Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü Kasık ve Koltuk Altı Kılları, Tırnaklar Ne Kadar Süre ile Kesilmelidir?

Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
İmam Nevevî, bu konuda şu bilgiyi vermektedir:
"Tıraş edilmesi sünnet olan etek bölgesi: Her iki cins için, bilinen avret yerlerinin çevresi ve üst kısmıdır. İbn Sureyc'e nispet edilen "Kiştabu'l-Vedâi'" adlı eserde -ki bu kitabın İbn Sureyc'e ait olduğunu zannetmiyorum- dübürün çevresindeki kılların tıraş edilmesinin de sünnet olduğuna dair bir bilgi gördüm. Bu doğru değildir. İtimada şayan hiçbir kaynakta böyle bir şeye rastlamadım. Şayet kirlenmeye sebeb olduğu düşünülerek tıraş edilirse, bunda da bir sakınca yoktur." (Nevevî, el-Mecmu, I/289).

İslamî Kaynaklara göre, bu temizleme işi, kişilerin kolayına geldiği şekilde; kılları yolarak, "Kils taşı / kılları söken bir ilaç"la veya tıraş ederek yapılabilir.

Demek ki, "dübürü”ü tıraş etmemekten dolayı herhangi bir günah söz konusu değildir. Ancak dübürün etrafındaki kılları almanın da bir günahı yoktur.

Her hafta etek tıraşı olmak, bıyıkları kısaltmak, koltuk altını temizlemek, tırnakları kesmek sünnettir. Şayet başındaki saçını da tıraş etmeyi adet edinmişse, onu da haftada bir tıraş etmesi sünnettir. Bunları kırk günden fazla yerine getirmemek -bütün mezheblere göre-mekruhtur. (Cezerî, el-Fıkhu ala’l-Mezahibi’l-arbaa, 2/44-46; Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, 1/311).
Hanefilere göre bu tahrimen mekruhtur. ( Cezerî, el-Fıkhu ala’l-Mezahibi’l-arbaa, 2/45).

Ayrıca normal saç tıraşının zamanı saçın dağınık, çirkin bir şekil almasına meydan vermeyecek şekilde ayarlanmalıdır. Çünkü Efendimiz (s.a.v.): Başında saçı olan ona ikramda bulunsun / düzgün tutsun, bakımını-temizliğini yapsın.” (Neylu’l-Evtar,1/123) buyurmuştur. Saçın bir kısmını kökten tıraş etmek, bir kısmını bırakmak mekruhtur. Bu, Efendimizin (s.a.v.) uygulamasına aykırıdır. (Zuhaylî, el-Fıkhu’l-İslamî, 1/311).

Şafii mezhebine göre, burun kıllarını çekmek mekruhtur. Eğer fazla uzadıysa, -makasla- keserek kısaltmak sünnettir (Cezrî, el-Fıkhu ala’l-Mezahibi’l-arbaa, 2/44).


Hanefî'lere göre; burundaki kılları çekmek doğru değildir. Çünkü bu hastalık yapar. (Fetevâyi Hindiye; Celal Yıldırım; İbn-i Âbidîn)

Malikî'lere göre, -erkek olsun, kadın olsun- güzelliği bozan, insanı rahatsız eden bedendeki bütün kılların temizlenmesi caizdir. Kocanın hoşlanmadığı kılların temizlenmesi ise, kadına vacibdir. (Cezerî, el-Fıkhu ala’al-mezahibi’l-arbaa-, 2/45).

Hanefî'lere göre, erkeklerin sırt ve göğsünü tıraş etmesi edebe aykırıdır. (Cezerî, el-Fıkhu ala’al-mezahibi’l-arbaa.)

Bu ifadeden anlaşılıyor ki, Hanefi'lere göre de sırt ve göğüs kıllarını aldırmak, haram veya tahrimen mekruh değildir. Olsa olsa, tenzihen mekruhtur, edebe aykırıdır.

Kasıklar, en geç kırk gün içerisinde mutlaka tıraş edilmesi gertekir... Koltuk altlarını yolmak sünnet olmakla beraber tıraş etmekte de bir sakınca yoktur. Tıraş edilen, yolunan ve kesilen kılları gömmek mendub, hela ve hamama atmak mekruhdur. Bunun hastalığa sebeb olabileceği söylenmiştir (Kurtubî, el-Camiu lî-Ahkâmi'l-Kur îm, II,105; Alâuddîn Abidîn, el-Hediyyetu'l-Alâiyye, s. 335).

Bu temizlik, bütün peygamberlerin şeriatlarında var olagelen bir temizliktir. Bu temizliğin cunub iken yapılması mekruhtur. Uygun olanı, kişiye gusul abdestli iken temizlemesi gereklidir.

Edeb demek ; güzel olan , İslamın diğer ibadet ve amellerini topluca değerlendirerek guzel, uygun görüken demektir. Ayrıca musluman bir an önce cunubluk halini gidermelidir. Cunublugu gidermek varken, gidermeden öyle durup, geciktirip iş güç yapmaya koyulmak bile uygun bir davranış değildir. Bir an önce gusulsuzlukten temizlenib abdest alıp, daha sonra işe güce bakmak gerek.
Çünkü İnsan mukerramdir ve onun mukerrem olan bütün azalarına itina ve saygı gösterilmelidir. Bu, tırnak da olsa, ait olduğu bedenden kirlilik halindeyken ayrılmamalıdır. İşte bu incelikten dolayı insan bedeninden kıl, tüy, tırnak parçaları gibi şeyleri cunubken kesip atmamalıdır.

Hanbeli'lere göre cunub veya hayız ve lohusa olan kadının saçını kısaltmasının, tırnakların kesmesinin bir mahzuru yoktur. Gusulden önce kına yakmasının da bir mahzuru yoktur. (Vehbe Zuhayli, İslam Fıkhı Ans. Gusul, C. 1, S. 287)

Gazalî, İhyâu Ulumi'd-Din'de şunları söylemektedir: "Kişinin cunub olarak tırnaklarını kesmemesi, sakal ve etek tıraşı olmaması, kan aldırmaması, vücudundan her hangi bir parçayı ayırmaması gerekir. Çünkü ahirette vucudunun diğer kısımları ona iade edileceği vakit, bunlar ona cunub olarak iade edilir ve denildiğine göre her bir kıl, niçin cunub bırakıldığını sorar." (Muğni'l Muhtac, I, 75; Vehbe Zuhayli, İslam Fıkhı Ans. Gusul, C. 1, S. 287; Ayrıca Halil Gönenç, Günümüz Meselelerine Fetvalar)

Kesilen tırnakların gömülmesi :

Tirmizî el-Hakim ise Nevâdiru'l- Usul ( I, 316-317) adlı eserinde şöyle demektedir:
Yirmidokuzuncu esas: Bize Ömer b. Ebu Ömer anlattı. Bize İbrahim b. el-Ala ez-Zubeydî, Ömer b. Bilal el-Fezarî'den anlatarak dedi ki: Ben Abdullah b. Bişr el-Mâzinî'yi şöyle derken dinledim: Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Tırnaklarınızı kesiniz ve kestiğiniz tırnakları da gömünüz, eklem yerleri üzerindeki kıvrımları temizleyiniz, diş etlerinizi yemek artıklarından temizleyiniz, dişlerinizin arasını da misvakla temizleyiniz, benim yanıma da dişleriniz sararmış ve teniniz kokmuş halde de girmeyiniz."
(Tirmizi el-Hakim, Nevâdirıı'l-Usûl, 1, 2H5: İbn Hacer, Fethu'l-Bâri, X, 3. Wdt- senedinde meçhul bir ravi bulunduğu kaydıyla.)

Bundan sonra Tirmizî el-Hakim bu hadis ile ilgili güzel açıklamalarda bulunarak şunları söyler:
Tırnakların kesilmesi, tırnağın teni yırttığı, tırmaladığı ve zarar verdiği içindir. Ayrıca tırnak kirlerin toplanma yeridir. Kişi bazan cunub olur da kirler dolayısıyla su tene ulaşmaz ve o cunub kalmaya devam eder. Çünkü cunub olanın bir iğne ucu kadar kuru bir yeri kalırsa, yıkama vücudunun her tarafını kaplamadıkça cunub kalmaya devam eder. İşte Peygamber efendimiz bundan dolayı onlara tırnaklarını kesmeyi teşvik etmiştir.
Rasûlullah (s.a.v.) efendimizin namazda yanılması ile ilgili olarak nakledilen hadiste şöyle dediği rivayet edilmiştir: "
Ben nasıl yanılmayayım ki sizden herhangi birinizin tırnağı ile parmakları arasında kir bulunur. Ve sizden herhangi bir kimse bana tırnaklarında cunubluk ile pisliği bulunduğu halde semadan gelen haber hakkında soru sorar."
Bu hadisi el-Kiya diye bilinen Ebu'l Hasen Ali b. Muhammed et-Taberî "Ah-kâmu'l Kur'ân" adlı eserinde Suleyman b. Farac, Ebu Vâsil'den şöylece rivayet etmektedir: Ebu Eyyub (r.a)'a vardım ve onunla tokalaştım. Tırnaklarımın uzun olduğunu görünce şöyle dedi: Bir adam semadan gelen habere dair soru sormak üzere Peygamber (s.a.v.)'ın yanına geldi.
Peygamber (s.a.v.) de şöyle buyurdu: "
Sizden herhangi bir kimse tırnakları altında kir ve pislik toplanacak kadar ve uçan kuşun tırnakları gibi olduğu halde geliyor ve semadan gelen habere dair soru soruyor."

Peygamber'in: "Kestiğiniz tırnaklan da gömünüz" buyruğuna gelince: Bunun sebebi mu'minin bedeninin saygı duyulmaya layık olduğundandır. O bedenden düşen, zail olan herhangi bir bölümünün yine hürmete değer olma özelliği devam etmektedir. O bakımdan tıpkı insan öldüğü gibi nasıl defnediliyor ise o artığının da defnedilmesi onun için bir görevdir. İnsanın bir kısmı da bu şekilde öldüğü takdirde aynen defnedilmesi, gömülmesi suretiyle ona duyulan saygı da yerine getirilmiş olur. Ta ki o artıklar dağılıp da ateşe veya pislik veya çöplüklere düşmesin.
Rasûlullah (s.a.v.), köpekler onu karıştırmasın diye hacamat olduğu sırada kanının gömülmesini emretmiştir. Bize bunu babam (Allah'ın rahmeti üzerine olsun) anlatarak dedi ki: Bize Mûsâ b. İsmail anlatıp dedi ki: Bize el-Huneyd b. el-Kasım b. Abdurrahman b. Mâiz anlatarak dedi ki: Ben Amir b. Abdullah b. ez-Zubeyr'i şöyle derken dinledim: Babası kendisine şunu anlatmış: Rasûlullah (s.a.v.)'ın yanına hacamat yaptırdığı bir sırada varmış.
Hacamat bitince Peygamber şöyle demiş: "
Ey Abdullah, git bu kanı kimsenin seni göremeyeceği bir yere dök."
Ancak Abdullah, Rasûlullah (s.a.v.)'ın yanından uzaklaşınca kanı alıp içti. Geri dönünce Peygamber: "
Ey Abdullah kanı ne yaptın?" diye sorunca Abdullah şöyle demiş: İnsanların gözünden en uzak olduğunu zannettiğim en gizli bir yere koydum.
Peygamber: "
Onu içmiş olmayasın" deyince o: "Evet içtim" diye cevap vermiş.
Peygamber: "
Kanı neden içtin? Vay, senden dolayı insanların başına geleceklere ve vay sana, insanlardan çekeceklerinden" diye buyurmuş.
Babam bana anlatı dedi ki: Bize Malik b. Suleyman el-Herevî anlatarak dedi ki: Bize Davud b. Abdurrahman, Hişam b. Ömer'den, o babasından o Aişe'den şöyle dediğini nakletmektedir.
Rasûlullah (s.a.v.) insandan ayrılan yedi şeyin gömülmesini emrederdi: Saç, tırnak, kan, ay hali kanı, diş, sünnet olurken kesilen et parçası ve çocuk doğarken onunla beraber gelen eşi.

 
Ebukutub Çevrimdışı

Ebukutub

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
Allah Razı olsun Çok faydalı olur inşaAllah.Birde bu koltuk altını yolmak sünnetya? Nasıl yolacaz kardeş? Çok acıyor yaf :D
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin

Bir kişi cunub ise, önce gusledip daha sonra temizlik (kasık, koltukaltı, tırnak,saç vb) yapması uygun olandır. Vucuddan atılan bu parçaları cunub iken kesmek edebe aykırıdır.
Cunub olmadan yapılan temizliklerde, gusul abdesti almak şart değildir.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Abdesti bozan sebebler bellidir. Saç kestirmeyle, tırnak temizlemeyle abdest bozulmaz.
 
Üst Ana Sayfa Alt