Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü İslam'ı Harekette Munafıklar mı, Kafirler mi Önceliklidir?

H Çevrimdışı

Habibullah

İyi Bilinen Üye
Site Emektarı
ALLAH celle celaluhu indinde kafirmi munafıkmı daha zelil durumdadır .

ve İSLAM ı yüceltmeye çalışanların ilk işi kafirlermi yada münafıklarmı olmalıdır.
 
Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Munafık, cehennemin dibinde yer bulması sebebiyle, en zelil durumda olandır.

Munafıklar hiç şubhe yok ateşin en alt tabakasındadırlar. Artık onları buradan kurtaracak bir yardımcı bulamazsın." (Nisa-145)



“Berae” (Tevbe) suresi indirilince şu konular hakkındaki hükümler top yekün olarak indirilmişti. Hz. Peygamber kitap ehlinden düşmanlık edenlerle, cizye (haraç) verinceye ya da İslam’a girinceye dek savaşmakla görevlendirildi. Ayrıca bu süre zarfında kafir ve münafıklarla cihad etmesi, onlara katı davranmaması; kafirlerle kılıç, süngü vb. silahlarla savaşması; munafıklarla ise farklı biçimde mucadele etmesi, lisan ve delil ile onları iknaya çalışması; bunların yanı sıra kafir ve muşriklerle sureti katiyede dostluk andlaşmaları yapmaması, bu tür sözleşme taleblerini geri çevirmesi emredilmişti. “Berae” suresinin indirilmesi ile kafirlerin, Rasulullah’la olan ilişki biçimlerine göre üç kısma ayrılmaları kesinlik kazandı:

Rasulullah’la savaş halinde olanlar,
Rasulullah’la andlaşma yapanlar ve,
Zımmiler
Daha sonra kendileri ile barış andlaşması imzalananlar İslam’a girince geriye iki grup kaldı: Rasulullah ile savaşanlar ve zımmiler.


Rasulullah’ın munafıklarla olan ilişkilerine gelince, Rasullullah, munafıkların görünüşteki hareket ve davranışlarını, sözlerini kabul etmesi, görünmeyen taraflarını (iç alemlerini) Allah’a bırakması onlarla mücadele ederken ikna metodunu, yani bilgi ve delilleri, onlara karşı kullanması, onlara sert davranmaması, onlardan yüz çevirmemesi, ruhların derinliklerine etki edebilecek açık sözlerle İslam’ı onlara tebliğ etmesi emrediliyordu. Buna karşılık ölenlerinin namazını kılmak veya kıldırmaktan, defin sırasında kabirlerinin başında bulunmaktan da nehyediliyordu. Ayrıca onlar için bağışlanma dilese dahi Allah’ın onları bağışlamayacağı kendisine bildirilmişti. İşte Allah Elçisi’nin kafir ve munafık düşmanları ile olan ilişkileri ve bu ilişkiler sırasında izlediği yöntem tamamen böyle idi.” (Yoldaki İşaretler, Seyyid Kutub)


 
Üst Ana Sayfa Alt