Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Çözüldü İslami Bankalar ve Kâr Payı? - Altındaki Faiz ve Stok Şüphesi?

A Çevrimdışı

anti-şirk

Üye
İslam-TR Üyesi
Selamun Aleykum Kardeşlerim,

Şimdi diyelim ki altını 275 TL,ye aldım ve aradan biraz zaman geçince fiyatı 350 TL oldu ve ben de satsam bu günah olur mu? Hani bazı malları stoklayıp piyasada aşırı bir talebe rağmen daha pahalı satmak için saklamak diğer adıyla karaborsacılık gibi olur mu altındaki bu durum. İlgili ayet ve hadisleri kaynaklarıyla birlikte verirseniz memnun olurum.
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
aleykum selam we rahmetullah ;

Altındaki faiz ve stokçuluk şubhesi?

Altın mal değil nakittir. Altını stoklamak , parayı stoklamak diye bir şey söz konusu olamaz. Bu durum, tüccarlar ve elindeki mallar için olur
Kişi elindeki nakitin değer kaybedip erimesinden endişe ederek dövize çevirip koruma altına alabileceği gibi altına, arsaya, ya da başka bir şeye de yatırım yapabilir. Bunun sonucunda değer kazanabileceği gibi değeri düşebilir de. Bu faiz veya stok değildir.

Altın (ve gümüş) , İslam öncesinde bile, kağıttan (para) önce kullanılan paradır. Hatta (altın ve gümüş) fakihlerin tabiriyle "yaratılıştan para"dırlar.

Hatta Bundan dolayı İslam (Allah c.c.) dini belli bir zenginliğe (nisab miktarı) ulaşan için çeşitli mallarda çeşitli ölçüler koymuştur.
Altın için bazı fıkhi ihtilaflar olmakla birlikte (81 g. - 85.g -100 g. kadar)


Altın ve gümüş eşyanın kullanılması keyfiyeti, İslam'ın genel olarak israfa karşı açtığı savaşa ait anlayışıntandır .
Altını, alış verişde satın alabilmek için kadın ve erkek arasında bir sınırlama yok iken , Altını kullanmaya erkeğe yasak getirilmiştir.

Rasulullah (s.a.v) ipeği sağ eline, altını da sol eline alarak buyurdu: "Bu ikisi ümmetimin erkeklerine haramdır." (Tirmîzî, Libâs 1; İbn Mace Libâs 19).

İslamda zekat verilen bir malı, (ki bu zamanında kendisiyle alışveriş yapılan bugünkü para yerine kullanılan madendir)elinde, tutmak, kağıt parayı altına çevirmek ve bu sonuçla elinde maddiyat gücü olması yasak değildir.
Zamanımızdaki meselelerden olarak altın ve gümüş terk edilerek kağıda geçilmiş olması, daha önce İslamda helal (serbest) olan böyle bir uygulamayı yasağa çeviremez. Önemli olan elindeki malın zekatını verip vermemesi ve bu serveti- malı Allah yolunda kullanıp kullanmaması ile ilgilidir.


Tevbe 34- Ey iman edenler, şurası bir gerçektir ki, yahudi hahamları ile hıristiyan rahiplerinin bir çoğu insanların mallarını haksız yere yerler ve Allah yolundan saptırırlar. Bir de altın ve gümüşü hazineye doldurup, onları Allah yolunda sarfetmeyenleri bu yüzden acıklı bir azap ile müjdele!
35- O gün o altın ve gümüşlerin üstü cehennem ateşinde kızdırılacak da bunlarla alınları, yanları ve sırtları dağlanacak (onlara): "İşte bu kendi canınız için saklayıp biriktirdiğiniz şeydir. Haydi şimdi tadın bakalım şu biriktirdiğiniz şeyin tadını!" denilecek.

Ayetlerde de gördüğümüz gibi azaba mustehak olan kişiler altın ve gümüş(e sahip olduklarından) biriktirdiklerinden değil, dünyaya meylederek zekatını vermeyip , bunları ihtiyaç sahiplerine ve hakkı olanlara vermeyip Allah yolunda harcamadıklarından dolayıdır.

Özetle diyecek olursak, "Ameller niyete göredir " (Buhârî, Bedu'l- Vahy, 1; Muslim, İmâre, 155) hadisi şerifi gereğince;
Stoklamak, piyasayı kızıştırıp fiyatı yükseltme niyetiyle mal alan (piyasadan mal çeken), isterse tuz olsun stoklama yaptığından haramdır.


Soklama niyetinde olmayan, elindeki malının , parasının değerini korumaya çalışan kişinin döviz, altın ,arsa vs alması ne faizdir ne stoktur.

Faiz denilebilmesi için aldığı 100 g. altını, bozdururken en az 101 g. altın gibi; veya aldığı 100 doları 101 dolar yerine bozdurmasıdır. Bu da muhaldır, mümkün değildir.
Yaşanılan ülkenin ekonomisi karaktersiz diye kişinin parayı stoklama veya kendi özünde (miktarında) artma olmaksızın koruma altına alması faizle alakası yoktur.


Malın değer kazanmasına faiz denecek olursa; arsa alıp belli bi zaman sonra satması da kurban bayramında satmak için kurban alan da, veya her hangibir ticaret veya yatırım kastıyla mal alıp satana da faizci yada stokçu demek gerekir ki bu caiz değildir.


Not :
Altın ve gümüşten başka madeni ve kağıt para, ticaret yoluyla elde edilmiş ise sene sonunda normal olarak ticaret eşyası ile birlikte hesaplanarak zekatı verilecektir. Bu hususta şubhe yoktur.
Ayrıca miras ve vasiyet gibi bir yolla veya ticaret eşyası olmayan başka bir şey satmak suretiyle elde edilmiş ise üzerinden bir yıl geçtiği takdirde altın ve gümüş yerine ka'im olduğu için, Hanefi ulemasına göre yine zekatı verilecektir. Amma Şafii ulemasının görüşüne göre zekata tabii değildir. Çünkü altın ve gümüş olmayan madeni ve kağıt para hakkında zekat vermek hususunda hadis varid olmamıştır.


Geçmiş asırlarda alışverişde te'amul, altın ve gümüş ile olduğundan madeni şeylerden yalnız altın ve gümüş zekata tabiidir demek yerinde idi. Fakat şimdi şartlar değişmiş teamül onlara, değil madeni ve kağıt paralarla olduğundan, bunları zekattan muaf tutmak zekatın farz kılınış gayesine ters düşer.

 
hümeyra__ Çevrimdışı

hümeyra__

Üye
İslam-TR Üyesi
Bu konu açılmışken bende islami banka adı altındaki kar payını sormak istiyorum bunun hükmü nedir? yatırılan altın olursa durum nedir?
 
ABDULHAK Çevrimdışı

ABDULHAK

الإذلال هو بعيد عنا
Admin
İslami Bankalar (!) ve Kar payı


İslami bankalar adı altındaki çeşitli bankaların "faiz değil kar payı" verdiklerini iddia etmeleri malumumuzdur.
Bu konuda diyeceğim bu kar payı uygulaması ancak Şeriat ile yönetilen ülkelerde , bankaların hangi fabrika ve iş yerlerini işletip, helal olan ürünleri ürettiklerini; üyelerine (muudi) belli oranda ortak (kar-zarar) ettiklerini islam devletinin denetleyib konrolünde olan ülkelerde uygulanabilir.

Bu bankalar nedense zarar değilde kar payı diyerek meşhur, anılır olmuşlardır. Halbuki bu İslami ise zarara da ortaktırlar. Tabi buradaki gibi sadece kılıfına uydurabilmek için kağıt üzerinde değillerdir.
Bu bankalar 3 ay üst üste zarar ettiklerini açıklayıp mûdilerinden para kesseler, acaba bu bankalara giden kaç kişi kalır?
Bu bankaların açıkladıkları kar payları da nedense faizli bankaların faiz oranlarıyla paralellik arz etmektedir. Tabi bunda akıl sahibleri için ibretler vardır.

(Bu konuda emin olmamakla birlilkte) Birde Daru'l Harbin İslami diye bilinen bankaları da diğer faiz işleten 5 banka ile sırdaş hesabları ve ortaklıkları bulunmak zorundadır.

Bu tür sakıncalar ve uygunsuzluklardan dolayı bu bankalardan kar payı alınmasını uygun görmediğim gibi oraya saklamak kastıyla bile olsa bir malımın bırakılıp uygun bulmadığım işlerinde kullanılmasına alet olmak istemem.
 
Üst Ana Sayfa Alt