Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

İlmi Konu Cenâze İçin Ayağa Kalkmak

Abdulmuizz Fida Çevrimdışı

Abdulmuizz Fida

فَاسْتَقِمْ كَمَا أُمِرْتَ
Admin
Cenâze İçin Ayağa Kalkmak
1696537908036.png
Amir b. Rabia'dan (rivayet edilen bir hadisi şerifte) Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
"Bir cenazeyi gördüğünüz zaman, ayağa kalkınız. Sizi (geçip) geride bırakıncaya ya da yere konuncaya kadar (ayakta durunuz.)"
(Buhari, cenâiz 47, 48, 50; Muslim, cenâiz 73, 78; Tirmizî, cenâiz 51, 52; Nesaî, cenâiz 44, 45, 46, 80; İbn Mace, cenâiz 35; Ahmed b. Hanbel III- 25, 41; Ebu Davud, Cenâiz, bab 42 – 43, Hadis no: 3172)

Bir yerde otururken oradan bir cenazenin geçmekte olduğunu gören kimselerin, hemen ayağa kalkmaları ve cenaze yanlarından geçip gidinceye kadar, yahud da onları geride bırakmadan önce omuzlardan indirilip yere konuncaya kadar, ayakta durmaları emredilmektedir.
Metinde geçen "Cenazenin sizi geçip geride bırakması" tabiri mecazdır. Bu sözle cenazeyi taşıyanlar kasdedilmiştir. Nitekim şu hadis-i şerifler; bu tabirle kasdedilen kimsenin cenaze olmayıp cenâzeyi taşıyan kimseler olduğunu açıkça ortaya koymaktadır:
"Sizin biriniz bir cenâze gördüğünde onunla gitmek istemezse (cenaze ilerleyip) cenazeden geri kalana kadar, yahud cenâze(yi götürenler) o kimseyi geride bırakana kadar, yahud o kimseyi geride bırakmazdan evvel cenâze yere indirilene kadar kıyam etsin." (Miras Kâmil, Sahih-i Buhari Muhtasarı, IV- 556, Hadis No: 649)

"Biriniz cenâzeyi gördü mü, şayet onun arkasından gitmiyorsa, gördüğü andan itibaren, geçinceye kadar ayağa kalksın." (Muslim, cenâiz 75)

"Sizden biriniz bir cenâze namazı kılıp ta cenaze ile gitmezse cenâze kendisinden uzaklaşınca oturabilir. Eğer cenâze ile giderse o zaman cenâze yere indirilmedikçe oturmasın." (Tahavi'den naklen Tecrid-i Sarih Tercümesi IV- 56), Birinci baskı)


Hadis-i şerifte otururken yanından bir cenaze geçmekte olduğunu gören bir kimsenin ayağa kalkmasının meşru olduğu ifade edilmektedir. Ancak bu ayağa kalkış ölüyü tâzim için değildir. Ölümün dehşetli ve korkunç bir hadise olduğunu ortaya koymak içindir. İbn Ömer'le İbn Mes'ud, Ebû Musa el-Eşarî, Ebû Mes'ud el-Bedrî, Kays b. Sa'd, Sehl b. Hanif, el-Misver b. Mahreme, el-Hasan b. Aliyy, Katâde, İbn Şîrîn, en-Nehâî, Şa'bî, Salim b. Abdullah ve Maliki'lerden İbn Habib ile İbn Macişun bu görüştedirler.


İmam Malik (rahimehullah) ile Ebû Hanife ve Şafiî (rahimehumullah)’a göre cenâze için ayağa kalkmak İslâm'ın ilk yıllarında meşru iken, sonradan nesh edilmiştir. Delilleri ise

Ubade b. es-Samit'ten demiştir ki:
Rasûlullah (s.a.v.) cenâze kabre konuncaya kadar ayakta dururdu.
(Birgün) bir yahudi alimi kendisine uğrayıp : “Ya Muhammed, biz (de) böyle yaparız” dedi.
Bundan sonra Peygamber (s.a.v.) (cenaze için ayakta durmayı terkedib) oturdu ve (bize); "(Siz de) oturunuz, yahudilere muhalefet ediniz! buyurdu."
(Ebu Davud, Cenâiz, bab 42 – 43, Hadis no: 3175 – 3176; Tirmizî, cenâiz 35; İbn Mace, cenâiz 35)
Rasulullah İslâm'ın ilk yıllarında, katılmış olduğu cenaze teşyı'lerınde cenâze kabre konuncaya kadar ayakta dururken, sonraları kendisine bir Yahudi aliminin, Yahudilerinde böyle yaptığını haber vermesi üzerine, Yahudilere muhalefet için bu tatbikattan vazgeçip sahabilere de vazgeçmelerini ve cenâze kabre indirilirken oturmalarını emrettiğini ifade eden bu hadis-i şerif, cenaze kabre indirilinceye kadar ayakta durmanın nesh edildiğini söyleyen Urve b. Zubeyr ile Said b. El Museyyeb, el-Esved, İmam Malik ve Şafii'nin delilidir.
Fakat bu hadis-i şerif, senedinde Ebu'l-Esbat, Abdullah b. Suleyman ve babası Suleyman gibi zayıf râviler bulunduğu için, delil olma niteliğinden uzaktır.
Cenâze, kabre konuncaya kadar ayakta durmayı emreden hadis-i şerifse, bu hadis-i şeriften daha kuvvetli ve sağlamdır.

Ebû Said el-Hudrî'den (rivayet olunduğuna göre),
Rasûlullah (s.a.v.) : “Bir cenâzenin arkasından gittiğiniz zaman, o cenâze (yere) konuluncaya kadar oturmayınız." buyurmuştur.
Ebû Dâvûd der ki: Bu hadisi (bir de) es-Sevri Suheyl'den, o da babasından, o da Ebû Hurayra'den rivayet etmiştir. Bu rivayette Ebû Hurayra (cenaze yere) "konuncaya kadar" (oturmayınız!) demiştir.
Bir de bu hadisi Ebû Muaviye Suheyl'den (rivayet etmiş ve bu rivayette Suheyl) "kabre konuncaya kadar" demiştir. (Ancak) Sufyan (es-Sevrî) Ebû Muaviye'den daha belleyişlidir.
(Buhari, cenâiz 48; Tirmizî, cenâiz 35, 51; Nesaî, cenâiz 44, 45, 54; Ahmed b. Hanbel II- 2, 3, 16, III- 48, 51, 85, 97, IV- 294, V- 131, VI- 402; Ebu Davud, Cenâiz, bab 42 – 43, Hadis no: 3173)


İbn Ömer, Ebû Hurayra, İbn Zubeyr, Ebû Said el-Hudrî, Ebû Musa el-Eşârî, el-Evzâî, Ebû Hanife ve ashabı, İmam Ahmed ve İshak (r.h.); cenazeyi kabre kadar uğurlamak üzere peşinden giden kimselerin kabre vardıklarında, cenaze yere konuncaya, yahud da kabre indirilinceye kadar oturmayıp ayakta durmalarının mendub olduğu görüşündedirler. Cenazeyi yere koymadan oturmanın sakıncası "cenazeyi uğurlamanın gayesine aykırılığından ileri gelmektedir. Çünkü cenazeyi uğurlamak aslında cenazenin defnine önem vermek ve onun hakkına son derece riayet etmektir."

Cenâze yere konmadan oturmak ise, bu hususlara hiç önem vermemek anlamına gelir. Urve b. Zubeyr ile Said b. el-Museyyeb, el-Esved, Malik ve Şafiî'ye göre, cenazeyi yere koymadan önce oturmakta bir sakınca yoktur.

Hanefi âlimlerinden İbn Abidin de bu mevzuda şunları söylüyor: "Cenâze yere konmadan oturmak yasak edilmiştir. Nitekim Sirac'da böyle beyan edilmiştir. Nehir'de ise; bunun muktezası, buradaki kerahetin kerahet-i tahrimi olmasıdır, denilmiştir.
Remli: Cenâzeyi omuzlardan yere koyduktan sonra ayağa kalkmak da mekruhtur. Nitekim Haniye ile İnaye'de de böyle denilmiştir.
Muhit'te ise, bunun aksi ifade edilerek şöyle denilmiştir: "Efdal olan, kabrin üzerine toprağı tesviye etmeden oturmamalıdır." Bahir sahibi, birinci, kavlin evla olduğunu söylemiştir.
 
Üst Ana Sayfa Alt