Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Musa (a.s.)'ın Kıpti'yi Yumruk Atıp Öldürmesinin Sebebi Nedir?

O Çevrimdışı

Okan Korkmaz

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Selamun Aleyküm..

Abiler.. Google da arastırmama ragmen detaylı bir bilgiye ulasamadım. Bir arkadasımı kurtarmaya calısmaktayım. Yanlız farklı sitelerden zor sorular bulmuş , bildiklerim ile cevap verdim . Şu soruyu sizlere sormak istiyorum. Hz Musa yumruguyla birini öldürmüş. Öldürmüş oldugunu dogruladım google dan. Detayını nerden bulabilirim yardımlarınızı rica ediyorum.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Âleykum selam We rahmetullah

Arkadaşın boksu bırakıp güreşe mi kaydoldu?

Arkadaşın yumruğun devamında kurtulmasındaki ilişki nedir?
Yumruklar sonra neyi merak ediyorsun?
 
O Çevrimdışı

Okan Korkmaz

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
Abican bunun hakkında bilgiyi nerden bulabilirim ? Bende bilmiyorum sordu kaldım. Konu uzun aslında sigara orucu bozmaz olayından girdik buralara kadar geldi. Neden yumrukluyor ? devamında neler oluyor ?
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
"Musa, güçlü çağına erip olgunlaşınca ona hikmet ve ilim verdik. İşte biz, iyiliklerde bulunanları böyle mükâfatlandırırız.
Musa, halkının bir gaflet anında şehre girdi. Orada, biri kendi taraftarlarından, diğeri düşmanlarından olan iki adamın düğüştüğünü gördü. Kendi taraftarlarından olan adam, düşmanlarından olan adama karşı, Musa'dan yardım istedi. Bunun üzerine Musa adama bir yumruk vurup öldürdü. "Bu yaptığım şeytanın işidir. O, gerçekten insanı saptıran apaçık bir düşmandır." dedi.
"
Musa: "Rabbim, doğrusu ben, kendime zulmettim, bağışla beni." dedi. Allah da Musa'nın duasını kabul edib bağışladı. Çünkü o, çok affeden ve çok merhamet edendir.
Musa: "Rabbim, bana lutfettiğin nimetler hakkı için, bir daha suçlulara arka çıkmayacağım." dedi.
Şehirde korku içerisindeydi ve etrafı gözetliyordu. Bir de ne görsün, daha dün kendisinden yardım isteyen taraftan bu gün başka bir kişiye karşı, yine kendisinden yardımına koşmasını istiyor. Musa ona: "Anlaşılan sen apaçık bir azgınsın." dedi.
Derken Musa, her ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince, yardım dileyen, Musa'nın, kendisini yakalayacağını sanarak: "Ey Musa, dün birini öldürdüğün gibi şimdi de ebeni mi öldürmek istiyorsun? Sen ancak yeryüzünde bir zorba olmak arzusundasın, ıslah edenlerden olmak istemiyorsun." dedi.
Şehrin en uzak yerinden bir adam koşarak geldi: "Ey Musa,şehrin ileri gelenleri seni öldürmek için tertip kuruyorlar. Hemen git buradan. Doğrusu ben, sana öğüt verenlerdenim." dedi.
Bunun üzerine Musa, korka korka, çevresini gözetleyerek şehirden çıktı. "Rabbim, beni şu zalim kavimden kurtar." dedi.

Musa, Medyen tarafına yönelince: "Umarım rabbim bana doğru yolu gösterir." dedi." (Kasas 14 - 22)



Mucahid, Katade ve İbn-i Abbas'a (r.anhuma) göre, güçlülük çağına ermek, otuz üç yaşında gerçekleşir. Olgunluk çağına ermek ise kırk yaşında tahakkuk eder. İbn-i Zeyd de bu görüştedir.
Âyet-i kerimede, Musa'ya ilim ve hiket verildiği zikredümektedir. Burada geçen "hikmet"ten maksat, dini hükümlerin inceliklerini bilmek ve onlarla amel etmektir.
İbn-i İshak "hikmet" kelimesini, kendi dininin ve atalarının dinlerinin inceliklerini bilmek" şeklinde izah etmiş "ilim" kelimesini ise, "Kendi dininin hükümlerini bilmek." şeklinde izah etmiştir

Birgün Musa, şehir halkının gafil olduğu bir anda, Firavunun ikamet ettiği şehre girdi ve orada, âyette zikredilen hadise meydana geldi.
İbn-i Zeyd' diyor ki: "Musa, küçükken Firavuna sopasıyla vurmuş o da Musa'nın bir daha ikametgahına sokulmamasını emretmiştir. Fakat Musa büyüyünce bu durum unutulmuş ve tekrar, Firavunun kaldığı yere girmesine izin verilmiştir.

İşte halkının gafil olduğu, yani, Musa'nın, sopasıyla firavuna vuduğunun unutulduğu bir sırada Musa, Firavunun oturduğu şehre girmiş ve orada, biri İsrailoğullarından kendi taraftan diğeri ise Kıptî'lerden olan Firavunun taraftarı olan iki kişinin döğüştüğünü görmüştür.
İsrailoğullarından olan kişi Musa'dan yardım istemiş, Musa da Firavunun taraftarı olan Kıptî'ye bir yumruk vurmuş ve onu öldürmüştür.
Sonra Musa kendi kendine şöyle demiştir: "Bu adamı öldürmem, şeytanın beni gazablandırmasındandır. Şubhesiz ki şeytan, Âdemoğulları için bir düşmandır, onları doğru yoldan saptırandır. Zira şeytan, kötü amelleri güzel gösterir, güzel amelleri de, kötü gösterir. Musa'nın, Kıptîlerden birini öldürmesinden pişman olduğunu ve bundan dolayı Allah'tan bağışlanmasını istediğini, Allah tealanın da onu bağışladığını beyan ediyor. Zira Allah, çok affeden ve çok merhametli olandır.
Musa, Firavunun ikamet ettiği şehirde bir adam öldürdüğü için yakalanacağından korkuyor ve etraftan gelecek haberlere kulak veriyordu. Bu haldeyken bir de ne görsün, birgün önce kendisiyle kavga eden Kıptî'ye karşı ondan yardım isteyen İsrailli bugün de başka bir Firavun taraftarıyla kavga ediyor, ve yine ondan yardım istiyor. Bunun üzerine Musa, İsrailoğullanndan olan kişiye kızdı ve ona: "Sen, dün bir kişinin öldürülmesine sebeb oldun bugün yine benden yardım istiyorsun. Şubhesiz ki sen, apaçık bir azgınsın." dedi.
Musa, hem kendisinin hem de birgün önce kendisinden yardım isteyen, İsrailoğullarına mensub olan kişinin düşmanı olan Firavun taraftan Kıptî'yi yakalamak isteyince, İsrailoğullarına mensub olan kişi, Musa'nın, kendisine kızmasından dolayı onu öldüreceğini sandı ve Musa'ya,: "Dün Kiptî'lerden birini öldürdüğün gibi bugün de beni mi öldürmek istiyorsun? Doğrusu sen yeryüzünde ancak bir zorba olmak istiyorsun, ıslah edicilerden olmak istemiyorsun." dedi.
İsrailoğullarından olan kişi bunları söyleyince, Firavun taraftan olan kişi, bir gün önce öldürülen adamın, Musa tarafından öldürüldüğünü anlamış ve durumu Firavuna ulaştırmıştır.
Firavun, Musa'yı öldürtmek için adamlarını gönderirken onlara, Musa'nın, Mısır'dan kaçma yollarını bilmediğini bu itibarla onu yakalayabileceklerini belirtmiş, bunun üzerine Musa'yı yakalamak isteyen adamlar normal yolları takibederek gitmişlerdir. Firavun kavminden olan ve iman eden "Sem'an" yahut "Şem'un" isimli bir kişi, kestirme yollardan gelerek Musa'ya, kendisi için alınan karan haber vermiş ve Mısır'dan kaçmasını söylemiştir.

Musa bunun üzerine Firavunun yaşadığı şehirden çıktı. Öldürdüğü adam karşılığında kendisinin de öldürüleceğinden korkuyordu. Kendisini yakalamak isteyenlerin her taraftan gelebilecelerini düşünerek etrafı gözetliyordu. İşte o anda Rabb'ine yönelerek: "Rabbin, seni inkâr ederek kendilerine zulmeden bu kâfir kavimden beni kurtar." diye niyazda bulundu.
Musa Rabb'ine dua etti. Zira o yol bilmiyor, sonunun ne olacağını kestiremi yordu. Çünkü yola çıktığında ne bineği vardı ne azığı ne de kılavuzu. Halbuki Mısır ile Medyen şehri arasında sekiz günlük bir mesafe vardı.

 
Üst Ana Sayfa Alt