Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu İslam'da Erkek Kadın Munasebeti

Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
İslam'da Erkek Kadın Munâsebeti

Çok zorunlu olmadığı sürece bayanlarla, erkek muhatab olmamalı, erkek mevcud ise, hanımını, kız kardeşini veya bir başka kadın akrabasını diğer hanımlarla iletişimde aracı kullanmalıdır. Mecburiyet karşısında da perde gerisinden, bu durumunda mumkun olmaması halinde tabi ki gözleri dikmeden , yere bakar, meramımızı anlaşılır olarak en kısa şekilde anlatıb uzaklaşmak gerekir. Aynı durum bayanlar içinde geçerlidir. Ayrıca kapalı bir ortamda baş başa bulunulmamalıdır.

AHZAB Suresi
53-"
Ey iman edenler!.. Peygamberin hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Böyle davranmanız hem sizin kalbleriniz, hem de onların kalbleri için daha temizdir…"

NUR Suresi
30-
(Rasulum!) Mûmin erkeklere, gözlerini (harama) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle. Çünkü bu, kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şubhesiz Allah, onların yapmakta olduklarından haberdardır....
31- Mûmin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler.....

Nitekim Rasulullah (s.a.v.), Ali (r.anh)'ye, "Ya Ali, yabancı bir kadını gördüğünde ikinci defa bakma. Çünkü ilk bakışın iraden dışındadır ve onda bir vebal yoktur. İkinci defa bakarsan bu, iradenle olduğu için haramdır." buyurmuştur.
(Tirmizi, Edeb 28; Ebu Davud, Nikâh 44; Ahmed)

Cerir bin Abdullah'dan da şöyle rivayet edilmiştir:
Rasulullah (s.a.v.)'a ani olarak yabancı bir kadını görmek hususunu sordum. Bana, görünce gözlerimi çevirmemi emretti.» (Muslim, Âdâb 45; Ebû Dâvud, Nikâh 44; Tirmizi ve Ahmed.)

Ebu Said el-Hudri (r.anh)'den şöyle rivayet edilir:
«Rasulullah (s.a.v.), "Yollarda beklemekten ve oturmaktan sakının." buyurdu.
Bunun üzerine, "Ya Rasulullah, yollarda ilerimizi konuşmak için duruyoruz." dedik.
"O zaman yolun hakkını verin." buyurdu.
"Yolun hakkı nedir?" diye sorunca da
"Gözleri sakınmak, kimseye eziyet vermemek, verilen selamı almak, marufu emretmek ve munkeri nehyetmektir" buyurdu. (Buharı ve Muslim)

Ebû Said el-Hudrî rivayet ediyor:
Bir kadın Rasulullaha (s.a.v.) gelerek şöyle dedi: “Ya Rasulallah! Sohbetinizi dinlemek için erkeklerden bize fırsat kalmıyor. Her zaman huzurunuzda onlar bulunuyor, öğreniyorlar. Musait zamanınızdan bize de bir gün ayırın, o gün gelelim, Allah’ın size bildirdiğinden bize öğretin.”
Bunun üzerine Rasulullah (s.a.v.) “Falan günde, falan yerde toplanın.” buyurarak sohbet için belli bir gün ayırdı.
Rasulullah (s.a.v.) belirlenen günde hanımların bulunduğu yere geldi ve Allah’ın kendisine öğrettiğinden kadınlara anlattı ve şöyle buyurdu:
İçinizden hiçbir kadın yoktur ki, çocuklarından üç tanesini kendinden önce âhirete göndersin de, onlar kendisi ile cehennem arasında bir engel olmasın.
Onlardan bir kadın, “İki çocuk da öyle değil mi?” diye sordu.
Rasulullah (s.a.v.) iki defa tekrarlayarak “İkisi için de öyledir.” buyurdu. (Buharî, İ’tisâm:9; İlim: 35.)

Hadisin şerhinde Peygamberimize (s.a.v.) muracaat eden kadının Esmâ binti Yezid olduğu rivayet edilir. (Umdetu’l-Karî, 25: 48)

Fethu’l-Bârî’de yer aldığına göre, Ebû Hurayra böyle bir hadisenin başka bir zamanda da cereyan ettiğini ve Rasulullah (s.a.v.), “Falan hanımın evinde toplanın.” dediğini beyan ederek, Rasulullah'ın oraya gidib, hanımlarla sohbet ettiğini bildirir. (Fethu’l-Bârî, 1: 158)

İbni Hacer, bu hadis-i şerifin açıklamasında ayrıca şu hükme de dikkat çeker:
Bu hadis, sahabi kadınların dinlerini öğrenmek için gösterdikleri hırsı ve ciddiyeti gösterdiği gibi, hanımlara dini meseleleri öğretmek için belli bir zaman tayin etmenin caiz olduğunu gösterir.”

Abdullah bin Abbas (r.anhuma) rivayet ediyor:
Rasulullah (s.a.v.) Mescidde vaaz ettikten sonra kadınlara duyuramadım zannıyla yanında Bilal olduğu halde erkek saflarından çıktı, kadınların tarafına geçti ve kadınlara vaaz ederek onlara sadaka vermeyi emretti. Sözleri o kadar tesir etti ki, kadınların kimi kulaklarındaki küpeyi, kimi parmağındaki yüzüğü çıkarıp atmaya başladı. Bilal de onları eteği içine topluyordu." (Buharî, İliml: 32)

Bu hadisten çıkan hükmü Bedruddin Aynî, İmam Nevevî’den naklen şöyle ifade eder:
Bu hadisten, hanımlara vaaz ve nasihat etmenin, onlara âhiratı hatırlatmanın, İslâmî hükümleri anlatmanın ve sadakaya teşvik etmenin mustehab olduğu anlaşılmaktadır. Ancak bütün bunlar yerine getirilirken gerek konuşanda, gerekse dinleyende kalbini fesada sürükleyecek durumların, fitneye düşme endişesi ve benzeri menfi hallerin ortaya çıkmaması gerekmektedir." (Umdetu’l-Karî, 2: 124)

KASAS Suresi
"Musa, Medyen tarafına yönelince: "Umarım Rabb'im bana doğru yolu gösterir." dedi. -
Medyen suyuna vardığında orada hayvanlarını sulayan bir cemaat buldu. Onların gerisinde de, hayvanların suya gitmesini engellemeye çalışan iki kadın gördü. Onlara: "Nedir derdiniz?" dedi. Onlar da: "Çobanlar sulayıp çekilmeden biz sulamayız. Babamız oldukça yaşlı bir adamdır." dediler. - Bunun üzerine Musa, onların hayvanlarını sulayıverdi. Sonra gölgeye çekildi: "Rabbim göndereceğin hayra ve rızka çok muhtacım." dedi. - O sırada, kadınlardan biri utana utana yürüyerek Musa'ya geldi. "Babam, hayvanlarımızı sulama ücretini vermek için seni çağırıyor." dedi. Bunun üzerine Musa, kızların babasına varıp başından geçenleri anlattığında o: "Korkma artık o zalim kavimden kurtuldun." dedi." (22 - 25)
(Âyet-i kerimede, Musa'nın, koyunlarını suladığı kızlardan birinin, Musa'ya utana utana geldiği zikredilmektedir. Ömer (r.anh) bu kızın, hayasından dolayı eliyle yüzünü kapatarak geldiğini söylemektedir)

26- Kadınlardan bîri: "Babacığım onu ücretle çalıştır. Çünkü o, ücretle tuttuklarının en hayırlısı, güçlü ve güvenilir bir adamdır." dedi.

Ömer, Abdullah b. Abbas, Şurayh b. el-Kadî, Katade, Muhammed b. İshak diyorlar ki: "Kız babasına "Şubhesiz ki bu, ücretle tuttuğun adamların en hayırlısıdır. Güçlü, kuvvetli ve güvenilir biridir." deyince; Babası ona: "Onun böyle olduğunu nereden biliyorsun?" diye sormuş kız ise şu cevabı vermiştir:

"Bu adam ancak on kişinin kaldırabileceği bir taşı kuyunun ağzından kaldırıp koyunları suladı. Ben onu çağırdığımda önde, gidiyordum bana arkasından gelmemi ve yolu geriden tarif etmemi söyledi."
(Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri, Hisar Yayınevi: 6/319)


Alış - veriş Meselelerimiz Üzerine

İslami bir devlet olmayışından kaynaklanan bir sebeble, Kadınlar piyasaya çok girdiklerinden , kadın - erkek çok karşı karşıya geliyor. Bahsettiğin olayda kadın bide dinden habersiz veya din düşmanı, feminist ise erkeğe karşı gayet curetkar davranabiliyor, konuşabiliyor, erkeğin dininin güzelliğinden, takvasından olan baş çevirmeyi, tenezzul etmeme gibi veya kadın kendini çirkin görüyor vs. sanarak hakaret edebiliyor. Aynı durum, bayan tezgahtar için de söz konusu oluyor. Karşıdaki taraf İslami tavrı sergileyemediğinde, olumsuz anlayışlar olabiliyor. Erkekler, mümkün mertebe, bayan esnaftan, yanımızda bayan varsa (eş-kız vs) kendilerinden alış-veriş yapmasını isteyerek diyalog kurmalarını istemeliyiz. Bayanlar içinde tam tersi, yanlarındaki erkek yakınlarından muhatab olmalarını istemelidirler.

Birde bu dinsiz kapitalist düzenin pazarlarda, çarşılarda gördüğümüz, erkek veya kadın karşı cinsin iç çamaşırlarını satabilmekte, müşteri esnafa gösterebilmekte, nasıl olur, duruyor vs gibi ahlaksız ve haysiyetsiz yakınlaşmalar olabilmektedir. Hatta bazı müşterinin yanında eşi dahi deyyus gibi dikilebilmektedir.
Müslümanların bu tarz mahrem eşyalarını da yine kendisinin hemcinsinden tedarik etmeli; hanımı da başka bir hanımdan tedarik edebilmelidir.

Evde erkek uzanmış yatar/otururken, kadını pazara binlerce erkek arasına gönderip evinin ihtiyacını gidererek ev reisliği yaptığını sanmaktadır.
Bir musluman günümüzdeki şeytanın en sevdiği alanlara hanımını kesinlikle bırakamaz!, hatta mümkünse kendisi de gitmez!!


Rabbim bizlere İslama uygun çarşı pazarı olan bir ülkeyi nasib eylesin inşeAllah


İlgili Konu :

İslama Göre TESETTUR

 
M Çevrimdışı

mahmut tuğbay

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
bir hristiyan bir müslümana demiş ki sizin kadınlarınız neden erkeklerin elini tutmaz diye müslüman cevap vermiş siz ingiziz kraliçesinin elini tutabiliyormusunuz. hayır diye cevap vermiş işte bizim kadınlarımız bizim için birer kraliçedir.işte islam böyle bir güzel aile hayatı bize bağışlayan bir dindir.
 
Üst Ana Sayfa Alt