Neler yeni
İslami Forum, Dini Forum, islami site, islami sohbet, radyo, islami bilgiler

İslam-tr.org'a hoş geldiniz! Hemen üye olun ve kendi konularınızı, düşüncelerinizi paylaşarak bu platforma katılın. Oturum açtıktan sonra, İslam dini, tarih ve güncel konularla ilgili paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Video 11 Eylül Komplo Teorileri

H Çevrimdışı

hasan b

Üye
İslam-TR Üyesi
Konuyla ilgili yabancı bir sitede gördüğüm güzel bir karikatür:

3713d1369477350-11-eylul-komplo-teorileri-a.jpg

3714d1369477352-11-eylul-komplo-teorileri-b.jpg


a.jpg


b.jpg
 
ي Çevrimdışı

يَعْقِلُونَ

Üye
İslam-TR Üyesi
Benim aklıma takılan bazı soru işaretleri var. Bunlardan bir tanesi şu;

Beyaz Saray ve Pentagon gibi siyasi ve askeri hedefler varken neden İkiz Kuleler gibi sivil bir hedefe saldırıldı?
 
E Çevrimdışı

Ebu Huzeyfe eş Şami

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Benim aklıma takılan bazı soru işaretleri var. Bunlardan bir tanesi şu;

Beyaz Saray ve Pentagon gibi siyasi ve askeri hedefler varken neden İkiz Kuleler gibi sivil bir hedefe saldırıldı?
1-pentagona saldırıldı
2-beyaz saraya giden dördüncü uçak yolcular tarafından düşürüldü
3-ikiz kuleler sivil bir hedef değil.aksine çok stratejik bir hedef.amerikanın bütün ekonomisi oradan akıyor.bu saldırılardan sonra amerika 100 lerce trilyonluk zarara uğradı ve ekonomik kriz yaşadı. islam da da savaşa katkı sağlayan ekonomik hedefleri vurmak caizdir. hatta hatırlarsan bedir savaşı bu yüzden çıkmıştı.
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Benim aklıma takılan bazı soru işaretleri var. Bunlardan bir tanesi şu;

Beyaz Saray ve Pentagon gibi siyasi ve askeri hedefler varken neden İkiz Kuleler gibi sivil bir hedefe saldırıldı?

Önce şunu sormalısın.
neden Firavun uçaklarıyla gelip müslümanları çoluk çocuk demeden vuruyordu. Bu vurmaları 2001 de mi başladı. Kim finanse ediyordu. Kulelerin sembolik anlamı neydi,

Tarihin ilk günü 11 eylül değil.
11 Eylül sebep değil sonuçtur.
11 Eylül kısastır.
11 Eylül Firavunun kalesini hedef almıştır.


11 Eylül normal zekalarla organize edilebilecek bir saldırıdan ziyade, tüm detaylarında büyük mesajlar içeren bir eylem biçimi.
Onların anladığı dil ile semboller hedeftir. ve itibarları
 
ي Çevrimdışı

يَعْقِلُونَ

Üye
İslam-TR Üyesi
1-pentagona saldırıldı
2-beyaz saraya giden dördüncü uçak yolcular tarafından düşürüldü
3-ikiz kuleler sivil bir hedef değil.aksine çok stratejik bir hedef.amerikanın bütün ekonomisi oradan akıyor.bu saldırılardan sonra amerika 100 lerce trilyonluk zarara uğradı ve ekonomik kriz yaşadı. islam da da savaşa katkı sağlayan ekonomik hedefleri vurmak caizdir. hatta hatırlarsan bedir savaşı bu yüzden çıkmıştı.

İkiz kulelere saldırmanın amacı ekonomik zarar vermek idiyse neden sivillerin bulunmadığı bir zamanda saldırılmadı?

Önce şunu sormalısın.
neden Firavun uçaklarıyla gelip müslümanları çoluk çocuk demeden vuruyordu. Bu vurmaları 2001 de mi başladı. Kim finanse ediyordu. Kulelerin sembolik anlamı neydi,

Tarihin ilk günü 11 eylül değil.
11 Eylül sebep değil sonuçtur.
11 Eylül kısastır.
11 Eylül Firavunun kalesini hedef almıştır.


11 Eylül normal zekalarla organize edilebilecek bir saldırıdan ziyade, tüm detaylarında büyük mesajlar içeren bir eylem biçimi.
Onların anladığı dil ile semboller hedeftir. ve itibarları

9/11 bir kısas ise neden kısas müslümanları katleden (pentagon) ve azmettiricisi (beyaz saray) öldürülerek yapılmadı da sivil halk hedef alındı? Bu bir semboller savaşı ise beyaz saray ve pentagon birer sembol değil midir? Sembol deyince benim aklıma ilk gelenlerden birisi özgürlük heykelidir. Bu heykel en az diğerleri kadar, belki de onlardan daha meşhur bir sembol. El Kaide gibi örgütlere göre "put" olarak da görülüyor hem. Bu heykeli vursalardı bir taşla iki kuş vurmuş olurlardı. Hem bir "put" kırılmış, hem de şeytana ağır bir darbe indirilmiş olurdu ve de masum insanlar ölmemiş olurdu.
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
İkiz kulelere saldırmanın amacı ekonomik zarar vermek idiyse neden sivillerin bulunmadığı bir zamanda saldırılmadı?



9/11 bir kısas ise neden kısas müslümanları katleden (pentagon) ve azmettiricisi (beyaz saray) öldürülerek yapılmadı da sivil halk hedef alındı? Bu bir semboller savaşı ise beyaz saray ve pentagon birer sembol değil midir? Sembol deyince benim aklıma ilk gelenlerden birisi özgürlük heykelidir. Bu heykel en az diğerleri kadar, belki de onlardan daha meşhur bir sembol. El Kaide gibi örgütlere göre "put" olarak da görülüyor hem. Bu heykeli vursalardı bir taşla iki kuş vurmuş olurlardı. Hem bir "put" kırılmış, hem de şeytana ağır bir darbe indirilmiş olurdu ve de masum insanlar ölmemiş olurdu.

Ben cahil aklımla bu kadar algılayabildim.
Amaç ya da metod şöyle olsun böyle olsun diye düşünülebilir.
Ama sonuç ortada.
Batan batı ekonomisi,
Korkaklıkları ortaya çıkan emperyalizm,
Dünyada islamın gümbür gümbür gelişi.

Bizim nefsimize zor gelen bir eylem olabilir. Ama sonuçta bugün Dünya islamı konuşur hale geldi.
Yanlış bir eylem olsa bile , Hz Musa da yanlışlıkla birini öldürmüştü. Peygamberler bile hatalar yaptılar.
Bu konu ile ilgili birsürü video yayınlandı. onlarda bu konularla ilgili nedenler , niçinler anlatılıyor

Ayetler şöyledir: "Musa, halkının habersiz olduğu bir sırada şehre girdi. Orada, biri kendi tarafından diğeri düşman tarafından olan iki adamı birbirleriyle döğüşür buldu. Kendi tarafı olan, düşmana karşı ondan yardım diledi. Musa da ötekine bir yumruk indirip onun ölümüne sebep oldu. "Bu, şeytan işidir. O, gerçekten saptırıcı, apaçık bir düşmandır" dedi. Musa, "Rabbim! Doğrusu kendimi ziyana uğrattım. Beni bağışla!" dedi; Allah da, onu bağışladı. Çünkü, çok bağışlayıcı, çok merhamet edici olan ancak O'dur." (Kasas,15-16)
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
 
SELAHADDIN-K Çevrimdışı

SELAHADDIN-K

Üye
İslam-TR Üyesi
evet gercekten muntazam bi sekilde yikiliyor ve onda dikatimi ceken bi baska nokt ise cok degisik noktalardan goruntu alinmis o anda
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
evet gercekten muntazam bi sekilde yikiliyor ve onda dikatimi ceken bi baska nokt ise cok degisik noktalardan goruntu alinmis o anda

İlk uçak çarptıktan sonra medya oraya toplandı hepsi görüntü alıyordu. Ayrıca insanlar da kayıt yapmaya başlamışlar.
bunda bile bir organizasyon var. 2. uçağın çarpışı, dünyanın canlı izlemesi, bu çarpmayla o binaları yıkabilmek.
garip hepsi
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi

11 eyll sonrasında Bunların da söylendiğini unutmamak lazım
 
Al-Alameyn Çevrimdışı

Al-Alameyn

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
11 Eylül üzerine çok şey yazıldı ve çizildi.. Şeyh Usame zaten bu olayı kendilerinin gerçekleştirdiklerini itiraf etmişti.. Forumda ve başka yerlerde tartışılan komplo teorilerinden ziyade, bizlerin sorması gereken soru şu olmalıdır: “11 Eylül pratik açıdan ve İslam’ın maslahat ve mefsedet çerçevesinden bakıldığında, İslam’a ve müslümanlara kısa ve uzun vadede yarar mı yoksa zarar mı getirmiştir?” Forumdaki bazı kardeşlerimizin bunun sembole karşı olan bir harekat olduğu, kısasa göre yapıldığı vs. gibi yorumlarla tüm müslümanları derinden yaralan bir olayı haklı göstermeye çalışmaları, peygamber s.a.v.’in İslam’ın savaş hukukun ve uygulamalarındaki inceliğin anlaşılmadığı veya bertaraf edilerek olayların kendi istediğimiz gözlüklerle bakılmasına neden olmuş ve olmaktadadır...

1. Peygamberimiz s.a.v. içinde bulunduğu bütün savaşlara bakılırsa bunlardaki amaç savunmadır.. Bu yapılırken bile sevgili efendimiz savaşın başlaması ve bitişi noktasında bir strateji izlemiştir.. Savaştan maksat uzun vadeli bir barış ortamına ulaşmaktır.. Dikkat edilirse, yapılan her savaş yıllar boyunca sürecek bir kangren ortamının oluşturulmasına izin verilmeyecek bir şekilde tatbik edilmiştir.. Hz. Peygamber, savaştan önce ashabına şöyle emir vermişti;

“Düşmanla karşılaştığınızda onları sıra ile şu üç şeyden birini kabul etmeye davet edin. Hangisini kabul ederlerse siz de onu kabul edin.

A- Onları müslüman olmaya davet edin.
B- Kabul etmezlerse, cizye teklif edin. (Yani vergilerini vermek şartıyla İslam devleti bünyesinde vatandaş olarak yaşamalarını kabul edin).
C- Bunu da kabul etmezlerse, onlarla savaşın.” (Müslim, Cihad, 3)

Durum böyleyken El Kaide ve Şeyh Usame, 11 Eylül babında acaba yukarıda peygamberimizin uyguladığı metodu izledi mi ? Yukarıdaki belirtilen peygamberin savaş stratejisi noktasında El Kaide ve Şeyh Usame, 11 Eylül öncesi ve sonrası başlatılan savaşın sona erdirilmesi için bir plan çizmişlermiydi? Eğer El Kaide’nin böyle bir stratejisi varsa, neden halen istenilen sonuçlar elde edilemedi?

2. Yukarıda belirtildiği üzere savaş en son çare olarak zikredilmiştir. Düşman, savaşı kabul ettiği takdirde onunla nasıl savaşılacağını da yüce Allah şu emirleriyle öğretmektedir; “Sizinle savaşanlarla siz de Allah yolunda savaşın, aşırı gitmeyin. Şüphesiz Allah aşırı gidenleri sevmez.” (Bakara/190) Peygamberimiz diğer hadislerinde savaşlarda kadın, cocuk ve yaşlıların öldürülmemesini bizlere emretmiştir.. ( Buhari, Cihad, 146) Durum böyle olunca İkiz Kuleler ve uçaklarda ölen masum insanların, Kuran ve Sünnet’in kabul etmediği bir kisveye büründülürek, bunların ölümlerinin veya öldürülmelerinin şer’an caiz olduğunu ispatlamaya çalışmak hem din ve de hem de insanlık açısından kabul edilemez..

3. Şeyh Abdullah Azzam’ın dönemine bakılırsa, El Kaide sürekli yukarıya doğru giden bir başarı ivmesi sürdürmüştür.. Bu başarı Rus işgalinin son bulmasına varan bir trendin oluşmasına yol açmıştı.. O zaman sormamız gereken soru şu olmalı, Şeyh Azzam’ın liderliğiyle Şeyh Usame ve Zevahiri’nin liderlik anlayışını 11 Eylül babında nasıl anlamalıyız? Şeyh Azzam zamanında El Kaide temel başarılara imza atmışken, neden 11 Eylül’den sonra Şeyh Usame ve Zevahiri zamanında aşağıya doğru bir trend seyredilmiştir? Şeyh Azzam, cihadın beldesinin İslam’ın “yakın ve uzak düşman” anlayışında ve tüm askeri, ekonomik ve siyasal boyutlarını düşünerek Afganistan’da Ruslar’a karşı gerçekleştirmişken, Şeyh Usame bu anlayıştan tam uzak olarak tersini yapmıştır.. Ey iman edenler, önce yakın çevrenizdeki kâfirlerle savaşın ki, sizde bir güç ve kuvvet olduğunu görsünler. Ve iyi bilin ki, Allah müttakilerle beraberdir.Tevbe, 123) Bu ayeti 11 Eylül noktasında değerlendirirsek, acaba bunu Şeyh Azzam mı yoksa Şehy Usame mi en iyi biçimde anlamış ve uygulamıştır?

4. En önemli soru da şu olmalıdır, bu olay İslam’ın ve müslümanların faydasına mı yoksa zararına mu olmuştur? Yarar ve zararlar bir teraziye konularsa, bu olay İslam’ın adının anlam ve kavramının İslam’la ilgisi olmayan konu ve alanlara kaydırılmasına ve bugün ümmetin karşılaştığı sorunların çözümünün karmaşık ve içinden çıkılmaz bir hale gelmesine neden olmuştur.. Eğer 11 Eylül olayları olmasaydı, bugün Suriye, Mısır, Arakan, vs. gibi ülkelerde müslümanların içinde bulundukları kabul edilemez sorunların yine ümmetin kendisi tarafından çözülmesi daha kolay olmayacakmıydı?

Sonuç olarak şunu diyebiliriz ki, 11 Eylül olayları İslam ve müslümanlara kardan çok zarar getirmiştir.. Bu sonuca varılmasıdaki en önemli noktada da, peygamberimizin cihadının hem teori ve hem de pratikde başarılı olmuşken, El Kaide’nin 11 Eylül olaylarının öncesi ve ertesi 1.7 milyar müslümanın takdiri şayanını geçen 20 küsür yıla rağmen elde edememesidir...
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
11 Eylül üzerine çok şey yazıldı ve çizildi.. ...


ben tekrar ediyorum bence yarar getirdi.
Dünyayı titretti bu eylem. Hala da dizleri titriyor.
Aklın ve bilimin verileriyle hala çözemiyor ve anlayamıyorlar nasıl yapıldığını.

Ayrıca son cümleyi ben söylerim tarzında bir otorite edasındaki cümlelerinizi kınıyorum.

Şüphesiz En doğrusunu bilenALLAH swt dir.
 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
KEHF SURESİ
60 - Ey Muhammed! Bir vakit Musa genç adamına demişti ki: "İki denizin birleştiği yere ulaşıncaya kadar gideceğim, yahut senelerce gideceğim."
61 - Bunun üzerine ikisi de iki denizin birleştiği yere vardıklarında balıklarını unuttular. Bu arada balık, denizde yolunu bulup kaybolmuştu.
62 - İki denizin birleştiği yeri geçtikleri zaman, Musa genç arkadaşına: "Kuşluk yemeğimizi getir. Gerçekten biz bu yolculuğumuzda epey yorulduk" dedi.
63 - Adam: "Gördün mü! dedi. Kayaya sığındığımız vakit doğrusu ben balığı unutmuşum. Onu hatırlamamı, muhakkak şeytan bana unutturdu. O denizde garip bir yol tutup gitmişti."
64 - Musa da demişti ki: "İşte aradığımız o idi." Bunun üzerine izlerine dönüp gerisin geri gittiler.
65 - Nihayet kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş ve tarafımızdan bir ilim öğretmiştik.
66 - Musa ona: "Allah'ın sana öğrettiği ilim ve hikmetten bana da öğretmen için sana tabi olabilir miyim?" dedi.
67 - (Hızır) dedi ki: "Doğrusu sen benimle asla sabredemezsin.
68 - "İçyüzünü kavrayamadığın şeye nasıl sabredeceksin?"
69 - Musa: "İnşaallah beni sabırlı bulacaksın ve senin hiçbir işine karşı gelmeyeceğim" dedi.
70 - (Hızır) dedi ki: "O halde bana tabi olacaksın; ben sana sırrını anlatmadıkça, hiçbir şey hakkında bana soru sorma!"
71 - Bunun üzerine ikisi beraber yürüdüler. Nihayet gemiye bindikleri zaman, o kul (Hızır) gemiyi deldi. Musa, ona şöyle dedi: "Geminin içindekileri boğmak için mi deldin? Doğrusu çok kötü bir iş yaptın."
72 - (Hızır) : "Sen benimle asla sabredemezsin, demedim mi?" dedi.
73 - Musa dedi ki: "Unuttuğum şeyden dolayı beni suçlama ve bu işimden dolayı bana bir güçlük çıkarma."
74 - Yine gittiler. Nihayet bir erkek çocuğa rastladıklarında Hızır hemen onu öldürdü. Musa: "Kısas olmadan masum bir cana nasıl kıyarsın? Doğrusu sen çok fena bir şey yaptın" dedi.
75 - Hızır dedi ki: "Doğrusu sen benimle asla sabredemezsin demedim mi sana?"
76 - (Musa) dedi ki: "Eğer bundan sonra sana bir şey sorarsam bana arkadaş olma! Hakikaten benim tarafımdan ileri sürülebilecek son mazerete ulaştın.
77 - Bunun üzerine yine yürüdüler. Nihayet bir köy halkına varıp onlardan yemek istediler. Ancak köy halkı onları misafir etmekten kaçındılar. Derken orada yıkılmak üzere olan bir duvar buldular. Hızır hemen onu doğrulttu. Musa: "İsteseydin elbet buna karşı bir ücret alırdın" dedi.
78 - Hızır dedi ki: "İşte bu, seninle benim aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana o sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim."
79 - "Gemi, denizde çalışan bir kaç yoksula aitti. Onu kusurlu kılmak istedim, çünkü onların ilerisinde her sağlam gemiye zorla el koyan bir hükümdar vardı."
80 - "Oğlana gelince, onun ana-babası mümin kimselerdi. Çocuğun onları azgınlık ve inkâra sürüklemesinden korktuk."
81 - "İstedik ki Rabbleri onun yerine kendilerine ondan temizlikçe daha hayırlı ve daha çok merhamet eden birini versin."
82 - "Duvar ise, o şehirde iki yetim oğlana ait idi. Duvarın altında onların bir hazinesi vardı. Babaları da iyi bir kimse idi. Onun için Rabbin istedi ki o iki çocuk erginlik çağlarına ersinler ve Rabbinden bir rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar. Ve ben bunların hiçbirini kendiliğimden yapmadım. İşte senin sabredemediğin şeylerin içyüzleri budur."






(ELMALILI MUHAMMED HAMDİ YAZIR)






 
ي Çevrimdışı

يَعْقِلُونَ

Üye
İslam-TR Üyesi

Böyle konuşmuş ancak herhangi bir delil sunmamış. "Size saldırdıkları gibi siz de onlara saldırın" gibisinden bir ayet zikretmiş ancak bu konuda delil olabileceğini düşünmüyorum. Bu ayetle size saldıran askerlere ve onları üzerinize salan siyasilere saldırın gibi bir anlam çıkartılabilir belki ancak sivillere saldırılmasını meşru kılan bir anlam taşıdığını düşünmüyorum. 48. surenin 25. ayetinden yola çıkacak olursak, bir topluluğu tanımadan yani mümin mi kafir mi, harb ehli mi sulh ehli mi olduğunu bilmeden saldırılmamalıdır. Sivillerin durumu şüphelidir ancak askerin durumu apaçık ortadadır yani asker harb ehlidir. Bu yüzden, öncelikli hedef asker olmalıdır diye düşünüyorum ben. Siviller ise hepsinin de istisnasız harb ehli olduğu biliniyorsa onlara da saldırılabilir diye düşünüyorum.
 
Al-Alameyn Çevrimdışı

Al-Alameyn

Aktif Üye
İslam-TR Üyesi
ben tekrar ediyorum bence yarar getirdi...

Farkındayız akhi, cevabın için Allah razı olsun...

Ey iman edenler! Allah'a itaat edin. Peygamber'e itaat edin ve sizden olan ulu'l-emre (idarecilere) de. Herhangi bir hususta anlaşmazlığa düştüğünüz takdirde, Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resûlüne arz edin. Bu, daha iyidir, sonuç bakımından da daha güzeldir [Nisa:59].. Bu noktadan çıkarsak ve 11 Eylül’e Kuran, Sünnet ve Peygamber Efendimiz’in içinde bulunduğu savaşları baz alırsak, karşımıza nasıl bir tablo çıkar? Eğer Şeyh Moritani bile 11 Eylül’ün yapılmasına Kuran ve Sünnet’in ışığında fetva vermemişse, o zaman bu olayı bizlerin kendi yorum, görüş ve anlayışımıza göre onaylamamız ne derece doğru olur?

Akhi, “bence yarar getirdi” cümlesini soyut anlamından sıyırtarak ve somut bir kisve giydirmek amacıyla, ve bunu yaparken de yukarıda belirttiğimiz Kuran ve Sünnet’in cihad ve savaş emirlerini de en dikkatli biçimde göz önünde tutarak, bizlerle 11 Eylül’ün ümmet için ne gibi faydalar getirdiğini sıralayabilir misin?

De ki: "Her şeyin Rabbi o iken ben başka bir Rab mı arayayım? Herkes günahı yalnız kendi aleyhine kazanır. HİÇBİR GÜNAHKÂR BAŞKA BİR GÜNAHKÂRIN GÜNAH YÜKÜNÜ YÜKLENMEZ. Sonra dönüşünüz ancak Rabbinizedir. O size, ihtilaf etmekte olduğunuz şeyleri haber verecektir. [Enam:164] Ayetin ışığında İkiz Kuleler ve uçaklarda ölen masum insanları günahkar-günahsız, yetişkin-çocuk/kadın/ihtiyar, sivil-asker, müslüman-gayri müslüm, vs. demeden hepsini topluca başkalarının günahlarına bedel olarak öldürmek İslam’ın hiçbir ahkam ve şeriatına uymaz.. Hele bunu yaparken, (Falan kimseyi bulursanız onu öldürünüz. (Fakat) onu yakmayınız. Çünkü ateşle ancak ateşin sahibi (olan ALLAH) azâbeder. Buhârî, cihâd 107) hadisi gereği, sadece ve sadece Allah'ın sahibi olduğu insanları yakma gibi bir yöntemi insanların kendisi nasıl uygulayabilir ve bunu nasıl haklı gösterebilir?

Dediğimiz gibi 11 Eylül’ü Peygamberimiz Hz. Muhammed sallahu aleyhi ve sellemin yaptığı cihad süzgeçinden geçirmeliyiz.. Bugünün tabiriyle Peygamberimiz bir kurşun dahi atmadan nasıl ki Mekke’nin fethini Allah’ın yardımıyla gerçekleştirmişse, bizlerin de yapmamız gereken Rasulullah’ın izinden gitmek ve O’nun metodlarını öğrenmek ve uygulamakla Allah'ın hakimiyetinin tüm alemi fethetmesine yardımcı olmak olmalıdır.. Bunun aksi, şüphesiz ki 11 Eylül’in sonuçlarının doğurduğu gibi hüsran ve hezamet olacaktır.. Olayları tüm açılardan bakarak bunların ümmetin bugün ve yarınını düşünerek ve bu olayların ümmetin selameti açısından ne tür sonuçlar doğuracağını hesaba katarak, yaptığımız ve yapacağımız tespit ve analizlerimizin fark ve bilincinde olmalıyız..

Gayemiz Allah’ın otoritesinin tüm alemde hakim olmasıdır.. Yazı şekli ve uslubuma dikkat edersen, geriş-gelişme-sonuç tarzı kayda alınarak yazılmıştır.. Yoksa buradaki sonuçtan maksat, konunun son noktasını koymaktan ziyade, genel yazı tekniğini benimseyerek verilen mesajın sistematik ve düzenli bir şekilde forumdaki kardeşlerimize aktarılmasıdır.. O, yeryüzünde olanların hepsini sizin için yaratan, sonra göğe yönelip onları yedi gök halinde düzenleyendir. O, her şeyi hakkıyla bilendir. [Bakara:29)

 
farkındayız Çevrimdışı

farkındayız

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Farkındayız akhi, cevabın için Allah razı olsun...




Ben bu konuda çok uzunca süredir çeşitli farklı görüşleri okuma fırsatı buldum. Hatta Kafirlerin , illuminaticilerin vs değişik yayınları da buna dahildir.

Bu saldırının haklılığını savunan tarafın açıklamaları beni ikna eder şekildedir. Bu ( ve sürekli tartışılan benzerler eylemlerin ) tarzını kendi adıma benim nefsim hala kabül edemiyor.
Lakin benim nefsim cihadda iken bile insan öldürmeyi de kabül edemiyor. Bu fert olarak bana çok ağır geliyor.

Ben şimdi bi şekilde cihadın içine düşmüüş olsam , cihad ayetlerindeki emri uygulamak zorundayım. Nefsim kabül etse de etmese de. Bunu yapmak zorundayım. Yoksa dinim zarar görür.
Döneyim eleştiri konusu olan bu tarz eylemlere. Bu eylemleri savunan kesimin getirdikleri delillere ben (cahil biri olarak) itiraz edemiyor, hatta onların delilerini kabül ediyorum.
Cihad için yola çıkan birisi mutlaka şehid olmak istiyordur. Bu insanların bu tarz bir eylemle kendilerini mundar etmek isteyeceklerini , bu konuda bunu araştırıp ilmini , ve delillerini bulmadan bu eylemleri yaptıklarını da düşünemiyorum.

Gelelim bu eylemden sorasına
Ben bu eylemden sonra islamın küresel olarak daha fazla yayıldığını, Ve cihadın bölgesel olmaktan, küresel hale geldiğini savunuyorum.
 
Berkut Altay Çevrimdışı

Berkut Altay

رَفْرِفِي يَا رَايَةَ التَوْحِيدِ
İslam-TR Üyesi
Allah şahadetlerini kabul etsin

Bir bilen bana
iki kulenin birer uçak çarpmasıyla nasıl tuz buz olduğunu ,sanki binanın altında hiçbir şey yokmuş gibi toz bulutu olarak saniyeler içinde nasıl çöktüğünü açıklayabilir mi?
 
Halid Ahmed Çevrimdışı

Halid Ahmed

İyi Bilinen Üye
İslam-TR Üyesi
Allah şahadetlerini kabul etsin

Bir bilen bana
iki kulenin birer uçak çarpmasıyla nasıl tuz buz olduğunu ,sanki binanın altında hiçbir şey yokmuş gibi toz bulutu olarak saniyeler içinde nasıl çöktüğünü açıklayabilir mi?
En doğrusunu Allah u Teâlâ bilir,Kuleler malum büyük yapılardı.Özel bir çelik ve camdan oluşuyor ekseriyetle,daha hafif ve sağlam olması için.Uçaklar kulelere girince jet yakıtı sebebiyle çelik iskelet eriyor ve malum hafızalara kazınan görüntü oluşuyor diye biliyorum.
 

Benzer konular

Üst Ana Sayfa Alt