Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Necd Davet Imamlarinin Tevhid Kelimesinin Manasinin Beyani

B Çevrimdışı

BüyükBarbaros

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
NECD DAVET İMAMLARININ TEVHİD KELİMESİNİN MANASININ BEYANI

Necd davet imamları karar kılmıştır ki, tevhidin anlamı; - kıyamet günü, kişinin sahip olmuş olduğu bilgiyle kurtulacağı- bilgi olan; “Hakkıyla ibadet edilecek mabud ancak Allah Teâlâdır.”

-İshak bin Abdurrahman (Rahmetullahi Aleyh) şöyle demiştir: Tevhid, doğru olduğunda hiçbir şüphe olmayan masduk kuranı kerimin ve yol gösteren/aydınlatan, tahkik edilmiş icmanın da delalet ettiği gibi; Kulun şekilde“La ilahe İllallah” kelimesine şehadet etmesidir. Her kim; İbadeti ve ulûhiyeti Allahın dışındakilere vermez ve sadece Allah tealaya yapılmasını kabul eder, en güzel en mükemmel şekilde küçük büyük her türlü şirk ve uzantılarını da kabul etmez, şirk işlemese işte vaz[1] olarak ve mutabakat olarak tevhid kelimesinin anlamı budur. [2] Mütekellimler[3] her ne kadar bunun zıttını söylemiş olsa da “La ilahe İllallah”ın manası bundan ibarettir.

Şeyhin[4] torunu Abdurrahman şöyle demiştir: “La ilahe İllallah” kelimesinin anlamı; “Hakkıyla ibadet edilecek olan sadece Allah teladır” bunun delili ise: “Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi emretti…” (İsra, 23)

Bu ayette yer alan: “…asla ibadet etmemenizi” cümlesi “La İlahe” anlamı taşır. “…kendisinden başkasına…”Cümlesi ise “İllallah” anlamı taşır.

Şu ayet ise: De ki: “De ki: Ey; Allah bize de kitap gönderdi diyenler, sizinle bizim aramızda şu ortak ilkeye gelin: “Allah'tan başka kimseye kulluk etmeyeceğiz, Allah'la birlikte başka şeylerin ilahlığını kabul etmeyeceğiz, Allah'ın yanısıra kimimiz kimimizi rabler edinmeyeceğiz.” Ve eğer yüz çevirirlerse de ki: “Şahit olun ki, biz müslümanlarız.” (Al-i İmran, 64)

Yine “kimseye kulluk etmeyeceğiz...” cümlesi “La İlahe” anlamı taşır. “…Allah'tan başka…” cümlesi ise İllallah anlamış taşır. İbadet edilenler içerisinden istisna edilen lafız ve anlam bakımından Allah Teâlâ’dır. Aslında bu muazzam ve yüce kelimenin manası sadece bunlardan ibarette değildir bu konu hakkında birçok ayetler vardır.

-Muhammed bin Abdülvahhab (Allah kendisine rahmet etsin) şöyle demiştir: Tevhid kelimesinin ispat ve nefyin manası ve gerektirdiklerinin beyanı konusunda şöyle demektedir: Bil ki: La ilahe İllallah’ın manası nefiy (red) ve ispat(kabuldür). 4 şeyi nefyeder ve 4 şeyi de ispat eder. İlahları, Tağutları, Endadı (Niddleri/Ortakları) ve Erbabı (Rabbleri) nefyeder.

1-İlahiyat: Senin hayrı celb etmen ve zararı def etmen için yöneldiğin varlıktır. Böylece Sen onu ilah edinmiş olursun.

2-Tağutlar: Kendisine ibadet edilmeye rıza gösteren veya kendisini ibadet edilmeye aday gösteren kimsedir. Tıpkı Semman, Tac veya Ebu Hadide gibi kimseler.

3-Niddler(ortaklar): Ailenden, (oturduğun) meskeninden, aşiretinden veya malından seni İslam dininden alıkoyan her şey “nidd”dir.(ortaktır). Allahu Teâlâ şöyle buyurmaktadır: “İnsanlardan bir kısmı Allah' tan başkasını (O'na) denk ve ortak edinirler de Allah'ı sever gibi onları severler.” (Bakara,165)

4-Rabler: Hakka muhalefet etme konusunda sana fetva veren ve senin ona itaat ettiğin kimsedir. Bunu doğrulayan Allahu teala’nın şu kavlidir: “Onlar, Allah’tan başka âlimlerini, din adamlarını ve Meryemoğlu Mesih’i de rabler edindiler. Oysa tek ilahtan başkasına kulluk etmemekle emrolunmuşlardı. Ondan başka ilah yoktur. Allah koştukları şirkten münezzehtir.” (Tevbe, 31)

(Kelime-i tevhid) Dört şeyi de ispat eder:

1-Kast (Yönelme): Senin başkasına değil, sadece Allah’a yönelmen ve onu kasdetmen, arzulamandır.

2-3-Tazim (yüceltme) ve muhabbet (sevgi): Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “İman edenlerin ise, Allah sevgisi her şeyden üstündür.” (Bakara 165)

4-Havf (Korku) ve Reca (Ümit): Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Allah sana bir sıkıntı verirse, onu O’ndan başkası gideremez. Sana bir iyilik dilerse; O’nun nimetini engelleyecek yoktur. Onu kullarından dilediğine verir. O, bağışlayandır, merhametlidir.” (Yunus, 107)[5]

Rabimiz şöyle buyurur: “Andolsun biz, her ümmete, “Allah’a kulluk edin, tâğûttan kaçının” diye peygamber gönderdik. Allah, onlardan kimini doğru yola iletti; onlardan kimine de (kendi iradeleri sebebiyle) sapıklık hak oldu. Şimdi yeryüzünde dolaşın da peygamberleri yalanlayanların sonunun ne olduğunu görün.” (Nahl, 36)

Rabbimiz: “Allah’a kulluk edin…” buyurarak ibadeti sadece Allah için ispat etmiştir. Bunun manası: İllallah”tır. Yine “…tâğûttan kaçının” buyurmuştur, bu olumsuz cümlenin manası ise “La İlahe”dir. Nefy ve ispat yani olumsuz ve olumlu manaya gelen şu mana ortaya çıkar: “La İlahe İllallah” işte bu kelime ihlâs kelimesidir…

“Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi emrettir…” (İsra, 23) İşte bu ayette: “La İlahe İllallah” anlamındadır.

Rabbimiz şöyle buyurur: “Allah’a ibadet edin ve ona hiçbir şeyi ortak koşmayın...” (Nisa, 36) Ayetin başında yer alan “ibadet edin” ibadet etmenin emrinin ispatıdır. “Şirk koşmayın” diyerek de nehyetmiş, bu ise nefiydir. Yani : “La İlahe İllallah” anlamındadır. Ayetin sonunda yer alan “hiçbir şeyi” her ne olursa olsun, küçük büyük, akla gelebilecek her ne olursa olsun asla ortak koşmayın. Zira ibadet sadece Allah tealaya aittir.

“Fakirlik endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin. Sizi de onları da biz rızıklandırırız. (Zina ve benzeri) çirkinliklere, bunların açığına da gizlisine de yaklaşmayın. Meşrû bir hak karşılığı olmadıkça, Allah’ın haram (dokunulmaz) kıldığı canı öldürmeyin. İşte size Allah bunu emretti ki aklınızı kullanasınız.”(Enam, 151) Yani ibadetini Allah tealaya has kılın, Ona hiçbir şeyi ortak kılmayın.

Rabbimiz bu ayetleri şu ayetlerle sonlandıryor: “İşte bu, benim dosdoğru yolum. Artık ona uyun. Başka yollara uymayın...” (Enam, 153)

“…Artık ona uyun…” İspat anlamı taşıyan ayet. “…Başka yollara uymayın...” nehiy anlamında nefiy. Nihayetinde bu cümlelerin anlamı:” : “La İlahe İllallah” dır.

Şu yukarıda sunmuş olduğumuz bütün deliller ve ikrarlar “La İlahe İllallah” anlamının beyanıdır. Hakkıyla ibadet edilecek Allah’tan başka ilah yoktur, anlamına gelen, kişinin kurtulması için kişiye yetecek olan da budur.

Selef, bu anlamların üzerine (ihtilaf ve ictihad içeren, kendini İslam’a nispet eden kimsenin) tekfirini eklememiştir. O halde nasıl olurda sizler tekfiri: “La İlahe İllallah” anlamının içine dâhil edilebiliyorsunuz!

Selef bunun yanı sıra “La İlahe İllallah” anlamının cahili olduğunu delilini öne sürerek, cehaleti mazeret gören kimsenin tekfirini de yapmamıştır. Kuşkusuz bu ise mezhebin lazımıyla ve meal yoluyla tekfirden başka bir şey değildir. Bu ise mutezilenin tutmuş olduğu bir yoldur…





[1] Koymak, yerleştirmek. Çev.

[2] Ed-Dürer, 1/527.

[3] Mütekellim, "Kelam ilmi ile uğraşan âlim, Kelâmcı", anlamında bir ilm-i kelâm ıstılahı olarak kullanılmaktadır. Çoğulu, mütekellimûn-mütekellimîndir. İslâm akidelerini nazar ve istidlal yoluyla ele alan, izahlarında naklin yanında akla da ehemmiyet veren, yani kelâm metodunu benimseyen âlimlere "mütekellim" denmiştir. Çev.

[4] Muhammed bin Abdülvahhab. Çev.

[5] Mecmu’ Er-Resail ve El-mesail, 4/34-35.
 
Üst Ana Sayfa Alt