Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Bu Zihniyyet Tek Millettir

A Çevrimdışı

ahmet meydani

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Bismihi Teala
Epey zamandır; ekranlar, meydanlar, siyaset, sanat ve sergiler ikiyüzlü insanlar tarafından işgal edilmiş durumdadır. Bu işgalciler tüm varlıklarıyla menfaat ve ranta kul köle olmuşlar.
Çıkar yollarında keyiflerince at koşturmak için seviyesiz, edepsiz, ahlaksız, dinsiz ve tahammülsüz bir dünya imar etmenin derdiyle çırpınıyorlar.
A’sından Z’sine çirkefliğe, bataklığa batmışlar. Kuru edebiyatın, ruhsuz sanatın, yalan siyasetin ve dinsizliğin etrafında pervane dönüyorlar.
Bir yüzleriyle İnsan hakları, inanç hürriyeti, hürriyet ve medeniyet ninnileriyle dünyayı uyuturlar. Diğer yüzleriyle sanat adı altında Peygamber efendimize olan kinlerini kusarlar. Sırf inancından dolayı peçe takan bacımın peçesini yasaklarlar, cami yapımına sınırlama ve minare yapımına yasak getirirler. Hatta Kur’an-i Kerimi bile yakmaya kadar işi götürürler. Hürriyet ninnisine bedel kanlı dişlerini ve tırnaklarını gösterip bedelinde de milyonu aşkın can aldıktan sonra varil varil petrol akıtırlar ülkelerine, külçe külçe altınlar aktarırlar hazinelerine. Yanlış anlamayın; bu varilleri, külçeleri karşılıksız almıyorlar. Bunları milyonu aşkın insanı ruhtan azad etmenin(!) karşılığında alıyorlar. Milyonlarca çocuğun fazlalığı(!) olan babalarını öldürmek ve zindanlara tıkmak karşılığında alıyorlar. Yüz binlerce kadını baş belası(!) olan eşlerinden kurtarma karşılığında alıyorlar.
Evet bunun adı; barış, demokrasi, insan hakları, inanç hürriyeti, sanat, siyaset haplarıyla insanları uyutma karşılığında onlardan din, iman, insaniyet, Kur’an, Peygamber yine petrol, para ve altın hasılı maddi ve manevi değerler adına her ne varsa almadır. Bu mesele kepçeyle alıp kaşıkla verme meselesi bile değil tonlarca alıp ve yine tonlarca alma meselesidir.
Bu ikiyüzlülüğü sadece batıdan, sadece Avrupa ve Amerika’dan görmedik. Bu ikiyüzlülüğü, çirkefliği, rezilliği kendi içimizdeki batı severlerden de gördük, görüyoruz.
Osmanlı’nın gerilemesinden başlamak üzere ta bu güne kadar aynı şekilde çağdaşlık, medeniyet, kurtuluş, cumhuriyet, barış ve demokrasi söylemlerinin bedelinde dinimiz, âlimlerimiz, camilerimiz, kitaplarımız, edep ve ahlakımız hatta çocuklarımız bizden alındı, alınıyor.
Yaldızlı sözlerden sonra yapılan devrimlerden, inkılaplardan ve ihtilallardan kimine rant, zevk ve sefa düşerken bizim payımıza da sefalet, nezaret ve tahdit düştü. Cumhuriyet, demokrasi, insan hakları sevdasıyla yanıp tutuşanların dayattığı kanunsuz, dayanaksız başörtüsü yasağını hala tam olarak aşamadık. Üstüne bu ikiyüzlüler, meymenetsiz ucube zihniyetliler utanmadan sanat adı altında camiyle, minareyle alay ediyorlar. Başörtüsüyle, başörtülüyle alay ediyorlar.
Bu ucube zihniyetin ırkı, dili ve renginin olmadığını ta asırlar öncesinden peygamber efendimiz “küfür tek millettir” sözüyle belirtmişti. Bunların Amerikalı, Danimarkalı olması, Türk, Kürt olması durumu hiç değiştirmiyor. Amerikalı papaz Kur’an-i Kerim’i yakarak İslam’a olan kinini kustuğu gibi Adana’daki BDP’liler de geçenlerde Kur’an-i Kerimi yakarak aynı rezilliğe imza atmalarıyla bunu ispatladılar.
Yine bir yüzle Barış, demokrasi, insan hakları diye tutturanlar diğer yüzle kaosa, şiddete, yağmalamaya, tehdite, tahdita, kepenk kapatmaya, tahammülsüzlüğe ve tekçiliğe oynuyorlar.
Her gün “Türküm”ü ve “varlığım Türk varlığına armağan olsun”u dayatan devletin okullarını, üniversitelerini, bankalarını, vergi dairelerini ve belediyelerini boykot etme cesaretini gösteremeyenler -imamlarını devlet atasa da- halkın camilerini boykot etmeleriyle aynı ucube zihniyetin mensubu olduklarını göstermiyorlar mı?
İmralı filozofu(!) savunmalarında camiler birer tiyatro salonu haline getirilmeli demişti. İmralı bendeleri bunu başaramayınca insanları camiden soğutmak için kirli siyasete başvurmak zorunda mı kaldı?
Bir de bilmiyorum dikkat ettiyseniz, bunda ilginç ayrıntılar göze çarpıyor. Cuma günü tüm camilerin yine dolup taşıyor olması ve Cami cemaatlerinde bir eksilmenin sözkonusu olmaması bu oyunun tutmadığını gösteriyor. Halkın az bir kesimi bile meydanda namaza dururken bênamazların –namazsızların- da onları seyre durması ne de trajikomik bir durum.
Devleti boykot ediyorlarsa ikiyüzlülüğü bıraksınlar önce TBMM’yi, belediyeleri, bankaları ve okulları boykot etsinler, ondan sonra da olsun cami imamlarını da boykot etsinler. Ama maalesef bu boykot iyi niyeti barındırmıyor. İyi niyet barındırdığında iddialıysanız yine de buyurun tüm vakitleri siz de kılanlarla birlikte meydanlarda kılın. Bu vesileyle siz de namaza başlamış olursunuz. Yoksa bırakın bu kirli, sinsi siyaseti, bu ikiyüzlülüğü, bu ucubeliği, bu ruhsuz ve dinsiz sanatı.
Tabi bu meseleye farklı pencereden baktığımız da BDP’nin sivil Cuma meselesiyle Kürdistan’da Zerdüştliğin, Kominizm’in ve dinsizliğin iflas ettiğinin delilidir. Bu çıkış -her ne kadar kirli bir siyasetin ve ikiyüzlülüğün ürünüyse de- Kominizmi, ateşperestliği referans alan Mao, Lenin ve Kemal hayranlarının Müslüman Kürt halkının dini karşısında beyaz bayrak çektiğini gösteriyor.
Rabbim gerçek hidayeti onlara da nasip etsin, Rabbim onları da ıslah etsin. Rabbim onları da milyonlar gibi Peygamber sevdasıyla yananlardan eylesin. Rabbim onları da İslam davası uğruna hadim ve hizmetkâr eylesin. Rab yoluna hadim ve hizmetkâr olanlara gönül rahatlığıyla bağlanır. Bu ister Hizbullah, ister PKK ister, ister TC, isterse de başka bir oluşum olsun fark etmez. Öyle ise halkı kelebekler misali kendi etrafında döndürmek isteyenlerin samimi olarak Allah yolunun hadim ve hizmetkârları olmalarından başka çare yoktur. Zira Allah’a, peygambere ve Kur’an’a rağmen kendilerine farklı yol çizenler kaybetmeye mahkûmdurlar. Her şeyin gönlünüzce olması temennisiyle.
 
Üst Ana Sayfa Alt