Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Abdest

Pulcet Çevrimdışı

Pulcet

Forumun Bekçisi
Site Emektarı
ABDEST ALMA

R01.jpg

Önce kollar dirseklerin yukarısına kadar sıvanır, sonra "Niyet ettim Allah rızası için abdest almaya" diye niyet edilir. Ve "Eûzü billahi mineşşey-tanirracîm, Bismillahirrahmanirrahîm" okunur.
R02.jpg

Eller bileklere kadar üç kere yıkanır. Parmak aralarının yıkanmasına dikkat edilir. Parmaklarda yüzük varsa oynatılıp altının yıkanması sağlanır.
R03.jpg

Sağ avuç ile ağıza üç kere ayrı ayrı su alınıp her defasında iyice çalkalanır.
R04.jpg

Sağ avuç ile buruna üç kere ayrı ayrı su çekilir. Sol el ile sümkürülerek burun temizlenir.
R06.jpg

Alında saçların bittiği yerden itibaren kulakların yumuşağına ve çene altına kadar yüzün her tarafı üç kere yıkanır.
R07.jpg

Sağ kol dirseklerle beraber üç kere yıkanır.
Yıkarken kolun her tarafı, kuru bir yer kalmayacak şekilde iyice ovulur.
R08.jpg

Sol kol dirseklerle beraber üç kere yıkanır.
Yıkarken kolun her tarafı, kuru bir yer kalmayacak şekilde iyice ovulur.


R09.jpg

Eller yeni bir su ile ıslatılır. Sağ elin içi ve parmaklar başın üzerine konularak bir kere meshedilir.
R10.jpg

Eller ıslatılarak sağ elin şehadet parmağı ile sağ kulağın içi, baş parmağı ile de kulağın dışı; sol elin şehadet parmağı ile sol kulağın içi, baş parmağı ile de kulağın arkası meshedilir.

R12.jpg

Sağ ayak üç kere topuklarla beraber yıkanır. Yıkamaya parmak uçlarından başlanır ve parmak araları iyice temizlenir.
R13.jpg

Sol ayak üç kere topuklarla beraber yıkanır. Yıkamaya parmak uçlarından başlanır ve parmak araları iyice temizlenir.
Abdest bitince ayakta ve kıbleye karşı "Kelime-i Şehadet" okunur.

ABDESTİN FARZLARI:

1-Yüzü Yıkamak
Yüzün bir defa yıkanması farzdır. Yüzün sınırları, saçın bittiği yerden sakal veya çene altına, kulakların köklerine kadar olan bölümdür. Gözlerin içine suyun ulaştırılması gerekmez. Ancak abdest alırken gözler sıkılmaz, tamamen açık bırakılmaz. Normal bir şekilde yüz yıkanır. Dudaklar yumulduğu zaman, dışarda kalan kısımlar yüzün sınırlarıdır. Sakal, bıyık ve kaşın altına suyu ulaştırmak gereklidır.
2-Kolları Yıkamak
Parmak uçlarından kol dirseklerine kadar -dirsekler de dahil- olan kısmı bir defa yıkamak farzdır. Eğer iğne ucu kadar kuru bir yer kalırsa veya tırnağının altına suyu geçirmeyecek (hamur, boya, çamur vb.) bir madde bulunursa, abdest alınmış sayılmaz. Ancak boyacıların tırnaklarındaki boyalardan kaçınmanın mümkün olmamasından dolayı bunlar abdeste zarar vermez. Tırnaklar parmak uçlarından dışarı taşacak kadar uzamış olursa o fazlalığı da yıkamak gerekir. Bir kimse abdest aldıktan sonra bu uzamış tırnağı keserse abdestini yenilemesi gerekmez. Parmakta yüzük var ve bu geniş ise abdest alırken bunu oynatmak sünnet, eğer yüzük dar ve altına su geçirmeyecek kadar parmağa oturmuşsa onu oynatmak farzdır.
3-Başı Meshetmek
Mesh, sözlükte eli bir şeyin üzerinden geçirmek demektir. Ibâdet hukukunda ise suyun bir vücut organına isâbet etmesidir. Başın meshedilmesindeki farz oranı alın miktarıdır. Bu miktar ise başın dörtte biridir. Meshederken üç veya daha fazla parmağı kullanmak gerekir. Iki parmakla yapılan mesh câiz değildir.
Başa giyilen sarık veya takke üzerine meshetmek geçerli değildir. Kadınlar da baş örtüleri üzerine meshedemezler.
4-Ayakları Yıkamak
Sağlam ve çıplak ayakları topuklarıyla birlikte bir defa yıkamak farzdır. Yaralı veya mestle örtülü ayakları yıkamaya gerek olmayıp sadece meshetmek yeterlidir. Mâide Sûresi 6. âyette geçen topuk = ka'b, ayağın iki tarafından inak kemiğine bitişik kemiktir. Rasûlullah (s.a.s.): "Vay ateşten o topukların haline... " (Buhârı, Ilim 30; Vudû', 27,29; Müslim, Tahâre, 25-28,30; Ebû Davud, Tahâre, 46) buyurduğu ve ayakların tamamen yıkanmasını emrettiği bilinmektedir.
Bir kimsenin ayağında yarık varsa ve o yarığa su sızdırmayan bir ilaç sürülmüşse, o kimse ayağını yıkadığı zaman, su yarığın altına geçmezse bu durumda su, ayağa zarar verecekse abdest yerine getirilmiş sayılır ve bu câizdir. Ancak su zarar vermiyorsa abdest tam olarak alınmış sayılmaz. Dolayısıyla zarar vermediği takdirde yarıklara su ulaşacak şekilde yıkamak gereklidır .

Abdestin Sünnetleri

1) Abdeste başlarken önce temiz olan elleri bileklere kadar yıkamak. Temiz olmayan elleri önce yıkamak ise farzdır. Böylece diğer organlar kirlenmiş olmaz.
2) Abdeste "Eûzü Besmele" ile başlamak. Abdest arasında okunacak Besmele ile bu sünnet yerine getirilmiş olmaz.
(Hanbelîlere göre, abdestin başlangıcında Besmele okumak vacibdir; kasden terk edilirse, abdest batıl olur. Yanılarak veya bilmeyerek terk edilmesi abdesti geçersiz kılmaz.)
3) Niyet etmek: Abdesti, namaz kılmaya veya abdestsizliği gidermeye veya Yüce Allah'ın emrini yerine getirmeye niyet ederek almak.
Niyet kalb ile olur, Dil ile "Niyet ettim Allah rızası için abdest almaya" denilmesi güzel görülmüştür. Niyetin vakti, elleri veya yüzü yıkamaya başlama zamanıdır.
(Malikîlerle Şafıîlere göre, abdestin başında niyet etmek farzdır. Hanbelîlere göre de, niyet abdestin sıhhatının şartıdır.)
4) Mazmaza (ağıza su vermek) ve istinşak (buruna su çekmek). Şöyle ki: Elleri yıkadıktan sonra; önce üç kez ağıza dolusunca su alınır ki, buna "Mazmaza" denir. Sonra üç kez de burnun yumuşağına kadar gidecek şekilde burnuna su verilir ve sümkürülür. Buna da "İstinşak" denir. Her su verişte su yenilenir. Bunları yapmakla hem ağzın, hem de burnun içi yıkanmış ve kullanılacak suyun tadı ve kokusu anlaşılmış olur.
5) Mazmaza ve istinşakı aşırı derecede yapmak. Şöyle ki: Mazmazada su, boğaza kadar iner. İstinşakta su, burnun katı yerine kadar çıkarılır. Fakat oruçlu olanlar mazmaza ve istinşakı böyle aşırı yapmazlar.
6) Misvak kullanmak. Şöyle ki: Misvak, arak denilen ağacın dalından yapılan ve dişleri temizlemek için kullanılan bir fırçadır. Böyle lifleri olan diğer ağaç dallarından da yapılabilir. Misvak, parmak kalınlığında ve bir karış boyunda olmalıdır. Sağ ele alınır ve serçe parmağının üstünden geçirilir, baş parmak ve işaret parmağı ile tutularak ıslak olan ağzın sağ tarafından enine olarak dişler fırçalanır. Bunun kullanılması oruca zarar vermez.
Misvakın pek çok yararları ve sevabı vardır. Dişleri temizler, ağız kokusunu giderir, sağlığa yararlı olur. Bir hadis-i şerifte: "Misvak, ağzı, temizleyici ve Rabbin rızasını kazandırıcıdır," buyurulmuştur. Diğer bir hadis-i şerifde de: "Eğer ümmetime güçlük vermeyecek olsaydım, her abdest için misvak kullanmalarını onlara emrederdim." buyurulmuştur.
Misvak bulunmaz veya kullanıldığında dişleri kanatırsa, onun yerine parmak kullanılabilir. Şöyle ki: Baş parmak ağzın sağ tarafına, şehadet parmağı da sol tarafına salınarak üst ve alt dişler ovalanır. Misvak kullanmak yalnız namazlara özgü değildir, kullanılması her zaman iyidir; çünkü temizliğe yardımcıdır. Kıl fırçalarla yapılan diş temizlemelerine de üstünlüğü vardır.
Kadınlar oruçlu olmadıkları zaman çiğnedikleri sakız misvak yerine geçer.
7) Sıra gözetmek: Abdest alırken önce yüz, sonra kollar yıkanır. Bundan sonra başa meshedilir ve arkasından da ayaklar yıkanır. Ayaklarda mest varsa, mestlerin üzeri meshedilir. Bu şekilde sıra gözetilmezse, yine abdest sahih olur, ancak sünnete uyulmuş olmaz.
(Şafiî ve Hanbelîlere göre, abdest alırken bu sıraya uymak farzdır.)
8) Abdeste sağ tarafdan başlamak: Sağ kol, sol koldan önce ve sağ ayak sol ayakdan önce yıkanır. Sağ taraf daha şerefli olduğu için böyle yapılır.
9) Abdest organlarını üçer kez yıkamak. Bunlardan biri farz, diğer ikisi sünnettir. Üçten fazla veya üçten az yıkamak sünnete aykırıdır. Şüphe sebebiyle veya su azlığı dolayısıyla bu sayılar azaltılıp çoğaltılabilir.
10) Elleri ve ayakları yıkamaya başlarken parmak uçlarından başlanır.
11) Eller ve ayaklar yıkanırken parmakların arasını yoklayıp yıkamak (hilallamak): El parmakları birbirine sokularak, ayak parmakları da el parmaklarından biri ile yapılır. Sol elin serçe parmağı ile sağ ayağın altından ve serçe parmağın arasından hilallamaya başlayarak sıra ile sol ayağın serçe parmağında sona erdirilmesi iyidir. Parmakları akar suya koymak da hilallama yerine geçer.
12) Abdest suyunu, bıyıkların ve kaşların altlarına ve yüzün çevresinden sarkmış bulunan fazla kıllara eriştirmek.
13) Sakalın çeneden aşağıya uzamış kısmını meshetmek ve sık olan sakalı bir avuç su ile alt tarafından el parmakları ile hilallamak. Bu, iki İmama göredir; İmam-ı Azam'a göre müstahabdır.
14) Başın tamamını bir su ile meshetmek. Buna "Kaplama Mesih" denir. Sünnet üzere kaplama mesih şöyle yapılır: Her iki el tamamen ıslatılır. Sonra bu iki elin baş parmakları ile işaret parmaklarından sonra gelen üç parmak birbirine bitiştirilir. Bu ellerin ayaları yukan kaldırılıp o bitişik parmaklar uç uca gelmek üzere birbirine yaklaştırılır.
Böylece bitişik halde olan iki elin parmakları başın ön tarafından enseye kadar çekilir. Sonra ellerin ayaları başın iki tarafına yapıştırılarak ense tarafından başın önüne kadar çekilir. Böylece bütün başın meshi bitmiş olur. Sonra başa değdirilmeyen baş parmakların içi ile kulakların dışları ve şehadet parmakları ile de kulakların içleri meshedilir. Parmakların arkaları ile de boyun meshedilir. Bununla beraber başın her tarafı istenildiği bir şekilde meshedilebilir.
(Şafiîlere göre, meshi üç kez tekrarlamak sünnettir.)
15) Kulakları meshetmek. Bu mesih bir su ile yapılabileceği gibi yukarıda bildirildiği şekilde de yapılabilir. Serçe parmaklarını kulak deliklerine sokarak kımıldatmalıdır.
(Hanbelîlere göre, kulakları ve içlerini meshetmek farzdır; çünkü bunlar da baş kısmına dahildir.

16) Abdest organlarını, üzerlerine dökülen su ile iyice ovmak.
17) Abdest organlarını, arada kesinti yapmadan yıkamak. Bir organ henüz kurumadan diğerini yıkamaya geçmek. Buna "Vilâ" denir. Havanın sıcaklığı sebebiyle yıkanan organın hemen kuruması vilâya engel değildir.
Bazı alimlere göre vilâ: Abdest alırken araya başka bir iş sokmamaktır.
(Malikîlerle Hanbelîlere göre, abdest organları yıkanırken hemen birbiri ardından yıkanmaları ve araya başka bir iş sokulmaması farzdır.)
 
D Çevrimdışı

devre

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
saol allah razi olsun ama kızlar için koymamişsin neyse yinede allah rai olsun
 
C Çevrimdışı

cafer-i_tayyar

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
SELAMÜN ALEYKÜM. arkadaşım sahih olan hadislerde ve sünnetle böyle abdest alma yoktur. sahih olan hadislerde şöyledir

Ömer (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Ben Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i işittim:
‘Ameller ancak niyetlere göredir...’ buyuruyordu.”
Buhari (143) Müslim (1907/100) Ebu Davud (2201) Nesei (75) İbni Mace (4227) İbni Hazm (3/231 Muhalla) İbnu’l-Carud (64) Ahmed (1/25) Albânî (1/59 İrva)


Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Abdest almayan kimsenin namazı, abdeste başlarken Bismillah demeyen kimsenin de abdesti yoktur’ buyurdu.”
Ahmed (2/418) Ebu Davud (101) İbni Mace (399) Darekutni (1/71) Hakim (1/1476)


Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ümmetime meşakkat verecek olmasaydım, her abdestle beraber misvak kullanmalarını onlara emrederdim’ buyurdu.”
İbnu’l-Carud (63) Malik (1/66/115) İbni Huzeyme (138) Ahmed (9935) Tayalisi (2328) Hakim (1/146) Beyhaki (1/36) Albânî (1/110 İrva)

Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Abdestinin Şekli
Humran bin Eban şöyle dedi:
“Osman bin Affan (Radiyallahu Anh)’ı abdest alırken gördüm. Ellerine biraz su döktü ve onları üç kez yıkadı. Sonra üç kez ağzını çalkaladı ve burnuna su alıp çıkardı. Sonra üç kez yüzünü yıkadı. Sonra üç kez dirseğine kadar sağ elini yıkadı. Sonra sol elini aynı şekilde yıkadı. Sonra başını meshetti. Sonra üç kez sağ ayağını topuklara kadar yıkadı. Sonra bu şekilde sol ayağını da yıkadı. Sonra şunu söyledi:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i bu benim abdest aldığım gibi abdest alırken gördüm. Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herkim bu benim abdestim gibi abdest alır, sonra kalkar içinden kendi kendisiyle konuşmaksızın iki rekât namaz kılarsa onun günahları bağışlanır’ buyurdu.”
Buhari (1800) Müslim (226/3) Ebu Avane (1/238) Ebu Davud (106) Nesei (84) İbni Hibban (1060) İbni Huzeyme (23) Abdurrezzak (141) Tabarani (1/267M. Sagir) Beyhaki (1/53) Begavi (153)
Abdu Hayr şöyle dedi:
“Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) sabah namazını kıldıktan sonra caminin avlusuna geldi ve oraya oturdu. Sonra hizmetkârı çocuğa:
−Bana bir abdest suyu getir dedi. Çocuk ona içerisinde su olan bir kap ve bir de tas getirdi. Abdu hayr dedi ki:
−Biz oturmuş ona bakıyorduk. Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) sağ eliyle su kabını aldı sol eline döktü. Sonra onunla iki elini yıkadı. Sonra tekrar sağ eliyle su kabını aldı sol eline ondan su boşalttı, sonra da onunla iki elini yıkadı. Sonra tekrar sağ eliyle su kabını aldı ve sol eline ondan su boşalttı, sonra da onunla iki elini yıkadı. Ellerini bu şekilde üç kez yıkadı. Abdu hayr dedi ki:
−Ali (Radiyallahu Anh) ellerini bu şekilde üç kez yıkayıncaya kadar ellerini su kabının içine girdirmedi. Sonra o, sağ elini su kabına girdirdi eline su alarak üç kez ağzını doldurup mazmaza yaptı. Peşinden üç kez burnuna su alıp sol eliyle çıkardı. Sonra üç kez yüzünü yıkadı. Sonra üç kez dirseğine kadar sağ elini yıkadı. Sonra üç kez dirseğine kadar sol elini yıkadı. Sonra sağ elini su kabının içine suda eli kaybolacak şekilde girdirdi. Sonra alabildiği kadar su ile elini oradan çıkardı. Sonra sağ elindeki suyu sol eline dökerek iki eliyle bir kez başının tamamını meshetti. Sonra sağ elini su kabına girdirdi sonra onunla sağ ayağına su döktü ve sol eliyle sağ ayağını üç kez yıkadı. Sonra yine sağ eliyle sol ayağına su döktü ve sol eliyle sol ayağını üç kez yıkadı. Sonra sağ elini su kabına yine daldırdı, elini su ile doldurdu sonra o suyu içti. Sonra şöyle dedi:
−İşte bu Allah’ın Nebisi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in abdestidir. Kim Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in abdestine bakmak isterse, Onun abdesti işte böyledir.”
İbnu’l-Carud (68) Ebu Davud (111-112) Nesei (93) Darimi (1/178) İbni Huzeyme (147) İbni Hibban (1079) Tayalisi (149) Darekutni (1/90) Begavi (222) Ahmed (1/135)
Şakik bin Seleme şöyle dedi:
“Osman (Radiyallahu Anh)’ı abdest alırken gördüm… Başını ve kulaklarını içini ve dışını meshetti... Parmaklarını ve sakalını hilâlledi...”
İbnu’l-Carud (72) Ebu Davud (110) İbni Mace (430) İbni Huzeyme (151) Beyhaki (1/54) Ahmed (1/149)
Abdullah bin Zeyd bin Asım (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) başını meshetmek için iki eline su aldı ve meshetmeye başının ön kısmından başladı. Sonra ellerini başının arka kısmına enseye doğru götürdü. Sonra ellerini (tekrar) başının ön kısmına getirdi.”
İbnu’l-Carud (73) Tirmizi (32) İbni Mace (434)
Şartlar Gerektirdiğinde Abdest Uzuvlarını İkişer veya Birer Kere Yıkamak Caizdir
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i abdest uzuvlarını ikişer ikişer yıkar halde abdest alırken görmüşümdür.”
İbnu’l-Carud (71) Ebu Davud (136) Tirmizi (43) İbni Hibban (1094) Hakim (1/150) Ahmed (4/41)
İbni Abbas (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) abdest uzuvlarını birer kere yıkayarak abdest aldı.”
İbnu’l-Carud (69) Buhari (304) Ebu Davud (138) Nesei (80) Tirmizi (46) Darimi (1/177) İbni Mace (411) İbni Hibban (1095) İbni Huzeyme (171) Tayalisi (2660) Begavi (226) Ahmed (1889)
Çorap Veya Ayakkabı Üzerine Meshetmenin Caizliği
Mugire bin Şu’be (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) abdest aldı, çoraplarının ve ayakkabılarının üzerine meshetti.”
Ebu Davud (159) Tirmizi (99) İbni Mace (559) İbni Ebi Şeybe (1/215/) İbni Hibban (1338) İbni Huzeyme (198) Tabarani (20/996) Tahavi (1/97 el-Meâni) Hakim (1/169) Ahmed (4/252) Albânî (101 İrva)
Mestler Üzerine Meshetmenin Müddeti
Huzeyme bin Sabit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Mestler üzerine meshetmekte müddet, seferi olan için üç gün üç gece, mukim olan için bir gün bir gecedir’ buyurdu.”
İbnu’l-Carud (86) Ebu Davud (157) Tirmizi (95) İbni Mace (554) İbni Hibban (1329) Humeydi (435) Tabarani (3749 M. Kebir) Darekutni (1/194) Beyhaki (1/277281) Begavi (237) Ahmed (5/214)
Abdestten Sonra Yapılacak Dua
Ömer (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Sizden herhangi bir kimse abdest alır ve abdest alışını tam yaptıktan sonra:
−Eşhedü Ella İlahe İllallah Vahdehu La Şerike Leh. Ve Eşhedü Enne Muhammeden Abduhu Ve Rasuluh. Allahummecalni Minettevvabine Vecalni mine’l-Mutetahhirin derse ona cennetin sekiz kapısı açılır ve kendisi hangisinden isterse içeriye girer’ buyurdu.”
Duanın manası: “Allah’tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. O tektir ve ortağı yoktur. Ve yine şehadet ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve rasulüdür. Ey Allah’ım, beni tevbe edenlerden yap ve beni temizlenenlerden kıl.”
Tirmizi (55) Müslim (234/17) Ebu Avane (1/225) Ebu Davud (169) Nesei (148) İbni Mace (470) İbni Hibban (1050) Beyhaki (1/78) Abdurrezzak (142) Ahmed (4/145-146-153)
Ebu Musa el-Eşari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e abdest alırken geldim. Onu işittiğimde:
−‘Allahummegfirlî Zenbî Ve Vessiğlî Fî Darî Ve Bariklî Fî Rızkî’ diyor dua ediyordu.”
Duanın manası: “Ey Allah’ım, günahımı bağışla, evimi genişlet ve rızkımda bereket ihsan et.”
Nesei (80 Ameli’l-Yevm) İbnu’s-Sünni (28 Ameli’l-Yevm) Albânî (1265 Cami)

 
E Çevrimdışı

eğitim

Yeni Üye
İslam-TR Üyesi
selamun aleykum cafer-i_tayyar kardeşim.Allah razı olsun.Allah Rasulü 'nün abdesti budur.kim bunun dışında birşey getirirse ispat etmek zorundadır.Allah'a emanet olun.
 
R Çevrimdışı

rizademir

Üyeliği İptal Edildi
Banned
Humran b. Ebân'dan:[100]
Hz. Osman (Radtyaliaha anh) bir yerde otururken su istedi. Sağ eline döküp onu yıkadı. (Bir rivayette; üç kere ellerine döküp yıkadı.) Sonra sağ elini kaba daldırıp su aldı ve (aldığı su ile) ellerini üçer kere yıkadı, her defasında bu şekilde su alıp yüzünü üç kere yıkadı, ağzına, burnuna su aldı, burnunu temizledi. Kollarını dirseklerine kadar üç kere yıkadı. Sonra başını mesh etti. (Bir rivayette; ellerini kulaklarının dış yüzeyinde[101] gezdirdi, sonra sakalını sıvazladı.) Üç kere ayaklarını topuklarına (aşık kemiklerine) kadar yıkadı ve dedi ki: 'Rasûlullah'm (Saiiaiiahu aleyhi ve selim) şöyle dediğini işittim:
"Kim benim şu aldığım abdest gibi abdest alır, sonra içinden farklı bir şey geçirmeksizin iki rekât namaz kılarsa geçmiş günahları affolur.
(Bir rivayette ise;...b\r gün önceki aynı vakitten bu vakte kadar işlenen (yani bir günlük) günahları affolur, şeklinde geçer)”’[102]



Abdühayr'dan:[105]
Hz. Ali (Radıyaiiahu anh) mescid avlusunda[106] sabah namazını kılıp oturdu. Sonra hizmet eden kişiye; "Bana abdest suyu getir!" dedi. O kişi içinde su olan bir kap ve leğen[107] getirdi.[108]
(Râvi) Abdühayr anlatıyor: 'Biz oturmuş, Hz. Ali'ye bakıyorduk, sağ eline kabı aldı, sol eline döktü ve avuçlarını yıkadı, sonra sağ eline kabı aldı, sol eline döktü ve avuçlarım yıkadı, bunu üç kere tekrarladı.'
Abdühayr dedi ki: 'Hz. Ali her seferinde elini kaba daldırıp, azalarını üç kere yıkıyordu; kaba sağ elini daldırıp sudan avuçladı ve ağzına, burnuna su aldı, burnunu temizledi, sol eliyle sümkürmüştü ve bunu üç kere tekrarladı. (Bir rivayette, aldığı bir avuç su ile üç kere ağzına, üç kere de burnuna su aldı.) Sonra sağ elini kaba daldırdı ve (aldığı su ile) yüzünü üç kere yıkadı, sağ kolunu dirseklere kadar üç kere ve sol kolunu dirseklere kadar üç kere yıkadı. Sağ elini kaba daldırdı, hattâ su biraz taştı ve aldığı su ile sol elini mesnetti ve iki eliyle beraber bir kere başını mesh etti. (Bir rivayette, başının ön tarafından başlayıp arka tarafına kadar mesh etti, (râvi dedi ki:) ellerini geri getirdi mi, getirmedi mi, tam olarak hatırlamıyorum.) Sonra sağ eliyle üç kere sağ ayağına su döktü ve sol eliyle yıkadı, sağ eliyle sol ayağına su döktü ve sol eliyle (aynı şekilde ayağını) üç kere yıkadı. Sonra sağ elini kaba daldırdı, bir avuç su aldı ve ondan içip (bir rivayette, kalan sudan içip) şöyle dedi:
'Bu, Rasûlullah'ın (Saiiaiiahü aleyhi ve seiiem) (namaz öncesi) temizlik şeklidir. Kim Rasûlullah'ın temizlik şeklini görmek isterse, işte bu onun temizliğidir."[109]

KAYNAK:AHMED B. HANBEL MÜSNED
 
Ö Çevrimdışı

Ömer Hattab

Üyeliği İptal Edildi
Banned
SELAMÜN ALEYKÜM. arkadaşım sahih olan hadislerde ve sünnetle böyle abdest alma yoktur. sahih olan hadislerde şöyledir

Ömer (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Ben Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i işittim:
‘Ameller ancak niyetlere göredir...’ buyuruyordu.”
Buhari (143) Müslim (1907/100) Ebu Davud (2201) Nesei (75) İbni Mace (4227) İbni Hazm (3/231 Muhalla) İbnu’l-Carud (64) Ahmed (1/25) Albânî (1/59 İrva)


Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Abdest almayan kimsenin namazı, abdeste başlarken Bismillah demeyen kimsenin de abdesti yoktur’ buyurdu.”
Ahmed (2/418) Ebu Davud (101) İbni Mace (399) Darekutni (1/71) Hakim (1/1476)


Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ümmetime meşakkat verecek olmasaydım, her abdestle beraber misvak kullanmalarını onlara emrederdim’ buyurdu.”
İbnu’l-Carud (63) Malik (1/66/115) İbni Huzeyme (138) Ahmed (9935) Tayalisi (2328) Hakim (1/146) Beyhaki (1/36) Albânî (1/110 İrva)

Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Abdestinin Şekli
Humran bin Eban şöyle dedi:
“Osman bin Affan (Radiyallahu Anh)’ı abdest alırken gördüm. Ellerine biraz su döktü ve onları üç kez yıkadı. Sonra üç kez ağzını çalkaladı ve burnuna su alıp çıkardı. Sonra üç kez yüzünü yıkadı. Sonra üç kez dirseğine kadar sağ elini yıkadı. Sonra sol elini aynı şekilde yıkadı. Sonra başını meshetti. Sonra üç kez sağ ayağını topuklara kadar yıkadı. Sonra bu şekilde sol ayağını da yıkadı. Sonra şunu söyledi:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i bu benim abdest aldığım gibi abdest alırken gördüm. Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herkim bu benim abdestim gibi abdest alır, sonra kalkar içinden kendi kendisiyle konuşmaksızın iki rekât namaz kılarsa onun günahları bağışlanır’ buyurdu.”
Buhari (1800) Müslim (226/3) Ebu Avane (1/238) Ebu Davud (106) Nesei (84) İbni Hibban (1060) İbni Huzeyme (23) Abdurrezzak (141) Tabarani (1/267M. Sagir) Beyhaki (1/53) Begavi (153)
Abdu Hayr şöyle dedi:
“Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) sabah namazını kıldıktan sonra caminin avlusuna geldi ve oraya oturdu. Sonra hizmetkârı çocuğa:
−Bana bir abdest suyu getir dedi. Çocuk ona içerisinde su olan bir kap ve bir de tas getirdi. Abdu hayr dedi ki:
−Biz oturmuş ona bakıyorduk. Ali bin Ebi Talib (Radiyallahu Anh) sağ eliyle su kabını aldı sol eline döktü. Sonra onunla iki elini yıkadı. Sonra tekrar sağ eliyle su kabını aldı sol eline ondan su boşalttı, sonra da onunla iki elini yıkadı. Sonra tekrar sağ eliyle su kabını aldı ve sol eline ondan su boşalttı, sonra da onunla iki elini yıkadı. Ellerini bu şekilde üç kez yıkadı. Abdu hayr dedi ki:
−Ali (Radiyallahu Anh) ellerini bu şekilde üç kez yıkayıncaya kadar ellerini su kabının içine girdirmedi. Sonra o, sağ elini su kabına girdirdi eline su alarak üç kez ağzını doldurup mazmaza yaptı. Peşinden üç kez burnuna su alıp sol eliyle çıkardı. Sonra üç kez yüzünü yıkadı. Sonra üç kez dirseğine kadar sağ elini yıkadı. Sonra üç kez dirseğine kadar sol elini yıkadı. Sonra sağ elini su kabının içine suda eli kaybolacak şekilde girdirdi. Sonra alabildiği kadar su ile elini oradan çıkardı. Sonra sağ elindeki suyu sol eline dökerek iki eliyle bir kez başının tamamını meshetti. Sonra sağ elini su kabına girdirdi sonra onunla sağ ayağına su döktü ve sol eliyle sağ ayağını üç kez yıkadı. Sonra yine sağ eliyle sol ayağına su döktü ve sol eliyle sol ayağını üç kez yıkadı. Sonra sağ elini su kabına yine daldırdı, elini su ile doldurdu sonra o suyu içti. Sonra şöyle dedi:
−İşte bu Allah’ın Nebisi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in abdestidir. Kim Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in abdestine bakmak isterse, Onun abdesti işte böyledir.”
İbnu’l-Carud (68) Ebu Davud (111-112) Nesei (93) Darimi (1/178) İbni Huzeyme (147) İbni Hibban (1079) Tayalisi (149) Darekutni (1/90) Begavi (222) Ahmed (1/135)
Şakik bin Seleme şöyle dedi:
“Osman (Radiyallahu Anh)’ı abdest alırken gördüm… Başını ve kulaklarını içini ve dışını meshetti... Parmaklarını ve sakalını hilâlledi...”
İbnu’l-Carud (72) Ebu Davud (110) İbni Mace (430) İbni Huzeyme (151) Beyhaki (1/54) Ahmed (1/149)
Abdullah bin Zeyd bin Asım (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) başını meshetmek için iki eline su aldı ve meshetmeye başının ön kısmından başladı. Sonra ellerini başının arka kısmına enseye doğru götürdü. Sonra ellerini (tekrar) başının ön kısmına getirdi.”
İbnu’l-Carud (73) Tirmizi (32) İbni Mace (434)
Şartlar Gerektirdiğinde Abdest Uzuvlarını İkişer veya Birer Kere Yıkamak Caizdir
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i abdest uzuvlarını ikişer ikişer yıkar halde abdest alırken görmüşümdür.”
İbnu’l-Carud (71) Ebu Davud (136) Tirmizi (43) İbni Hibban (1094) Hakim (1/150) Ahmed (4/41)
İbni Abbas (Radiyallahu Anh) şöyle demiştir:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) abdest uzuvlarını birer kere yıkayarak abdest aldı.”
İbnu’l-Carud (69) Buhari (304) Ebu Davud (138) Nesei (80) Tirmizi (46) Darimi (1/177) İbni Mace (411) İbni Hibban (1095) İbni Huzeyme (171) Tayalisi (2660) Begavi (226) Ahmed (1889)
Çorap Veya Ayakkabı Üzerine Meshetmenin Caizliği
Mugire bin Şu’be (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) abdest aldı, çoraplarının ve ayakkabılarının üzerine meshetti.”
Ebu Davud (159) Tirmizi (99) İbni Mace (559) İbni Ebi Şeybe (1/215/) İbni Hibban (1338) İbni Huzeyme (198) Tabarani (20/996) Tahavi (1/97 el-Meâni) Hakim (1/169) Ahmed (4/252) Albânî (101 İrva)
Mestler Üzerine Meshetmenin Müddeti
Huzeyme bin Sabit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Mestler üzerine meshetmekte müddet, seferi olan için üç gün üç gece, mukim olan için bir gün bir gecedir’ buyurdu.”
İbnu’l-Carud (86) Ebu Davud (157) Tirmizi (95) İbni Mace (554) İbni Hibban (1329) Humeydi (435) Tabarani (3749 M. Kebir) Darekutni (1/194) Beyhaki (1/277281) Begavi (237) Ahmed (5/214)
Abdestten Sonra Yapılacak Dua
Ömer (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Sizden herhangi bir kimse abdest alır ve abdest alışını tam yaptıktan sonra:
−Eşhedü Ella İlahe İllallah Vahdehu La Şerike Leh. Ve Eşhedü Enne Muhammeden Abduhu Ve Rasuluh. Allahummecalni Minettevvabine Vecalni mine’l-Mutetahhirin derse ona cennetin sekiz kapısı açılır ve kendisi hangisinden isterse içeriye girer’ buyurdu.”
Duanın manası: “Allah’tan başka ilah olmadığına şehadet ederim. O tektir ve ortağı yoktur. Ve yine şehadet ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve rasulüdür. Ey Allah’ım, beni tevbe edenlerden yap ve beni temizlenenlerden kıl.”
Tirmizi (55) Müslim (234/17) Ebu Avane (1/225) Ebu Davud (169) Nesei (148) İbni Mace (470) İbni Hibban (1050) Beyhaki (1/78) Abdurrezzak (142) Ahmed (4/145-146-153)
Ebu Musa el-Eşari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e abdest alırken geldim. Onu işittiğimde:
−‘Allahummegfirlî Zenbî Ve Vessiğlî Fî Darî Ve Bariklî Fî Rızkî’ diyor dua ediyordu.”
Duanın manası: “Ey Allah’ım, günahımı bağışla, evimi genişlet ve rızkımda bereket ihsan et.”
Nesei (80 Ameli’l-Yevm) İbnu’s-Sünni (28 Ameli’l-Yevm) Albânî (1265 Cami)


Ense yi mesh etme ile ilgi bilgi yokmu?
 
Soldier of Allah Çevrimdışı

Soldier of Allah

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
''Ensenin meshi cehennemde zincirlemelerden korur.''

-Hadis uydurmadır.
en-Nevevi bu rivayetin uydurma olup peygamber(s.a.v) sözlerinden olmadığını nakleder. Es-Suyuti'de en-Nevevi'den naklederek ona katılır.
 
Soldier of Allah Çevrimdışı

Soldier of Allah

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
''Her kim abdest alırda ensesini meshederse kıyamet günü zincirlenmez.''

(Ebu Nu'anym, Tarıh Isbahan, 2/115)

Ravilerden olan Muhammed b. Amr'ın zayıflığı hakkında ittifak edilmiştir. Nitekim Muhammed b. Ahmed Ebu Bekr Mufid de, Hafız el-Iraki'nin de ifade ettiği gibi rivayetin mevzu sayılmasına sebebtir. aynı şekilde Ez-Zehebi ve İbn Hacer'de bu raviyi suçlarlar.

Kaldı ki bu rivayetler münker sayılır, Çünkü Resul (sav.)'in abdestine dair gelen bütün hadislere muhaliftir. Hiç birinde ensenin meshedilmesi zikredilmemiştir.


 
Abdussamed Seyhani Çevrimdışı

Abdussamed Seyhani

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Günümüzde Hanafi mezhebine tabii olduğunu söyleyenler, Sünneti sadece Kendi mezheplerinin görüşünden ibaret zannediyorlar. Bu yanlışın düzeltilmesi lazım. İnsanlara Sahih Sünnet'in Öğretilmesi lazım.
 
Üst Ana Sayfa Alt