir köle...

Adı: Bilal-i Habeşi (ra)
Suçu: Müslüman olmak.
İşkenceyi yapan: Efendisi Umeyye bin Halef
Kölesinin Müslüman olması çileden çıkartıyor o'nu:

-Andolsun sen ölmedikçe yahut Muhammed'i ve onun dinini inkar etmedikçe bu azabı üstünden eksik etmeyeceğim.

Ücretle tutulmuş müşrik çocukları tarafından boynundaki iple aç, susuz Mekke sokaklarında gezdiriliyor. Önce kızgın kumlara yatırılmış olacak ki, izleri hala sırtında.

Allah ve Rasulünün aşkıyla yanan bir kalbe sahip bedeni kızgın kumlar ne kadar yakabilir ki!?
***

Ve Habbab bin Eret... (ra)İşkencenin beklide en ağırı O'naydı.
Efendisi Ümmü Ammar O'nu ateşe yatırır, vücudu ateşi söndürmeden kaldırmazdı.
***

İşte...
Bir yanda cahiliye bataklığının tam ortasında bir devir ve kalplerindeki yaratanına sığınma arzusunu kendisine bile faydası olmayan taşlarda arayan zavallı bir beşeriyet...
Diğer yanda hidayet güneşinin aydınlığında asr-ı saadet denilen ve içlerinde daha dünyadayken cennetle müjdelenen nice hidayet erlerinin çıktığı bir insanlık.

Peki neydi onları karanlık kuyuların güzel Yusufları yapan?

Yusuf'un güzelliğine bir sebep kuyunun karanlığıydı belki de...

Ya neydi onları secdelerin sultanı yapan?

Sultanlığa sebep secdedeki zillet tacını giymekti belki de...

Atalarının dininden ayrılıp Hak'kı dolayısıyla işkenceyi zulmü kabul ve tasdik edenler.

İşte onlar... işte biz....

Onların çektiklerini çekmeye hangimiz hazırız biz?!

Onlar neler çekti, biz, neler gördük?

Her birimiz cahiliye kuyularında boğulmayan Yusufların aksine ahir zaman kuyularında boğulmaya talip olmuş gibiyiz!

Düşünebildiği kadar insan olan insana Nebiy-yi Zişan'nın bu sözü kafi gelir herhalde:

"Sizden öncekiler âhiret işlerinden arta kalan vakitlerini dünyaya harcarlardı. Sizler
ise dünya işlerinden artan vakitlerinizi âhirete sarf ediyorsunuz."

İşkence edenler ve edilenler..
Dünya lezzetlerini tercih edenler ve âhireti özleyenler..
Büyük bir göç var, herkes gidiyor. Zulmedenler de zulme uğrayanlar da zulme seyirci kalanlar da bu sevkiyata karşı koyamaz. Göç muhakkak.

Bu göçte secdedeki zilleti tercih eden sultanların önderliğiyle ahir zaman kuyularında boğulmayan Yusuf'lar olmak duâsıyla..

kardeş islamiyet insanın bütünüyle hayatına yansıdığı zaman müslümanın karşısına müslümanlık bir suç unsuru oluyor beşeri hükümlere göre ve gelenekçi taklitçi zihniyete göre. ve annesi ,babası ,ve etrafındaki insanların bak şu islami fiiliyaparsan (tabiki islamın ismini kullanmadan aşırılık diye tabir ederek)şu kadar cezaya ve şu,şu işkencelere mahsur kalırsın,ismin terorist olur telkinleri ile karşılaşılır ve sonuş ne yazıkki dünyası için dininden taviz vermeler başlar. tabiki TAVİZ VERMEYENLER YOK DENECEK KADAR AZ DIR,tıpkı yukkarda ismini saydığın sahabiler gibi,ve benim budurumdaki yazı ve olaylarda hep hatırladığım ayet yankılanır bütünüyle hayatıma ama bilemiyorum ne yapayım ve ne yapmıyayım(SİZ KENDİNİZDEN ÖNCEKİLERİN ÇEKTİĞİNİ ÇEKMEDİKÇE CENNETE GİRECEĞİNİZİMİ ZANNEDİYORSUNUZ) ...NEYSE YAZILACAK VE YAPILACAK OKADAR ÇOK ŞEY VAR Kİ ERTELEDİĞİM SAN Kİ SENEDİM VAR ÖLMEMEYE ,,RABBİM bu gafletten beni ve bütün hakkıyla iman edenleri bu yanlış ve dünya adına olan korku telkinlerinden muhafaza ve bunlarla hakkıyla mücadele etmekte yardım etsin selamun aleykum.ASRI SAADETTE VERİLECEK OKADAR ÇOK ÖRNEK VARKI,NE YAZIKKI YAŞADIĞIMIZ BU ASRI REZALETTE BU ÖRNEKLERİ BULMAKDA O KADAR ÇOK ZOR VE ARTIK ÖRNEK VERMEK DEĞİL,ÖRNEK OLMAK LAZIM
 
Üst Ana Sayfa Alt