Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Hamd Olsun ! Yine Ehli Sünnet Haklı Çıktı |yılmaz Cengiz

Abdulafuv Çevrimdışı

Abdulafuv

Hak Ehli Susarsa Batıl Ehli Kendini Hak Zanneder
İslam-TR Üyesi
Selamun Aleykum we Rahmetullah

hamd-olsun--yine-ehlisunnet-hakli-cikti.jpg


Hatırlanacağı üzere Suriye de ayaklanmalarının başladığı ilk günlerde Türkiye’de genelde halk, özelde ise İslami kesim ve camialar ana hatlarıyla iki parçaya bölünmüş bir vaziyetteydi. Her kesim, kendince bir argüman ortaya koyup var olan vakaya bir bakış acısıyla yaklaşmaya çalışıyordu.

يَتَفَكَّرُونَ لَعَلَّهُمْ الْقَصَصَ فَاقْصُصِ

Sen onlara bu kıssayı anlat, belki üzerinde düşünürler. (A’raf suresi/176. )


Hatırlanacağı üzere Suriye de ayaklanmalarının başladığı ilk günlerde Türkiye’de genelde halk, özelde ise İslami kesim ve camialar ana hatlarıyla iki parçaya bölünmüş bir vaziyetteydi. Her kesim, kendince bir argüman ortaya koyup var olan vakaya bir bakış acısıyla yaklaşmaya çalışıyordu.

Birinci kesim; genelde ehlisünnet vel-cemaat menhecine sahip halk ile tevhidi camia ve cemaatlerden oluşan kesimdi.

Bu kesimin iddiası; Suriye de yılların verdiği Nusayri (yani Şia) baskı ve zulmüne dayanamayıp Ortadoğu’daki halk ayaklanmalarını bir fırsat bilerek, direnişe gecen mazlum Suriye halkının desteklenip, dünya Müslümanları tarafından sahiplenilerek bu kıyamın ALLAH’IN yardımı ile laiklik yanlısı Suriye muhalefetine bırakılmadan, İslami bir devrime dönüştürülmesi gerektiğini söyleyenlerden oluşuyordu.

İkinci kesim ise; Özellikle Şia ve Alevilerden oluşan kesimdi ki, bunlar hiç tereddüt etmeden Nusayrilerin sancağı altına girmişlerdir. Bununla beraber asıl şaşırtıcı olan kendilerini ehlisünnet sanan ama ehlisünnetin şiddetle reddettiği Şia ekolü ve söylemlerinden etkilenmiş bazı cemaatlerin Şia ağzıyla konuşmaları ve Suriye kıyamına mesafeli durarak farklı bir acıdan yaklaşmayı tercih edenlerin olmasıydı. Bunlarda Şia söylemlerini dillendirmekten geri durmayarak, İran bloğunda yer almayı tercih etmişlerdir.
Bu kesim ise Lübnan Hizbullah’ı ve İran’a dayandırdıkları söylemlerle, Suriye de başlayan bu ayaklanmanın Amerika ve İsrail tarafından organize edilip desteklenerek başlatıldığını söylemekteydi.

Bu fikirde olanların bayraklaştırıp etrafında toplandıkları sloganları ise “büyük şeytan Amerika bir kesime destek veren adımlar atıyorsa onda mutlaka sinsi bir şeytanlık vardır” demekti.

Şia bloğu ve yandaşları Bu iddialarını her alanda yüksek sesle dillendirerek Suriye halkının direnişini desteksiz bırakmaya çalışmıştır.

Gecen bunca zamana bakıldığında ehlisünnet vel-cemaatin Şia ile yaşadığı bütün fikir ayrılıklarında daha isabetli görüşler ortaya koyup haklı çıktığı gibi.

Hamd olsun ki RABBİMİZE yardımıyla bugünde Ehlisünneti haklı çıkarmıştır. Evet, birbirini kovalayıp ardı, ardınca geçen yılların akabinde gelinen sürece bakıldığında bugün Amerika Şia’nın iddia ettiği gibi Suriye’deki muhalif guruplara yarayan adımları atmaktan ziyade Esad’a yardımcı olacak adımları atmış, direniş guruplarına fiilen saldırılarını başlatmıştır.

Görünen o ki Kendisiyle yetinmeyerek Avrupa ve Ortadoğu'da ki müttefiklerini de harekete geçiren Amerika daha da ileri seviyede bir saldırıya hazırlanmaktadır.

Peki, şimdi kendi söyledikleri sözlerle Şia nasıl bir tavır sergileyecektir dersiniz?

İsterseniz Siz şimdi Şia medyasını seyredin! dilerseniz Şia taraftarlarıyla konuşun ve düne dair söyledikleri söz ve iddialarını onlara hatırlatın.
Göreceksiniz !

Sanki dün bu iddiaları öne sürenler kendileri değilmişçesine pişkin, pişkin hemen çark edip, nasılda yeni yaldızlı sözlerle karşınıza çıkacaklar.

Aslında onlarda biliyor ki ne İran’ın, nede Şii dünyasının Amerika ile bir alıp veremediği yoktur. Bunun tam tersine ikisinin de varlığı bir, diğeri için avantajdır.

İran ve Amerika’nın göstermelik kavgası sadece göz boyama amaçlı danışıklı dövüşten ibarettir.

Siz hiç bir şiinin Ebugureyb'de yada Guantanamo'da olduğunu duydunuz mu?

Bunun tam tersine Amerika Şia'ya devlet ve fikirsel noktada kendini geliştirip taraftar bulabileceği ortamı ve şartları hazırlamaktadır.
Yaptığı işgallerden sonra İran yanlısı Şii devlet adamlarını Afganistan ve Irak'ta, başa getirmesi bunun en bariz örneklerindendir.
Amerika Ehlisünnet men hecine sahip bir İslam devletinin kurulmasını var gücüyle engellemeye çalışmaktadır.

Çünkü Ehlisünnetin tarihten gelen bir usulü vardır ki oda gücü eline geçirdiği vakit küfür devletlerinin kapısına dayanmaktır.

Bunu küfrün önderleri de çok iyi bilmektedir. Oysa Tarih incelendiği vakit Şia’nın küfre olan herhangi bir savaşı görülmemektedir. Şia gücü ele geçirdiği vakit fırsat kaybetmeden küfür devletleri yerine ehlisünnete saldırarak İslam coğrafyasını kaosa sürükleyip Müslümanları zayıflatmıştır.

İşte bu ve benzeri nedenlerden dolayı küfür önderleri her zaman olduğu gibi şianın imdadına yetişerek Esed'e destek olacak adımları atmaktadır.


Hamdolsun ehlisünnet bunca fikir karmaşasının ortasında yine haktan yana oldu. Suriye kıyamının ilk başladığı günlerden buyana mazlumları yalnız bırakmayarak bütün eleştirilere rağmen ileri sürdüğü görüşlerine bağlı kalarak ferasetini ve sadakatini görebilenlere bir kez daha göstermiştir.

Acı olan ise!

Şia’nın bu mide bulandırıcı zihniyetinizden dolayı bu hakikatin yüz binlerin canına mal olmasıdır.

Şia ya birkaç söz;

Tarih boyunca şahit olmuşuzdur ki Şia takiye’yi ( yani kıvırmayı) iyi bilir.

Gözümüz Şia'da, ey Şiiler!

İsterseniz âlimlerinizi ve önderlerinizi bizimle beraber sizde seyredin. Göreceksiniz ki o kadar kurnazca, sanki bu iddiayı ortaya atan kendileri değilmişçesine başka söylemleri ileri sürerek kendilerini aklanmaya çalışacaklardır.

Bundan Sonra dönüp birde kendinize bakın, sizlerde her zaman yaptığınız gibi hemen anında yeni bir cübbeye bürüneceksiniz.
Bu sizin karakterinizdir.

Aslında biz, sizden zaten sözlerinize sadakatli olmanızı beklemiyoruz. Siz değil misiniz söz vererek Hüseyin’i Kerbela'ya davet edip, sonrada susuz şehit edilmesine göz yumanlar.

Ey Şia!

Cihan bilir ki; siz bir yandan Hüseyinlere ağlayıp, öteki taraftan Yezitleri alkışlarsınız.

Ey Kûfe zihniyetinin yaşayan takipçileri!

Biz, sizi tarihten biliyoruz, sizin şu takiyyelerinize alışkınız.

Ne kadar düşük seviyede bir tavır takınırsanız takının bizi şaşırtmazsınız.

Çünkü biliyoruz ki yaptıklarınız, yapacaklarınızın teminatıdır.
 
Üst Ana Sayfa Alt